Kalp krizleri

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,261
Tepkime puanı
3,169
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?
 

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Besin zincirinde sadece predatörler ve en güçlüler en tepede oluyorlar.

Sadece en güçlüler sabahları aç uyanmalarına rağmen enerjik olurlar ve yiyecek bulmak için efor sarfedecek, savaşacak, mücadele edecek ve gerekirse bütün gün aç kalacak kadar güce ve zindeliğe sahiptirler. Bu, çok eski zamanlardan gelen bir yaşama asılma ve devamında da yaşamdan tatmin olma enerjisidir. Gücü, harcadıkça edinmektir.

Eskiden daha dayanıklıydık çünkü aç yatardık , güçlü ve optimize bir core gücü ile yeni güne uyanırdık. Yani bir nevi predatör modundaydık.

Ama şimdi ahır ve kümes hayvanı gibi olduk. Canlılar piramidinde çok geriledik. Sabah uyanır uyanmaz kayvaltı yapıyopruz. Önlerine hazır yem verilmiş inekler ile aynı beslenme düzenine girdik. Uyanır uyanmaz Efor yok. Mücadele yok. Uğraş yok. Spor yok. Yemeğini hakedecek bir hamle yok. Bir süre biliçli olarak aç kalmak ve iç direnci diri tutmak yok. Kadim bilgeliğin de tavsiye ettiği açlıktan beslenmeyi öğrenmek ve işin sırrına ulaşmak ta yok..

Hal böyle olunca survivor içgüdülerimize bi kere net ihanet ettik. Hepimizin damarları tıkandı. Şeker hastaları haline geldik. Aksamları da tok yatıyoruz ve yüksek kalorili bir şekilde uyku kalitemiz düştüğü için sabahları da optimize bir enerji ile uyanamıyoruz. Uyanır uyanmaz da tatlıya saldıran kişi predatör olmaktan çıkar. Kümes hayvanı haline gelir. Yani güçten düşer.
 

Elnora_alila

Kayıtlı Üye
Katılım
1 May 2023
Mesajlar
1,786
Tepkime puanı
4,007
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?
Dünya çamuruna bulanmaya.



Lotus'u anlasaydık şayet ; duygusal dengesizlik, kızgınlık, sevgisizlik gibi tetikleyicilerin dünyevi çakralardan geldiğini fark edebilirdik.
Her çakramız 2 birimdir. 1 birim eril , 1 birim dişil barındırır. İlk 6 çakramız x 2 birim ile oluşan denge = 12 taçlı Lotus bilgeliğini açar.

7. çakra ise 1 birimdir. Çünkü orada dualite ile gelen teklik kavrayışı gizlidir.
13 taçlı lotusa uğursuz gözüyle bakılması Ene'l Hakk sırrından korku duyan şeytanların işinden başka bir şey değil yani..

Kalp dediğimiz bölge ise enerjilerin köprüsünü oluşturur : 3 dünyevi / 3 ebedi alanın portalıdır.

Bugün mimari bir köprü yapımının en önemli unsurunu : 2 zıt kutbun birbirine itimiyle oluşan sıkıştırma etkisi gerçekleştirir.
Kısacası sen, köprüyü sağlam tutmak için 3 < 2 < 1 yöntemiyle alttan üste doğru ivme oluşturmak zorundasın.

O çok korkulan sırat köprüsünün altında yatan metaforu da umarım anlatabilmişimdir.. Doğru itmeler olmazsa cehenneme (dünyevi) düşmek kaçınılmazdır.
Hani o çok konuştuğumuz kıyametin, bireysel kıyametlerimiz olduğunu fark etmemize de vesile olsun. Olmazsa da kalp krizlerine açık olun 💔
 

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?



Kalp krizi çok faktörlü bir darboğazdır.

Ben sadece ikiye ayırıyorum.

