Bu bir zamanlar çok hit oldu internet ortamında. Herkes de peşinden gitti. Yok öyle bir şey. Uzun yıllardır da var olan bir şehir efsanesi.
"İnsanlar beyinlerinin %3'ünü (%5'ini, %10'unu, vs.) kullanıyormuş. Einstein bile %5'ini kullanıyormuş. Kimi insanlar ömürleri boyunca çalışıp %4'e ancak çıkarabiliyorlarmış. Demek ki %100'ünü kullansak kim bilir neler yapacağız! "
Gerçek Ne?
Herhangi bir zihinsel rahatsızlığı olmayan bütün insanlar ve diğer tüm canlılar beyinlerinin %100'ünü kullanabilirler.
İddianın Kökeni
Bu iddianın kökenleri, 1890 yılında Harvard Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nde araştırma yapmakta olan bilim insanları olan William James ve Boris Sidis'in "rezerve enerji teorisi"ne dayanmaktadır. Bu teoriye göre insanların, günümüz beyin kapasitesi (kranyal hacim) sayesinde ulaşabilecekleri en yüksek IQ 250-300 arası olarak tahmin edilmektedir. Ancak James ve Sidis, insanların sadece belli bir yüzdesinin bu IQ sınırına düşebildiğini iddia etmişlerdir. Araştırmalarının sonucunda, şimdiye kadar yaşamış insanlar arasında %3-10'luk bir dilimin ancak 250 IQ'ya ve üzerine çıkabildiğini ileri sürmüşlerdir. Bu araştırmanın hatalı yorumlanması, hızlıca felakete dönüşmüştür ve günümüzde insanların zekalarının %3-10 arasını kullandığı şeklinde değerlendirilmiştir. Halbuki görüldüğü gibi araştırma bununla tamamen alakasızdır.
Daha sonradan bu mit, 1998 yılında Dr. James Kalat'ın yaptığı bir diğer araştırma üzerine yeniden hortlamıştır. Bu araştırma, bilim insanlarının beynin derinliklerini keşfetmeye devam ettikleri sürece gördükleri ilginç bölgelerin farklı yorumlarının değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Bilim insanları, beynin bazı bölgelerinin gün içerisinde pek az aktif olduğunu gözlemlemiştir. Ayrıca beyin içerisinde bulunan bazı gangliyonların (sinir düğümleri) yine gün içerisinde her zaman aktif olmadığını görmüşlerdir. Kalat, makalesinde "1930 yılı dolaylarında bilim insanları beynin sadece %10'unun kullanıldığını düşünmüşlerdir." şeklinde bir ibare geçmektedir. Bu ibareden yola çıkan insanlar, bilim insanlarının genelinin hala böyle bir düşünceye sahip olduğunu sanarak, medyanın da olayların üzerine körükle gitme merakından ötürü miti yaymaya devam etmişlerdir. Halbuki Biological Psychology dergisinde yayınlanan makalede Kalat, beynin tamamının kullanıldığını ve beynin bazı bölgelerinin gün içerisinde aktif olmamalarının, o bölgelerin kullanılmadığı anlamına gelmediğini açıklamaktadır. İşte bu durum, bizim nasıl istediklerimizi duyup, gerçekleri reddettiğimizi göstermektedir.
2014 yılında ise Morgan Freeman ve Scarlett Johansson'un başrollerini paylaştıkları Lucy isimli Hollywood yapımında bu safsata yeniden hortlatılmış ve yeniden kitlesel bir yanlış algıya insanlar sürüklenmiştir
-Evrim Ağacından alıntıdır-