Denemiş kuantum yöntemi(Bize özel)

H€RA

Kayıtlı Üye
Katılım
1 Eyl 2012
Mesajlar
184
Tepkime puanı
36
Konum
Ankara
Bu arada ben ne zaman yazdım o mektubu unuttum :D Bu gibi durumlarda ne yapılmalı?
 

alin

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ara 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
338
Konum
İstanbul
Sayın denis222, sadece kendi beklememe isteğimizle ilgili ise bence 21 gün, bir çok niyet için uzun bir zaman dilimi değil. Belki de siz niyeti yazdığınız ruh hali ile yeterli rezonansı enerjiyi yakaladınız, belki o andan sonrasına bile gerek yok ama ne diyorum belki! 21 gün boyunca bilinçaltımıza isteğimizi yerleştirmeliyiz, uygulamanın özü budur. Diyelim ayın 8'inde bir sınav var 1'inde yapabilirsiniz elbette, niyetimiz ve inancımız önemlidir ama kısıtlı zorunlu zamanlar dışında, 21 günü mutlaka bekleyin derim.

Sayın Hera, mektubu yazdığınız süreyi 21 günü kesin geçmeden, zaten uygulamanın kalanının olmamasına kanaat getirmemeliyiz. Yine de sizin acabalarınız çoğaldıysa yenileyeceksiniz. Unutmamaya karşı ben mektuba tarih atıyorum. Diyelim kişi unuttu, ortalama bir kaç hafta gibi bile olsa tahmini vardır, fazlası olsun da azı olmasın. Fazla süreye tamamlamasının bir sakıncası olmaz.

Sevgiyle...
 

denis22

Kayıtlı Üye
Katılım
31 Ağu 2012
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Sayın alin dün gece mektubumu yazdım ama sonra öyle bir heyecanlandım ki kalbimi yerinde hissettim adeta. ama korkuyla birlikte nedense. Bu korku farklı bir korku. Değişimin korkusuydu cesaretimin olmadığını hissettim. Bir anda endişeler ve geride bıraktığıma acıma... Yerinde kalmak ya da gitmek bunu bizat heyecanını yaşadım... Özgür değilken hayalini istemek bile zor... Oysa bu dileğim benim şu anki ömrümün yarısına eşit... Peki bu korku nerden çıktı şimdi? Sizce ne anlama geliyor... Yakmak zorunda kaldım.

Ayrıca yine aynı dilek mektubunu yeniden yazsam.bir sakıncası olur mu?Yada bu dileğimi korkularıma rağmen dilemelimiyim.Bir önceki soruma ve buna acil cevep verirseniz sevinirim.Selamlar...
 

alin

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ara 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
338
Konum
İstanbul
Niçin yaktınız ki? O korku sizi esir almasın diye, uygulamayı uzatmayın, dilek sayısını çok tutmayın demiştim. Korkular daha önce ego kodları konusunda yazdığım bilinçaltı kodlarının değişiminin korkusu.Korku uygulama sırasında ya da sonrası olabilir. Aslında sandığınız gibi negatif bir durum değil, aksine niyetlerinizin gerçekleşmesi halinde, sanırım bilinçaltınızın köklü değişim diye adlandırdığı durumlar var ve değişmekten nefret ettiği sıradan bir tepki.

Yeniden aynı heyecanı duyacaksanız, başta belirttiğim ruh haliyle, o enerjik, istekli, heyecanlı, mutlu duygu durumunu yakalarsanız, yeniden deneyin.

Kodlarınız korkmaya başladığında, değişimin korkusudur. Onu tıpkı karanlıktan korkan bir çocuk gibi ikna edebilirsiniz. Ne duymazdan gelin ne de sizi etkisi altına almasına izin verin. Uygulamayı da yineleyin dilerseniz.

Sevgiyle...
 

denis22

Kayıtlı Üye
Katılım
31 Ağu 2012
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Cevapladığınız için çok teşekkürler. Düne kadar can-ı gönülden istediğim ve istemekte emin olduğum şey nasıl olduysa mektuptan sonra tereddüt oldu. Anlayamıyorum hatta 21 gün beklemeye dahi tahammülüm yoktu.

