Kaza Namazları

GrizzlyBear

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2008
Mesajlar
198
Tepkime puanı
17
Yaş
34
Konum
İstanbul
Cebrail'in, Peygamber'e göründüğü belirtilen birkaç ayeti okumak için Necm suresini açabilirsiniz. Kaldı ki Mirac'a yükselme gibi bir olay olsaydı, bunun da Kur'an'da bahsedilmesi gereken bir ayrıntı olduğunu düşünüyorum ki, Namaz'ın şeklinin Miraç'ta öğretildiği rivayet edilir. Yani Necm suresindeki ayetleri görünce, bu düşüncemde bana hak vereceğinize inanıyorum.

Ben ise, size tavsiye olarak Buddhist Namaz, Jewish Namaz gibi tabirleri, video izleme sitelerine yazarak araştırmanızı öneririm. Ayrıca Namaz ibadeti ile, Zerdüştlerin, yani ateş taparların Namas ibadeti arasındaki benzerliklere de bulabilirseniz bir göz atmanızı da öneririm. Böylece Peygamberin namaz kılma metodunu gökyüzünün katlarından değil, hali hazırda var olan ibadet formatından edindiğini görebilirsiniz.

Kısadan hisse, Kur'an, Yaratıcı'nın ((Allah, Eloha, Ahura Mazda, Aloho, Tao, Aten,...)) zikridir ve onda geçmeyen hiç bir şey sorumluluk ve hüküm çerçevesinde değildir. Kur'an'ın inişi sırasında gerekli olan ve uygulanması gereken bütün bilgi indirilmiştir. Namaz kılmanın şekli ise, içerik olarak verilmiştir. Secde, rüku, dik duruş ve niyetlenme. Bunların da hem ezoterik hem egzoterik anlamları vardır. Kur'an'da geçen anlamıyla Salat (Namaz), bu ezoterik ve egzoterik anlamı olan her ibadete denir. Bunu isterseniz bir ritüel deyin, isterseniz bilinen namaz deyin, isterseniz meditasyon deyin.

Kur'an'da olmayan şey doğru değildirden ziyade, Kur'an'da olmayan şeyden sorumlu değilsinizdir demektir bu. Kaza Namazı gibi, Kur'an'da olmayan bir şeyin var gibi gösterilip ''Kılmadığınız namaz yerine geçebilir.'' gibi hüküm getirilmesi kesinlikle yasaklanmıştır. Kur'an dışında getirilen tüm hükümler, peygamberin kendisine yönlendirilen tehditle aynı tehditin altındadır.


Diyanet Vakfı
HAKKA 44. Eğer (Peygamber) bize atfen bazı sözler uydurmuş olsaydı,

Diyanet İşleri
HAKKA 69/44-46. Eğer o (Muhammed), Bize karşı, ona bazı sözler katmış olsaydı, Biz onu kuvvetle yakalardık, sonra onun şah damarını koparırdık.

Yaşar Nuri Öztürk
HAKKA 44.Eğer bazı lafları bizim sözlerimiz diye ortaya sürseydi,

Elmalılı Hamdi Yazır
O bize isnaden ba’zı lâflar uydurmağa kalkışsaydı

Kısacası, ne varsa kitapta var. Onun dışında Peygamber hiç bir şeyin varlığını iddaa etme cesareti bile gösteremez. Peygamberi geçtik, ''mezhep liderleri'' hiç hiç söyleyemez. Eğer bir şey lazım olsaydı, Kur'an'da belirtilirdi.

Yani kimseden bilgili olduğumu iddaa etmiyorum, ama dini pekiştirmenin tek yolunun mantık olduğuna inanıyorum. Nitekim, kitapta onlarca defa ''Aklınızı kullanmaz mısınız?!'' diye çağrı yapılıyor...
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Cebrail'in, Peygamber'e göründüğü belirtilen birkaç ayeti okumak için Necm suresini açabilirsiniz. Kaldı ki Mirac'a yükselme gibi bir olay olsaydı, bunun da Kur'an'da bahsedilmesi gereken bir ayrıntı olduğunu düşünüyorum ki, Namaz'ın şeklinin Miraç'ta öğretildiği rivayet edilir. Yani Necm suresindeki ayetleri görünce, bu düşüncemde bana hak vereceğinize inanıyorum.

Ben ise, size tavsiye olarak Buddhist Namaz, Jewish Namaz gibi tabirleri, video izleme sitelerine yazarak araştırmanızı öneririm. Ayrıca Namaz ibadeti ile, Zerdüştlerin, yani ateş taparların Namas ibadeti arasındaki benzerliklere de bulabilirseniz bir göz atmanızı da öneririm. Böylece Peygamberin namaz kılma metodunu gökyüzünün katlarından değil, hali hazırda var olan ibadet formatından edindiğini görebilirsiniz.