1)
Kalp organ olarak yetersizdir, gençlikte ihmal edilmiştir kas doku olarak. Böylece nabzın yükseldiği her an bir çarpıntı tehlikesi yaratır. Bir kötü haber, bir türbulans, hatta bir iyi haber, ya da rüyada görülen bir düş veya kabusta bedenin nabzını yüklenemez ve genc yaşta durur. O yüzden kalp krizleri genelde uykuda olur.

2)
Kalp organ olarak gayet yeterlidir.
100 yıllık ömrü vardır
A
ma beslenmeye bağlı olarak kan alkali özelliğini kaybedebilir, asidik hale gelebilir, akışkanlığını kaybedebilir. Kolesterol ve atık metaller ile ağırlaşır ve en nihayetinde pompa görevi gören kalp 100 yıllık organ ömrünü o ağır ve zehirli kanı pompalarlen erken yıpranır Ve genç yaşta bir de bakarsın kalp durmuş.


Kanın kirlenmesi ruhun kirlenmesidir. Çünkü kötü ruhlar damarlarda gezerler. Damarlardaki kanda ağır metaller biriktikçe insan bir çeşit toxic iletkene yani kolay heklenebilir makineye dönüşür ve negatif varlıkların enerji bedenleri ile ortak kesişim alanı yani kanal kodidorları açılır.

Hacamat yapmak cinleri o yüzden bedenden perdeler. Kirli kan çekilip alındıkça saf kan üretimi artar ve hormonal olarak İnsan kendi psikolojisi üstünde çok daha hakim ve irade sahibi olur.
 

mrcn

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Tem 2023
Mesajlar
16
Tepkime puanı
7
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?
Covid 19 salgını ile kanında Rh faktörü taşıyanlar bir şekilde ayrıştırıldı. Ki bunun tamamen nüfusun azaltılmasına yönelik bir biyolojik silah olduğunu düşünüyorum. Aklı olan veya seyahat etmek zorunda olmayan aşı yapmadı. Açıklanan verilere göre aşı yapanların yüzde ellisi 5 yılda geri kalanı ise sonraki 10 yılda kalp krizi problemleriyle boğuşacak. Kıyamet dediğimiz hesap günü geliyor ve zaten Rh faktöre sahip canlılar bir şekilde bir yerde hata yaptıkları için bu derece ciddi bir biyolojik silah konusu taşıyıcı kana sahipler. Bunun o gün geldiğinde canlı sayısının kontrol edilebilir seviyede olmasına bağlıyorum. Bu silahın kesinlikle yaratıcı tarafından organize edildiğini düşünmekteyim dünyada vücut bulmuş Rh faktörü taşıyan herhangi bir üst akıl veya derin mekanizmayla alakası olamaz.
 

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Kalp kriz(cik)lerine her zaman ihtiyaç var. Kalp, kalp krizi geçirmezse kalp krizinden gider.
 

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Kadınlar neden daha uzun yaşıyor? Çünkü daha çok kalp krizi geçiriyorlar.

Erkekler; asker, komutan, savaşçı, avcı, mücahit, fikir adamı, idealist, adanmış dava adamı olamadıkları sürece onlar da yüksek hype'lara çıkamıyorlar ve kalpleri zayıflıyor.


Sonuç : boş yaşayan, boş işlerle uğraşan, yaşama ve kollektife değer katmayan, basit tüketici konumundaki herkes yaşamın özüne karşı zayıf kökenirler. Kalpleri de tutkuyla atmaz.

Ve ilk yüksek duygu durumunda metabolik yetersizlik yaşarlar.
 
Son düzenleme:

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?

200 yıldır bu böyle.
Şeker hayatımıza girdiğinden beri hastayız zaten.
Yaşam kalitemiz düşük seyrediyoruz.
Hali hazırda bir çok insanın birsürü hastalığı var fakat farkında olmuyorlar. Semptomlarla gittiği yere kadar götürmeyi biz kendimiz tercih edecek hale geldik.