Öyle ki bu teredüt, somut bir örnekle anlatabilirsem. Örneğin o kırmızı istediğim çok güzel arabayı alacağım ama onun öncesinde de o araba parasına bana emeği geçen birinin ihtiyacı var yad a vs. Önümde iki seçenek var. Ya yıllardır istediğim arabadan vazgeçmeliyim ya da o insanı görmezden gelmeliyim. Her iki seçenekte acaba var. Hangisinde pişmanlık ya da mutluluk var...


Ya da beraber yaşadığınız anneniz olsun. Aynı zaman da aşık olduğunuz, yıllardır bir türlü kavuşamadınız biri var. Evlenip uzaklara giderseniz. Annenizi bırakmış olmanın vicdanı yada pişmanlığı. Kalırsanız da en büyük hayalinizden vazgeçmenin acısı pişmanlığı gibi. Değişik böyle tuhaf bir şey, dileğime tam yaklaştığımı hissettiğim anda oluşan garip, cesaret kırıcı içine vicdanı mı nedir anlamdığım bir hissin eklenmesi...


Bu normal mi yani? Demek istediğim hayat bize bişeyler verirken. Yani korkularım isteğime ulaşırken başkasını üzmek mi veya her şeyin bambaşka olması mı bilemiyorum ya da bilinç altımın tuzağı mı? Dileğim gerçekleşirken bana ya da başkasına zarar gelmeden üzülmeden gerçeleşsin istiyorum. Ondan yaktım cesaret edemedim. Neden böyle oldu hala şaşkınım. Tüm bunların yorumu cevabı varsa sizden ümitle bekliyorum.



Selamlar
 

alin

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ara 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
338
Konum
İstanbul
Bu durumlarla ilgili açıklamaları, özellikle ego kodları ve bilinçaltı ile ilgili konulardan okumalısınız, cevabını oradan görebilirsiniz. Bir örnek link okumanız için: http://www.gizlimabet.com/threads/2...m-ama-bir-şeyler-yanlış-gidiyorsa-Ego-kodları devamında kuantum ve farkındalık konularına göz atabilirsiniz. Bilinçaltını ve kodları anlayabileceğiniz linkler mevcut.


Tekrar özetlemek gerekirse, siz uygulamayı tam yapmışsınız.Dileğinizi çekebilmek için bilinçaltı düzeyinizde bu çekime hazır kişi oluyorsunuz. Bilinçaltı değişimden nefret eder çünkü her kodun değişimi o kodun ölümü gibidir, yenisine yer açmak için...İşte tam da bu sıra, size vesveseler verebilir. Siz de onu kendi eminliğinizle oyalayacaksınız ve odak değiştireceksiniz. Değişmekten her ne kadar nefret etse de her gün zaten değişik bir güne uyanıyoruz, birbirinin aynı da görünse...Akan bir nehirde, aynı suda iki kez yıkanılmaz. Farkındalık ve kuantumdaki bahsettiğim konuları okursanız, daha iyi anlayacaksınız. 5 yaşında bir çocuk düşünün, bazen öylesine gereksiz inat eder ağlar ki dilediğini bile alsa devam eder hırçınlığı. Biz ne yapacağız ? Kendimizden emin bir şekilde odağını iyi şeylere ( kendi odağımızı işin sonucundaki iyiye güzele) yönlendireceğiz. Taviz vermek, geri dönmek olmadan. Yeter ki istediğiniz şeyden emin olun.

