Antisosyal Kişilik Bozukluğu

Pantea

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Eyl 2008
Mesajlar
921
Tepkime puanı
81
Bireyin başkalarının haklarına ve kurallarına sürekli olarak saygısızlık etmesi, saldırıda bulunması Nedir?

Bireyin başkalarının haklarına ve kurallarına sürekli olarak saygısızlık etmesi, saldırıda bulunması ve buna bağlı olarak gelişen davranışlara verilen isimdir. Genelde erkekler arasında daha fazla görülür. Pek çok araştırmacı antisosyal kişilik bozukluğunu ve sosyopat kişiliğini aynı anlamda kullanırlar, aralarında ki fark bütün sosyopatların antisosyal kişiliği olduğu, fakat her antisosyal kişinin sosyopat olmayacağı gerçeğidir. Araştırmalar bu hastalığın temelinde genetik etkenler olduğunu göstermektedir. Fakat aynı zamanda sürekli uyuşturucu kullanımı ve kötü aile ortamı (karışık, ihmalkar, sert ve saldırgan aileler) bu hastalığın oluşması riskini arttırmaktadır.

Antisosyal kişilik bozukluğu insanlara bağlanma konusunda başarısızlık yaşamak demektir. Başka insanlar sadece sağladıkları fayda için gereklidir. Antisosyal kişiler genelde hastalıkları olduğuna inanmaz ve sorunun ya başka insanların kendisini kabul etmeyi becerememelerinde yada başkalarının özgürlüğünü kıstılamayı istiyor olmalarında yatar.

Sadece kendilerine inanırlar ve çevrelerinde zarar verecek yada küçümseyecek kimse olmadığında en rahat hissederler. Dünyayı tehlike ve hayal kırıklığı ile dolu bir yer olarak görürler. Dolayısıyla sürekli kötü niyetli ve acımasız insanların kendisini kullanmasına, suistimal etmesine ve elindeki her şeyi alıp yoksun bırakmasına karşı korunmak zorunda hisseder. Diğer insanları hep kontrol etmeye çalışan ve zarar vermek isteyen varlıklar olarak görür. Antisosyal kişilik bozukluğu olan insanlar başka insanların elinde ki gücü alması gerektiğine inanır böylece hiç kimse bu gücü kendisine zarar vermek için kullanamaz. Diğer taraftan yönetici olmayan yada kontrol etmeyen insanları kullanılmaya açık, zayıf ve savunmasız olarak düşünürler.

Eğer antisosyal kişilik problemleriniz varsa başkaları sizi duygusal olarak soğuk ve duyarsız olarak görürler. Belki cazibeli görünebilirsiniz ama insanlar sizin bencil ve hesapçı olduğunuzu, içten olmadığınızı düşünürler. Ek olarak siz başka insanlara sadece size verdikleri yada kazandırdıkları için değer verirsiniz. Yaşamak için başkalarını manipüle etmek, aldatmak ve gereken her şeyi yapmak sizin için çok normaldir. Sonuç olarak antisosyal kişiler şüpheli ve hatta kanunlara aykırı davranışlarda bulunurlar, çünkü kuralların kendileri için geçerli olmadığına inanırlar.

Antisosyal kişiler genelde diğer insanları tehditlerle yada saldırgan yaklaşımlarla korkuturlar. Bağımsız olmaları kendilerine aşırı güven duymalarından ziyade başkalarına güvensizlikten kaynaklanır. Her hangi bir baskı, otorite karşısında (patron, polis yada benzeri kişiler) yada finansal problemler (vergi yada borçlar) karşısında öfkelenirler. Genelde başkalarına verdikleri zarar karşısında duygusuz ve umursamazdırlar. Bu acımasızlık insanlarla ve hatta sevdiklerini söyledikleri kişilerle olan ilişkilerinde bile esası oluşturur.

Eğer antisosyal kişiliğiniz var ise zayıf olmaktan yada kurban olmaktan korkuyor olabilirsiniz. Dolayısıyla çevrenizdeki kişilere üstünlüğünüzü ıspatlama ihtiyacı duyarsınız. Sizi kullandığını düşündüğünüz ve hatta sömürdüğüne inandığınız bir insana karşı kendinizi korumak için zalim ve insafsız olursunuz. İlişkilerinizde sadık kalmak, duyarlı olmak ve dürüst olmak konusunda zorluk yaşarsınız. Bu kişiler genelde dikkatsiz ve atılgandır; örneğin tehlikeli araba kullanmak gibi riskli işlere girişirler. Umursamazlığın bir sebebi içindeki boşluk hissini yok edebilmek için heyecan ve adrenalin arttırıcı aktivitelere ihtiyaç duyuyor olmasıdır.

