3 kuşak bir arada, aynı evde.. Annenizin belirli bir düzeni vardı, siz geldiniz ve düzen değişti. Sizin kendinize has bir düzeni vardı, o da değişti. kızınızı istemiyor değil de, farklı davranmasını bekliyor büyük ihtimal. İletişim kuramamaktan kaynaklanıyor. annenizle oturup konuşun, fakat söylediği hiç bir şeye ters tepki vermeyin. onu dinleyin. aynı evde yaşayabilmeniz için sizden ne beklediğini sorun. ve söylediği herşeye şu şekilde cevap verin: çok haklısın anneciğim, fakat şöyle de bir durum var deyip kendi düşüncenizi anlatın. bazen alttan almakta yarar var, hiçbir anne onunla iletişim kurmaya çalışan evladını kovmaz. asla karşı karşıya oturmayın (bilinçaltı karşınızdakini daima düşman algılar ve iletişim kurmakta zorlanırsınız), yanına oturun. göz teması kurun, bu sizi daha iyi anlamasını sağlayacak. asla sesinizi yükseltmeyin, o yükseltse bile. bazen birşeyleri kazanabilmek için başka şeylerden vazgeçmeyi öğrenmemiz gerekiyor. buraya yazmanız çözüm aradığınızı ve aranızı düzeltmek istediğinizi gösteriyor, ve bunu aşacağınızı düşünüyorum. sular bulanmadan durulmaz der eskiler bizde
aynı zamanda çocuklarımız yetişirken bizim tüm davranış ve haraketlerimizi beynine kazır ve büyüdükçe, yaşlandıkça örnek alır. yani bugün annenizle yaşadığınız problemi yarın kızınızla yaşama olasılığınız yüksek. şu şekilde de düşünebilirsiniz, kızınızın size yapmasını istemediğiniz hiç birşeyi annenize yapmayın.
bir etken daha var sizi olumsuz etkileyen, annenizin evinde kendinizi misafir gibi hissetmeniz. en basit, mutfaktaki tabaklar bile sizin istediğiniz yerde değil, hep onun belirlediği yere koymak zorunda olmanız sizin bu şekilde hissetmenizi sağlıyor. bunlar hep zamanla aşılacak şeyler, sadece birazcık sabırlı olmanızı ve annenizle konuşmanızı, özellikle bazı konularda onun fikrini almanızı öneririm. bu tutumunuz ona kendini sizin için değerli ve önemli olduğunu hissettirecek ve sizi kaybetmek istemeyecek.
kısaca bir hikaye aktarmak istiyorum, nette orjinalini bulup okuyabilirsiniz:
bir gelin ve kayınvalide hiç geçinemezmiş ve gelin her gün kayınvalidesinin ölmesi için dua edermiş. fakat kaynana sağlam, ölmeye hiç niyeti yok

bir gün gelin aktara gitmiş ve kayınvalidesini yavaş öldürecek bir zehir istemiş. aktar tamam, yarın gel al demiş. ertesi gün gelin zehiri alıp eve gelmiş ve yemekleri kendi yapmaya başlamış ki, zehiri yemeklere katabilsin. kayınvalide gelinin her gün yemek yapmaya başlamasından o kadar memnun kalmış ki, ona çok iyi davranmaya başlamış. gelin de bu değişimden dolayı kayınvalidesini zehirliyor düşüncesi rahatsız olmaya başlamış ve tekrar aktara gitmiş. bana verdiğin zehir var ya, demiş, panzehirini almaya geldim, kayınvalidem çok iyi bir insanmış ve ölürse çok üzülürüm. merak etme demiş aktar, o zehir değildi, sadece bir kaç vitamin verdim.

sizin yaşadıklarınız etkiye tepkidir, ve değiştirmek te sizin elinizde.
baktınız ki bu şekilde düzelmiyor, o zaman taşınırsınız, bazen uzak olmakta da yarar var.
bu yazdıklarımı eleştiri olarak algılamayın, sadece problem varsa çözümü de vardır diye düşünürüm hep, ve problemi yaratan neyse, bazen tersini yapmak ta çözüm olabiliyor diye düşünürüm