İşiniz çok zor

Almunecar

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Kas 2008
Mesajlar
36
Tepkime puanı
0
Gerçekten burada bu kadar rüyayı yorumlamak zor iş.. Sayın Nefertiti'nin yorumlanmış bir rüyaya tekrar yorum isteme isteğine dair verdiği cevabı okuyunca anladım.
Bizler, etten kemikten oluşan insanlar böyleyizdir işte. Ben de dahil olmak üzere rüyalarımızın bizim istediğimiz şekilde yorumlanmasını, fallarımıza bakan kişinin duymak istediklerimizi söylemesini isteriz. Ya da yıldız haritamıza bakıldığında şunları duymak isteriz: "Vavv..Bu harika bir harita. Transitleriniz çok olumlu. Geçmişte çok sıkıntı olmuş. Mars bilmem kaç derece açıyla size olumsuz etki yapmış. Ama şimdi Jüpiter 180 derece ile bilmem kaçıncı evinize girmiş.. Ama durun. Siz çok önemli biri olacaksınız. Medyada çok tanınacaksınız. Aşk hayatınızda çok beğenileceksiniz..." vs. vs..Veya rüya yorumu bekleyen bizler, kafamızda KENDİMİZE BİÇTİĞİMİZ DEĞERİN KARŞIDAKİ KİŞİ TARAFINFAN DA ONAYLANMASINI İSTERİZ. Bunun adı da bir nev'i terapi olmuş olur. Neden? Neden mi? Çünkü bizler güdülerimizin tatmin edilmesini, beğenilmeyi ve ÖZEL HİSSEDİLMEYİ bekleriz. Eğer sevdiğimiz insan beklediğimiz ilgiyi bize vermemişse veya iş yaşantımız, parasal durumumuz olumsuzsa, astrolojiye, "bana büyü mü yapıldı acaba?"lara, "rüyamda ak sakallı dede geldi bilmem nereme dokundu bu ne demek acaba?"lara, kahve fallarına giden bir yola girmiş oluruz. Ancak....
Belirteyim ki ben dışarıdan türlü dualarla, ters kaşık batıırmalarla vs. oluşabilecek eylemsel büyüye inanmam. Düşünsel büyüye ise (daha doğrusu, negatif frekansla birinin sizi anmasına) belki inanabilirim.
Fal ve rüya yorumuna gelince..
Ruh olan Yaratıcı, kendi ruhunu, bazı insanların içsel benliğine girerek ifade edebilir diye düşünüyorum. Zaman, mekan ve maddenin dışında olan Tanrı, eylemini bitirmiş ve eyleminin sonucu olan eserini izliyordur. Ama bu demek değildir ki zamanın akışına müdahale edemeyecektir. Kritik nokta da burada başlamaktadır. Ve seçimlik bir alan yaratmış olabilir. Her şeyi "olaslıklar" olarak insanın önüne getirmiş de olabilir. İşte yukarıda da bahsettiğim gibi O'nun için her şey yaşanmış ve bitmiştir. Burada gördüğümüz rüya da istediğimiz yorum da on milyarlarca yıl önce O'nun tarafından düşünülmüştür. Ve içinde yaşadığımız şu an dilimi de onun için bitmiş ama bizim için devam eden bir süreçtir. İnsan hafsalasını zorlamaktadır bu durum. Tanrı'nın ruhu, (zamanın dışından zamanın içini gördüğü için) bir kişiye bir zaman sonra ne ya da neler olacağını da bilir. Onun için bu çok kolaydır. Ama dediğim gibi seçimlik alan, olasılıklar denizi alternatifini de var saymak koşuluyla. Sonuçta bu denizi de Yaratan, O'dur.
RUH, o kadar olağan üstü bir enerji kabiliyetine sahiptir ki bunu aciz ve insan denen bir canlıya nasıl ve hangi dille anlatabilir? Elbette ki yine kendisi gibi bir insan aracılığıyla. Ve sonuçta, zamanın dışından zamanın içini görerek konuşan (yani fala bakan ya da rüya yorumlayan) kişi, aslında nesnel olarak o kişi değildir. TANRI'nın kendisidir.
Not: Bunlar kişisel görüşlerimdir. Alıntı falan değildir. Yanılma payı da yüksek olabilir. Kimseyi etkilemek için de yazılmamıştır. Çünkü yarının ne getireceğini henüz bilmiyoruz. Bugün böyle düşünebilrim ama yarın ne düşünürüm bilinmez. Ancak mükemmel zeka bilebilir.
Sevgi ve saygıyla..
 

arkhe93

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Nis 2010
Mesajlar
189
Tepkime puanı
1
Teşhis güzel :)) Ama insanoğlu işte. Ne şükretmesini bilir, ne de elindeki ile yetinmesini. Hep birşeylerin peşinden koşar durur. İsteklerinin sonu gelmez...
 

