Tanrının yumurtalarından çıkan solucanlar

Impulse

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Tem 2019
Mesajlar
325
Tepkime puanı
340
"Kalk öyleyse, karanlıkların pis kokulu oğlu...
Molozlara ve lağım çukuruna ne kadar da bağımlısın... Senden korkmuyorum. Ama nefret ediyorum; içimdeki her kötülüğün ve eksikliğin kardeşisin sen... Bugün ağır balyozlarla dövüleceksin ki, tanrının altınları bedeninden sızsın. Senin zamanın artık geçti, senelerin sayılı, bugün senin son günün.
Kabukların parçalansın! Ellerimizle senin içinden o altın tohumu almak ve onu pis çamurdan temizlemek istiyoruz.
Don şeytan! Çünkü seni soğukken tavında dövmek istiyoruz. Çelik buzdan daha serttir, sen senin gibilerin kalıbına girmelisin. Sen ilahi mucizenin hırsızı, maymunların anası... Sen ki bedenini yumurtalarla doldurdun ve kendini ağırlaştırdın.
Seni lanetliyoruz! Seni ciddiye aldığımızdan değil, o altın tohumun uğruna... Senin bedeninden o faydalı şeyler nasılda çıkıyor, süfli hırsız...
Bunlar latif nefsin ilk sakinleri; kat kat kalıplara bürünmüş biçimsiz ama hoş varlıklar.
Genç ama yinede yaşlı, cüce gibi ufalmış, gizli sanatların görünmeyen taşıyıcıları, gülünç "bilgeliğin" sahipleri. Tanrının yumurtalarından çıkan solucanlar, yeni başlayanlar daha doğmamışlar ve görünmezler...
Sizin özünüzü kavrayamasak da siz cüceler, nefsin nesneleri, biliyoruz ki zuhur yeriniz, başlangıcınız en aşağılarda...
Parmak çocuklar, dev olmak istiyorsunuz değil mi? Siz şeytanın dünyadaki ayakları mısınız? Ne istiyorsunuz söyleyin?"

*Bu satırlar vesvese veren şeytanın alt bilinç dışındaki temsilcilerini anlatıyor.
_Jung_
 
Üst