Kısadan hisse, Kur'an, Yaratıcı'nın ((Allah, Eloha, Ahura Mazda, Aloho, Tao, Aten,...)) zikridir ve onda geçmeyen hiç bir şey sorumluluk ve hüküm çerçevesinde değildir. Kur'an'ın inişi sırasında gerekli olan ve uygulanması gereken bütün bilgi indirilmiştir. Namaz kılmanın şekli ise, içerik olarak verilmiştir. Secde, rüku, dik duruş ve niyetlenme. Bunların da hem ezoterik hem egzoterik anlamları vardır. Kur'an'da geçen anlamıyla Salat (Namaz), bu ezoterik ve egzoterik anlamı olan her ibadete denir. Bunu isterseniz bir ritüel deyin, isterseniz bilinen namaz deyin, isterseniz meditasyon deyin.

Kur'an'da olmayan şey doğru değildirden ziyade, Kur'an'da olmayan şeyden sorumlu değilsinizdir demektir bu. Kaza Namazı gibi, Kur'an'da olmayan bir şeyin var gibi gösterilip ''Kılmadığınız namaz yerine geçebilir.'' gibi hüküm getirilmesi kesinlikle yasaklanmıştır. Kur'an dışında getirilen tüm hükümler, peygamberin kendisine yönlendirilen tehditle aynı tehditin altındadır.


Diyanet Vakfı
HAKKA 44. Eğer (Peygamber) bize atfen bazı sözler uydurmuş olsaydı,

Diyanet İşleri
HAKKA 69/44-46. Eğer o (Muhammed), Bize karşı, ona bazı sözler katmış olsaydı, Biz onu kuvvetle yakalardık, sonra onun şah damarını koparırdık.

Yaşar Nuri Öztürk
HAKKA 44.Eğer bazı lafları bizim sözlerimiz diye ortaya sürseydi,

Elmalılı Hamdi Yazır
O bize isnaden ba’zı lâflar uydurmağa kalkışsaydı

Kısacası, ne varsa kitapta var. Onun dışında Peygamber hiç bir şeyin varlığını iddaa etme cesareti bile gösteremez. Peygamberi geçtik, ''mezhep liderleri'' hiç hiç söyleyemez. Eğer bir şey lazım olsaydı, Kur'an'da belirtilirdi.

Yani kimseden bilgili olduğumu iddaa etmiyorum, ama dini pekiştirmenin tek yolunun mantık olduğuna inanıyorum. Nitekim, kitapta onlarca defa ''Aklınızı kullanmaz mısınız?!'' diye çağrı yapılıyor...


Nasil yani?
Mirac Kur'an da yokmu ? Yapmayin..
Grizzliybear ayetlerin her birinin nuzul(inis ) sebebleri vardir.
Inis sebebini bilmediginiz ayetlerin özüne inemezsiniz.
Mirac elbette vardir,bunu ikar etmek insanin imanini zedeler.

Ayrica dini Peygambersiz yasamak yine ayni statudedir.
Aksi taktirde Allah Kur'an'i yterli bulurdu.
Muhammedi (sav) övdügünü sevgilim dedigini yok sayamazsiniz.

Namaza gelince, ayetler ile sabittir, her topulugun kendine ait namaz sekilleri vardir zaten.
Taklite gelince, Rasulullah (sav) bundan hep kacmistir, sac rengine kadar,sac modeline kadar hic bir dini taklit etmemistir. Mescidi aksa Kaabe kible olayini arastirmanizi tavsiye ederim.

Peygamber (sav)'in konumunu alimler ile es tutmayin, bunun kimseye bir faydasi yok. Hadisler vardir birde Kutsi hadisler vardir, ki kutsi olanlar Bizatihi Allah kelamidir, bunlari yok saymak Allah'in sözünü yok saymaya girer.

Bakin her Peygamberin miraci vardir, ama hic birisi Muhammed (sav)'in ki kadar kemal noktasinda degildi.Mirac uyduruk bir sey degil, Namzin sekli vakitleri orada verildi.Her ne kadar günümüzde bilmemkac kere indi 50 vakitten 5 e indirdi tarzinda ekler olsada.


