İsa’nın Bilgelik Dolu Sözleri

XirisX

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2018
Mesajlar
190
Tepkime puanı
832
Konum
İstanbul
İsa dedi: “Arayan, aradığını bulana kadar aramayı bırakmasın! Bulunca şaşıracak. Ve şaşkınlıkta kalarak hayran olacak. Ve her şey üstünde, hüküm sürecek.”

İsa dedi: Bütünü bilen kimse kendisinden mahrum ise, Bütün’den de mahrumdur.

İsa dedi: Kendinizde onu meydana getirince sahip olduğunuz bu şey sizi kurtaracaktır; Eğer kendinizde bu yok ise, sizde olmayan o şey sizi öldürecektir.

İsa dedi: Arayınız bulacaksınız! İkiyi Bir yapınca, İnsanoğlu olursunuz ve eğer derseniz: “Uzaklaş ey dağ” dağ, uzaklaşacaktır. Sırlarıma lâyık olanlara sırlarımı söylüyorum. Sağ elinin ne yaptığını, sol elin bilmesin!

İsa dedi: Kötü ve kirli huylu bir kimseysen, yıkanmaktan bir şey bekleme. Yıkanmak istiyorsan, evvelâ gönlünü temizle; sonra da bedenini! Niçin kabın dışını yıkıyorsunuz?

İsa’nın söylediği şudur: “Cennetin krallığı içimizdedir” öyleyse, “cehennem” de içsel bir durumdur. Bu ifade içsel gücünüze ulaşmanız gerektiğini ifade eder; şimdi. İncil’de, İsa’nın yaşamındaki otuz yılın yer almadığını fark edersiniz. O bu süreçte kendini hazırlıyor ve kendini bir yola adıyordu. İsa, “Kötülüğe direnme” der. Kötülük yanılsamadır: Kötülük kelimesinin kökeni Yunanca; saklamak anlamına geldiğini görürsünüz. Kötülük, iyiliklerin gerçeğini saklayan bir örtüden başka bir şey değildir ve bizden enerji almadıkça, hiçbir gücü yoktur.

İsa dedi: Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak.

İsa dedi: Kadından doğmamış Olan’ı gördüğünüz zaman yüz üstü yere kapanın (secde edin), ve O’na tapın (sevin). Baba’nız O’dur.

İsa meme emen çocukları (bebekleri) gördü ve şakirtlerine şöyle dedi: Melekût’a giden kimselere benzer süt emen çocuklar!

O’na dediler: O hâlde çocuk iken mi Melekût’a gideceğiz?

İsa onlara dedi: İkiyi Bir, içinizi dışınız, dışınızı içiniz, yukarıdakini aşağıdaki gibi yapınca! Erkeği ve dişiyi bir tek kılmak için erkek, erkekleşmesin ve dişi, dişileşmesin diye; Bir gözün yerine gözler, bir elin yerine tek el, bir ayağın yerine tek ayak, bir suretin yerine tek suret yapınca, (işte) o zaman Melekût’a gideceksiniz.

İsa dedi: Ağzımdan içen benim gibi olacak; ben de onun gibi olacağım, ve saklı olan ona ifşa olunacak.

İsa dedi: Gök ile yer önünüzde birbirine dolanacaklar ve Diri’den gelen Diri, ne ölüm, ne de korku görecek. Kendini bulan kimseye, dünya layık değildir.
 
Ü

Üye silindi 58480

İsa dedi: Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak.


Harika !
Öyle ince söylemiş ki Hz. İsa

Hem bir kehanet olduğu ve mukadder bir netice olduğu anlaşılıyor, hem bunu aklı selim olan kişilerden oluşan bir meclise söylediği anlaşılıyor.
Çünkü gerçekle yüzleşmek bazı mahluklar ve takipçileri için hapis hayatı demek !
 

Askanarch

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Kas 2018
Mesajlar
181
Tepkime puanı
153
İş
Arkeolog
Allah'a baba dememiştir Hz.İsa bunun Kuranda ayetleri bile var.Allah asla evlat edinmez münezzehtir bizler sadece Onun kullarıyız.
 

Askanarch

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Kas 2018
Mesajlar
181
Tepkime puanı
153
İş
Arkeolog
Hz.İsa'da Allahın kulu ve peygamberidir.
 

XirisX

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2018
Mesajlar
190
Tepkime puanı
832
Konum
İstanbul
Allah'a baba dememiştir Hz.İsa bunun Kuranda ayetleri bile var.Allah asla evlat edinmez münezzehtir bizler sadece Onun kullarıyız.
Sevgili Askanarch, belki de yaptığınız en büyük hata kadim metinleri okurken kelimeleri “direkt” anlamıyla okumanız. “Baba” deyince bildiğimiz anlamıyla bir baba değil; öğüt verici, terbiye edici, koruyan, sevginin kaynağı olan bir “baba” anlaşılmalı.
Buna ek olarak kadim metinler yoğun bir sembolizm anlatımı içerir ve kavrayabilmek için sembolizme biraz da olsa aşina olmak gerekir. “Cennet” denildiğinde gözünüzün önünde gerçekten de sütlü ırmaklara sahip bir “mekan” canlanıyorsa, siz metinleri gerçek manasıyla okuyamıyorsunuz demektir.
 

