ayikizleri
Kayıtlı Üye
Gerçekten haklılık payın var, dediklerini asla reddetmiyorum.
Senin tarzını küçümsemediğim gibi -zaten böyle bir şey olamaz, aklı başında samimi adamsın, öyle olmasaydın bile birisini küçümsemek haddime değil - benim düsturum da tokat atana diğer yanağımı çevirmek değil elbette ki.
Burada diyeceklerim düşünceden ziyade benim kendi deneyimlerim sonucu elde ettiğim verilerdir.
Çok derin ve geniş bir konu olması sebebiyle farklı bakış açıları, farklı haklılıklara sahip olabilir.
Zaten kesinlik diye birşey olduğuna inanmayanlardanım, bu yüzden benim gerçekliğim senin için hayal ürünü olabilir.
Buna daha önceden de değinmiştim, sezgilerime deneyimlerim aracılığıyla güvenirim, ama ben şimdiye kadar enerjimin çekildiğini veya bir saldırıya kurban gittiğimi hiç hissetmedim. Kim bilir, belki de gerçek anlamda bir enerji vampiriyle karşılaşmadım.
Bilemiyorum ama bu tip durumlara pek prim vermediğim için yani salla gitsin havasında olup fazla dikkat etmeden yaşadığım için de bu böyle olabilir.
Ya da bu alan benim sahip olduğum bakış açısının bir çeşit savunma mekanizması gibi çalışması sebebiyle de dışarıya tıkanmış olabilir.
Kaldı ki bu durumda dediklerimi destekler nitelikte.
Ben sadece, kötü enerjiler aldığım, yanında bulunmaktan rahatsız olduğum ( yorgun, halsiz hissettiğim ve motivasyonumun düşmesi durumu değil bu) anlaşamadığım insanların yanında durmam, olur ya belli bir süre bu kişinin yakınında durmak zorunda kalırsam da bana zarar verecek davranış yollarını elimden geldiğince tıkamaya çalışırım, ama bu çok nadir olur ve olsada uzun sürmez.
İlk önce kendimi çeker, sonra başka yollar ararım.
O kişiyi kafama takmam, her zaman olduğu gibi yapılması gereken önemli fakat sevmediğim işlerimi yaptıktan sonra neden keyif alıyorsam ona yönelir ve böylece kendime harcadığım enerjiyle iki kat rejenere olurum.
Sevmediğim işi hakkıyla yapmış olmanın verdiği gurur ve dinçlik ile keyif alanıma yönelince de benim için herşey muazzam hale gelir.
Ne yazık ki işler her zaman bizim istediğimiz gibi gitmiyor. İşte bu noktada senin görüşündeyim.
Enerji vampirlerinden ziyade bize karşı cephe alan ve düşmanlık besleyen insanlara karşı tabii.
Engelden uzaklaşma şansım yoksa ya da gittiğim yolda önüme çıkıp duruyorsa, bu engeli aşmak için elimden geleni yaparım.
İşlerimi hakkıyla ve dövüşmeden de rahatlıkla halledebilirim, ama başka çarem yoksa ummadık taş baş yarar sözünün gerçekliği haline de bürünebilirim
Açık, net, uyumlu ve samimi bir karaktere sahip olabilirim, zaten elimden geldiğince de böyle olmaya çalışırım, ama bir tarafımda kapalı kutudur, herkes gibi.
Şimdi; tanrısal bir varlık, aşırı özgüvenli, ihtişamlı, harika ve süper ötesi bir insan da değilim ben.
Sıradan ve kendi halinde olmanın yanı sıra, sevdiği işin ya da hayatın peşinde koşan, özverili, sağduyulu, şefkatli, keyifli, üretken ve faydalı bir insan olmaya çalışıyorum.
Kendimi yüceltmek gibi bir ihtiyacım olmadığı gibi küçümsemiyorum da tabii ki.
Kısaca, senin kişisel ve kendin için değerli fikirlerin karşısında öyle atıp tutup sallayamam çünkü bu konu yüksek oranda hayat deneyimleri ve kişilik özellikleri çerçevesinde işleniyor, yine bu noktada iş kişinin kendisinde bitiyor.