Zerdüşlerin Kutsal Kitabı Avesta 6. Bölüm

URUMHAMATAHAYİL

Yönetici
Katılım
5 Haz 2008
Mesajlar
7,097
Tepkime puanı
4,972
İş
Wellness Antrenör/Psikolog/ Sosyolog
1. Eğer bir köpek veya bir adam; bir evin kereste iskeletinin veya bir kulübenin keçe örtüsünün altında ölürse, (o zaman) Mazda Tapıcıları ne yapacaklardır?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar bir daxma araştıracaklar, onlar tüm çevrede bir daxma araştıracaklar. Eğer onlar ölüyü nakletmenin, evi nakletmekten daha kolay olacağına karar verirlerse, o zaman ölüyü (oradan) çıkaracaklar ve evin ayakta kalmasına müsaade edecekler (1). Onlar, (ayakta kalan evi); urvâsni veya vohu-gaona veya vohu-kereti veya hadhâ-naêpata veya hoş kokulu başka bir bitki (2) ile parfümleyeceklerdir.'

3. Eğer onlar evi nakletmenin ölüyü nakletmekten daha kolay olacağına karar verirlerse, (o zaman) evi oradan uzaklaştıracak, ölüyü oracıkta bırakacaklardır. (Naklettikleri evi); urvâsni veya vohu-gaona veya vohu-kereti veya hadhâ-naêpata veya hoş kokulu başka bir kokulu bitki ile parfümleyecekler.”
II.
4. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer yağmurlu veya karlı veya fırtınalı veya insanlarla sürülerin yollarını kaybede(bile)cekleri karanlık bir gecede, bir Mazda Tapıcısı’nın evinde bir köpek veya bir adam ölmüşse, (o zaman) o Mazda Tapıcısı (adam) ne yapacaktır?
5. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O evin içindeki o alan en temiz ve en kuru alandır, içinden en azından davar ve sığır sürüleri, Ahura Mazda’nın oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti geçmiştir (ceset orada kalabilir).”
6. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ateşten ne kadar uzakta (kalabilir)? Sudan ne kadar uzakta? Kutsanmış baresma demetinden ne kadar uzakta? İmanlılardan ne kadar uzaklıkta?
7. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ateşten otuz adım uzaklıkta, sudan otuz adım uzaklıkta, kutsanmış baresma demetinden otuz adım uzaklıkta, imanlılardan üç adım uzaklıkta.”
8. ”(Ölünün yattığı) o yerde; eğer toprak sertse yarım ayak, eğer yumuşaksa yarım adam boyu derinlikte bir mezar kazacaklar. (ölüyü içine gömdükleri) o (mezarın) üstünü ya tuğla tozu ya taş yada kuru toprak ile kapatacaklar.”
9. ”…Ve onlar ölü vücudun orada, kuşların uçmaya, bitkilerin yeşermeye, ırmakların akmaya başladığı ve rüzgarların toprağın yüzeyini kuruttuğu zamana kadar; iki gece, üç gece veya bir ay kadar bir süre kalmasına müsaade edecekler.”
10. ”Kuşların uçmaya, bitkilerin yeşermeye, ırmakların akmaya başladığı ve rüzgarların toprağın yüzeyini kuruttuğu zaman, o Mazda Tapıcısı evinin duvarında bir gedik açacak (1), sonra iki tane güçlü ve usta adam çağıracaklar, ki bunlar elbiselerini çıkarmış olacaklar (2), o adamlar; üstünde her zaman ceset yiyici köpeklerin ve kuşları dolaştığı bilinen bir yerde (bir dağın zirvesinde), kil taş ve harçla inşa edilmiş olan yapıya (daxmaya) ölüyü bırakacaklar.”


11. ”Daha sonra ceset taşıyıcıları ölüden otuz adım uzaklıkta oturacaklar, sonra Kutsal Ratu (1), Mazda Tapıcıları’na şunu bildirecek; ’Bırak Mazda Tapıcıları buraya idrar getirsinler ve ölü taşıyıcıları bununla saçlarını ve vücutlarını yıkasınlar.’”

12. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ceset taşıyıcılarının saçlarını ve vücutlarını yıkayacakları idrar hangi tür bir idrardır? Bir koyunun veya bir öküzün mü? Bir kadının veya bir erkeğin mi?
13. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O bir koyunun veya bir öküzünkidir, yakın erkek akraba ve yakın kadın akraba hariç bir erkek veya kadının değildir. Bundan dolayı Mazda Tapıcıları; ceset taşıyıcılarının saçlarını ve vücutlarını yıkayacakları idrarı temin edeceklerdir (1).”

III.
14. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Üstünden bir köpeğin leşi veya bir insanın cesedi geçirilmiş olan bir yoldan yeniden; davar ve sığır sürüleri, erkekler ve kadınlar, Ahura Mazda’nın oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti veya müminler geçebilir mi?
15. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ” O (yolun) üstünden; davar ve sığır sürüleri, erkek ve kadınlar, Ahura Mazda’nın oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti ve imanlılar bir daha geçemez.'

16. ”Bundan dolayı siz, dört gözlü bir sarı köpeğin veya sarı kulaklı bir beyaz köpeğin bu yoldan üç kez geçmesini sağlayacaksınız (1). Ya dört gözlü sarı bir köpek, ya da sarı kulaklı beyaz köpek oradan geçtikten sonra; çok öfkeli bir sinek biçiminde olan, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzeyen Drug Nasu, kuzey bölgelerine doğru kaçacaktır.”

17. ”Eğer köpek gönülsüzce yürürse, (o zaman) onlar dört gözlü sarı köpeğin veya sarı kulaklı beyaz köpeğin (bu kez) altı defa bu yoldan geçmesini sağlayacaklardır. Ya dört gözlü sarı köpek, ya da sarı kulaklı beyaz köpek oradan altı defa geçtikten sonra; çok öfkeli bir sinek biçiminde olan, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzeyen Drug Nasu, kuzey bölgelerine doğru kaçacaktır.”
18. ”Eğer köpek gönülsüzce yürürse, (o zaman) onlar dört gözlü sarı köpeğin veya sarı kulaklı beyaz köpeğin (bu kez) dokuz defa bu yoldan geçmesini sağlayacaklardır. Ya dört gözlü beyaz köpek, ya da sarı kulaklı beyaz köpek oradan dokuz defa geçtikten sonra; çok öfkeli bir sinek biçiminde olan, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzeyen Drug Nasu, kuzey bölgelerine doğru kaçacaktır.”
19. Bu yoldan ilk olarak bir Athravan geçecek ve yüksek sesle Kötü’yü vuran sözleri söyleyecektir: ”Yathâ ahû vairyô (1): Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği (2) verilecektir.”

20. Kem nâ Mazda: ”Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.”

”Ke verethrem gâ: ”Bunu Sana soruyorum Efendim, bana gerçekten söyle: Benim evimde, Senin Öğretin’e uygun bir şekilde yaşayan saf birilerini korumak için, kim Yalan’a sapmış olanın (koyduğu) engeli kıracaktır? Bana vahiy yoluyla (bildir) ey Mazda, Dünya’yı rehabilite edecek olan bilirkişinin (yargıç) bu işi nasıl yapacağını göster ve bırak O (yani dünyayı iyileştirici kişi) İyi Düşünce ile birlikte gelen Sraoşa (yani; İtaat) Senin istediğin her bir insana (gelsin).”