Ayetlerin nuzul sebeblerini bilmek icin bu isin tarihi boyutuna kadar inmek icab eder, ve her olayda karsiniza bir Hadis cikar, cünki yasatan Peygamberdi..
Bir Hadisin hakikatine e ermek icin insanlar kita kita dolasti "son" sahitini bulmak bizzat agzindan dinlemek icin,(araya yalan karismasin diye)Bu apayri bir ilimdir. Ki bunlarda olayi mimik el hareketlerine kadar anlatirlar ve yine böyle kitaplara gecilir.
Ve Islam aleminin bu hasasiyetine binayen cok kisi caldigi minarelere hadis isimli kiliflar giydirmislerdir.
Bu sebebten dolayi,yine bir Hadis, sözüm Kur'an a ters düserse atin !
Tahmin etmisti zira sözü adi kullanilacagini.

Siz simdi bunu kabul etmez iseniz Ali Ömer Hamza Ebu-Bekir (Ra) hepsini inkar etmek durumundasiniz.Peki bu böyle ise daha yakin zatlara sözü getireyim Mevlana Yunus vsa..Olmaz ki.Bu Zatlar Kur'an ve Sunnet ile yola koyuldu ve kazananlardan oldu.

Cünki bu zatlarinda Allah hakkinda bilgileri (Marifetullah) vardi.Onlarda namazi Rasulullah gibi kildi...Bilmiyorum anlatabildimmi.
 

GrizzlyBear

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2008
Mesajlar
198
Tepkime puanı
17
Yaş
34
Konum
İstanbul
Kur'an'da Mirac hadisesini anlatan ayetleri rica edeyim lütfen, ben şimdiye kadar görmedim gözümden kaçmış olabilir. Numaraları verirseniz sevinirim.

Bunun dışında, direkt yorum yapmaktan kaçınıp, önerilerime uysaydınız o Namas gibi ibadetlerin birebir namaz değil, benzeri formatta olduğunu görürdünüz. İslamdaki Namaz ibadeti ordan burdan alınmadır gibi bir şey demedim. Benzerlik dedim. Kelimelere dikkat.

Kutsi hadisler Allah'ın kelamı ise, Kur'an ne? Boşuna mı geldi? Allah, sözlerini başka başka yerlerde, dilden dile dağılsın diye mi Kur'an'da indirdikleri dışında sözler yaydı?

Miraç, benim gözümde gayet uyduruk bir olay. Allah ile bir peygamberin görüşmesinin, yani Allah'ın kulları ile ilgilenmesinin şartları ayetlerle sabittir...

Diyanet İşleri : Şura - 51/
Allah, bir insanla ancak vahiy yoluyla, yahut perde arkasından konuşur. Yahut bir elçi gönderip, izniyle ona dilediğini vahyeder. Şüphesiz O yücedir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Ayrıca şu ayet de vardır;

İsra 93- "Yahut altından bir evin olmalı veya gökyüzüne yükselmelisin. Üzerimize bizim okuyabileceğimiz bir kitap indirinceye kadar senin yükselişine de inanmayız." De ki: "Rabbimi yüceltirim; ben, elçi olan bir beşerden başkası mıyım?"

Peygamber bir beşer olduğunu, bu nedenle gökyüzüne yükselmesi gibi bir durum olmayacağını belirtiyor. Ayrıyetten, Allah'ın kulları ile konuşması durumu da Şura suresinde açıklanıyor. Peygamber Miraca yükselmiş de, Allah ile direkt konuşmuş da... bilmem ne. Böyle olacaksa yukarıda verdiğim iki sure hükümsüz olur. Allah, hiç bir kuluyla, hiç bir şekilde, direkt konuşmaz. Yok böyle bir olay. Miraç da işte bu nedenlerle uydurmadır.
 

joseffb06

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Kas 2010
Mesajlar
130
Tepkime puanı
22
Bu ayetler yazdığınız ayetlerdeki yorumuzunu çürütecektir.


“Ve: “Biz, Allah’ın Resulü Meryem oğlu Mesih İsa’yı gerçekten öldürdük” (katelna) demeleri nedeniyle de (onlara böyle bir ceza verdik.) Oysa onu öldürmediler (ma katelehu) ve onu asmadılar (ma salebe). Ama onlara (onun) benzeri gösterildi (şubbihe). Gerçekten onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, kesin bir şüphe içindedirler. Onların bir zanna uymaktan başka buna ilişkin hiçbir bilgileri yoktur. Onu kesin olarak öldürmediler (ma katelehu).”
(Nisa Suresi, 157)

Aynı ayetin devamında Hz. İsa’nın öldürülmediği ve Allah Katına yükseltildiği şu şekilde bildirilmektedir:

“Hayır; Allah onu Kendine yükseltti (refea). Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.”
(Nisa Suresi, 158)