Başta Modern tıp, moleküler biyoloji, nano teknoloji ne kadar gelişti ise, ne hikmetse hastalıklar ve erken ölümler de bir o kadar arttı.
Modern tıbbın idealist bir adanmışlık ile insan sağlığına hizmet ettiğini asla düşünmüyorum. Hipokrat yeminlerine artık inanmıyorum.
Modern tıbbı dinledik ve Aşı olduk. Aşının asla insan sağlığına hizmet ettiğini düşünmüyorum.

Modern tıp hastalıkları kökten çözmek yerine, semptomları bastırmayı tercih ediyor, seni orta vadede oyalamayı, uzun vadede ömür boyu abonelik sistemi ile kendi bünyesinde tutarak bir sömürü çarkı kurmuş.
 
Son düzenleme:

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Tarihte teknoloji ne zaman bir adım daha gelişse, bu gelişim ilk olarak savaşların dengesini bozmuş ve savaşlar asimetrik hale gelmiştir. Asimetrik savaşlar da mücadele alanlarını temelden değiştirmiş ve kaleleri içerden çökertecek daha dolaylı ve akıl almaz çaplardaki stratejilerin geliştirilmesine evrilmiştir.

"Tüfek icat edildi, mertlik bozuldu" der Karacoğlan. Kılıcını çeken birini uzaktan öldürmek mertliği bozdu ama davalar bitmedi. Tam tersi hinliğe hinlikle karşılık verme sanatı doğdu. Uzaktan öldüren birini çok daha uzaklardan öldürecek faili meçhül bilimler gelişmeye devam etti.

Hayatımıza kola, şekerleme, 3. ana öğün ve işlenmiş gıdaların girmesi kesinlikle tesadüf değil. Amerika bilimde o kadar ilerdeydi ki, kolanın insana nasıl zararlar verebileceğini daha kolayı icat etmeden önce icat etmişti.

Gıda terörü var dünyada ve bu asimetrik savaş üzerinden sürekli mermi yediğimiz bir darboğazdayız ve çoğumuz mücadeleye katılmadan ölüyoruz. Bir kısmımızı da bizi hastalandıranların kendi ajanları iyileştirerek daha da içten zayıflatıyor.
 
Son düzenleme:

mrcn

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Tem 2023
Mesajlar
16
Tepkime puanı
7
Tarihte teknoloji ne zaman bir adım daha gelişse, bu gelişim ilk olarak savaşların dengesini bozmuş ve savaşlar asimetrik hale gelmiştir. Asimetrik savaşlar da mücadele alanlarını temelden değiştirmiş ve kaleleri içerden çökertecek daha dolaylı ve akıl almaz çaplardaki stratejilerin geliştirilmesine evrilmiştir.

"Tüfek icat edildi, mertlik bozuldu" der Karacoğlan. Kılıcını çeken birini uzaktan öldürmek mertliği bozdu ama davalar bitmedi. Tam tersi hinliğe hinlikle karşılık verme sanatı doğdu. Uzaktan öldüren birini çok daha uzaklardan öldürecek faili meçhül bilimler gelişmeye devam etti.

Hayatımıza kola, şekerleme, 3. ana öğün ve işlenmiş gıdaların girmesi kesinlikle tesadüf değil. Amerika bilimde o kadar ilerdeydi ki, kolanın insana nasıl zararlar verebileceğini daha kolayı icat etmeden önce icat etmişti.

