yare-i yarim
Elit Üye
Üç semavi dinden bile önce dünyada nüfuz bulmuş bir din budizm ve bunun kurucusu Buda
dinler tarihinde özgün bir yere sahip olan bir zaat.
Anlatılara göre bir incir ağacının altında murakebedeyken ilhama kavuşmuş bir kişi
peki bu zaat Allahın yeryüzüne gönderdiği peygamberlerden olabilir mi ?
Hangi dinin altını kazırsak mutlaka bir peygambere rastlanıyor
Peki bu Budizm ve özellikle Buda için geçerlimiydi?
Onun sözleri incelendiğinde diğer peygamberlerin sözleriyle uyuşan özellikleri varmıydı ?
Peki son ilahi kitap olan kuranda Buda ya bir işaret varmıydı ?
Biz bu kitapta herşeyi açıkladık diyen bir kitap o kişiye ait bir iz sunmamış mıydı ?
Bir çok kişinin gözünden kaçan bir gerçek bu yazıda detayıyla anlatılacak
dünyada savunulanın aksine Buda'ın bir düşünürden çok bir peygamber olduğu ve bizzat Kuran'ın buna işaret ettiği bu yazıda anlatılacak.
İlk olarak Kuran'ın işaretine bir göz atalım.
Tin suresindeki ilk ayetlerinde şu ifadeler geçer
"Sina'ya, Hira'ya,zeytin'e ve incir'e and olsun"
Bu ayet mahiyeti 4 mubarek yere işaret ediyor
Kuran'ın bazı ifadelerinin Türkçede karşılığı olmadığı için mealler açıklanmaya muhtaçtır
Ayette geçen and olsun kelimesi bu yerler mubarektir anlamını taşır
ve bu bilgi ışığında bu ayetin tespiti şöyle yapılır
Sina Hz Musa'ya vahiy inen yer, Hira Hz Muhammed'e vahiy inen yer,zeytin ağacı diğer bi değişle ? dağı Hz İsa'ya vahiy inen yer
Bu durumda incire and olsun sözünüd e katarsak incir ağacıyla alakalıda böyle bir durum söz konusudur.İncir ağacında veya dağında ilhama kavuşmuş vahiy alan tek kişi Buda'dır.Tarihte incir ağacı altında böyle bir lutfa kavuşan başka kişiden söz edilmez
Bu bilgiler ışığında ilgili ayeti tekrar zikredildiğinde anlam kazanacaktır " sina'ya hira'ya zeytin'e incir'e and olsun "
Tin suresi dikkatlice tetkik edildiğinde görülüyor ki Buda yada kücük bir işaret sunmaktadır bu ayet mahiyetiyle vahiy inen yerleri kutsayan bir ayettir
Bu kutsanan yerler içinde incir kelimeside geçmesi herşeyi açıklar niteliktedir zaten.
Şimdi Buda'nın söylediği bazı sözleri burada diğer peygamberlerin sözleriyle uyuşup uyuşmadıgına dair bir karşılaştırma yapalım
Rivayet edilir ki Buda'nın şöyle bir sözü var "uzun bir yoldan gelen yolcuyu ailesi nasıl karşılarsa öbür dünyadada iyilikleriniz sizi öyle karşılar "
Hz Muhammed'in de buna benzer bir sözü mevcuttur, o söz şudur" iyi amelleriniz sizi öbür dünyada karşılar ve ben senin kardeşinim der "
Diğer rivayette Buda'nın şöyle dediği yazılıdır "Önce kendi gideceğin yolu öğren, sonra öğretmeye kalk."
Hz Ali'nin Hz Muhamed'den duydugunu iddia ettiği şöyle bir sözü nakleder " size ne oluyorda kendinizi temize çıkartmadan başkalarını ıslah etmeye çalışıyorsunuz"
Başka rivayette Buda'nın şu sözü söylediği söylenir "Bir şeye sırf kulaktan duydunuz diye koru körüne inanmayın, birkaç kuşaktan beri itibar görüyorlar diye, geleneklerin de doğru olduğuna inanmayın. Sırf hocalarınızın ya da rahiplerin otoritesine dayanıyor diye hiçbir şeye inanmayın.
Ancak bizzat hissettiğiniz, denediğiniz ve doğru olarak kabul ettiğiniz, kendinizin ve başkalarının hayrina olan şeylere inanın ve tutumunuzu
onlara uydurun."
Buda'nın bu sözünü tam manasıyla açıklamaya kalksak ciltler dolusu kitap çıkar ancak bu yazıda buna kısaca değineceğiz
Buda'nın bu sözü çok büyük işaretler taşır,cünki Buda'nın burada belirttiği gelenekleri doğru olarak saymayın sözü diğer peygamberlerin hayatlarıyla uyum içindedir
Hz İsa geleneğe karşı savaşmıştır yahudi hahamlarını,ahiplerini iğneli sözlerle uyardığı bilinen birşeydir
Hz İsa'nın haham ve rahiplere şöyle dediği nakledilir " ey insanlar Allah'tan başkasını kendinize büyük edinmeyin,inanıp peşinden koştuğunuz
haham ve rahipler günaha sapmış kişilerdir onlar paraya tapıyorlar onlar rüşvet ile çalışır yoksulu doyurmaz kendilerine hazineler biriktirirler
Onlar hızlı atları seven ama onu Allah'ın yolunda sürmek istemeyen sahtekarlar gibidir"
Buda'nın bu ve bu gibi daha bir çok sözü incelendiğinde görülür ki diğer peygamberlerin söyledikleri şeyleri söylemiştir sadece.