Bilmiyormusunuz ki Allah istediğini yapacak kudrete sahiptir.Bir peygamberi katına alacak kadar töbe haşa acizmidir.950 sene nuh peygamberimiz yaşamıştır Kuran da yazar biz onu bin seneden 50 sene eksik yaşattık diye.Bakın Allah istediğini istediği kadar yaşatır.Hz. İbrahime dostum habibullah demiştir.Sadece Hz. İbrahim için mevcuttur bu bilgi.
Peygamberler diğer insanlardan kat kat zekidir.Bunuda onlara Allahu teala vermiştir.
Okuma yazma bilmeyen bir insana oku denmiştir.Kuran peygamberimizin kalbine unutmamak üzere işlenmiştir.Peygamberler yalan söylemez günah işlemezler.
Söyleyemezler çünkü fıtratlarında yoktur.Bir çok peygamber bir çok şekilde Allaha ibadet etmişlerdir.Ama kuranda bunlar mevcut değil.Belkide onlarda namaz kıldılar
Bunu Allahtan başka kimse bilemez.
Miraç inkar edilemez.Allah bir kulunu katına yükseltemeyecek kadar töğbe haşa acizmidir.Allah'ın mucizeleri sayamakla bitmez.Allah dilediğini yapar.Bunu unutmayınız.
Konu çok yanlış yere gidiyor.Kaza namazından nerelere geldi.Demekki inkar edilen birçok husus varmışta kaza namazı bunu ortaya çıkarmaya vesile olmuş...
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Sevgili Girizzlybear,benim amacim Sizi rencide etmek gibi yada buna benzer herhangi bir niyetim yok, olamaz.Eger yanlislik bana ait ise pesinen özür dilerim.

Mirac::Bir gece, kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Harâm'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir. (Isra)

Mescidi Haram ve Aksa aradaki fark bir gecede yaya olacak gibi degil.

Diyorki; Ayetlerimizin bir kismini kendisine gösterelim diye...

Ayetleri indirmek degil bu göstermek. Bakin Grizzlybear Allah yerlerin göklerin nurudur bu bir ayettir.
Ve Allah'in Samed olusu bir Ayettir, bir cok Ayet sayabilirim Size. Ama yukarida gecen ayette "SU" ayeti gösterdim demiyor, Ayetlerimi gösterdim diyor. Allah bir kuluna yerin gögün nurunu göstertirse bunun sonucu nedir acaba. Yada ;Deki Allah Samed'dir..
Bu Ayeti gösterdi ise Samedi görmüs olmaz mi?
Deki diyor, demesi icin isbat lazim öyle degilmi ?
Bunu Bizzat Allah ve Muhammed(sav) biliyor Ümmetinede bildiriyor aslinda inanmiyorlar o ayri.

Ayetler harfleri kelimeleri ile secilip iniyor, buna göre okumak zorundayiz."Gösterdik" indirdik yada lutuf etik vahy ettik anlamini tasimiyor.

Necm: Fekane kabe kasvyni ev edan.
O'nunla arasi iki yay kadardi yada daha fazala. Iki yay benzetmesi tipik arapca bir deyimdir. Cok yakin yakinlik belirtisi. Acaba kime yakin di. Cebaril mi diyeceksiniz, o bir yerden sonra eslik etmedi.

Bütün samimi duygularimla Grizzly benim türkce anadilim degil, bazen yanlis kelimeler kulanabiliyorum, amacim asla ard niyet degil.Varsa kusur özür dilerim.

Ben hic bir sekilde kopy olayinada girmeyi sevmiyorum, zira egitimime guveniyorum bu hususta.
Size bir sey tavsiye edecegim, Tehvit makamlarini arastirin Cemül'cem, Hazret-ül Cem, ve Cem makamini,Bunlarin her biri ayet ile sabittir ama yasamadan anlasilmaz.
Kur'an Ilmen /aynel/hakkal yakin dir. Hallac niye "Enel hak" diyor,Bu Zat acaba mecunun muydu.
O enel hak derken kendini görmedi, bunun hakkinda bilginiz vardir muhakkak.Ama gördügü vardi, belki Cemalullah degildi, belki nuru idi ama gördügü vardiki "Ben Hakk'im" dedi.

Peki Rasulullah'in Ümmetinen birine bu makam nasib olurda Rasulullah'in makami Mahmud acaba nasil bir sey.. Rabbi ile görüsebilirmi görüsemezmi, Siz bir kendi gözünüzle olayi inceleyin.Varsa benim anlamadigim banada isik tutmus olursunuz..
Kur'an apacik "sevgilim" diyor. O Peygamberi yaratilmis herseyin üstünde tutuyor,size bana Cemalini göstertmeye bilir. Ama Sevgili olmak ta baska bir sey olsa gerek..