Gıda terörü var dünyada ve bu asimetrik savaş üzerinden sürekli mermi yediğimiz bir darboğazdayız ve çoğumuz mücadeleye katılmadan ölüyoruz. Bir kısmımızı da bizi hastalandıranların kendi ajanları iyileştirerek daha da içten zayıflatıyor.
Buna kesinlikle katılıyorum. 5 yaşıma kadar hiçbir şey yemediğimi hatırlıyorum. Doktor aileme zorlayarak yedirin dedi. Zorla yedirtmeye çalıştılar. Ve tani zoraki tuvalet eğitimi başladı. İnanmıyor olabilirsiniz ancak bu gerçek. Bir çocuk 5 yaşına kadar yemeden yaşıyabiliyorsa bence herkes yaşayabilir. Geçen yıl anlamsız bir şekilde dizim şişti ve eklem ağrısından yürüyemiyordum. Water fasting yaptım bir süre hiçbir şey yemeden sadece su ile yaşadım ve sonuç 2. Gün ağrılar kesildi 5 günün sonunda dizimdeki şişlik kayboldu.
 

mrcn

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Tem 2023
Mesajlar
16
Tepkime puanı
7
Buna kesinlikle katılıyorum. 5 yaşıma kadar hiçbir şey yemediğimi hatırlıyorum. Doktor aileme zorlayarak yedirin dedi. Zorla yedirtmeye çalıştılar. Ve tani zoraki tuvalet eğitimi başladı. İnanmıyor olabilirsiniz ancak bu gerçek. Bir çocuk 5 yaşına kadar yemeden yaşıyabiliyorsa bence herkes yaşayabilir. Geçen yıl anlamsız bir şekilde dizim şişti ve eklem ağrısından yürüyemiyordum. Water fasting yaptım bir süre hiçbir şey yemeden sadece su ile yaşadım ve sonuç 2. Gün ağrılar kesildi 5 günün sonunda dizimdeki şişlik kayboldu.
Ve hatta yemediğim dönemlerde annemin örgü yaptığı şiş üst bacağıma batmıştı ve ben bunu farketmemiştim. Üstümde şişin olduğu çantayla geziyordum annem dur dedi o durdurunca arkamda ne yapıyor diye baktığımda etime ciddi olarak saplanmış şişi gördüm tutup şişi çıkardı vücudumdan ve asla kanamadı aynı zamanda en ufak acı dahi hissetmemiştim.
 

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Cem Yılmazın bu konuya dair katkı niteliğinde bir tespiti var :

"Kalp diyoylay"



***

Ileri yaşlarda viagra alan dayıların ereksiyon problemlerini pek güzel çözebildiklerini ama bu durumun daha tadını bile çıkaramadan bu sefer de kalpten fire verdiklerini anlatıyor.



Acaba erkeklik iyice bozuldu da herkes çaktırmadan viagra mı almaya başladı?

Erkekler daha çok yakalanıyorlar kalp krizine.
 

Elnora_alila

Kayıtlı Üye
Katılım
1 May 2023
Mesajlar
1,786
Tepkime puanı
4,007
Erkekler daha çok yakalanıyorlar kalp krizine.
Kanı beynine pompalamak yerine üreme organlarına pompalıyorlar. Haliyle duygu aradan kalkıyor ve görev bilinci devreye giriyor.

Duyguların başlangıç noktasının beyin olduğu biliyor musunuz ? Önce ikna olur sonra kalp atışını arttırırız.
Demek ki kanı beyne pompalamak, kalbin işlevini bile etkiliyor !


Kanı beyne pompalamamak ise günümüz erkeklik algısında vücut buluyor. Ne yazık ki..
Bknz : '' Acaba erkeklik iyice bozuldu da herkes çaktırmadan viagra mı almaya başladı? '' sorusu.


Bazı erkekler ölçmeyi sever. Buluğ çağında, Veli Efendi Hipodromunda koşan atların kaç boy farkla birbirini solladığını, arkadaş ortamında cetvelle kanıtlamaya başladıkları süreç, ilerleyen yaşlarda ereksiyon süresiyle ölçüme geriler. Hal böyle olunca da görev bilinci devreye girer.

Bu durum da tutkunun doğal akışından çıkıp, bağımlılık seviyesinde şehvet üretmeye başlamasına sebep olur. Neticede her şehvet tatmin getirmez. Hatta doyumsuzluk boyutuna ulaşırsa tatminsizlik yaratır.

