berksurucu
Banlı Kullanıcı
Öncelikle site üyelerine böyle bir başlık açma ilhamı verdikleri için teşekkür ederim...
Bu site doğası itibariyle "bilinmeyene atıf yapan" bir site... meraklıları içinde okuması da gayet keyifli.
Bilgi paylaşımının yanı sıra, arayışlarında olabildiğini görüyoruz.
İnsan bilinmeyene neden atıf yapar ? Neden anlamladırmak ister iyi ya da kötü?
... evet kötü de anlamlandırmayı sever. Karanlıktan korkar mesela... korksa bile karanlıkla ilgili hikayelere bayılır. Zihin o karanlığı doldurmayı sever. Evdeki "çıt" sesi birden iblisin sesi oluverir...
Arayışımız iki sebepten... Hem "şu anda" mutsuzusuz. hemde Ölmekten korktuğumuz için yüzleşemiyoruz. bu sebeple ölüm sonrasını merak ediyoruz.
Hem öleceğimizi biliyoruz. hemde bunu olabildiğince geç ve tatmin olmuş bir biçimde tamamlamak istiyoruz. üstüne üstlük Hayatın devam etmesini temenni ediyoruz. işimize gelecek şekilde... Ya yeniden dünyaya gelmek istiyoruz. Ya da cennete gitmek istiyoruz...
iç huzurumuzu bulamadığımız öylesine belli ki... bu sebeple...
Herkes cennete gitmek istiyor. Ama kimse ölmek istemiyor... : )
Erdemli olmak; söylemesi, anlatması çok güzel. ama herkesin bir yere kadar davranabildiği bir yapı. buna istediğiniz sıfatları katabilirsiniz. Sevgi, kabulleniş, dürüstlük, yardımseverlik vs vs ....
Bir düşünce deneyi yaparsak...
Hayatımızda "Ölüm" diye bir şey olmasaydı. ve geri kalan her şey şimdi ki gibi olsaydı. Sonsuza dek yaşıyor olsaydık. Kim yaratıcıyla bir pazarlık yapardı. Kim etrafa bakıp "hımm bunu bir yaratan olmalı" diyip sadece şükür ibadeti yapardı... Kim sadece "o" olduğu için iman ederdi.
Hani şu "YA VARSA BEN KURTULDUM SEN YANDIN, SEN HAKLIYSAN BİŞİ OLMAZ" hikayesi var ya... işte o pazarlığın hikayesidir...
Dolayısıyla tüm arzular ÖLÜM KORKUSUNA çıkar... hemde tamamlanamadan mutsuz bir ölüm korkusuna... ve tüm bunlara rağmen CENNETE girebilsek bari...
.....................................................
Mutluluk ŞU ANDA dır muhabbetini yıllar yılı anlamadım. hep merak ederdim. nasıl yapabiliriz. biraz bile olsa anda kalmayı...
Sonra Rahmetli babamın değişiminden çok esinlendim...
Babam ölmeden 15 Yıl evvel sinirli, huysuz bir adamdı. baya baya evi zehir ederdi yani bize... Sonra yürüyüş yapmaya başladı.
Yıllar yılı bu yürüyüş günde 3-5 km leri... sonra 10 km leri buldu. Asıl ilginç olan Babamın efsanevi değişimiydi. Babam 10 yıl içinde herkesin sevdiği Melek gibi bir adam oluverdi. Tüm öfkesi takıntıları gitti. arzuları arayışları bitiverdi.... Neden bu kadar yürüdüğünü sorduklarında "kafamı böyle boşaltabiliyorum" demişti.
benim okuduğum şeyleri okumamıştı. bilmiyordu. ama kendi meditasyonunu keşfetmişti.
Bende şimdi 10 yıldır ağırlık çalışıyorum, maraton koşuyorum. nefes çalışmaları yapıyorum ve vücudumdaki meridyenleri çalıştıracak uygulamalar yapıyorum. tabi bu benim hikayem. ama sorsanız zihnimi en çok rahatlatan futbol maçı oynamak : D
....................................................
tekamül insani deneyimlerle olacaktır...
güzel beslenin, spor yapın, gülün, bağırın, gevşeyin...,
Bizler Ruhani deneyimler yaşamak için dünyaya gelmiş insanlar değiliz.... Bizler insani deneyimler yaşamak için dünyaya gelmiş ruhlarız...
biraz düşünelim.
