4
43887
Biliyor musunuz, sizler hep ufak rollerde oynamaya meyilli oluyorsunuz. Ve bu da ne kendinize, ne de yaşadığınız Dünya’ya bir fayda sağlıyor. EGO’nuzu şişirmeye çalışmıyoruz. Sadece yaptıklarınızın çok daha fazlasını yapabilecek yeteneğe sahip olduğunuza dair, kendinize güvenmenizi istiyoruz.
Bu potansiyeli ortaya çıkarmaya başlamanın birçok yolu vardır. Ancak bunu yapabilmesi mümkünmüş gibi görünmeyen bir kişi, asla gerçek potansiyeline ulaşamaz. Kendinizi, gerçekte olduğunuz Varlık gibi görebilmek zorundasınız. Peki, bunu nasıl yaparsınız? Bunun da yine birçok yolu vardır. Fakat size çok basit ve uygulaması en kolay olan yolu gösterelim. Bu yolun bilgisi, “cehaletin karanlık kuyusunun derinliklerine gizlenmiş ve ulaşılması çok zor olan bir bilgi” gibi bir şey değildir. Aslında bilinç yüzeyinizin tam altında bulunmaktadır. Yani sizin deyiminizle bu bilgi, “burnunuzun ucunda” durmaktadır.
Sadece Aynaya bakın! Ama duvarınızda asılı şu camdan olan nesneye değil! Sizi her an sarmalayan, çevrenizdeki aynaya bakın.Çünkü bütün çevreniz, içsel varlığınızın dışarı yansıyan resmidir. Büyük olasılıkla bunu daha önce de duydunuz ama “kulak ardı” ettiniz, öyle değil mi?
Çevrenizin sizin içsel durumunuzu yansıttığını ve size ayna olduğunu anlayabilmeniz için, size çok basit bir yöntem söyleyelim. Siz, nasıl muhteşem, güçlü, sevgi ve şefkat dolu bir kişi olabileceğinizi mi öğrenmek istiyorsunuz? Öyleyse çevrenizdeki kişilere yepyeni gözlerle bakın. Hayran olduğunuz, sevdiğiniz ve değer verdiğiniz kişilere bakın. Onları görün.Gerçekten görün. Şimdi de size, onların size kendinizi neden bu kadar iyi hissettirdiklerinin sebebini söyleyelim. Onlar,sizin içinizde barındırdığınız bu harika nitelikleri ortaya çıkarabilmeniz ve farkına varabilmeniz için, size ayna oluyorlar da ondan.
Bunun üzerinde çalışın. Biz size yardımcı olacağız. Sadece bir başlangıç yapın. Bu dönem, Özünüzü somutlaştırmayı (ortaya çıkarmayı) öğrendiğiniz bir dönemdir. Özünüzün “yüzeye çıkmasına” ve nerede ihtiyaç varsa orada yararlı olmasına izin verin. Zira sizin amacınız, bu dönemde burada olmaktır.
Bize her gün, “Neden buradayım? Benim burada ne işim var ki?” diye soruyorsunuz. Bulunduğunuz yerde/konumda bir yanlışlık yok. Oraya kazara gelmediniz. Siz, tam size ihtiyaç olduğu yerde bulunuyorsunuz. Ve siz de, ihtiyacınız olan her şeye sahipsiniz. Sadece olabildiğiniz kişi olun ve elinizden ne geliyorsa onu yapın. Önce önünüzdeki işi halledin. O işi halletmiş olmanız, daha fazlasını yapmanıza olanak sağlayacaktır ve bir sonra atacağınız adımı ortaya çıkaracaktır. Bir başka kapı açılacaktır. Belki bu kapının ardında “mucizevi” bir şeyler olmayabilir. Ama olabilir de.
Siz, başkalarının hayatını yaşamak için Yeryüzüne gelmediniz. Kendi hayatınızı yaşayın. Ve yaşamınızı coşku dolu ve güzel yaşayın. Unutmayın! Siz, bulunduğunuz yerde ihtiyaç duyulabilecek tek kişisiniz.
Alıntıdır.
Bu potansiyeli ortaya çıkarmaya başlamanın birçok yolu vardır. Ancak bunu yapabilmesi mümkünmüş gibi görünmeyen bir kişi, asla gerçek potansiyeline ulaşamaz. Kendinizi, gerçekte olduğunuz Varlık gibi görebilmek zorundasınız. Peki, bunu nasıl yaparsınız? Bunun da yine birçok yolu vardır. Fakat size çok basit ve uygulaması en kolay olan yolu gösterelim. Bu yolun bilgisi, “cehaletin karanlık kuyusunun derinliklerine gizlenmiş ve ulaşılması çok zor olan bir bilgi” gibi bir şey değildir. Aslında bilinç yüzeyinizin tam altında bulunmaktadır. Yani sizin deyiminizle bu bilgi, “burnunuzun ucunda” durmaktadır.
Sadece Aynaya bakın! Ama duvarınızda asılı şu camdan olan nesneye değil! Sizi her an sarmalayan, çevrenizdeki aynaya bakın.Çünkü bütün çevreniz, içsel varlığınızın dışarı yansıyan resmidir. Büyük olasılıkla bunu daha önce de duydunuz ama “kulak ardı” ettiniz, öyle değil mi?
Çevrenizin sizin içsel durumunuzu yansıttığını ve size ayna olduğunu anlayabilmeniz için, size çok basit bir yöntem söyleyelim. Siz, nasıl muhteşem, güçlü, sevgi ve şefkat dolu bir kişi olabileceğinizi mi öğrenmek istiyorsunuz? Öyleyse çevrenizdeki kişilere yepyeni gözlerle bakın. Hayran olduğunuz, sevdiğiniz ve değer verdiğiniz kişilere bakın. Onları görün.Gerçekten görün. Şimdi de size, onların size kendinizi neden bu kadar iyi hissettirdiklerinin sebebini söyleyelim. Onlar,sizin içinizde barındırdığınız bu harika nitelikleri ortaya çıkarabilmeniz ve farkına varabilmeniz için, size ayna oluyorlar da ondan.
Bunun üzerinde çalışın. Biz size yardımcı olacağız. Sadece bir başlangıç yapın. Bu dönem, Özünüzü somutlaştırmayı (ortaya çıkarmayı) öğrendiğiniz bir dönemdir. Özünüzün “yüzeye çıkmasına” ve nerede ihtiyaç varsa orada yararlı olmasına izin verin. Zira sizin amacınız, bu dönemde burada olmaktır.
Bize her gün, “Neden buradayım? Benim burada ne işim var ki?” diye soruyorsunuz. Bulunduğunuz yerde/konumda bir yanlışlık yok. Oraya kazara gelmediniz. Siz, tam size ihtiyaç olduğu yerde bulunuyorsunuz. Ve siz de, ihtiyacınız olan her şeye sahipsiniz. Sadece olabildiğiniz kişi olun ve elinizden ne geliyorsa onu yapın. Önce önünüzdeki işi halledin. O işi halletmiş olmanız, daha fazlasını yapmanıza olanak sağlayacaktır ve bir sonra atacağınız adımı ortaya çıkaracaktır. Bir başka kapı açılacaktır. Belki bu kapının ardında “mucizevi” bir şeyler olmayabilir. Ama olabilir de.
Siz, başkalarının hayatını yaşamak için Yeryüzüne gelmediniz. Kendi hayatınızı yaşayın. Ve yaşamınızı coşku dolu ve güzel yaşayın. Unutmayın! Siz, bulunduğunuz yerde ihtiyaç duyulabilecek tek kişisiniz.
Alıntıdır.