aris
Kayıtlı Üye
Saf akla sahip olan, hatta saf akıl kütlesi olan varlıklar, istedikleri an istedikleri yerde olabilecekleri gibi, tüm hayatlarını da insanlar gibi «bilgi elde etmek» için ziyan etmezler. İstedikleri bilgilere ulaşmaları oldukça kolay ve hızlıdır. Ve elde ettikleri bu bilgiyi, buna sahip olmayan ve sahip olma imkanı da olmayan biz insanlarla paylaşmak Dünya dışı varlıkların Dünya’yı ziyaret etmelerinin en önemli amacıdır.
Üstün akıl sahibi bu canlılar, bencillik gibi insana has ilkel duygulardan da oldukça uzaktırlar. Bu nedenle Dünya’yı ziyaret ederek «seçtikleri bazı insanlara» sahip oldukları bilginin bir kısmını nakletmeleri oldukça olağandır. Buradaki amaç insanın gelişmesine ve daha üstün bir uygarlık seviyesine gelmesine yardımcı olmaktır. Böyle bir amaç, ancak biz insanlar gibi bencil ve ilkel canlıları korkutur.
Defalarca belirttiğimiz gibi, saldırganlık ilkelliğin sembolüdür ve Dünya’ya yapılan bu ziyaretlerin amacı insanlara zarar vermek değildir. Ancak bu varlıklar, insanlar, insanlığın bile gereklerini yerine getiremez duruma geldiklerinde, gerçek manâ da «üst makamlardan» almış oldukları emirler doğrultusunda toplumları yok etmek zorunda kalmışlar ve bu günahkar toplumların tümüyle yok edilişlerinde kilit rol oynamışlardır. Ancak yine de, felaketlerin öncesinde «seçilen» bazı insanları uyarmış ve bu insanları felaketten kurtarmışlardır. Bu konu, eserimizin Yok edilen Kavimler bölümünde Kur’an’ın ayetleri ışığında uzun uzun incelenecektir.
Ancak, öncelikle bu ziyaretler sırasında ne şekilde bilgilerin verildiğinden ve bu bilgilerin kimlere ne şekilde aktarıldığını incelemek gerekmektedir.
alıntı
Üstün akıl sahibi bu canlılar, bencillik gibi insana has ilkel duygulardan da oldukça uzaktırlar. Bu nedenle Dünya’yı ziyaret ederek «seçtikleri bazı insanlara» sahip oldukları bilginin bir kısmını nakletmeleri oldukça olağandır. Buradaki amaç insanın gelişmesine ve daha üstün bir uygarlık seviyesine gelmesine yardımcı olmaktır. Böyle bir amaç, ancak biz insanlar gibi bencil ve ilkel canlıları korkutur.
Defalarca belirttiğimiz gibi, saldırganlık ilkelliğin sembolüdür ve Dünya’ya yapılan bu ziyaretlerin amacı insanlara zarar vermek değildir. Ancak bu varlıklar, insanlar, insanlığın bile gereklerini yerine getiremez duruma geldiklerinde, gerçek manâ da «üst makamlardan» almış oldukları emirler doğrultusunda toplumları yok etmek zorunda kalmışlar ve bu günahkar toplumların tümüyle yok edilişlerinde kilit rol oynamışlardır. Ancak yine de, felaketlerin öncesinde «seçilen» bazı insanları uyarmış ve bu insanları felaketten kurtarmışlardır. Bu konu, eserimizin Yok edilen Kavimler bölümünde Kur’an’ın ayetleri ışığında uzun uzun incelenecektir.
Ancak, öncelikle bu ziyaretler sırasında ne şekilde bilgilerin verildiğinden ve bu bilgilerin kimlere ne şekilde aktarıldığını incelemek gerekmektedir.
alıntı