Peygamberin beserligini bende kabul ediyorum, iyide Hz. Isa'yi ne yapacagiz. O yukseltilmedimi ?Ölü diri fark edermi Allah icin ?Birini "ölü" alir digerini diri. Olmazmi ?
Yoksa Isa Peygamber de mi cekilmedi ?
Ya Musa :) Konusmadimi Sina'da..

Kemalat farki, her Nebi'nin kendine ait kemalati vardir, ve makami vardir.Sevgilisinin makami digerlerine göre yuksek olmasi bana dogal geliyor, Musa(as)'in kosuspta göremedigini Muhammed(sav) in görmesi bana dogal geliyor.

Ama izahi ile varsa bir ayet seve seve dinlerim, belki Siz beni tatmin edersiniz.
 

GrizzlyBear

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2008
Mesajlar
198
Tepkime puanı
17
Yaş
34
Konum
İstanbul
Bayağı uzun bir yazıyı herkesin okuyabilmesi için kısaltmaya çalıştım fakat yazı bir bütün olunca kolay olmuyor. Mescid-i Aksa'nın, Kudüsteki Mescid olmadığını anlamak için size bir link yollayacağım La-edri. Açıktan link paylaşımı olmadığı için bu yolu kullanıyorum. İsteyen herkese aynen yollanacaktır bu link. Çok uzun olduğu ve insanların okumaktan rahatsız olacağı için bu yolu tercih ediyorum. Yararınıza olacağına inanıyorum. Ayrıca ayetlerin ''gösterilmesi'' hususunu yine Necm suresinde görebilirsiniz. Peygamber'in, en büyük ayetleri gördüğü söylenir o surede. Atacağım linkte detaylı okuyacaksınız.

Allah'ın kuvveti ve kudreti tartışılmaz. Fakat sizin önerdiğiniz o bilgi, Allah'ın isa peygamberi BEDENİYLE birlikte, KENDİ KATINA yükseltti bilgisidir. Bu durumda İsa peygamber o katta hala bedeniyle bulunmaktadır. 3. boyuta ait, etten kemikten insan bedeniyle, ve hala o katta insan bedeniyle bulunmaktadır. Ayrıca Kur'an'ın bir çok yerinde ''Allah isteseydi....'' gibi önermeler içeren ayetler vardır. Bu Allah'ın, tabiri caizse kimilerine torpil geçip kendine YÜKSELTMESİNİ değil, O'nun her halükarda HÜKÜMDAR olduğunu anlatmak içindir.

“Yedi kat gökleri uyum içinde yaratan O’dur. Sen Rahman olan Allah’ın yaratmasında bir uyumsuzluk, bir dengesizlik göremezsin. Tekrar bak, onda bir çatlak, bir düzensizlik görebilecek misin?”
(Mülk Suresi, 3. ayet)

Her ne kadar ayette göklerden bahsetse de, bütün yaratımın şemasını çizen bir ayettir bu. Şayet böyle ise, bu uyumsuzluk ve dengesizlik değil midir? Allah'ın yaratımı asla durmaz ve bitmek bilmez. Bunu da evrenin genişlemesi olarak algılamayın. Yaratımın hiç durmaması ve bitmemesi, Kuantum fiziği kuralları gereği her saniyede binlerce kere atomlarımıza ayrılıp tekrar bir araya gelmemizin de delilidir. Yani evrensel ve ruhsal kanunlar tekrar tekrar her saniye, aynen oluşur. Uyum ve denge içinde, çatlamaksızın. Bizim spiritüalizm'de astral katlar dediğimiz olaylar, dinde Gökler, insan bedeninin var olmasına müsade eden alanlar değildir. Buna müsade etmeyen bir alanda, İsa peygamberin fiziksel bedeniyle yükseltildiği fikri, Allah'ın yaratımında dengesizliktir. Madem böyle ise, neden öldürülen diğer peygamberler kurtarılmadı da sadece İsa peygamber ''yükseltildi''? İşte bu soru, Hristiyan misyonerliğinin parçasıdır. Sanki İsa peygamber diğer bütün peygamberlerden üstünmüş de, o ALLAH KATINA ''yükseltilmiş'' gibi. Eğer böyle olursa, Allah bütün kullarına eşit olmamış olur. Öyleyse Allah, HAK ve HUKUK kavramında, torpil yaparak kendi ilahıyatını zedeler. Allah'ın her şeye gücünün yetmesi, zaten biz yaratılmadan önce oluşturduğu ruhsal ve evrensel kanunlara, sırf bir peygamberi ''yükseltmek'' için müdahale etmesi değildir.