Belirtiler
  1. Düşünmeden ani hareketler ve doğabilecek sonuçlara karşı umursamazlık
  2. Kişisel çıkar yada zevk için yalan söyleme, aldatma ve kanunsuz işler yapmak
  3. Başkalarının duygularını umursamamak, empati yapmamak
  4. Sinirlilik, saldırganlık ve şiddet uygulamak
  5. Güvenlik yada sorumluluk üstlenmek gibi konulara tamamiyle kayıtsız kalmak
  6. Acıma duygusunun olmaması

Tedavisi

Antisosyal kişilik bozukluğu olan kişiler genelde çevrelerinde ki kişilerin zoru ile psikologa yada psikiyatriste gelirler. Eğer kişi sorunlarının nedenini başkalarında görmeye devam ederse ve sorumluluk almayı reddederse tedavinin süresi uzayabilir. Kişilik hastalıklarının erken yaşlarda gelişiyor olması ve insanların kendilerini bu hastalık ile tanımlıyor olması tedavinin çözümünü zorlaştırmaktadır. Tedavinin başarılı olabilmesi için kökleşmiş davranış şekillerine, yaklaşımlara, bakış açılarına, ilişki yapılarına ve kişinin kapasitesine bakılması gerekir.

Bu hastalarda dikkat edilmesi gereken en önemli etken uyuşturucu ve alkol kullanımıdır. Bazı durumlarda madde bağımlılığı ve kullanımı kişilerin antisosyal davranışlar geliştirmelerinde temel etken olabilir. Bu durumda kişinin madde bağımlılığını bırakması kişinin iyileşmesinde önemli bir adım olabilir.

Antisosyal davranış bozukluğunda kullanılabilecek her hangi bir ilaç bulunmamaktadır. Fakat bazı semptomlar ve davranışlar için doktor gözetiminde ilaç kullanımı önerilebilir. Örneğin saldırgan davranışlar için antidepresan kullanımı gibi. Fakat hatırlatmak gerek, antisosyal kişiler ilaç kullanımına sıcak bakmayabilir ve ilaç almayı reddedebilirler.

Çiğdem Alper, MA
Psikoterapist
 

Ms.Owl

Kayıtlı Üye
Katılım
4 Nis 2012
Mesajlar
11
Tepkime puanı
2
Konum
Ankara
Her zaman kendimi antisosyal olarak tanimlardim ama bu yaziyi okuduktan sonra, sadece yalnizligi seven birisi olduguma karar verdim. :)
Tesekkurler guzel bir yazi
 

Zeyna

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Ocak 2009
Mesajlar
330
Tepkime puanı
60
Konum
İstanbul
İş
yönetici
Çoğu kişi Antisosyal teriminden yola çıkarak , fazla sosyal olmayan ,sosyal çevrelerle, insanlarla rahat iletişim kuramayan içine kapanık kendini toplumdan dışlamış insanlar gibi algılıyorlar . Aslında arkadaşım pantea nın da bilgilendirdiği üzere bunun tam tersi bir durum. Paylaşımı için tşk.

Ek olarak bu konuyla ilgili bende okuduğum bir makaleden küçük bir paraf eklemek istiyorum.

Antisosyal Kişilik Bozukluğu, halk arasında "psikopat" diye tarif edilen kişilerin gösterdikleri davranış bozukluklarıyla tanımlanabilen bir kişilik bozukluğudur. Bir bireyin 15 yaşından itibaren sürdürdüğü, başkalarının haklarını yok sayma ve başkalarının haklarına saldırma şeklinde gelişen kişilik bozukluğudur. Suça ve tutuklanmaya yönelik davranışları devam ettirme, yasalara ve toplum kurallarına başkaldırı, zevk için veya kendi çıkarı için huzur bozma, saldırganlık, sorumsuzluk, vicdan duygusunun yokluğu, yetersizliği, başkalarına zarar vererek zevk aldığında dahi kendini haklı çıkaracak bir model oluşturma şeklinde gelişen bir bozukluktur. Bu kişiler gergin, huzursuz, öfkeli, umursamaz, acımasız, bencil ve sadistiktik. Başkalarına zarar verdikleri gibi kendi bedenlerine de kesici ve delici aletlerle izler bırakırlar. Alkol ve madde kullanımı bu grupta yüksektir.

Alıntı
 

Selinela

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Mar 2013
Mesajlar
57
Tepkime puanı
20
O zaman bizim içine kapanık çekingen olarak tanımladığımız asosyal kişiyi daha doğru şekilde nasıl tanımlarız ? Bunun psikolojide özel bir ismi var mı?
 

ikbal1505

Guest
Katılım
5 Tem 2010
Mesajlar
606
Tepkime puanı
144
O zaman bizim içine kapanık çekingen olarak tanımladığımız asosyal kişiyi daha doğru şekilde nasıl tanımlarız ? Bunun psikolojide özel bir ismi var mı?

Bu aşağıda yazanlar sizde olan özellikler ise çekingen kişilik bozukluğu olabilir.
Çekingen Kişilik Bozukluğu

Genellikle genç erişkinlik döneminde başlayan toplumsal içe kapanmanın, yetersizlik duygularının olduğunu, olumsuz değerlendirilmeye aşırı duyarlılığın olduğu, sevildiğinden emin olmadıkça insanlarla ilişkiye girmeme, eleştirilecek, beğenilmeyecek, dışlanacak olma korkusuyla kişilerarası ilişkilerden kaçınma, toplumsal durumlarda eleştirileceği dışlanacağı üzerine kafa yorma, kendisini toplumsal yönden beceriksiz hissetme, mahçup düşme endişesinden dolayı yeni etkinliklere katılmama gibi özellikler gösteren bir rahatsızlıktır.
 
Üst