Sizce cehennemde olabilir miyiz, yani dünyamız aslında cehennem mi?
Değil.
Kişinin cehennemi aklıyla tutsaklığı, cenneti de ruhuyla bağlantısıdır.
Ruh dediğimiz, sevgi boyutunu yani Rab katını kapsar. Dünyevi planda 3b bilinç ile gördüğümüz, duyumsadığımız, düşündüğümüz her şey ; ruhumuzun materyalist plandaki hologramik etkisidir. Yani ruh dediğimiz bile her bir zerresi ve hatta aslı ile beden içinde bulunmaz.
Bir üst bilince çıkıp zaman kavramının esaretini çözümlediğimiz zaman, ruhun tekamülü diye adlandırdığımız başka bir hologramik açısını görürüz. Ruhun bir parçası her zaman oradadır. Ne zaman farkındalıkla bakmaya başlar ya da kendi içimizde kodlar açmaya başlarız işte o zaman bir tık daha genişleriz.
Daha da üste çıkabilirsek kader üstü kader ile karşılaşır koşulsuz sevgiyi deneyimlemeye başlarız.. Bu böyle basamak halinde gider.
Ruhun genişlemesi nedir ?
'' Senin göğsünü açmadık, yükünü senden almadık mı ? '' diyen İnşirahtır. ( Sana hakikati açtık, illüzyondan çıkardık )
'' Seni yol bilmez halde bulup, doğru yola koymadı mı ? '' diyen Duha'dır. ( Kendi hakikatini bilmeyene hakikati gösteren )
Bu yüzdendir ki mantıklı zihnin esareti kişiyi cehennemde hissettirir. Öz'e dokunduğunda ise cennetinde..
Öyleyse, cehennemde hisseden için şunu sorabilmek lazım : Ne zamandır kendi hakikatinden yoksunsun ? Ne zamandır senin olmayan düşüncelere tutsaksın ? Ve ne zamandır kıblen ( yönün ) kendi hakikatin haricinde her şey ?