Alıntı
dinler tarihinde özgün bir yere sahip olan bir zaat.
Anlatılara göre bir incir ağacının altında murakebedeyken ilhama kavuşmuş bir kişi
peki bu zaat Allahın yeryüzüne gönderdiği peygamberlerden olabilir mi ?
Hangi dinin altını kazırsak mutlaka bir peygambere rastlanıyor
Peki bu Budizm ve özellikle Buda için geçerlimiydi?
Onun sözleri incelendiğinde diğer peygamberlerin sözleriyle uyuşan özellikleri varmıydı ?
Peki son ilahi kitap olan kuranda Buda ya bir işaret varmıydı ?
Biz bu kitapta herşeyi açıkladık diyen bir kitap o kişiye ait bir iz sunmamış mıydı ?
Bir çok kişinin gözünden kaçan bir gerçek bu yazıda detayıyla anlatılacak
dünyada savunulanın aksine Buda'ın bir düşünürden çok bir peygamber olduğu ve bizzat Kuran'ın buna işaret ettiği bu yazıda anlatılacak.
İlk olarak Kuran'ın işaretine bir göz atalım.
Tin suresindeki ilk ayetlerinde şu ifadeler geçer
"Sina'ya, Hira'ya,zeytin'e ve incir'e and olsun"
Bu ayet mahiyeti 4 mubarek yere işaret ediyor
Kuran'ın bazı ifadelerinin Türkçede karşılığı olmadığı için mealler açıklanmaya muhtaçtır
Ayette geçen and olsun kelimesi bu yerler mubarektir anlamını taşır
ve bu bilgi ışığında bu ayetin tespiti şöyle yapılır
Sina Hz Musa'ya vahiy inen yer, Hira Hz Muhammed'e vahiy inen yer,zeytin ağacı diğer bi değişle ? dağı Hz İsa'ya vahiy inen yer
Bu durumda incire and olsun sözünüd e katarsak incir ağacıyla alakalıda böyle bir durum söz konusudur.İncir ağacında veya dağında ilhama kavuşmuş vahiy alan tek kişi Buda'dır.Tarihte incir ağacı altında böyle bir lutfa kavuşan başka kişiden söz edilmez
Bu bilgiler ışığında ilgili ayeti tekrar zikredildiğinde anlam kazanacaktır " sina'ya hira'ya zeytin'e incir'e and olsun "
Tin suresi dikkatlice tetkik edildiğinde görülüyor ki Buda yada kücük bir işaret sunmaktadır bu ayet mahiyetiyle vahiy inen yerleri kutsayan bir ayettir
Bu kutsanan yerler içinde incir kelimeside geçmesi herşeyi açıklar niteliktedir zaten.
Şimdi Buda'nın söylediği bazı sözleri burada diğer peygamberlerin sözleriyle uyuşup uyuşmadıgına dair bir karşılaştırma yapalım
Rivayet edilir ki Buda'nın şöyle bir sözü var "uzun bir yoldan gelen yolcuyu ailesi nasıl karşılarsa öbür dünyadada iyilikleriniz sizi öyle karşılar "
Hz Muhammed'in de buna benzer bir sözü mevcuttur, o söz şudur" iyi amelleriniz sizi öbür dünyada karşılar ve ben senin kardeşinim der "
Diğer rivayette Buda'nın şöyle dediği yazılıdır "Önce kendi gideceğin yolu öğren, sonra öğretmeye kalk."
Hz Ali'nin Hz Muhamed'den duydugunu iddia ettiği şöyle bir sözü nakleder " size ne oluyorda kendinizi temize çıkartmadan başkalarını ıslah etmeye çalışıyorsunuz"
Başka rivayette Buda'nın şu sözü söylediği söylenir "Bir şeye sırf kulaktan duydunuz diye koru körüne inanmayın, birkaç kuşaktan beri itibar görüyorlar diye, geleneklerin de doğru olduğuna inanmayın. Sırf hocalarınızın ya da rahiplerin otoritesine dayanıyor diye hiçbir şeye inanmayın.
Ancak bizzat hissettiğiniz, denediğiniz ve doğru olarak kabul ettiğiniz, kendinizin ve başkalarının hayrina olan şeylere inanın ve tutumunuzu
onlara uydurun."
Buda'nın bu sözünü tam manasıyla açıklamaya kalksak ciltler dolusu kitap çıkar ancak bu yazıda buna kısaca değineceğiz
Buda'nın bu sözü çok büyük işaretler taşır,cünki Buda'nın burada belirttiği gelenekleri doğru olarak saymayın sözü diğer peygamberlerin hayatlarıyla uyum içindedir
Hz İsa geleneğe karşı savaşmıştır yahudi hahamlarını,ahiplerini iğneli sözlerle uyardığı bilinen birşeydir
Hz İsa'nın haham ve rahiplere şöyle dediği nakledilir " ey insanlar Allah'tan başkasını kendinize büyük edinmeyin,inanıp peşinden koştuğunuz
haham ve rahipler günaha sapmış kişilerdir onlar paraya tapıyorlar onlar rüşvet ile çalışır yoksulu doyurmaz kendilerine hazineler biriktirirler
Onlar hızlı atları seven ama onu Allah'ın yolunda sürmek istemeyen sahtekarlar gibidir"
Buda'nın bu ve bu gibi daha bir çok sözü incelendiğinde görülür ki diğer peygamberlerin söyledikleri şeyleri söylemiştir sadece.
Alıntı