Sevgiyle...
 

denis22

Kayıtlı Üye
Katılım
31 Ağu 2012
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Hayret ne kadar etkilendiysem dudaklarım uçukladı

İçimizdeki çocuğu ikna edemezsek birşey olur mu yada onu ikna etmeninin sınırlı bir süresi var mı?Ve mektup yazdıktan sonra doğru yolda ilerlediğimizin işareti olarak korkularımızdan başka neler yaşarız...


selamlar....
 

semra776

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Ocak 2013
Mesajlar
2
Tepkime puanı
1
Tüm arkadaşlara merhaba diyorum.. Bilinçaltı gerçektende değişime direndiği için( daha doğrusu bu direnci egomuz sağlıyor.).Telkin yöntemi bu yüzden bilinç düzeyinde çok uzun zaman uygulanırsa işe yarıyor gerçekten..Ben yaklaşık 1 yıl kadar önce bilinçaltı telkin metoduyla hayatımda imkansız gibi görünen bir meseleyi (kendimde oluşturduğum kökten bir değişiklik sayesinde) halletmiştim.
 

URUMHAMATAHAYİL

Yönetici
Katılım
5 Haz 2008
Mesajlar
7,097
Tepkime puanı
4,972
İş
Wellness Antrenör/Psikolog/ Sosyolog
Niyet mektubu
Şimdi bahsedeceğim uygularken fazla zamanınızı almayacak ve şayet inanarak, doğru enerjiyi yayarken yaparsanız ve ihtimali sizin yolunuzdaysa, kesinlikle niyetlerinizi olduracak bir uygulama.

Önce olmayan niyetlerinizi şu an düşünün ve duyumsayın, hani yılan hikayesine dönen, yerinden oynaması mümkün görünmeyen dileklerinizi. Bir şeyi fark ettirmek istiyorum size, o dileği ilk istediğiniz anı ve her aklınıza gelen anı hatırlayın duygularınız nasıldı ona karşı? Şayet zaten olmak için yola koyulmamışsa cevap genellikle şöyle olur; Aklıma geldikçe istiyorum vs. ama duygu durumum biraz umutsuz ya da aklıma geldikçe içim sıkılıyor, hatta çoğunluk demoralize olduğunu hatırlayacaktır. İşte tam bunu tersine çevirebiliriz.

Öncelikle pozitif ve rahatsız edilmeyeceğimiz bir duygu halinde olduğumuz anı yakalayalım. Değilsek olduralım. Yalnızken olmasını tercih edin. Mümkünse deniz tuzu ya da kaya tuzu ile ovalanarak duş alın, değilse sadece duş alın. Bir kaç dakikalık gerinme, miskinlik anı, dans severseniz dans edin ya da müzik dinleyin. Hiç biri olmazsa gülümsetecek anılara yönlenme, sizi rahatlatıyorsa meditasyon, yakacağınız bir tütsü vs. Kati uygulama yöntemi yok, tek koşul var zoraki değil, içten gülümser anı yakalamak. Siz nasıl iyi hissedebilirseniz onunla başlayın. Yakaladınız mı ya da önce yakaladığınız anı mı beklediniz, tamam hemen uygulamaya koyulalım. Bir kağıt, kalem malzemeler bu. Başlıyoruz kutumuzun niyet kısmını yazmaya.

Ne diliyoruz, genel isteklerle örnek verelim, başına niyet mektubu dilek kutusu vs vs isterseniz size özel olan bir şey yazın. Bu uygulamanın yegane koşulu, sizi istekli keyifli yazmaya yönlendirme.
Diyelim ki niyetimiz ev. Büyük harflerle EV yazıyoruz, altına da kısa öz ama net açılımını yazalım örneğin; deniz gören, şu büyüklükte, şu tarz eşyalarla dolu bir ev diliyorum ama bunu daha da netleştirin, hem hayalinizi daha belirginleştirmek adına hem de dilediğiniz şeyde eksik kalmaması adına. Ev benim adıma, şu bölgede, sadece pozitif anlar, mutluluklar yaşadığım ve hayallerimin evi dediğim bir ev.Ona sahip oldum şükürler olsun vb. tarzı yazıyoruz. Araba diyelim size örnek olması için vereyim.

ARABA kullanım hakkıyla bana ait, lüks, konforlu, sorunsuz bir araba. Güzel günlerde sağlıkla kullanıyorum (biniyorum) .Hayatımın arabası diyebildiğim arabamda, çok güzel anları yaşıyorum.(arabanı hayal et içinde olduğunu ve anılarını duyumsa)
Mümkünse arabanın bir resmini kağıda yapıştırabilirsiniz.Bir test sürüşü önceden yapabilirsiniz, mesele o arabaya sahip olduğunuz andaki ruh halini yakalamak.

