Tayy-i Mekan

hazaR

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Haz 2011
Mesajlar
2,233
Tepkime puanı
674
Konum
İstanbul
İş
Passenger.
Yazdıklarımı bir güvercinin kanadına yazmışım meğer yıllardır.Vakti geldiğinde bir defter sayfasından uçabilsinler ardından banada uçmayı öğretsinler diye..Ayaklarım tuttuğundan bu yana dar gelmişti ya yer yüzü bana o küçük akılla, o kıt gönülle karış karış gezdiğim bir odayı ruhumun tayy-i mekanı saymışım.Anladım sanki,ruhum bir kaç nadir vakit hariç hep aynı kalmış..O odanın içinde döne döne, kah sağa kah sola.Başım semadan ağır, kalbim bir su serüveninin ortasında üstümde hep aynı siyah cübbe küçük bir çocuğun elinden tutar gibi nefsimi gezdirmişim..O acı günlerinde, o siyah gecelerde nefsimi büyütmüşüm içten içe.Ruhuma kalbi bir inatla zindan etmişim yer yüzünü.Öyle.Bir odanın içinde büyütmüşüm yıllarca iki çocuğu.Birinin diğerini ezmesine izin vermişim hep..O odanın içinde kendi evlatlarımı kayırmışım..Bir adamın ömrüne bir anne günahı.Bir adamın ömrüne bir baba umursamazlığı...Birini her gece bir günahla besleyip palazlandırırken diğerine bir nefes vermeye korkmuşum.Bana nefesin verildiğini bildiğim halde..Bunuda görecekmiş ruhum..Bunu da tadacakmış..Çok savaşmış eskilerde..Anlatırdı bana o hazan gecelerinde.Vicdanın bize pencereden bağırdığı, yapma gözüm etme dediği gecelerde.Anlatırdı ve dinlerdim elinde kılıcı ve kalkanıyla kanla suladığı insan tarlalarının hikayelerini..Çocuğumdan hikaye dinlerdim de umursamazdım..Çocuklar evebeylerine hikaye anlatır mı hiç ? Anlatıyormuş işte.Dinlerdim de aklıma hep diğer çocuğumda kalırdı.Acıktığı, susadığı, harcadığı,yakıp yıktığı,sayıp sövdüğü,arzuladığı.Bir kulağım hep onda kalırdı.
Ne gece yarısı çıkıp dar bir sokakta boğabildim ötekini, nede beslemeye cesaret edebildim.Bir baba işinden eve dönmeden hep iki çikolata almak zorundaydı.Ben iki çikolatayla döndüm o bitmeyen iş günlerinden ama tutup ta paylaştıramadım iki çikolatayı.İki çocuğa iki çikolatayı paylaştıramadım.Ah kördüm.Gözleri gören bir kördüm.

Çünkü kördüm..Yıllar geçti, aç kaldık.Susuz kaldık.Bayram ettik.Gördük beraber,aşk sandıklarımızı tattık.Ruhum gecelerce ağladı bana.Baba! Aşk sanıyorsun diye..Halbuki nefsim çok mutluydu..Her gece bir arzu ekmeğini paylaşıyorduk beraber.Özlem içiyorduk, özlemle sarhoş oluyorduk, ruhum bir köşeden izlerken bizi.
Ah sağırdım..Kulakları duyan bir sağır.Duyamadım çocuk bir ruhun ağlayışlarını..Yaşını tahmin bile edemediğim çocuğuma değilde daha tutsan yirmi yıl bile yaşamamış nefsime kandım..O bir canavardı..O hiç doymayan küfürbaz bir canavardı...Bir tarafta besledikçe doymayan gözüme yıllarca dünyalar güzeli gibi gelen,diğer tarafta adını hala söylemeye cesaret edemediğim
açlıktan ölse de sesini çıkarmayan yavrum..Ne yapacaktım böyle..Nereye kadar birinden alıp diğerini doyurcaktım.Bir kediyi belki bir odada yıllar vakit tutabilirdiniz ama bir kuş uçmadan olur muydu ? Kanat verdiyse yaradan ne cürretle zindan kılardım ona her yeri...Zindan ehli belliydi..Keyif ehli zaten yıllardır koynumda..Şimdi ise onun sırasıydı.

Bir ağlayışla yıktım o duvaları...Uçacaktık ya, gökyüzü bir başka maviydi o gün..Ben öyle güzel bir kuş, öyle tatlı bir his tatmamıştım şunca ömrümde...Nefes aldık işte o an..Belkide yeniden doğduk..Belki öldük.Ne yazık tezahür edemiyorum şu lisanımla..Ama bir karışta olsa yükseldik yerden..Ben uçmanın o tatlı sarhoşluğunda iken nahoş bir inilti duyduk.Sonradan fark ettim bir yavrumun hala yerde olduğunu...
Beni havada tutan evladıma baktım.Ve anladım onun ne kadar bilge, onun yaratıcısı kadar affedici olduğunu.Beni de kardeşini de affetmişti işte..Bir hamleye kaptık nefsi yerden..Duvardan bir ömrü sildikte sema kıldık evimizin çatısını hep beraber.Sonradan anladım ruhum uçmayı hiç unutmamış...Bizi beklemiş.Beni beklemiş.Diğer kardeşini anlamadan, onu tanımadan, onunla uyuyup kalkmadan kendisini tanımamın anlamsız olacağını biliyormuş.O ikimizden de hep daha bilgeymiş.

Nefis insanı bu yolda yavaşlatsa da onu atmak mümkün değildir bize..Yanımızda taşıyacağızmecbur.Ona baktıkça hatırlayacağız çünkü..Uçmanın değerini o gösterecek bize..Ruhun değilde tanrının affediciliğini o hatırlatacak bize.Gün olacak taşıyamayacağız çakılacağız yere.Bir süre oyalanacağız sonra lakin uçmanın tadını aldıktan sonra kalamayacağız yerde.Sonunu ondan başka kimsenin bilmediği bir mekanda, onun yolunda sessizce var olacağız.

hazar.
 

shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
8 Tem 2013
Mesajlar
46
Tepkime puanı
4
"Aşk sandıklarımızı tattık." ne güzel bir cümledir böyle! Çok güzel olmuş, hissederek okudum. Tebrik ediyorum.
 

uzumakikamilov

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Nis 2015
Mesajlar
176
Tepkime puanı
13
"Düş, düş ki yerin bu yer değildir, dünyada yükseliş hüner değildir."
Mutlu yıllara Hazar.
 

manfas

Kayıtlı Üye
Katılım
23 Mar 2015
Mesajlar
25
Tepkime puanı
0
Evrenin zıtlıklar üzerine kurulu olduğunu, hayatının anlamını tek bir şey değil, o şeyin zıtlığıyla birlikte bulabileceğimizi çok güzel anlatmışsınız. Yüreğinize sağlık...
 

[XTR] Similar Threads

Cevaplar
15
Görüntüleme
862
Üye silindi 76175
Ü
Ü
Cevaplar
4
Görüntüleme
555
Üye silindi 76175
Ü
Üst