Bu site doğası itibariyle "bilinmeyene atıf yapan" bir site... meraklıları içinde okuması da gayet keyifli.
Bilgi paylaşımının yanı sıra, arayışlarında olabildiğini görüyoruz.
İnsan bilinmeyene neden atıf yapar ? Neden anlamladırmak ister iyi ya da kötü?
... evet kötü de anlamlandırmayı sever. Karanlıktan korkar mesela... korksa bile karanlıkla ilgili hikayelere bayılır. Zihin o karanlığı doldurmayı sever. Evdeki "çıt" sesi birden iblisin sesi oluverir...
Arayışımız iki sebepten... Hem "şu anda" mutsuzusuz. hemde Ölmekten korktuğumuz için yüzleşemiyoruz. bu sebeple ölüm sonrasını merak ediyoruz.
Hem öleceğimizi biliyoruz. hemde bunu olabildiğince geç ve tatmin olmuş bir biçimde tamamlamak istiyoruz. üstüne üstlük Hayatın devam etmesini temenni ediyoruz. işimize gelecek şekilde... Ya yeniden dünyaya gelmek istiyoruz. Ya da cennete gitmek istiyoruz...
iç huzurumuzu bulamadığımız öylesine belli ki... bu sebeple...
Herkes cennete gitmek istiyor. Ama kimse ölmek istemiyor... : )
Erdemli olmak; söylemesi, anlatması çok güzel. ama herkesin bir yere kadar davranabildiği bir yapı. buna istediğiniz sıfatları katabilirsiniz. Sevgi, kabulleniş, dürüstlük, yardımseverlik vs vs ....
Bir düşünce deneyi yaparsak...
Hayatımızda "Ölüm" diye bir şey olmasaydı. ve geri kalan her şey şimdi ki gibi olsaydı. Sonsuza dek yaşıyor olsaydık. Kim yaratıcıyla bir pazarlık yapardı. Kim etrafa bakıp "hımm bunu bir yaratan olmalı" diyip sadece şükür ibadeti yapardı... Kim sadece "o" olduğu için iman ederdi.
Hani şu "YA VARSA BEN KURTULDUM SEN YANDIN, SEN HAKLIYSAN BİŞİ OLMAZ" hikayesi var ya... işte o pazarlığın hikayesidir...
Dolayısıyla tüm arzular ÖLÜM KORKUSUNA çıkar... hemde tamamlanamadan mutsuz bir ölüm korkusuna... ve tüm bunlara rağmen CENNETE girebilsek bari...
.....................................................
Mutluluk ŞU ANDA dır muhabbetini yıllar yılı anlamadım. hep merak ederdim. nasıl yapabiliriz. biraz bile olsa anda kalmayı...
Sonra Rahmetli babamın değişiminden çok esinlendim...
Babam ölmeden 15 Yıl evvel sinirli, huysuz bir adamdı. baya baya evi zehir ederdi yani bize... Sonra yürüyüş yapmaya başladı.
Yıllar yılı bu yürüyüş günde 3-5 km leri... sonra 10 km leri buldu. Asıl ilginç olan Babamın efsanevi değişimiydi. Babam 10 yıl içinde herkesin sevdiği Melek gibi bir adam oluverdi. Tüm öfkesi takıntıları gitti. arzuları arayışları bitiverdi.... Neden bu kadar yürüdüğünü sorduklarında "kafamı böyle boşaltabiliyorum" demişti.
benim okuduğum şeyleri okumamıştı. bilmiyordu. ama kendi meditasyonunu keşfetmişti.
Bende şimdi 10 yıldır ağırlık çalışıyorum, maraton koşuyorum. nefes çalışmaları yapıyorum ve vücudumdaki meridyenleri çalıştıracak uygulamalar yapıyorum. tabi bu benim hikayem. ama sorsanız zihnimi en çok rahatlatan futbol maçı oynamak : D
....................................................
tekamül insani deneyimlerle olacaktır...
güzel beslenin, spor yapın, gülün, bağırın, gevşeyin...,
Bizler Ruhani deneyimler yaşamak için dünyaya gelmiş insanlar değiliz.... Bizler insani deneyimler yaşamak için dünyaya gelmiş ruhlarız...
biraz düşünelim.