Listeyi çok uzun tutmayın, bir kaç niyet yeterlidir. Şayet benim inanç sistemim, o denli kuvvetli değil diye düşünüyorsanız, bu uygulama da zarar görebileceğinden, daha ortalama şeylerle de başlayabilirsiniz. Ancak şunu belirteyim, engel olan sadece siz olursunuz, yoksa dilediğiniz, yolunuzda olan her şey gerçekleşebilir buna emin olun...
Tek tek yazdınız ve parantez açıp duygu durumunuzu size hatırlatacak kısa notları eklediniz, parantezde nasıl da mutluyum dilediğim tabloyu da salonun ortasına asmışım, şu bu gibi kısa duygu durumu için hatırlatmalar yaptınız.

Gülümsemenize devam ederek niyetlerinizi bitirin, şayet duygu durumunuz düşerse erkenden bitirin, uzun tutmayın cümleleri. Asıl olan onu kaybetmemek. En altına da artık bunlara sahip olduktan sonraki ruh halinizle, hani olmuş ama şükrünüzü ediyorsunuz özelliğiyle not düşün, kısa bir paragraf olabilir. Büyükçe harflerle yazın. Kendi örneğimi verebilirim, siz dilerseniz kendinizinkini yaratın...

BÜTÜNÜN VE BENİM HAYRIM İÇİN, YÜKSEK BENLİĞİMİN YARDIMLARIYLA, YARADANIN İZNİYLE, ARTIK BUNLARIN HEPSİ ÇOK HIZLI GERÇEKLEŞTİ. MEMNUNİYETLE VE ŞÜKÜR EDEREK TADINA VARIYORUM. AKLIMA GELEN, GELMEYEN DİLEKLERİM YA DA DAHA HAYIRLILARI, BÜTÜNÜN DE HAYRIYLA, İNANILMAZ BİR HIZLA GERÇEĞE DÖNÜŞTÜ.

Şimdi bu yazıyı en az 3 defa sesli inanarak gülümseyerek okuyun. Ayakta okursanız etkisi artacaktır. Dilerseniz bir zarfa, dilerseniz sadece katlayarak yastığınızın altına koyun. En az 21 gün boyunca orada kalsın, dileyen 40 güne kadar uzatabilir. İnancınızdan uzaklaştığınız anlarda bir kez daha açıp okuyun, gece yattığınızda aklınıza gelecektir içindekileri yeniden düşünerek uyuyun. Gün içinde mektubu düşünün bilinçaltı tüm yazıyı hatırlayacaktır.Bu süreyi tamamladık artık zihninizde tutmayın.
Şöyle örnek vereyim, markete gittiniz sipariş verdiniz, ben eve gidiyorum 1 saat sonra eve siparişleri getirin dediniz. Çarşıda başka işlerinizi hallettiniz eve döndünüz, yapacağınız tek şey markete gitmek siparişi vermek ama o 1 saat içinde evde hazır beklemek olur. Acaba market getirmez mi parayı da aldı ya inkar ederse demezsiniz. Geç kaldığında aksilik mi oldu diye tekrar gidebilir ya da telefon açabilirsiniz ama eminsiniz ki o sipariş eninde sonunda gelecek. Çırak alıp siparişleri yemiş olmasın diye düşünmezsiniz. :) İşte bu eminlikle yapmanız gereken. Ne istediğinizden emin olmak, şartı oluşturmak, siparişi vermek ve son tahlilde de onu beklemek ama o 1saat boyunca her saniye, ya olmazsalar beyninizde tur atmaz, aynısını bunda da yapın.