Sonuç : İlk iki çakrada sıkışmış erkeklik algısı = Narsist kişilik bozukluğu = Christian Grey
 

venusyenbiri

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Ara 2018
Mesajlar
721
Tepkime puanı
1,285
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?
Verilere bakılınca oranda bir artış olmadığı söyleniyor ama medya korku pompalamayı sever ve buna bağlı şeyleri göz önünde bulundurmayı da. Bu konuda bilimsel kaynakları gözetmek lazım diye düşünüyorum.

Kadınlar neden daha uzun yaşıyor?
Östrojenden. Bağışıklığı güçlendiren, enflamasyonu engelleyen bir şey. Ayrıca evrimsel sürece de baktığımızda soyun ilerlemesi için kadın cinsiyeti daha önemli bi rol oynadığı için ve sanılanın aksine erkek nüfusu kadın nüfusuna göre daha fazla olduğu için (savaşlar, salgılar vb durumlar dışında) evrimsel olarak da erkeğin ölümünün kadına oranla kolay olmasının sebebi erkeğin üremede ve soyun devamı açısından daha az rol almasının bir sebebi. Kalp krizi noktasında da östrojen kalp sağlığını koruduğu için kadınlarda, erkeklere oranla kalp krizi riski daha az.
 

nest

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Eki 2023
Mesajlar
80
Tepkime puanı
91
Yaş
30
Konum
İzmir
İş
Teacher
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?
Dünyada artan nüfus ve bu nüfusu beslemek için yapay besinler yememiz, yediğimiz besinlerde neredeyse organik besin yok hepsi ilaçlı. Günümüzün gerektirdiği statü sahibi olma yarışı gibi nedenlerin strese neden olması sosyal medya, Tv vb şeylerin etkisi çok fazla. Spor yapmama basit bir yürüyüş bile artık insanlara zor geliyor yiyeceği bile dışardan söylüyoruz. En ufak şeyde Doktorların maalesef ilaç yazması ilaç çok gerekmedikçe gelişmiş ülkelerde verilmiyor. Bizde en ufak bir baş ağrısına ilaç veriliyor. Kısaca günümüz şartlarında yapay olan her şey sağlımızı olumsuz etkiliyor
 

Alex06

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Kas 2015
Mesajlar
568
Tepkime puanı
1,187
Merhaba. Arkadaşlar gözle görülür bir şekilde kalp krizi vakaları ve ölümleri artıyor. Bu durumu neye bağlıyorsunuz?
Rakam analiz etmek lazım . 2022de kaç ölüm var 2023te kaç ölüm var.
Algida secicilik olabilir. Basın belirli bir sebepten dolayı sürekli kalp krizi konusunu haber yapıyordur vs vs.
Benim rakamlardan bildiğim Türkiye de ortalama ömür her yıl artıyor.
 

Retro

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,223
Tepkime puanı
4,971
Kahve kalbin dostudur. Kalp krizi riskini azaltır.
Daha doğrusu kahvenin kendisi bize küçük kalp krizleri geçirtir. Böylece dopamin hormonu eşliğinde kontrollü bir kalp atış talimi yaptırır. Bu da kalbin yaşam maratonundaki dur-kalk, hızlan-yavaşla rejim geçişlerinin esneklik ve direncini arttırır.
 

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,261
Tepkime puanı
3,169
Arkadaşlar konu gerçekten istediğim şekilde ilerlemiş. Yorumlarınız için hepinize teşekkür ederim. Ben de her gün 1 adet limonun kendisini tüketiyorum. Ayrıca limon yemeyi gerçekten seviyorum. Bütün abuk subuk abur cuburlardan uzağım. Sigara ve alkolüm zaten yok. Gerçekten yemeye içmeye dikkat etmekte fayda var. Tabi gıda teröründen kaçamıyoruz ama alabildiğimiz en az zararla atlatma çabası içerisindeyim. Kore'de olduğum için Türk kahvesi içemiyorum.
 
Üst