Ha, diyecekseniz ki niye sadece İsa peygamberin kurtarıldığını düşünmek bize kalmaz, sadece Allah bilir... Ben de derim ki, Kur'an'ın onca yerinde kullanılan ''düşünmez misiniz?'' ayetlerini de Kur'an'dan kaldıralım. Belli ki Allah onca defa düşünmemizi tembih ettiği Kur'an'ında, düşünülemez şeyler yaşamış bir peygamber ve ayetler indirmiştir. Böylece de düşünmemizi isteyip düşünülemez şeyler vahyederek mantıksızlığın üst noktasına imza atmıştır.
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Verdiginiz linki arastirdim okudum .Tesekkür ederim
Siz ayetlerin acilimini bu yazar tarafindan nasil izah edilmis ise öyle kabul etmissiniz.

Benim buna söyleyecek bir cevabim yok, en azindan Size olamaz, ama yazarin kendisine bizzat söyleyecegim sormak stedigim bir cok sey olurdu.. Adini tevsirlerinin altinda aradim , ancak bulamadim.Kim bu zat ??

Neyse, ben Size yukarida cok farkli bir pencere actim, ama Siz bana baska bir Zatin Kur'an anlayisini sundunuz.
Bunu her birimiz yapabiliriz, Kur'an bir cok mantikta cevrilmis,bunun Hiristiyan acilimida var Yahudi acilimi da var hatta Muhammedin elinden cikti da denilir saltanat icin.

Ama ben hakikatinden bahsediyorum, bireylerin fikirlerinden degil.
Size bu konuda basima gelen cok basit bir seyden bahsedeyim.Hiristiyanligi kabul edipte onu dahi yasayaman bir zatin sorusu.
"Allah insanlari topraktan yarattigini bildirmis ,O zaman sen toprakmisin ? Bana bunu tibben acikla Kur'ana iman edecegim".Ben bunu tibben nasil aciklayayim, adamin kanina cicekmi ekeyim :)

Insan mantigina indirmek den baska ne bu ? Bahsettiginiz sitedeki tevsirde ben buna rasladim.

Ve yine Sizin yukarida gibi Isa olayni, insan mantigi ile ölcerseniz. Ben görmedigime niye iman edeyim.Seytan'nin ne sucu vardi, o özelliklemi secilmisti, bize zulum olsun diye mi vsa vsa
Uzar gider bu sonu yok yani.

Ama bu mantigi tasiyan bir kisi zaten Kur'ani baz almasin. Cünki o Allah kelamidir.
Allah mantiga sigmaz ! Sözüde iside sigmaz ."OL" der olur nesi mantikli.

Isa dedik ölüm dedik cekildi dedik..
Ölüm icin maddesel varligin olmasi sartmi? Yani O'nun ölümsüzlügü bedeni ilemi acaba ?
Bu cok farkli bir sey. O'nun bu dünyayi terk edisinin özelliginden bahsediliyor.
Bu torpil mi hayir degil. Isa'ya Allah, Allah'in kelami diyor. Cünki O "ÖL" dedigini Allah'in izni ile öldürüyordu, diriltiyordu. Ben burada mantik aramam zira bu benim akli dengemi bozar.Ego'sundan vaz gecmis bir zat icin gecerli bir göc bu.Kur'an da "sehit" cümlesi ile anilan insanlar.
Hz.Isa diyorki:" Bu dünyada ikinci dogumunu yapamayan, Yaradanin mekekutuna ulasamaz.
Bu dünyada ikinci dogum cümlesi, Islamda ölmeden evvel ölmektir.Ego'sunu yitirmis sifira indirmis "Hiclik" boyutunda olmaktir.Melekut ise bir alemdir. Bunu Islam alimlerinde görmek mumkündür .Mevlana diyorum herkezin anlamsi icin.
Demekki torpil degilmis.Gucu yetiyorsa bir insanin yapsin. Yapabilmesi imkansiz olsa idi, Isa böyle bir sey demezdi, zira ici bos bir kavram olurdu. Bunu Isa diyor, Muhammed den önce gelen Nebi.Isa'nin sorumlulugu kemalati buraya kadardi kendi imkanlari dairesinde kemalata ermisti, Bu bukadar yterli olmus olsa idi Muhammede/Kur'an a ihtiyac kalmazdi.O zaman Muhammed daha kamil daha büyük.Bu yüzden diyorki:Benim Ümmetimin alimleri Israilogullarinin Peygamberleri gibidir.

Peygamberler ile acilan kapilar. Yoksa bugun "hiclik" kavrami pesine kimse düsemezdi.Ve Leduni Ilimin..

Simdi diyebirlirsinizki isa'nin Ümmeti niye kamalati peygamberi nisbetinde Muhammed'in kine göre dusuk, torpil mi ?

