Vermenin Gücü

Ailuros

Banlı Kullanıcı
Katılım
23 Eki 2009
Mesajlar
229
Tepkime puanı
11
Vermenin Gücü
Uzun yıllar önce sıcak bir yaz günüydü.İki parça bişey almak için yolumun üzerinde ki süpermarkete doğru gidiyordum . O günlerde, herkes süpermarketlerden alışveriş yapıyordu fakat benim bütün bir haftaya yeticek kadar gıda alışverişi için yeterli param yoktu.Genç eşimi kanserle olan mücadelesinde bir kaç hafta önce kaybetmiştim. Hiçbir sigortamız yoktu,dağ gibi yığılan faturalardan başka.Sadece iki çocuğumu beslemek için yetecek parayı veren part time bir iş buldum.Herşey kötüye gidiyordu.Gerçekten kötüye.
Ve o gün yaralı bir kalp cebimde 4 dolarla süpermarkete bir şişe süt ve bir somun ekmek almak için gidiyordum. Çocuklarım açtı ve onları doyurmak için birşeyler yapmam gerekiyordu.Kırmızı ışıkta durdum yolun kenarında bir genç adam, genç bir kadın ve çimenlerin üzerinde
duran bir çocuk dikkatimi çekti.Öğle güneşi acımasızca üzerlerine vuruyordu.Adam elinde üzerinde “ Yemek için çalışırız” yazan bir karton tutuyordu. Çocuk muhtemelen yaklaşık 2 yaşlarındaydi, çimlerin üzerine oturmuş elinde eski bir oyuncakla oynuyordu.Trafik ışıklarının yeşile dönmesini beklediğim o otuz saniye boyunca onları izledim.Umutsuzca onlara birkaç dolar vermek istedim ama eğer onlara para verirsem yeterli süt ve ekmek almak için param kalmayacaktı.Sahip olduğum tek para 4 dolardı.Işık yeşile döndüğünde 2 duyguyu aynı anda yaşıyordum.Suçlu (Onlara yardım edemediğim için)Üzgün(çünkü onlarla paylaşacak kadaryeterli param yoktu)Sürmeye devam ettim.Kafamdan o üçünü bir türlü çıkarıp atamıyordum.Üzgün genç adam ve ailesi bir mil boyunca benimle beraber gelmişlerdi.Artık daha fazla ilerleyemeyeceğimi farkettim. Onların acılarını hissetmiştim ve bu konuda birşeyler yapmak zorundaydım.Arabayı durdurup biraz önce onları gördüğüm yere gitmek için yol aldım. Arabamı kenara çektim.Genç adama yaklaşıp paramın yarısını avuçlarının içine bıraktım.Bana karşılık olarak gözlerinde yaşlarla teşekkür etti.Bende ona gülümsedim,ve süpermarkete gitmek üzere tekrar yola çıktım.Biraz önce süt ve ekmeğin ikisini aynı anda alabiliyorken.Şimdi sadece süt yada sadece
ekmek alabilecektim.Arabamı park ederken hala olan olayları düşünüyordum ama kendimi yapmam gerekeni yapmış gibi mutlu hissediyordum.Arabadan dışarı çıkarken üzerine bastığım bişey ayağımın kaymasına sebep oldu.Yere baktığımda ayağımın kenarına yapışmış 20 dolarlık bir banknot duruyordu.İnanamadım.Parayı huşu içerisinde alıp markete girdim.Süt ekmek ve gerekli olan bir kaç birşey daha aldım.Bu olayı asla unutmadım.Bana hatırlattığı, herzaman evrenin ilginç ve gizemli olduğu oldu.Eğer evrene bir şey vermediğin takdir de alamayacağımı öğrendim.2 dolar karşılığında 20 dolarla beni
ödüllendirmişti.Süpermarketten dönerken yine aynı ailenin yanına gidip 5 doları daha onlarla paylaştım.
Bu anlattıklarım, başıma gelen olaylardan sadece bir tanesi.Çekim yasasının kurallarından bir tanesi de almak ve istemek için önce vermek gerektiğidir.Sahip olduğumuz küçük şeyleri verdikçe ve paylaştıkça evrenin deposunun kapakları bizim için açılacak ve nehirleri bizim yolumuzdan geçecektir.Sadece bir kez dürüstçe deneyin,Sonuçları sizi şaşırtacak.
Bu evrensel ilkeye bir seferlik şans verin.Sadece bir sefer kendinize şans verin.Evrensel prensipler herzaman çalışırlar.
Bazen geri dönüşler biraz önce anlattığım gibi çabucak olabilir.Bazende almak için beklemeniz gerekir.Emin olun verdiyseniz kat be kat karşılığını da alacaksınız. Yapmanız gereken sadece şükran ve istek dolu bir kalple bunu uygulamak.Tüm bunların nasıl
işlediğini görünce şaşıracaksın.
Hayatınızda biraz vererek refah kapılarını açabilir,ve yine ihtiyacı olanlarla paylaşabilirsiniz.
Deneyin Göreceksiniz.
John By Harricharan
The Greatest Money-Making Secret in History! . Joe Vitale Kitabından alıntıdır.

