artık UYANMAK lazım !!.

LadyLİLA

Kayıtlı Üye
Katılım
13 Nis 2021
Mesajlar
5
Tepkime puanı
9

roothoaxvir

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Mar 2014
Mesajlar
122
Tepkime puanı
105
Konum
Ankara
İş
Arkeoloji
Haklı olabilirsin (y) ama fazla cevapsız sorular doğuyor sonrasında sence de öyle değil mi.. mesela neden bu dünyaya, bu bedenlere sıkıştırıldık??...vb.
Belki'de bilmemiz gereken kadarını biliyoruzdur.İnsan hayatı boyunca her soruya cevap bulamaz illa ki,Bütün sorulara cevap verilse hayatımızın da anlamı kalmaz.
 

AuroraBorealis

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Eyl 2017
Mesajlar
38
Tepkime puanı
73
Bana göre önce ilk aşama nefesi anlamak. Doğru bulan da olur yanlış da.
Nefesi anlamak..
İki kelime , bir cümle düşünülesi.
Kafan karırışıktır, dağınıktır, birçok şeye odaklanmışsındır,telaşlısındır, aşırı yüklüsündür veya duygusal durumdasındır .
Aslında hepsi aynı canlının nefesidir. Demek ki kontrol edilebilir yada benim seçtiğim obje nefestir. Bir başkası başka bir duygu yada objeden feyz alır.Değişim önce kendi özünde olmalıdır.Her insanın yaşamdaki tezahürü bambaşka.Yolu da kendine hastır. Önce iç huzur sonra uyanışa bir emek daha adım bile degil. Sürdürülebilirliği sağladığında adımlar,hızlanırsın.Buna verilebilecek en iyi cevap yine kendinde gizlidir. Her sorunun cevabını almak mümkün değil çünkü ortada bir cevap olsa kimse aramaz.Farkında olsun olmasın herkes bunun arayışında kimi emekler kimi koşar. Düşüncem bu yönde.
Keşke açık bir kitap olsa da öğrensek. Kimine göre var belki ama ne kadar kendinden ödün verirsin. Asıl soru o. Eee neden buradasın farklı bakış açısı görmeyi seviyorum 😅
 

asterix

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Mar 2013
Mesajlar
743
Tepkime puanı
105
Ölünce biter diyeceğim ama sanırım kişi gelişmemişse ölüncede illüzyon devam ediyor.Bitmesinin bir tek yolu var kendin olmak,çok basit yada klişe gelebilir ama bu dünyadaki en zor iştir biz sanal olarak yaşıyoruz biz diye bildiğimiz biz değil,eskilerin ölmeden önce ölmek dedikleri şey aslında bu,dünya yalanlar dünyası bizde gerçek değiliz bedenimiz zihnimiz kimliğimiz etiketlerimiz hiçbiri gerçek değil,sadece gerçek olduğunu kabul etmişiz,suyun üzerinde yarım saniye çakan bir yakamoz kadar gerçeğiz,zamanın ve mekanın ötesinde olan hiç doğmamış ve ölmeyecek olan gerçek olan bir siz var onu bulun,onu bulmamız gerek.Bütün sahtre olanları atmak arzu ve korkudan kurtulmak içerdeki güneşi ortay çıkarmak lazım yaşamanın başka bir amacı olabilirmi.Bu dünyayı siz zihninizde yaartıyorsunuz her şey beyninizin içinde,dışarda bir dünya olduğunu sanmak en büyük hayal.

Söz konusu öz varlığınız olduğunda geri kalan tüm evren teferruat bile değildir.
 
Son düzenleme:

LadyLİLA

Kayıtlı Üye
Katılım
13 Nis 2021
Mesajlar
5
Tepkime puanı
9
Bana göre önce ilk aşama nefesi anlamak. Doğru bulan da olur yanlış da.
Nefesi anlamak..
İki kelime , bir cümle düşünülesi.
Kafan karırışıktır, dağınıktır, birçok şeye odaklanmışsındır,telaşlısındır, aşırı yüklüsündür veya duygusal durumdasındır .
Aslında hepsi aynı canlının nefesidir. Demek ki kontrol edilebilir yada benim seçtiğim obje nefestir. Bir başkası başka bir duygu yada objeden feyz alır.Değişim önce kendi özünde olmalıdır.Her insanın yaşamdaki tezahürü bambaşka.Yolu da kendine hastır. Önce iç huzur sonra uyanışa bir emek daha adım bile degil. Sürdürülebilirliği sağladığında adımlar,hızlanırsın.Buna verilebilecek en iyi cevap yine kendinde gizlidir. Her sorunun cevabını almak mümkün değil çünkü ortada bir cevap olsa kimse aramaz.Farkında olsun olmasın herkes bunun arayışında kimi emekler kimi koşar. Düşüncem bu yönde.
Keşke açık bir kitap olsa da öğrensek. Kimine göre var belki ama ne kadar kendinden ödün verirsin. Asıl soru o. Eee neden buradasın farklı bakış açısı görmeyi seviyorum 😅
Kesinlikle aynı fikirdeyim ''Değişim önce kendi özünde olmalıdır''. İşte ben o öze ulaşmalıyım, bulmalıyım onu hissetmeliyim.. 'Nefesi anlamak'sa ilgi çekici ;)

Ölünce biter diyeceğim ama sanırım kişi gelişmemişse ölüncede illüzyon devam ediyor.Bitmesinin bir tek yolu var kendin olmak,çok basit yada klişe gelebilir ama bu dünyadaki en zor iştir biz sanal olarak yaşıyoruz biz diye bildiğimiz biz değil,eskilerin ölmeden önce ölmek dedikleri şey aslında bu,dünya yalanlar dünyası bizde gerçek değiliz bedenimiz zihnimiz kimliğimiz etiketlerimiz hiçbiri gerçek değil,sadece gerçek olduğunu kabul etmişiz,suyun üzerinde yarım saniye çakan bir yakamoz kadar gerçeğiz,zamanın ve mekanın ötesinde olan hiç doğmamış ve ölmeyecek olan gerçek olan bir siz var onu bulun,onu bulmamız gerek.Bütün sahtre olanları atmak arzu ve korkudan kurtulmak içerdeki güneşi ortay çıkarmak lazım yaşamanın başka bir amacı olabilirmi.Bu dünyayı siz zihninizde yaartıyorsunuz her şey beyninizin içinde,dışarda bir dünya olduğunu sanmak en büyük hayal.

Söz konusu öz varlığınız olduğunda geri kalan tüm evren teferruat bile değildir.
Ölmeden ölmek.. Nasıl olur ki bu ? söyle bana sevgili asterix bu illüzyon nasıl idrak edilir? illüzyonu anlamak öz varlığa kavuşmak mıdır?
 

asterix

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Mar 2013
Mesajlar
743
Tepkime puanı
105
Kesinlikle aynı fikirdeyim ''Değişim önce kendi özünde olmalıdır''. İşte ben o öze ulaşmalıyım, bulmalıyım onu hissetmeliyim.. 'Nefesi anlamak'sa ilgi çekici ;)


Ölmeden ölmek.. Nasıl olur ki bu ? söyle bana sevgili asterix bu illüzyon nasıl idrak edilir? illüzyonu anlamak öz varlığa kavuşmak mıdır?
Ben O'yum kitabını okuyun.,
 

Elnora_alila

Kayıtlı Üye
Katılım
1 May 2023
Mesajlar
1,704
Tepkime puanı
3,843
Sistemi pres operatörü, hayatı pres makinesi, kendinizi de operatör tarafından ezilen top olarak hayal edebilirseniz uyanışı anlayabilmeniz daha kolay olur.

Dış kabuğun parçalanıp dağılmaya başladığı an uyanıştır. Fakat bu kısım çokta büyütülecek bir şey değildir çünkü asıl zorluk kabuğun altında kalan gerçeklik örtünüzde saklıdır.

Ne zaman ki uyanış içinde uyanışa nail olursunuz işte o anda asıl kimlik (cevher) açığa çıkar. Öze ulaşmak, gerçeklik örtüsünü çıkarabilmekte gizlidir. Maharet bunu başarmaktan geçer..

Birey için pres, onun kişisel Bigbang'idir. Tetikleyici unsur ister.

Cevher ise miracıdır. Burada tetikleyiciye ihtiyacı kalmaz, tıpkı Burak gibi yol arkadaşı olur.
 

URUMHAMATAHAYİL

Yönetici
Katılım
5 Haz 2008
Mesajlar
7,096
Tepkime puanı
4,961
İş
Wellness Antrenör/Psikolog/ Sosyolog
Bence dünya uykusu kişinin uyumasına bağlı. Tabi ben karma ve yeniden yeniden dünyaya geliş fikrine sahip olduğum için. Uyku ve uyanıklık da ruhun ihtiyacına göre olduğunu düşünüyorum.