21. ”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta (1) ! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”

22. ”Bırak bundan sonra Mazda Tapıcıları, koyunlar ve öküzler, erkekler ve kadınlar, Ahura Mazda’nın Oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti ve imanlılar bu yollardan istedikleri gibi yürüsünler.”
”Mazda Tapıcıları o evde daha sonra etli yemek ve şarap hazırlayacaklardır, o (böylece) temiz olacaktır, orada tıpkı eskiden olduğu gibi günah olmayacaktır.”
IV.
23. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, ölü bir vücudun üstüne, dokuma veya deri (her ne olursa) bir elbiseyi, -(ölü vücudun) ayaklarını örtecek kadar (dahi olsa)- atarsa kendisine ne ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile dörtyüz kırbaç, Saraoşa-karana ile dörtyüz kırbaç (vurulacaktır).”
24. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, ölü bir vücudun üstüne, dokuma veya deri (her ne olursa) bir elbiseyi, (ölü vücudun) -her iki bacağını örtecek kadar (dahi olsa)- atarsa kendisine ne ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Asphe-astra ile altıyüz kırbaç; Sraoşa-karana ile altıyüz kırbaç (vurulacaktır).”
25. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, ölü bir vücudun üstüne, dokuma veya deri (her ne olursa) bir elbiseyi, (ölü vücudun) -tüm vücudunu örtecek kadar- atarsa kendisine ne ceza verilecektir (1).
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile bin kırbaç, Sraoşa-karana ile bin kırbaç (vurulacaktır).”

V.
26. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, istemeyerek ve tabii olmayan bir cinsel ilişkiyle; kendi tohumlarının çıkarılmasına veya çıkarılmasına yol (açıcı bir davranışa) bilinçsizce girmişse o adama ne ceza verilir (1)?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile sekizyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile sekizyüz kırbaç (vurulacaktır).”

27. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, tabii olmayan bir ilişkiyle; kendi tohumlarının çıkarılmasına veya çıkarılmasına yol (açıcı bir davranışa) bilinçli bir şekilde (planlayarak) girmişse o adama ne ceza verilir? (Bu eylemin) kefareti nedir? (Bu eylemden) arınma nasıl olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu fiili ödiyebilecek hiç bir (parasal) şey yoktur. Onu (kırbaçla) telafi edebilecek hiç bir şekil yoktur. Ondan (ruhu) arındırabilecek hiç bir temizlenme şekli yoktur. Bu (öyle) bir ihlaldır ki; onun için kefaret olabilecek hiç bir şey ebediyen olmayacaktır.”
28. Ne zaman bu böyle olur?
”Günahkâr Mazda’nın kanununun (dininin) icracısı (rahip) olduğu veya bu kanun hususunda eğitim almış olduğu hallerde (1) bu böyle olur (affedilmez olur). Fakat eğer o, Mazda’nın kanununun icracısı olmamışsa veya bu kanun hususunda eğitim almamışsa; bu adam günahını itiraf ederek bir daha asla böylesine yasak bir eylemde bulunmayacağı hususunda azimli davranmışsa, Mazda’nın kanunu bu günahı onun üstünden kaldırır.”

29. 'Ey Spitama Zarathuştra! Mazda Dini gerçekten; günahını itiraf edeni, bu günahın zincirlerinden kurtarır, (bu itiraf) güveni ihlal etme suçunu kaldırır, (bu itiraf) imanlı birini öldürme suçunu kaldırır, (bu itiraf) ceset gömme suçunu kaldırır, (bu itiraf) kefareti mümkün olayan eylem suçunu kaldırır, (bu itiraf) en ağır ceza gerektiren suçun cezasını kaldırır, (bu itiraf) her nereden gelirse gelsin, onların tüm günahlarını kaldırır.”
30. ”Ey Spitama Zarathuştra! Mazda Dini aynı yolla süratli esen bir rüzgârın bir ovayı süpürdüğü gibi, imanlı bir adamın tüm kötü düşüncelerini, kötü sözlerini ve kötü eylemlerini temizler.”
”Bırak bundan böyle Senin tüm eylemlerin iyi olsun, Ey Spitama Zarathuştra! Senin günahların için bir tam kefaret, Mazda Dini yardımıyla yürürlüğe (girmiştir).”
31. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir Daeva olan o adam kimdir? Daevalar’ın tapıcısı olan o adam kimdir? O, Daevalar’ın erkek (rolundaki) sevgilisi (xwaza) midir? O, Daevalar’ın dişi (rolundaki) sevgilisi (xumba) midir (1) ? O, bir dişi Daeva mıdır? O, kendisinin en içteki egosu (daenası) itibariyle mi Daeva’dır? O, tüm benliği ile mi Daeva’dır? O kimdir ki, ölmeden önce Daeva’dır, öldükten sonra (ise) görülmemiş (derecede) bir Daeva olacaktır?

32. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bir adam ki, kadınlarla cinsel ilişkide bulunduğu gibi, erkeklerle de ilişkide bulunursa veya bir kadının erkeklerle cinsel ilişkide bulunduğu gibi (bir erkekle) cinsel ilişkide bulunursa o adam Daeva’dır; o adam Daeva tapıcısıdır; o adam Daevalar’ın erkek sevgilisidir (xwaza); o adam Daevalar’ın dişi sevgilisidir (xumba); o bir dişi Daeva’dır; o kendisinin en içteki egosu itibariyle Daeva’dır; o tüm benliği ile Daeva’dır; o ölmeden önce Daeva’dır; o öldükten sonra (ise) görülmemiş derecede bir daeva olacaktır; böyledir o, erkekle erkek gibi (aktif) ve kadın gibi (pasif) cinsel ilişkide bulunan (1).”

VI.
33. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir yıldan beri ölmüş ve (bu müddet zarfında) kurumuş olan bir cesede dokunan bir adam arın mış olabilir mi?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Olacaktır. Kuru şeyler, kuru şeylere yapışmazlar. Eğer kuru şeyler, kuru şeylere yapışsaydı, benim bu maddi dünyam sadece; kutsallığın dışına şutlanmış ve ruhları ağlayacak ve acı çekecek olan peşôtanuların yaşadığı bir dünya haline gelirdi. (Çünkü) yeryüzünü sayısız miktarlara (varan) varlıkların (cesetleri) kaplamaktadır.
VII.
35. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir köpeğin leşine veya bir insanın cesedine dokunmuş olan bir adam arınabilir mi?
36. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Kutsal Zarathuştra! Olabilir.”
Nasıl?
”Eğer bu temas gerçekleş(meden önce) Nasu (ceset), ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından vurulmuşsa (onlar cesedi yemişse), (temasta bulunan kişi) vücudunu gaomêz ve su ile yıkayarak arınacaktır.”
37. ”Eğer bu temas gerçekleştiğinde Nasu daha henüz ceset yiyici köpekler ve ceset yiyici kuşlar tarafından vurulmamışsa (etleri onlar tarafından yenilmemişse), o zaman Mazda Tapıcıları zeminde üç çukur açacaklardır (1) ve o bunun üzerine vücudunu gaomêz ile yıkayacaktır, su ile değil. Onlar daha sonra Benim köpeğimi kaldırıp getirecekler (2), köpeğimi (bu böyle olacak, başka türlü değil) onun (kirli adamın) yüzünün önüne getireceklerdir.'