Şimdi bu zaman dilimi bittikten sonra, bu kağıdı kaldırın bir daha uzun süre bakmamak üzere. Küçük bir kutu yapıp atabilirsiniz, hatta kutuya bir delik açıp postalamış gibi düşünebilirsiniz. Emin olduğumuz siparişi veriyoruz ne de olsa. Süre dolduktan sonra aklınıza gelebilir ancak gerekli olan kodlama oluştu, ortada kalmasına gerek yok. Ta ki niyetleriniz gerçekleştiği an yakın atın vs. fark etmez. Kimi niyetler hem şartların olgunlaşması hem de inancımız o şartları beklerken etkilendiğinden uzun sürebilir.Bir yalıda yaşamak istiyorsunuz evren size o gün de verebilir çok uzun yıllar sonrasında da ama özünde niyetiniz ne ise onu oldurmanın yolu var mıdır evet bu tür inançla yapılan uygulamalardır.

Alıntı değildir kuantumla ilgili derlemelerle kendi uygulamam. Şimdi ne oldu, neler gerçekleşti bununla elbette söylenmez siz de söylemeyin kimseye, size özel kalsın bu uygulama sitemize özel olsun :). Uygulama o uygulama bu uygulamaya benzer taraflar gösterebilir, zaten birikimi olan herkes bilir üç aşağı beş yukarı aynı amaca yönelik hepsi. Ancak inanın işe yarıyor.
Olur mu bile diye sormadan alıp, inanıp uygulayın …Atladığım yerler varsa sorabilirsiniz.İyi forumlar…


Çok güzel bir yöntem,uygulama :) Sana çok teşekkürler Alin :) Forumdaki çoğu kişinin derdine deva oldun :) :)
 

alin

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ara 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
338
Konum
İstanbul
Sayın denis222, ben bu uygulamayı çok da işin içine bilinçaltı vs. katmadan yazdım çünkü zaten doğru uygulandığında ve inanarak yapıldığında dışarıdan mani olacak şeyleri engelliyor bu uygulama.

Örneğin 21 gün en az yastığın altında kalması, o süreçte ara ara hatırlama ya da kısmen okuma. Bilinçaltının savaşını görmeden de işliyor bizim inançlarımıza bu süreyle birlikte. Yine örneğin, en mutlu, en inançlı, en kuvvetli rezonans halinde yapın diyoruz, yani inançsızlığı ve isteksiz gibi olma durumunu da dışarı yolluyoruz. Doğru yolda gittiğine dair mesajlar mutlaka gelir ya da henüz o enerjiyi yaymadığınıza dair. Farkındalık burada çok işimize yarayacaktır, o mesajları okuyabilme adına, evrenin sinyallerini görebilme adına. Yalnız şu da var, bunlardan hiç haberi olmayanlar da uygulayamaz mı olur elbette, oluyor da. Yeter ki şüphelerle irdeleme olmasın, oldu mu olur mu acaba denilmesin...

Sayın semra776, söylediğiniz doğrudur, birden çok hatta ne kadar blokaj varsa hepsi bilinçaltı düzeydeki değişimle kökten halledilebilir. Tek dileğim bunu çok daha fazla kişiye ulaştırıp, deneyimletebilme.

Sevgiyle...
 

Sistem X

Banlı Kullanıcı
Katılım
21 Ara 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
5
Baştan sona okudum, bir sorum var şimdi.

Kuantumun, olumlamanın gücünü biliyorum, ben bunu meslek seçiminde yapacağım . Olmak istediğim meslek için şu an şartlar uygun değil, hatta bu şartların uygun olması için benim yeniden dünyaya gelmiş olmam gerek .. Bunun gerçekleşme oranı %00.0001. Yani elimde olmayan, değişme ihtimali bile olmayan sorunlar yüzünden, istediğim mesleği yapamayacağım. Kuantum bunu gerçekleştirebilir mi ? Düşünce gücü gerçekten kaderi yenebilir mi ? Bu benim 20 yıllık hayalim ... Bu isteğimden başka bir meslek yaparsam, ben hayatım boyunca doğru düzgün mutlu olamam kolay kolay. Kuantum gerçekten bu kadar güçlü mü .. ?
 

alin

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ara 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
338
Konum
İstanbul
Siz inanırsanız her şey mümkündür. Shakespeare 40 yaşından sonra, tüm yaşantısının gidişatını ters çevirip yollara düşmüş, tiyatrolarda temizlik yaparken kendini keşfetmiş ve sonuç malumunuz....