Yeni gelmiş bir ruh dünyada aptal gibidir onun çok uykuya ( dünyevi beslenmeye) ihtiyacı vardır.

yeniden yeniden dünyalara gelmiş, çok yaşlı bir ruh ise karma borçlarının çoğunu ödemiştir. Artık madde alemi önemsiz hatta eziyet gibi gelir ve uyanmaya ( ezoterik alemde özgür ) ihtiyacı vardır.

o yüzden aydınlanma dediğimiz kavram da ruhun ihtiyacına göre değişim gösterir. Herkesi uyandırma diye bir şey yoktur.

Agarta ve şambala bilgeliğin öne sürdüğü inanç ve düşünceleri benimseyen kişiler. Altın çağı bekler. Demir çağında ( dünyevi arzular) madde alemi aktiftir kişi istese de uyanmaz. Altın çağı gelmeden önce kıyam yaşanacaktır. Bu kıyamda yok olacak ruhlar kaynağa geri dönecek, altın çağı yaşaması gereken ruhlar kıyameti ( ayağa kalkma) yaşacaktır. İşte o zaman uyanış gerçekleşir.

Bu inanış Babil’den Mezopotamya ve Mısıra yayılır. Mezopotamya dinleri tek tanrılı hale geldikçe uyanış bu dünya da değil diğer dünya dedikleri süptil alemde yaşanır. Uyanan cennete uyanamayan cennete gider.

bu üç Mezopotamya dinide üç ayrı diğer alem tasviri yapar.

birinde uyanış çok zordur rab eğer affederse bu mümkündür onun yolu da kiliseden geçer.

birinde ne kadar zengin olduğunuza ve vaat edilmiş topraklara sahip olduğunuz da cennete gidebilirsiniz. O yüzden dünyanın zenginleri insanları bu dinden insanlardan çıkar.

diğerinde ise ümmet olduğunuz da cennete gidebilirsiniz.

Yani hepsinde uyanmanın yolu dünyada ne yaptığınıza bağlıdır
 

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,066
Tepkime puanı
4,649
İnsanlar endişe ve korku enerjileriyle ve dolayısıyla kendilerini sınırlandırdıkları bilinçleriyle fizik bedenlerinden ayrıldıklarında, yani öldüklerinde; frekansları doğal olarak eterik bedeni așmaya ve bir üst varoluș alanı olan 5.boyuta yükselmeye yetmez.

Böylece kendilerini 4B alt astral alanda bulurlar. Ve onlara teknolojik olarak akașik kayıtlardaki kayıtlar random olarak gösterilir. Sonuçta burası 3B teknolojisi ile tasarlanan bir matrixtir ve herşey kaydedilir. Karma ödemeleri gerektiği konusunda ısrar edilirler. Karma bazı yönlerden tuzak bir yaklașımdır. Çünkü insanlar farkında olmadan yeniden ve yeniden kendi seçimleri ile 3b oyun alanında kalmaya ve enkarnasyon döngüsüne takılmaya devam etmektedirler. Böylece iblis ölüm anında ve sonrasında bile insanların bilinclerini manipule etmeye devam edebilir.

Öyle dipten bir sızma ve konușlanma var ki sistemin henüz keșvedilmemiș katmanlarına, Şeytanın her hilesi derinlemesine bir new age akımı olarak, tam destekli bir tutarlılık ama çarpıtılmıș bir gerçeklik ile karşımıza çıkabiliyor.


Haktan Altan bu konuları çok güzel özetliyor.
 
Son düzenleme:

abc123

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Nis 2019
Mesajlar
129
Tepkime puanı
141
çok ilginç. nerden geldik bilmiyoruz. nereye gidiyoruz bilmiyoruz. fiziksel ve zihinsel bir çok şeyimiz otomasyona baglanmıs sekilde gerçekleşiyor

biz ise bu kadar şeyin içinde arada bir bir şeylerin farkına varıyoruz ve bu farkına vardıgımız zamanlarda da sadece seyirci olabiliyoruz

işin aslı ne kadar farkına varırsan var bir şeylerin, asla müdahil olamayacağın kontrol edemeyeceğin şeyler var. uyandım diyenlere de bakma sen, ameliyat ortasında anestezi altında uyanan hasta gibiler onlar
 
Üst