38. ”Mazda Tapıcıları, zeminde üç ayrı çukur daha açacaklardır ve o bunun üzerine vücudunu gaomêz ile yıkayacaktır, su ile değil. Onlar daha sonra Benim köpeğimi kaldırıp getirecekler, köpeğimi (bu böyle olacak, başka türlü değil) onun (kirli adamın) yüzünün önüne getireceklerdir. Daha sonra onlar, bu adam kuruyuncaya kadar bekleyecekler, ta ki tepesindeki en son saç teli (kuruyuncaya kadar).”
39. 'Onlar zeminde üç çukur daha açacaklardır, bunun üzerine o, vücudunu su ile yıkayacaktır, gaomêz ile değil.”
40. O, ilk olarak ellerini yıkayacaktır, eğer onun elleri öncelikle temizlenmemişlerse, o tüm vücudunu kirlenmiş hale getirmiş olacaktır. O, ellerini üç kez yıkadığında, elleri temiz olduktan sonra, sen suyu kafasının ön cephesine serpeceksin.”
41. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su kafanın ön cephesine erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman yüzünde, iki kaşın arasındaki bölgeye kaçar.”
42. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen; Kutsal Biri! İyi su kafanın ön cephesinde iki kaşın arasındaki bölgeye erdiğinde, drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman kafanın arka cephesine kaçar.'
43. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su kafanın arka cephesine erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman ön cephede, çenelerin üstüne kaçar.”
44. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su ön cephede çenelerin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kulağın üstüne kaçar.”
45. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kulağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kulağın üstüne kaçar.”
46. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kulağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ omuzun üstüne kaçar.”
47. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ omuzun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol omuzun üstüne kaçar.”
48. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol omuzun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kol çukuruna kaçar.”
49. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kol çukuruna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kol çukuruna kaçar:”
50. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kol çukuruna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman ön cephede göğsünün üzerine kaçar.”
51. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su ön cephede göğsünün üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sırta kaçar.”
52. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sırta erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ meme ucuna kaçar.”
53. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ meme ucuna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol meme ucuna kaçar.”
54. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol meme ucuna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kaburga kemiklerinin üstüne kaçar.
55. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kaburga kemiklerinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kaburga kemiklerinin üstüne kaçar.”
56. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kaburga kemiklerinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kalçanın üstüne kaçar.”
57. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kalçanın üstüne erdiğine, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kalçanın üstüne kaçar.”
58. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kalçanın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman seksüel bölgeye kaçar. Eğer kirli kişi bir erkekse, o zaman (suyu) önce arka tarafa serp, eğer kirli kişi bir kadınsa o zaman (suyu) arka taraftan önce ön tarafa serpeceksin.”
59. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su seksüel bölgeye erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ butun üstüne kaçar.”
60. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ butun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye Kacar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol butun üstüne kaçar.”
61 Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutasl Biri! İyi su sol butun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ dizin üstüne kaçar.'
62. Ey maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ dizin üstüne erdiğinde. Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mada (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol dizin üstüne kaçar.”
63. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol dizin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ bacağın üstüne kaçar.”
64. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ bacağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol bacağın üstüne kaçar.”
65. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol bacağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye Kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ ayak bileğinin üstüne kaçar.'
66. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ ayak bileğinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol ayak bileğinin üstüne kaçar.”
67. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol ayak bileğinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ ayağın üst kısmının üstüne kaçar.”
68. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ ayağın üst kısmının üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol ayağın üst kısmının üstüne kaçar.”
69. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol ayağın üst kısmının üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman ayağın tabanına sürülmüş olur. Orası ona (Nasu’ya) bir sineğin kanatları gibi görünür.”
70. ”O, ayak uçları ile yere basarken, topuklarını havaya kaldıracak, (o zaman) sen onun sağ ayak tabanına su serpeceksin. Bundan sonra Drug Nasu sol ayak tabanına kaçacaktır, (o zaman) sen onun sol ayak tabanına su serpeceksin, Drug Nasu (bu kez) kendisine (Nasu’ya) bir sineğin kanatları gibi görünen parmaklara kaçacaktır.”
71. ”(O zaman) o, topuklarına basarak ayak parmaklarını kaldıracak, sen onun sağ ayak parmaklarına su serpeceksin, Drug Nasu (o zaman) sol ayak parmaklarına kaçacaktır. Sen (o zaman) sol ayak parmaklarına su serpeceksin, ondan sonra Drug Nasu kuzey bölgelerine kaçacaktır, çok öfkeli bir sinek biçiminde, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzer bir şekilde(ki Nasu).”
72. ”…Ve Sen (o zaman) yüksek sesle şu şeytan vurucu, en iyi şekilde tedavi edici sözleri söyleceksin:
Yathâ ahû vairyô: Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği verilecektir.”
”Kem nâ Mazda: Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.
”Ke verethrem gâ: Bunu Sana soruyorum Efendim, bana gerçekten söyle: Benim evimde, Senin Öğretin’e uygun bir şekilde yaşayan saf birilerini korumak için, kim Yalan’a sapmış olanın (koyduğu) engeli kıracaktır? Bana vahiy yoluyla (bildir) ey Mazda, Dünya’yı rehabilite edecek olan bilirkişinin (yargıç) bu işi nasıl yapacağını göster ve bırak O (yani dünyayı iyileştirici kişi) İyi Düşünce ile birlikte gelen Sraoşa (yani; İtaat) Senin istediğin her bir insana (gelsin).
'Senin düzeninin sürdürülmesi için iblisi vuracak olan kimdir?'
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
VIII.
73. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer Mazda Tapıcıları yürürken veya koşarken veya at sürerken ya da araba kullanırken, üstünde ceset yakılan bir ateşe rastlarlarsa, üstünde bir cesedin pişirildiği veya kızartıldığı (bir ateşe); ne yapmalıdırlar?
74. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar ceset yakan adamı öldürecekler, derhal öldürecekler onu (1). Onlar (ayrıca cesedin içinde pişirildiği) kabı ve saçayağını oradan derhal uzaklaştıracaklar.”