Yalnız, siz zor olacağına inanırsanız, zordur. Biz ne inancıyla doldurmuşsak benliğimizi, duygularımızı, hislerimizi doğrudur. Evrenin işleyişiyle ilgili bir sorun yok, siz hazır olabilir misiniz? Şüphe götürmeden o kişi olabilir misiniz? Zamanım geçti diye ahlanmadan, gerçekten o kişi olabilir misiniz? Bundan dolayı her şey sizde bitiyor denilmesi.

Ayrıca şu duygu durumunu da doğru bulmamaktayım. Ben şu kişi olmazsam mutlu olamam da bir koddur, gerekli görmediğim bir kalıptır. Biraz daha farkındalıkla bakabilmeliyiz ne olduğumuza, nerede olduğumuza.

Mutluluk anların örgüsüdür. Yolunuzu anlayarak gittiğinizde belki de bambaşka kapılarda, daha farklı mutluluk kapıları olacak ya da çok istiyorum ama imkansız dediklerimiz olabilecek. Sizin tercihlerinizle, sizin kendinizi işlemenizdir hayatınız. Dışarıdan ne der isek afaki görüş olacaktır. Ama söylediğim gibi, biz ne olduğumuza inanmışsak, o olabiliriz.

Sevgiyle...
 

Sistem X

Banlı Kullanıcı
Katılım
21 Ara 2012
Mesajlar
95
Tepkime puanı
5
Siz inanırsanız her şey mümkündür. Shakespeare 40 yaşından sonra, tüm yaşantısının gidişatını ters çevirip yollara düşmüş, tiyatrolarda temizlik yaparken kendini keşfetmiş ve sonuç malumunuz....

Yalnız, siz zor olacağına inanırsanız, zordur. Biz ne inancıyla doldurmuşsak benliğimizi, duygularımızı, hislerimizi doğrudur. Evrenin işleyişiyle ilgili bir sorun yok, siz hazır olabilir misiniz? Şüphe götürmeden o kişi olabilir misiniz? Zamanım geçti diye ahlanmadan, gerçekten o kişi olabilir misiniz? Bundan dolayı her şey sizde bitiyor denilmesi.

Ayrıca şu duygu durumunu da doğru bulmamaktayım. Ben şu kişi olmazsam mutlu olamam da bir koddur, gerekli görmediğim bir kalıptır. Biraz daha farkındalıkla bakabilmeliyiz ne olduğumuza, nerede olduğumuza.

Mutluluk anların örgüsüdür. Yolunuzu anlayarak gittiğinizde belki de bambaşka kapılarda, daha farklı mutluluk kapıları olacak ya da çok istiyorum ama imkansız dediklerimiz olabilecek. Sizin tercihlerinizle, sizin kendinizi işlemenizdir hayatınız. Dışarıdan ne der isek afaki görüş olacaktır. Ama söylediğim gibi, biz ne olduğumuza inanmışsak, o olabiliriz.

Sevgiyle...

Şimdi bu mesleği yapmasam, başka bir meslek yapsam, belki bundan daha çok para kazanacağım ama başka mesleği bu kadar para kazanacağımı tahmin edemem, işin sonu belli değil. Ama sevdiğim, istediğim mesleği yaparsam, hem istediğim meslek, hem de olmak istediğim kişi olurum, hem de kararlı bir şekilde paramı kazanırım. Yani bilmiyorum, durum çok karışık, olmaz denilene kadar şansımı deneyeceğim. Bu geceden itibaren yapacağım, bakalım sonuçlar ne olacak...
 

biard

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Eki 2011
Mesajlar
311
Tepkime puanı
7
Merhaba. Yazının sonuna parantez içinde "yüksek benliğimin yardımıyla ve tanrının izniyle isteğim gerçekleşti şükürler olsun." bölümünü yazmayı unuttum. Daha sonra sesli okurken söyledim. Ve isteklerim çok uç şeyler. Hayatımı etkileyecekler. Bu yüzden yazarken değil ama sonra biraz olumsuz düşünce durumu oldu. Bunlar sorun yaratır mı? Teşekkürler.
 