Askanarch

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Kas 2018
Mesajlar
181
Tepkime puanı
153
İş
Arkeolog
Sevgili Askanarch, belki de yaptığınız en büyük hata kadim metinleri okurken kelimeleri “direkt” anlamıyla okumanız. “Baba” deyince bildiğimiz anlamıyla bir baba değil; öğüt verici, terbiye edici, koruyan, sevginin kaynağı olan bir “baba” anlaşılmalı.
Buna ek olarak kadim metinler yoğun bir sembolizm anlatımı içerir ve kavrayabilmek için sembolizme biraz da olsa aşina olmak gerekir. “Cennet” denildiğinde gözünüzün önünde gerçekten de sütlü ırmaklara sahip bir “mekan” canlanıyorsa, siz metinleri gerçek manasıyla okuyamıyorsunuz demektir.
Neden Tanrı demiyorda baba diyor?Tanrı koruyan,bilge olan,öğüt veren,herşeye güç yetiren değil mi?Bunun yanında baba sözcüğü çok aciz kalmıyor mu peki?Ayrıca evet cennette bal ve süt ırmakları vardır bunları insan oğluna arıyı ve inekleri vesile kılarak bizlere içirmektedir.Tıpkı meyveleri gönderdiği gibi.Keşke düşünseniz.Saygılarımla.
 

dhardhar

Kayıtlı Üye
Katılım
4 Ara 2012
Mesajlar
813
Tepkime puanı
1,312
Bu konuda buyuk yazar ve dusunce insani Aytunc Altindal'in "tanri neden fikir degistirdi?" ve "hangi isa" kitaplarini oneririm. Ozellikle tanriya verilen anlam ve adlarla ilgili muhtesem bir belgeli calismalar metinleridir.
 

XirisX

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2018
Mesajlar
190
Tepkime puanı
832
Konum
İstanbul
Bu konuda buyuk yazar ve dusunce insani Aytunc Altindal'in "tanri neden fikir degistirdi?" ve "hangi isa" kitaplarini oneririm. Ozellikle tanriya verilen anlam ve adlarla ilgili muhtesem bir belgeli calismalar metinleridir.
Değerli önerilerin için çok teşekkürler sevgili dhardhar.
 
Ü

Üye silindi 58480

Şu baba muhabbetini aşın artık ! Bu İsaya değil peygamber yarıştıran ve gittikçe ezikleşen ümmetine yapılmış bir eleştridir.

Tanrı ile kul arasındaki ilişki özeldir.
"Baba" biyolojik yaratıcı demektir. Hz. İsa vesilesiz yaratıldığı için daha direkt bir kanaldan Allaha mucizat bağlamında yakın hissediyor olabilir. Yoksa babaları da Allah yaratır !

Allah, Hz. İbrahimi de arkadaşı edinmiştir. Buna ne dersiniz ?

Allah ile PeygamberimizSAV arasında da "Habibim" hitabından gelen özel bir duygusal ilişki olduğunu görüyoruz. Allah aşığı olan ermişler hatta NAZ makamına yükselmiş dervişler vardır. Naz makamında çile öyle yoğundur ki kul Allaha isyan+şaşkınlık dolu flörtsel açılımlarda bulunulur. Saygın ve ihtişamlı bir makamdır !

Hz. İsa ise babasını gösteremiyor etrafına. Peygamberliği sorgulanıyor. Vahiy kanalı ise daha beşikteyken açıldığı için de baba figürü yerine Allahtan direkt terbiye almaya başlıyor. Tabi ki Babası Allah değil. Ama baba eksikliğini doldurarak ona rahmet eden kişi Allah !

***


Şimdi Hz. İse zaten biliyor Babasının Allah olmadığını. Biyolojik yasalara da ters. Ama Allahın hangi kulunu hangi manevi eksikliklerini tölere ederek sahipleneceğini biz bilemeyiz. Hatta karışamayız.

Ama İsadan sonra aklı evveller bu yakıştırmayı yapıyorlar. Onlar peygamber yarıştmak ve tartışmasız üstünlük elde etmek için bunu yapıyprlar o ayrı.
 

marble

Kayıtlı Üye
Katılım
21 May 2018
Mesajlar
222
Tepkime puanı
265
İsa dedi : Ben herkesin üzerindeki ışığım. Ben kainatım; kainat benden çıktı ve kainat bana ulaştı.
Ağacı yarın, ben oradayım. Bir taşı kaldırın, ve beni orada bulacaksınız.!


İsa dedi : Paranız olduğunda, tefeci gibi vermeyin, geriye alamayacağınız kişiye verin.!

İsa dedi : cana bağlı olan vücut zavallıdır; vücuda bağlı olan can da zavallıdır.!

İsa dedi : Tanı, önünde olanı, ve önünde sana gizlenen, açılacaktır. Çünkü açıklanmayacak olan,
gizli hiçbir şey yoktur.!


Havarileri ona sordular : Oruç tutmamızı mı istiyorsun ? Ve nasıl dua edip sadaka vermeliyiz ? Yemekte neye dikkat etmeliyiz ? İsa dedi yalan söylemeyin ve tiksindiğinizi yapmayın, çünkü Tanrı karşısında herşey açıktır ; zîrâ açıklanmayacak gizli hiçbir şey yoktur, ve perdelenmiş olan ile perdesi kaldırılmayan hiçbir şey kalmayacak.!
 
Üst