75. ”Onlar, hem içinde bu ateşin tohumu bulunan odunları, hem de bu ateş için hazırlanmış olan pek çok odun demetlerini yakacaklardır. Onların (söz konusu odunların) daha çabuk yanıp kül olmaları için, (yakılacak odunları) etraftan tecrit edip (demetlerini) dağıtacaklardır.”
76. ”Böylece onlar, ilk demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti (1) uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”

77. ”Onlar, ikinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, üçüncü demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
'Onlar, dördüncü demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, beşinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, altıncı demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, yedinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, sekizinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
78. ”Onlar, dokuzuncu demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
79. 'Ey Spitama Zarathuştra, eğer bir insan dindarca bir amaçla; urvâsna ağacından, vohu-gaona ağacından, vohu-kereti ağacından veya hadhâ-naêpata ağacından veya iyi kokan bir başka ağaçtan Mazda’nın Oğlu Ateş’e odun getirirse,”
(1). Urvâsna; bir nevi sarımsak, vohu-gaona; (Darmesteter’in Aspendiarji’den nakl ettiğine göre) kokulu asbent otu, vohu-kereti; sarısabır otu, hadhâ-naêpata; nar Ağacıdır.
80. ”Oradan her tarafa rüzgar vasıtasıyla yayılan güzel koku gidip; görünmeyen Daevalar’dan binlercesini, binlerce İblis’i, (yani) şu karanlığın civcivlerini, Yatular ve Pairikalar (1) çiftinden binlercesini öldürecektir.”

IX.
81. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam ceset yakan ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse (1), ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- (2) hukuki (olarak) yanması gereken yere onbin meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”

82. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam üstünde dışkının yandığı bir ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere bin meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
83. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam üstünde inek dışkısı (banyo) ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere beşyüz meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
84. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir tuğla ocağından aldığı ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere dörtyüz meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
85. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir çömlekçinin ocağından aldığı ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; bu ocakta yanan çömlek (sayısı) kadar (1) meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”

86. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir orak (imalatçısının) ocağından aldığı ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; bütün ağaç çeşitlerinin taşıdığı yanan ateş (1) kadar meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”


87. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir kuyumcunun (altın işeyicisinin) ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; yüz meşale taşımış olmakla eştir.”
88. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir gümüş işleyicisinin ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; doksan meşale taşımış olmakla eştir.”
89. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir bronz işleyicisinin ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; seksen meşale taşımış olmakla eştir.”
90. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir nalbantın ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; yetmiş meşale taşımış olmakla eştir.”
91. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir fırıncının ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; altmış meşale taşımış olmakla eştir.'
92. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir (mutfak) kabının (altındaki) ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; elli meşale taşımış olmakla eştir.”
93. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir kamp ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; kırk meşale taşımış olmakla eştir.”
94. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir çobanın (üstünde yürüdüğü) yolun ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; otuz meşale taşımış olmakla eştir.”
95. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir tarlanın ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; yirmi meşale taşımış olmakla eştir.”
96. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam kendi öz kalbinin ateşini (1), onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; on meşale taşımış olmakla eştir.”