Kendi çevirimdir.
 

sewda

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Mar 2010
Mesajlar
24
Tepkime puanı
0
Konum
İSTANBUL
Buna benzer bir olayı üniversitede öğrenciyken yaşamıştım. Haftasonu olduğu için bankalar kapalıydı. Bankada para olmadığını anladığımda çok geç olmuştu. O haftasonu eve dönecek param yoktu. Resmi işlemler yapılamadığı için babam para da yatıramıyordu. Elimde bana ancak bir gün yetecek param vardı. Aç olduğunu söyleyen bir çocukla paylaşmıştım üzerimdeki parayı ve 1 saat sonra mucize gibi birşey oldu.
Havalar sıcak olduğu için mont giymiyordum. Neden bilmiyorum bir şeyler beni dürttü. Kalkıp gardrobumu düzenlemek istedim. O anda montumun cebinden haftasonunu geçirebileceğim kadar para çıktı. :) Gerçekten de doğa verdiğiniz her şeyin karşılığını veriyor. Tabii aldıklarınız için de bir okadar alıyor. Bunu da unutmamak gerek...
 

gecenin_sesi

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Mar 2010
Mesajlar
125
Tepkime puanı
4
okurken bile insanın içine ılık ılık birşeyler akıyor.teşekkürler paylaşım için
 

escada35

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Mar 2010
Mesajlar
93
Tepkime puanı
0
Konum
izmir
çok güzel katılıyorum, paylaştıktılarınızı okurken içimi huzur kapladı .teşekkürler.
 

innocent64

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Kas 2009
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
okudukça çok rahatlıyorum.iyiki varsınız..allah sizlerden binlece kez razı olsun
 

gulumser2

Kayıtlı Üye
Katılım
2 May 2010
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
çok etkilendim,çok güzel bir paylaşım,teşekkür ederim.
 

babı-alem

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2009
Mesajlar
36
Tepkime puanı
2
Vermenin Gücü