Degil, Isa hayatta iken onun Ümmeti olmak durumunda idi insanlik, o öldü Muhammed(sav) geldi,ona biyat eden ayni nimeti alir. "Ona biat eden bana biat etmis gibidir " cünki (Fetih10)
Isterse yillanmis Satanist olsun. Rahmet kapilari kapanmazki.Mevlana'nin "Ne olursan ol gel" Sözü bu ayete dayanir.

Biat dedik fetih10 dedik. Ve sözü Sünnete getirecegim mecburen, Allah Muhammed(sav) e Sevgilim dedi, Allah'a sevgili olmak Muhammed'ten gecer. Buda apacik taklit etmektir, Sünnet onu taklit etmektir.En ince detayina hadar, bu yüzden Hadisler lazim günümüzde, ama hadisler de Kur'an'a denk düsmek zorunda.

Konuyada döneyim, Yoksa olayi ikili muhabbete getirdigim icin Sevgili Mod. arkadaslarim kizmasin .

Namazin kazasi yoktur, namazin kazasi vardir diyen hadisler esas degildir, cünki namaz dinin diregidir, namaz gözümün nurudur hadisine, ve Allah'in sözüne ters düsüyor.
Cünki O ne diyor, onlar cagirildigi vakit alisverisi terk ederler.Herseyden kesilirler davete icabet ederler. Istisnalar kaideyi bozmaz insaniz hastalanabiliriz uykuya dala biliriz, acaip haller gelebilir basimiza bu sebelerden dolayi vakitleri kacirabiliriz, yenilemek guzeldir samimi bir durusun getirdigi üzere tekrarlayabiliriz tavsiye edilir bu acidan. ama bu kaza dedigimiz namaz kacan vakti doldurmaz.

Grizzlybear saygilarimi sunuyorum, guzeldi sizinle fikir alisverisine girmek, hatalarim ve uslüb sorunum sorun teskil etiyse kusura bakmayin..
 

GrizzlyBear

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2008
Mesajlar
198
Tepkime puanı
17
Yaş
34
Konum
İstanbul
Kişinin ismini de size ve isteyenlere özel mesaj ile yolluyorum.

Ayrıca, siteyi size önermemin sebebi o kişinin Kur'an anlayışını tanıtmak değil, kişinin sadece ''Hadis'' değil de, bilinen tarihi kaynaklara dayanarak açıklama getiriyor olmasıydı. Hem arap tarihi kaynaklarından, hem de Ana Britannica gibi batı kökenli tarihi kaynaklardan yararlanarak ortaya tamamen harman bir bilgi çıkarmasıydı. Kendisinin açıklamalarında katılmadığım noktalar da vardır elbette. Size linki vermemin sebebi, temellendirilmiş araştırmanın temelini görmeniz içindi.

İkinci olarak, bahsettiğiniz ''topraktan yaratılma'' husunda kanıt olarak, Dünya'nın toprağında bulunan elementlerin (element tablosundaki temel elementlerden bahsediyorum, ateş/su/toprak/hava değil) insan bedeninde de bulunduğunu belirten araştırmalar olduğu söyleniyor. Henüz kökenini araştıramadım, o nedenle sadece iddia gözüyle bakıyorum. Haliyle bu iddia doğruysa, bu topraktan yaratılmanın kanıtı olur. Kur'an, bilimsel kanıtlarla özdeşleşmezse zaten ya bilimde hata var demektir, ya Kur'an'da, ve özdeşleşemeyecek yerlerde Kur'an'da hata arama eğiliminde olan biri değilimdir. Aynı derecede, bilime güvenmenin de taraftarıyımdır. Açıklanma ihtimali olan şeyleri bilim açıklayamazsa bu sadece manevi boyutun kanıtı olan inançta kalır. Maddi boyutun kanıtı ise, mantık ve deney-sonuç bütünüdür.

Diğer bir konu ise hakikatlerden bahsetmek, kime göre ve neye göre hakikat diye sorarım mecburen. Burada hakikat diye getirdiğimiz açılımlar da, tarih boyunca ''islam bilgini'' denilen bireylere ait hakikat fikirler. Bu benim için yeterli bir delil değil. O bireyler ile, en mühalif ve ''islam bilgini'' sayılan biri için, arada çok fazla fark görmem. Fark, mantığın ne diyeceğidir. Allah, Kur'an içinde akıl kullanmayı defalarca ve defalarca öneriyorsa, burada bir hikmet olmalıdır. Mantığımızın çözemeyecek gibi göründüğü tek husus, Doğmamış ve Doğrulmamış bir yaratıcıdır. Bunun dışında her şey mantıksal çerçevede anlaşılabilirdir. Eğer böyle olmasaydı, Kur'an'ın inişinin anlamı kalmazdı. Herkesçe anlaşılamayacak şeylerin, toplumu ve insanlığı aydınlatması ve temizlemesi beklenemez. Anlaşılacak ki, kabullenilecek. İslam dininde şeriatçılık(burada kastım tarikat formatındaki şeriatlar, yoksa hukuksal değeri olan yasalar bütünü olan şeriat değil), din önderliği, Hristiyanlık dinindeki gibi Yaratıcı ile Kul arasındaki papaz gibi din adamları da olmadığına göre, her insan kendisi anlamalı ve kendisi çözümlemelidir. Kur'an, herkesin anlaması için basitleştirilmiştir, ayetlerle bu sabittir.

