Hanokun kİtabi

67890

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Nis 2011
Mesajlar
437
Tepkime puanı
5
1. Eski ahit * ve yeni ahit *`de adi gecen, hz nuh`un büyük dedesi hanok * tarafindan yazilmis, önce asırlarca saklanmis, daha sonra da içerdiği bilgilerin, inananların kafasını allak bullak edecegini sezen dönemin kiliseleri tarafindan iv. yy.’da apokrif olarak tanımlanarak kutsal metinler külliyatından çıkarılmis antik kitap. apokrif olarak görülmesinin en önemli nedenlerinden biri de düsmüs meleklerle ilgili genis bilgi veriyor olmasidir (bkz: düsmüs melekler efsanesi/auryn). james bruce adli bir arastirmaci, kitabin habesistan`da habes dilinde * yazilmis, üç adet kopyasini bulmus ve avrupa’ya getirmeyi basarmistir.

iki farklı nüshası vardır *. adı “enok’un * sırlar kitabı”dır. bu kitapta enok’un tanrı tarafından göğe kaldırıldıktan sonra cennet ve cehennem katlarında gördüklerini ve sonradan 360 kitap yazdığını anlatmaktadır.

İkinci ve çok daha uzun kitap ise “enok`un kitabı”dır. hanok, yahudi kaynakli kutsal metinlerde ölmeden göge alinan ilk kisidir. burada nefilimler`in devler olduklarını ve tufandan önceki çöküş devrinde onların insanoğlunun yiyeceklerini tükettiklerini ve bunlar da yetmediğinde insanları yediklerini yazıyor. kitaptaki, bu çeşit atıflar, dini çevreleri rahatsız etmiş ve kitabın 1772 yılında james bruce tarafından bir habeş manastırında bulunana dek, eski ahit külliyatından çıkarılmasına, yüzyıllardır ortandan kayıp olmasına sebep vermiştir. bu kitaba göre samael tarafından idare edilen melekler hermon dağına inerek insanlara büyü, savaş, kozmetik gibi yasak sanatları öğretiler. daha sonra başmelek mikhael’in önderliğinde dört baş melek rafael *, cebrail ve uriel * onları bağladılar yeraltına inen bir çukura atılar. bundan böyle bu dört başmeleğe “denetçiler” denildi ve onlar dört istikameti, doğu, güney, batı ve kuzeyi uykusuz gözleriyle gözetlediler. harut ve marut gibi düşmüş melekler efsanesi böyle gelişti ve daha sonra legemeton gibi hz süleyman`a addedilen büyü kitaplara malzeme oldular. cok daha sonralari ise enokyan maji`ye ilham kaynagi olmustur.

” o günlerde nuh gördü ki, dünyanın ekseni eğildi, ve felaket yaklaşıyordu. o zaman ayaklarını kaldırarak dünyanın ucunda büyük babasının babası, enok’un (İdris) bulunduğu yere götürdü. ve nuh acılı bir sesle üç kez haykırdı: dinle, dinle, dinle, söyle dünyada neler oluyor? yeryüzü zorlanıyor ve şiddetli bir şekilde sarsılıyor.”

enok’un kitabı (64/ 1-3)