Uzun yıllar önce sıcak bir yaz günüydü.İki parça bişey almak için yolumun üzerinde ki süpermarkete doğru gidiyordum . O günlerde, herkes süpermarketlerden alışveriş yapıyordu fakat benim bütün bir haftaya yeticek kadar gıda alışverişi için yeterli param yoktu.Genç eşimi kanserle olan mücadelesinde bir kaç hafta önce kaybetmiştim. Hiçbir sigortamız yoktu,dağ gibi yığılan faturalardan başka.Sadece iki çocuğumu beslemek için yetecek parayı veren part time bir iş buldum.Herşey kötüye gidiyordu.Gerçekten kötüye.
Ve o gün yaralı bir kalp cebimde 4 dolarla süpermarkete bir şişe süt ve bir somun ekmek almak için gidiyordum. Çocuklarım açtı ve onları doyurmak için birşeyler yapmam gerekiyordu.Kırmızı ışıkta durdum yolun kenarında bir genç adam, genç bir kadın ve çimenlerin üzerinde
duran bir çocuk dikkatimi çekti.Öğle güneşi acımasızca üzerlerine vuruyordu.Adam elinde üzerinde “ Yemek için çalışırız” yazan bir karton tutuyordu. Çocuk muhtemelen yaklaşık 2 yaşlarındaydi, çimlerin üzerine oturmuş elinde eski bir oyuncakla oynuyordu.Trafik ışıklarının yeşile dönmesini beklediğim o otuz saniye boyunca onları izledim.Umutsuzca onlara birkaç dolar vermek istedim ama eğer onlara para verirsem yeterli süt ve ekmek almak için param kalmayacaktı.Sahip olduğum tek para 4 dolardı.Işık yeşile döndüğünde 2 duyguyu aynı anda yaşıyordum.Suçlu (Onlara yardım edemediğim için)Üzgün(çünkü onlarla paylaşacak kadaryeterli param yoktu)Sürmeye devam ettim.Kafamdan o üçünü bir türlü çıkarıp atamıyordum.Üzgün genç adam ve ailesi bir mil boyunca benimle beraber gelmişlerdi.Artık daha fazla ilerleyemeyeceğimi farkettim. Onların acılarını hissetmiştim ve bu konuda birşeyler yapmak zorundaydım.Arabayı durdurup biraz önce onları gördüğüm yere gitmek için yol aldım. Arabamı kenara çektim.Genç adama yaklaşıp paramın yarısını avuçlarının içine bıraktım.Bana karşılık olarak gözlerinde yaşlarla teşekkür etti.Bende ona gülümsedim,ve süpermarkete gitmek üzere tekrar yola çıktım.Biraz önce süt ve ekmeğin ikisini aynı anda alabiliyorken.Şimdi sadece süt yada sadece
ekmek alabilecektim.Arabamı park ederken hala olan olayları düşünüyordum ama kendimi yapmam gerekeni yapmış gibi mutlu hissediyordum.Arabadan dışarı çıkarken üzerine bastığım bişey ayağımın kaymasına sebep oldu.Yere baktığımda ayağımın kenarına yapışmış 20 dolarlık bir banknot duruyordu.İnanamadım.Parayı huşu içerisinde alıp markete girdim.Süt ekmek ve gerekli olan bir kaç birşey daha aldım.Bu olayı asla unutmadım.Bana hatırlattığı, herzaman evrenin ilginç ve gizemli olduğu oldu.Eğer evrene bir şey vermediğin takdir de alamayacağımı öğrendim.2 dolar karşılığında 20 dolarla beni
ödüllendirmişti.Süpermarketten dönerken yine aynı ailenin yanına gidip 5 doları daha onlarla paylaştım.
Bu anlattıklarım, başıma gelen olaylardan sadece bir tanesi.Çekim yasasının kurallarından bir tanesi de almak ve istemek için önce vermek gerektiğidir.Sahip olduğumuz küçük şeyleri verdikçe ve paylaştıkça evrenin deposunun kapakları bizim için açılacak ve nehirleri bizim yolumuzdan geçecektir.Sadece bir kez dürüstçe deneyin,Sonuçları sizi şaşırtacak.
Bu evrensel ilkeye bir seferlik şans verin.Sadece bir sefer kendinize şans verin.Evrensel prensipler herzaman çalışırlar.
Bazen geri dönüşler biraz önce anlattığım gibi çabucak olabilir.Bazende almak için beklemeniz gerekir.Emin olun verdiyseniz kat be kat karşılığını da alacaksınız. Yapmanız gereken sadece şükran ve istek dolu bir kalple bunu uygulamak.Tüm bunların nasıl
işlediğini görünce şaşıracaksın.
Hayatınızda biraz vererek refah kapılarını açabilir,ve yine ihtiyacı olanlarla paylaşabilirsiniz.
Deneyin Göreceksiniz.
John By Harricharan
The Greatest Money-Making Secret in History! . Joe Vitale Kitabından alıntıdır.

Kendi çevirimdir.



Çok teşekkürler bu yazıyı bizimle paylastığınız icin
Çok doğru verdikçe alırsın :hurray:
 

yağmur82

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Nis 2010
Mesajlar
74
Tepkime puanı
4
benzer bir olay yaşadım 15-tl ye 500-tl geldi ummadığım bir anda.çekim yasasına inanıyorum çünki RABBİMDE İSTEYİN VEREYİM DİYOR. (AMA İSTEMEK İÇİN BİRŞEYLER VERMEK GEREKİR)
 

Luci

Kayıtlı Üye
Katılım
2 Mar 2018
Mesajlar
5
Tepkime puanı
0
Çok güzel konu. teşekkürler makale için.
 
Üst