Şayet İsa peygamberin yükseltilmesi hususunda yazınızı yanlış anlamadıysam, kendisinin ''yükseltilmesinin'' bedeni ile yapılmadığı fikrini savunuyorsunuz. Öyle ise ben de aynen bunu savunuyorum, İsa peygamber, eninde sonunda iddia edildiği gibi bedeniyle değil, her ölen insanınki gibi ruhu ile Yaratıcıya ''yükselir''. Bu da en nihayetinde herkesin yaşaması olası bir süreçtir. İsa peygamberin, ölen insandan hiç bir farkı kalmamış olur makam olarak ''yükseltilmesi'' dışında. Canlı canlı gökyüzüne gitmez yani. Ki zaten Kur'an söyler, kimi peygamberi makamca ''yükselttik'' diye. Burada İsa peygamberin yükselmesi, makamından ötürüdür fikrimce. Bedeninden ötürü değil.
Bu gibi bir örnekten yola çıkacak olursak, Miraç gibi bir olay için savunma ''İsa peygamberi yanına almaya kudreti olan Allah buna mı güç yetiremeyecek?'' olamaz, olmamalıdır. Çünkü eğer İsa peygamber ruhuyla Yaratıcı'ya yükseldiyse burada özel bir durum yok, her beşer gibi ölmüş ve Yaratıcı'ya yükselmiştir, makamca ''yükseltilerek''.

Apayrı ve çok önemli bir olay ise, Kur'an, kendi içinde gelen ayetlerin açıklamasını veya ip uçlarını başka ayetlerde verir, ki, size yolladığım sitenin linkinde kullanılan Kur'an yorumlanması metodu budur. Kur'an, ucu açık, dediğini açıklamayan bir kitap olamaz. Eğer bir söylediği ayeti, Kur'an kendi içinde açıklamaz ise o tam bir kitap olmaz, eksik bir kitap olur. Hadisler Kur'an'ı tamamlar, Kur'an eksik kalmaz düşüncesi ayrı bir olaydır. Kur'an kendi içinde eksik olur, Hadisler ile tamamlanması ise başkadır. Böyleyse sizin Miraç için verdiğiniz şu ayetin;
Bir gece, kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Harâm'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir. (Isra)

açıklaması yine Kur'an içinde olmalıdır. Hadislerde değil. Kur'an içinde, Muhammed peygambere ''ayetlerin gösterilmesi'' olayını açıklayan husus ise, NECM suresinde geçer.

/13 - 18/. Andolsun onu, önceden bir defa daha görmüştü, Sidretü'l-Müntehâ'nın yanında. Cennetü'l-Me'vâ da onun yanındadır. Sidre'yi kaplayan kaplamıştı. Gözü kaymadı ve sınırı aşmadı. Andolsun o, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını gördü.

Burdan yola çıkarak diyebiliriz ki, peygamber yükselmedi, yani Miraca çıkmadı. Aksine, yüksekteki ne ise, aşağı sarktı. Necm süresinin geri kalan kısmını okursanız bunu görebilirsiniz. Burada bütün sureyi vermiyorum haliyle.

Ayetler içinde dikkat çekecek noktaların altını çizdim. Yorumunu kendinize göre siz yapın bu konuda. Sanırım Miraç konusunun, şahsımca yalan ve düzmece olduğu konusunda yukarıdaki iki sureden daha keskin bir yanıt getiremeyeceğim.

Bir ek de, Allah'ın ol dediğinin olması konusunda az sonra, spiritüalist bir görüş paylaşacağım. Umarım o da, benim bakış açımın bu hususta nasıl mantığa kavuştuğunu tanıtır ve belki size de bu hususta bir yarar sağlar.

Uslüb sorunu ve hata olmadı, olsa da önemli değil kalpteki niyet önemli. Hem, en nihayetinde burada görüş savunuyoruz, bazen bu savunma kızışabilir. Önemli olan akademik bir şekilde incelemeye ve paylaşıma devam etmektir. Kırgınlık, küskünlük yok. Ben kırdıysam ben de özür dilerim.
 
Üst