Bu kadarı da pes!

lütfen şu psikiyatirlarin verdikleri ilaclari kendi kafaniza göre birakmayin. Hepsi beyni etkileyen ilaclar artirilma dozajlari ne kadar önemliyse azaltma dozajlarida cok önemli.

Ne kadar kötü şeyler yaşasanız da yaşayın isyan etmeyin. Her şey dozunda güzeldir. Din, oyunlar, filmler, sevişme, dostluk, sevgi, saygı... Şayet değerlerinizden birini abartırsanız derinleşir, kendinizi kaybedersiniz. Anladığım kadarıyla kendinizi yönlendirme konusunda pek eğitimci olamamışsınız ama bunu kolaylıkla giderebilirsiniz. Şu gün, şu saat, şu dakikadan itibaren kendinize hobilerinizle ve ihtiyaçlarınızla(en büyük ihtiyaçlar) ilgili program çıkarır ona uyarsınız. Zamanınızı dolu dolu geçirmenizi tavsiye ederim. Roman okuyun, kişisel gelişim belgeselleri izleyin, Bilim-Kurgu dizileri izleyin, paranız varsa PS4 alın ve oynayın, badminton-futbol-voleybol oynayın, kedi veya köpek alıp bakın. Burada sizi etkilemede en büyük rol alan şey tekdüzeliğiniz olmuş. Birinin hayatı tekdüzeliğe girmeye başlarsa, orada sıkıcılık ve bunalmışlık ayyuka çıkar, böyle de devam eder, ilerler. ''Çevrem mahvoldu, her şey bitti.'' derseniz gerçekten de öyle olmuş olur. Siz ne derseniz evren size ''evet'' yanıtını verecektir. Bunu sakın unutmayın. Siz iyi bir insansınız; sadece deneyimsizsiniz. Kendinizi yönetmek konusunda tecrübesiz kalmışsınız. Bunları yaşadıysanız ve hâlâ hayattaysanız, şuradaki yorumları akıllıca yazabiliyorsanız kendinize ve hayata teşekkür edin. Ne olursa olsun aynaya bakın ve kendi yakışıklılığınızı/güzelliğinizi görün, içinizden kendinize iltifat edin, sonra dönüp yaratana böyle güzel bir insan yarattığı için müteşekkir olun. Tam bu saatten sonra yaşayacağınız her değişik ve saçma gelen(kafamda akım var, etrafta kıvılcımlar ve kulağımda sesler var gibi) olayı salın gitsin. Kendinizi çok sevin. Dünyada 8 milyar küsür insan var. Hayat sadece şu an içinde bulunduğunuz çevrenizden ibaret değil. Ayrıca o insanlar size gerçekten inanmış olsalardı sizi asla bırakmazlardı. O halde onlar yoluna, siz yolunuza Başka insanlarla arkadaş olun ve bu tür yaşadığınız şeyler olursa kimseye belli etmeyin(aileniz de dahil.) Ve kendinizle yetinmeyi bilin. Sinemaya mı gitmek istiyorsunuz? Çıkın tek başınıza film seçin, oturup izleyin. Çıkışta Türk kahvesi söyleyin, afiyetle için. Farkındalığınıza da dikkat edin. Anı yaşayın. Çikolata yiyorsanız o an onun tadını düşünün. Ne kadar güzel, karamelli ve şekerli Unutmayın, dünyadaki en önemli kişi sizsiniz. Siz varsanız her şey var, siz yoksanız hiçbir şey yok. Bakın evren buna ''evet'' dedi

Dipnot: Dilerseniz bana özelden ulaşabilirsiniz.

Güzel şeyler yazmışsınız..

Deneyimlerinize biraz ara vermelisiniz bence. Kendinizi bırakmayın. Allah sizi doğru yola iletir inşallah.

Ben böyle dalgın bir anımda yaşça büyük birisi ile tanışmıştım. Ara ara görüşüp, işin içinden çıkamadığım konuları anlattmamı istemişti benden.

Her şey bitti. Benlik geldi. Geçmiş olsun.