X.
97. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ey Kutsal Ahura Mazda! Bir sahanın belirsiz bir yerinde bir cesede dokunmuş olan biri, (pisliğinden) arınabilir mi?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Olabilir, Ey Kutsal Zarathuştra!”
Nasıl?
”Eğer Nasu, ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından vurulmuşsa (onlar cesedi yemişse), (temasta bulunan kişi) vücudunu gaomêz ve su ile yıkayacaktır, (vücudunu) otuz kez gaomêz ile yıkayacak, (o arada) otuz kez (de) elleri ile (vücudunu) oğuşturup kurutacaktır.”
99. ”Eğer Nasu, ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından (o zamana kadar) vurulmamışsa (onlar cesede dokunmamışsa), (temasta bulunan kişi) vücudunu gaomêz ve su ile yıkayacaktır, (vücudunu) onbeş kez gaomêz ile yıkayacak, (o arada) onbeş kez (de) elleri ile (vücudunu) oğuşturup kurutacaktır.”
100. ”O, sonradan bir hathralık bir mesafeyi koşacaktır. O (böylece), yolunun üstünde bir adama rastlayıncaya kadar koşacaktır, (ona rastlayınca da) yüksek sesle ağlayacak; ’bu benim; o adam ki; düşüncesinde, sözlerinde ve eyleminde hiç bir kasıt olmadan bir adamın cesedine dokunmuş ve (senin vasıtanla) arınmayı ummaktadır’ (diyerek) onu yakalayıncaya kadar koşacak. Eğer (yakalamak istediği) adam onu arındırmak istemezse, (o adam) onun günahlarının üçte birini kendisi yüklenmiş olacaktır.”
101. ”Daha sonra o, bir başka adamı daha yakalayıncaya kadar bir hathra daha koşacak. Eğer bu adam da onu arındırmak istemezse, o da onun günahının üçte birini yüklenmiş olacaktır.”
102. ”Daha sonra o, bir üçüncü hathrayı daha; o üçüncü kez birini daha yakalayıncaya kadar koşacak. Eğer adam onu arındırmak istemezse onun günahının (kalan son) üçte birini yüklenmiş olacaktır.”
103. Böylece o, kendisine en yakın eve (nmana’ya), klana (vis’e), mıntıkaya (zantu’ya) veya bölgeye (dahyu’ya) varıncaya kadar (1) koşacak ve ağlayarak yüksek sesle; ’bu benim; o adam ki; düşüncesinde, sözlerinde ve eyleminde hiç bir kasıt olmadan bir adamın cesedine dokunmuş ve arınmayı ummaktadır’ (diyecektir). Eğer onlar onu arındırmak istemeseler (bile), o, vücudunu gaomêz ve su ile yıkayarak arınacaktır.”

104. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bu adam (koşarken) bir suya rastlarsa ve (geçmek suretiyle onu kirletirse) bu su (onun) bir kefaret ödemesini gerektirir. O adam bu fiili için ne cezaya çarptırılacaktır?
105. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile dörtyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile dörtyüz kırbaç (vurulacaktır).”
106. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bu adam (koşarken ateş yakmaya uygun) bir ağaca rastlarsa ve (dokunmak suretiyle onu kirletirse) ateş (onun) bir kefaret ödemesini gerektirir. O adam bu fiili için ne cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile dörtyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile dörtyüz kırbaç (vurulacaktır).”
107. Bu cezadır, bu kefarettir ki; kendisine teklif edildiğinde yerine getirmeyi kabul edeni kurtaracak, (ama kendisine teklif edildiğinde) onu yerine getirmeyi kabul etmeyenler, şüphesiz Drug’un sarayının (cehennemin) mensubu olacaklardır.”
 
Üst