Hanok Kitabı ve Devler Kitabı

Hz. Adem yaratıldıktan sonra, yeryüzünde yaşayan iblis soyu yerini insan soyuna bırakmıştı. İnsanoğlu' nun yeryüzü hakimiyetine karşı çıkan meleklerden bir grup karara itiraz etmiş ve cennetten kovulmuştu. Kovulan melekler, uluhiyeti elinden alınarak yeryüzüne sürgün edilmişti. Daha ayrıntı için “melek soyu” yazımızı okuyabilirsiniz.
Yeryüzüne gönderilen “düşmüş melekler”, gökten mitolojik Hermon (ibranice lanet kelimesinden gelmektedir) dağına indiler. Tarihsel olarak tufan öncesi yakın bir dönemde olduğu söylenmektedir. Sayıları 200 adettir. 20 adet lideri vardır. Lider isimleri şöyledir; 1-Shemihazah (tüm grubun lideridir), 2-Aratagoph, 3-Ramtael, 4-Kokhabel, 5- Azael, 6- Ramael, 7-Daniel, 8-Zigiel, 9-Baragel, 10-Asael, 11-Hermoni, 12-Matarel, 13-Ananel, 14-Stawel, 15-Shamshiel, 16-Shahriel, 17-Tummiel, 18-Turiel, 19-Yomiel, 20- Yehaddiel.
Her bir liderin altında, ona bağlı dokuz melek vardır ve bunlar kavimler halinde yeryüzüne dağıldılar.
Meleklerin görünüşleri şöyle idi; boyları çok uzun, yüzleri yılan yüzü gibi ama ışıltılı bir hale ile kaplı, gözleri alev alev ve çekik, elleri altı parmaklı, parmakları ince uzun, teni beyaz, saçları beyaz, gözleri renkli, konuşması fısıltı halinde ama etkili idi. Bu melekler Cennetten yeryüzüne geldiklerinde güçleri ve cüsseleri ölümlü insanlara benzerken, alevleri bedenlere dönüşmüştür.

İlk başlarda yeryüzünde yaşayanlara kadınlara güzellik sırları, madencilik, astronomi, ilk tarım teknikleri gibi faydalı bilgiler verdiler, örneğin 300 yıl boyunca Hanok' a cennetin ve gaybın bilgilerini verdiler.
Yeryüzüne yayılan bu düşkün melek kavmi Tekvin 6. bölümde anlatıldığı üzere; önce insan soyundan kadınları kendilerine eş seçtiler.

200 meleğin eşlerinden çok sayıda dev benzeri çocuklar doğdu. Bunlar Tevrattaki "Nephilin" soyudur. Babalarından geçen ölümsüzlük devam etmesin diye, Tanrı tüm yeryüzünde yaşayan dev ve insanoğlu neslinin yaşını 120 yıl ile sınırladı. Bu devleri doyurmak çok zor olduğu gibi, zamanla insan hayvan ayırt etmeden çiftleşmeye başladılar. Bunlardan çok sayıda acayip hayvanlar meydana geldi. Dünyada artık tam bir kaos vardı. Düşmüş melekler, Kuzey Dağı olarak adlandırılan mitolojik (Safon) dağından karmaşayı seyrediyor, cennetten kovulmanın acısını çıkarırcasına, yeryüzüne hilafet eden insanoğlunun perişanlığına gülüyorlardı.

Tanrı tarafından bu kaosa son vermek gerekiyordu. Hepsini yok etmeyi düşündü. Olacakları Shemihazah' ın oğlu Hiva, rüyasında gördü ve babasına anlattığında Shemihazah plandan haberdar olup, pişmanlık göstermiş Cennet ile Yeryüzü arasında bir yerde sonsuza kadar baş aşağı sallanma cezasını kabul ederek kendi ve kavmi 9 meleğin hayatını kurtarmıştır. Bir başka inanca göre, Yunan Orion takım yıldızı baş aşağı şekli ile Shemihazah' ın kendisidir.

Yeryüzünde kalan Azael (ibranice "Tanrı' nın gücü" anlamında) ise tövbeye yanaşmamış ve kötülüklerine devam etmiştir. İsraelliler tüm günahlarını bir keçi üzerine yükleyip, Azael (Haradan kayalıkları) uçurumundan aşağı atarak arınma ayini yaparlarmış, "günah keçisi" tabiride buradan çıkmış.