Voy

Kayıtlı Üye
Katılım
19 Ocak 2009
Mesajlar
525
Tepkime puanı
50
Yolunu bitirmek ister ,bunun için başarılı olması gerekir ,övgüler ister ,övgüler istedikçe daha çok ister ve yolunu bitiremez.
 

nefertiti:)

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Nis 2009
Mesajlar
145
Tepkime puanı
2
Yaş
38
Konum
MiToLoJiDeN :)
Harika bir yazı olmuş sizin ki ''Almunecar'' tebrik ediyorum çok beğendim :hurray: ,


hatta itiraf ediyorum ki :) rüyaları bu denli önemsemek, bu denli neye delalettir düşüncesi, ısrar...
Aslında kendi içinizde barındırmış olduğunuz rüyaya yansıma yapan enerjiniz! Aslında kötü hissedilmiş, birisinden tekrar kötü olduğunu doğrulama çabasıdır belki...
Olmayacak dualara Amin derken insanoğlu, mucizeye ortak görüş sunacak birini arıyordur belki de...
Kim bilebilir içinizdeki, o kendinizle mücadeleye bıraktığınız iç hesaplaşmanızı...
Kim diyebilir ki mucize yoktur diye...
Kim bilebilir aslında neler hissettiğinizi, kendinizden başka...
Kim demiştir ki herşey bir tesadüften ibarettir...
Kim bilebilir ki geçmişte çekilen acıları ya da şimdilerde neden rüyalara sığındığımızı...
Kim der ki, olmayacak duaya el açıyorum diye...
Kim kabullenir ki, beklediği gerçekleşmeyecek diye...

Hepimizin işi zor fakat, kötü bir rüyayı yazdığınızda hangi dille söylesem kısmı oldukça zor...
Rüya nedir biliyor musunuz benim için; İçinizden gelen haykırış, bazen ulaşılmak istenilene yorumla gelen kurtuluş bileti...
Bazen aynen gerçek hayattaki gibi zaman kavramlı...
Bazen o ulaşılmaza açılan çıkış kapısı...
Bazen hayallerini yıkan bir haberci...
Bazen kendini iyi hissettiren bir pozitif enerji...
Bazen de, psikolojini yansıtan bir ayna...
Daha o kadar çok şey yazabilirim ki rüyayla ilgili...
Sayfalar dolusu yazabilirim istersem, sadece rüya yorumu konusunda tek bir beklentim var sizlerden;
Rüyalarınız size ne denli kılavuz olsa da,
geçmişe çizgi çekip, geleceğe yelken açmalısınız aslında...
Geçmişe atılan her çizik, güzel günlere yaklaşmaktır aslında...
Geçmişte yaşanan herşey, tecrübe adı altında cebinizdedir aslında...
Geleceğe bakmak için, tecrübelerinizi kullanmak gerek hayatta...
Gelecekte öyle güzel günler var ki aslında, geçmişe atılan tek imzanıza bakar hayatta...

Tüm geçmişten gelenlere selam ettim aslında, :)
Gerçek dünya burada! Ya sizler nerdesiniz bu hayatta???

Sevgiler...
Nefertiti
 

Almunecar

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Kas 2008
Mesajlar
36
Tepkime puanı
0
Sayın Nefertiti, bu güzel ve kafiyeli sözlerinize ben de aynı şekilde ve aynı frekansla karşılık vermek isterim:

Gerçek nedir söylemeliyim:
Gerçek, rüyanın; sevgi, öfkenin ve
İyi, kötünün içinde var.
Yoksulda zengin; güzelde çirkin var.

Gerçek nedir, söylemeliyim:
Gerçek, gerçek olmayanda saklı.
Gördüğüm, duyduğum, dokunduğum,
Bana her gün yeni acılar veriyor.

Endişe yükleyip, başımı ağrıtıyor;
Ellerim titriyor ve gözlerim doluyor.
O halde tüm bunlar, gerçek olamaz.

Görmüyorsa gözlerim kör olamam
Kulağımın duyması sağır olduğumu gösterir,
İşte bu yüzdendir ki:
Sebepsiz korkularım var;
Acınası duygularım…
Gör halimi Tanrım…
Gör de anla…
Ne kadar zavallıyım.
 
Üst