URUMHAMATAHAYİL

Yönetici
Katılım
5 Haz 2008
Mesajlar
7,097
Tepkime puanı
4,972
İş
Wellness Antrenör/Psikolog/ Sosyolog
merhaba. Yazının sonuna parantez içinde "yüksek benliğimin yardımıyla ve tanrının izniyle isteğim gerçekleşti şükürler olsun." bölümünü yazmayı unuttum. Daha sonra sesli okurken söyledim. Ve isteklerim çok uç şeyler. Hayatımı etkileyecekler. Bu yüzden yazarken değil ama sonra biraz olumsuz düşünce durumu oldu. Bunlar sorun yaratır mı? Teşekkürler.

Konuya asıl cevap vermesi gereken ben değilim ama yazayım . :)

Bu gibi uygulamalarda asıl şey niyettir.Siz o sondaki cümleyi yazmadınız diye dilekleriniz gerçekleşmez gibi bir sorun oluşmaz.Siz yaparken büyük bir inanç ve niyet ile yaparsanız dileğiniz gerçekleşir. :) Niyet ile kastettiğim şey olmasını istediğiniz şeye inanmak,istemek vb.'dur kısaca. :)
 

alin

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ara 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
338
Konum
İstanbul
merhaba. Yazının sonuna parantez içinde "yüksek benliğimin yardımıyla ve tanrının izniyle isteğim gerçekleşti şükürler olsun." bölümünü yazmayı unuttum. Daha sonra sesli okurken söyledim. Ve isteklerim çok uç şeyler. Hayatımı etkileyecekler. Bu yüzden yazarken değil ama sonra biraz olumsuz düşünce durumu oldu. Bunlar sorun yaratır mı? Teşekkürler.

Sayın biard, evet söylendiği gibi niyet çok önemlidir. İnanç, niyet ve salıvermek çok önemli basamaklarıdır. Yazı bittiği ana kadar olumsuz duygu durumu oluşmadıysa, sonrasında size vesvese veren bilinçaltını, zaten nötralize etmek için o en az 21 gün uygulamasını ekledim. Yani sadece mektup gibi olan çok uygulama var ama bir çoğu denememde, bilinçaltı karşı tez kurmaya başladığında, inançta da düşüş yaşanıyordu. Siz şayet sonrasında acaba olmaz ki vb. diyorsanız, bir devam edin. Mektup, sabah akşam yastığa başınızı koyduğunuzda, zamanla pozitif duygu durumuna bırakmazsa, çok güçlü negatif kalıplarınız var demektir. Aynı dileklere zemin hazırlayacak, daha çabuk inanacağınız şeyler koyabilirsiniz. Ancak dediğim gibi zamanla negatif düşünceniz kalkarsa her mektubu hatırladığınızda, devam edin üstüne gidin.

Bazı çok önemli ve uzak gelen durumlarda, işler rayına oturur ancak bir mektup daha aynı duruma gerekebilir, bunu da zaman gösterir. Aslında engel olan, sizin acabalarınızdan başka hiç bir şey yok. Tam inanarak uygulama, tam olumlu sonuç getirecektir.

Sevgiyle...
 

Özlemi özled

Banlı Kullanıcı
Katılım
6 Ara 2010
Mesajlar
383
Tepkime puanı
22
Konum
İstanbul
İş
DiÄŸer
Sevgili alin ben bu dediğiniz şekilde yaptım, gerçekleşiyor çok kısa zamanda oldu üstelik herkese tavsiye ederim gerçekten
 

alin

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ara 2010
Mesajlar
723
Tepkime puanı
338
Konum
İstanbul
Sizin de gerçekleşmesine çok mutlu oldum. Her olumlu sonuç, daha da umut olsun hepimize. Dilerim yeni, güzel, hayırlı çekimleriniz olur.

Sevgiyle...
 
Üst