Nuh' un saçlarının beyaz oluşu ve yüzünün parlaklığından dolayı babası Lamek eşinden şüphe duymuş ve babası Metushelah'ı Tanrı yanına çıkarak çocuğun kendinden olup olmadığını sormasını istemiştir. Metushelah Cennet' e giderek Tanrı' ya torunu hakkında sormuş ve Tanrı; çocuğun babasının Lamek olduğunu doğrulamıştır. Dönemin geleneğine göre, zihaf gecesi düşen melekler gerdek odasını basar ve ilk hakkı kocasının elinden alırlardı. Lamek' te böyle bir durumdan şüphe etmiş olabilir. Bu gelenek daha sonra ortaçağda Avrupada derebeylikler arasında uygulanmıştır.
Metushelah, cennette edindiği bilgileri şöyle söylüyor;
“Rabbin gizlerini biliyorum, bunları kutsal olanlar bana anlattı ve gösterdiler, ilahi tabletlerde okudum bunları. Tabletlerde kuşakların birbiri ardı sıra kötülük yapacaklarının, doğruluk kuşağının vakti geldiğinde kötülüğün sonra ereceğinin, kötülüğün ve günahların biteceğinin, iyi olan yeryüzüne geldiğinde zorbalığın ortadan kalkacağının yazdığını gördüm.”
Metushelah' ın aslında olacakların kader tabletine yazılı olduğunu ve kendisinin okuduğunu anlatmak istiyor. Aynı şekilde Ohiyah (Shemihazah' ın diğer oğlu Hiya) bir başka rüya görerek, durumu devlere anlatır. Devler rüyayı çözemeyince gökyüzüne çıkan Ohiyah, yorumcu Hanok'a sorarlar. Hanok' ta (İslami kaynaklarda İdris-Terzi Peygamber) rüyayı yorumlar. Rüya şöyle idi. “Cennetin hükümdarı (bu konuyu I. Bölümde incelemiş ve Mikael, Melkisedek isimleri taşıyan Cennetin hükümdarı melek) yeryüzüne indi ve tahtlar kuruldu. Ve yüce olan oraya oturdu. Yüzlercesi O'na hizmet ediyordu. Binlercesi... O' nun huzurunda duruyordu. Sonra (amel) kitapları açıldı ve yargı okundu ve yargı...(amel kitabında) yazılı idi ve imzalı idi.”
Beklenen oldu ve gökyüzünden yargı tahtı ile gelen Mikael, (Melkisedek) on dokuz düşkün meleği ve kavmini (liderleri Shemihazah kavmi ile daha önce tövbe etmiş ve gökyüzüne alınmış) amel kitabına göre cezalandırdı. Yeryüzünde derin mağara ve çukurlara ayrı ayrı bağlandılar ve üzerine dağlar konuldu. (melekler ölümsüz olduğu için kendilerine ölüm cezası verilemezdi) Düşen meleklerin (Nephilinler) çocukları gözleri önünde yakıldı (burada Cennetten inen Mikael başkanlığındaki ordu ile kötülükler prensleri ve dev çocukları arasında bir savaş olmuş, savaş sonucunda devler tek tek yakılmış, bilinenin aksine devler Tufan ile yok olmadan önce kıyamet savaşı benzeri bir çatışma ile yakılıp yok edilmiştir, düşkün melekler ölümsüz kutsal varlıklar olduğundan öldürülmeyip yeraltına hapis edilmiştir. Daha sonra gelecek bir başka kıyamet günü çıkacak dabbetül arz yada dağları-surları delip gelecek, Mikael ile tekrar savaşacak Yecüc ile Mecüc kavmi bu mahpus melekler olmasın diye düşülmektedir, tabi buda bir teoridir. Doğrusunu Allah bilir) ve sapkın olan İnsanoğluda Tufan ile yok edildi. Geriye sadece seçilmiş Nuh' un soyu kaldı.

İlginç olan; anlatılanlar Armageddon / kıyamet senaryosuna tıpatıp benzer. Burada gökyüzünden meleklerin taşıdığı tahtı ile gelen ve kötüleri amel kitabına göre yargılayan, kendisine “iyi olan” denilen kimdir? Matta 19:17 de Hz. İsa' ya “iyi olan” dendiğinde kızmış aynen; İsa, "İyi olan yalnız biri var. Yaşama kavuşmak istiyorsan, O'nun buyruklarını yerine getir." Markos 10:18 aynısı. Kıyamet günü gelecek olan İsa olamaz. Kendisi “iyi olanın kendisi olmadığını” açıklamaktadır.
Kuran-ı Kerimde Hâkka sûresi 17. ayette kıyamet günü gökten inen (hüküm) tahtından ve çevresindeki meleklerden bahsedilir. Bazı şüpheli Hadisler ile desteklenen Hz. İsa' nın geleceği fikri yerine, Ölü Deniz Parşömenleri, Tevrat ve İncil ayetlerine benzer şekilde Hâkka sûresindeki ayette dikkate alındığında hüküm gününde gelen ve hüküm tahtını yeryüzüne indiren Mikael (Melkisedek) den başkası değildir.
Kıyamet günü olacaklar, Metushelah' ın Cennette okuduğu kader tabletinde yazılıdır ve bundan önce defalarca gerçekleştiği üzere, yine aynı şekilde gerçekleşecekdir. Süleyman Ateş' in Kuran' da Peygamberler Tarihi kitabında 27. sayfasında bolca kaynak verdiği üzere, otuz yada bin Adem yeryüzünden geçmiştir.
Kaynaklar :
a) İbrani Mitleri -Robert Graves-Raphael Patai
b) Ölü Deniz Parşömenleri -Geza Vermes
c) Kur'ân'da Peygamberler Tarihi -Prof. Dr. Süleyman Ateş

Dip not:
(Tevrat) Yaratılış 6. Bölüm; 1.Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu. 2. İlahi varlıklar insan kızlarının güzelliğini görünce beğendikleriyle evlendiler. .....4 İlahi varlıkların insan kızlarıyla evlenip çocuk sahibi oldukları günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller vardı. Bunlar eski çağ kahramanları, ünlü kişilerdi. 5 RAB baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep kötülükte. 6 İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı. 7 "Yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri, kuşları yeryüzünden silip atacağım" dedi, "Çünkü onları yarattığıma pişman oldum."
(Kuran-ı Kerim) Müddessir sûresi 30 Üzerinde on dokuz (melek) vardır. 31 Biz, cehennemin görevlilerini ancak meleklerden kıldık. Onların sayısını inkâr edenler için bir imtihan vesilesi yaptık ki kendilerine kitap verilenler kesin olarak bilsinler, iman edenlerin imanı artsın, kendilerine kitap verilenler ve mü’minler şüpheye düşmesin, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ile kâfirler, “Allah, örnek olarak bununla neyi anlatmak istedi” desinler. İşte böyle. Allah, dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola iletir. Rabbinin ordularını ancak kendisi bilir. Bu, insanlar için ancak bir uyarıdır.
Kur'ân'ı Kerimdeki on dokuz' un sırrı budur.
 
Ü

Üye silindi 45859

Kitabı bulabilirsiniz.Kendi yorumunuzu yapmanız için.Ben bilen bir kavimden olmak istiyorum.
Uzun süredir kitaba ulaşmak istiyorum ancak kaynaklarım yetersiz kalıyor. Açtığınız konuları da takip ediyorum İbrahimi inanışları çok güzel yorumluyorsunuz. Sakıncası yoksa kitaba ulaşabilmem için bir kaynak önerebilir misiniz?
 

AhlakiDeğer

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Nis 2023
Mesajlar
415
Tepkime puanı
494
Hermes yayınlarından alabilirsiniz.Konumunuza göre internetten en geç bir haftaya bulabilirsiniz diye düşünüyorum.Köklü bir kitapevinden hazır bulabilir veya konumdaki kitapçı az bir ücret karşılığı getirebilir.
 
Üst