"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Zaman yolculuğu fenomeni...

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan exotic
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

exotic

Banlı Kullanıcı
Merhaba herkese... okuduğum bi kaç bilimsel kitapta ve izlediğim bazı videolarda bu gün zaman yolculuğu fenomeninin bilim adamları, kuramsal fizikçiler, bilim kurgu yazarları, büyük üniversitelerin alanında uzman profesörleri v.s tarafından çok yakında takip edildiğini öğrendim... fenomenin gerçekliğinin kanıtsal olarak farkına vardım ve ben de inanıyorum.. einstein`ın genel görelilik ve kütle-çekimi teorileri bunu çok iyi açıklıyor.Bu kuramsal formülleri " Zaman Makineleri " isimli bi kitapta görmüştüm. şimdi ben soruma geleyim :

Zamanda yolculuk hem geçmişe hem geleceğe mümkünse, ve örneğin bir zaman yolcusu geçmişe gidip trafik kazasında kaybettiği annesini, kardeşini v.s o kazadan kurtarırsa bu dinimiz islama ters değil midir?? kaderi değiştirmekten farksız çünkü. islamı açıdan bi yaklaşımla bu açıklanabilir mi sizce ???


şimdiden herkese teşekkürler ..

sevgi ve ışıkla kalın :)
 
geçmişi değiştirmek fiziksel olarak imkansızdır. örneğin iki yıl önce ölen annenizi kurtardığınızda anneniz şuan yaşıyor olur. ve sizde onu kurtarmak için geçmişe gitmezsininz böylece o kazayı engellememiş olursunuz bu da bir paradoks yaratır yani kısır döngü. Geçmişe ya da geleceğe yolculuk sadece gözlem amacıyla yapılırsa bir derece mümkün olur. bununla ilgili daha fazla bilgiyi Eisten'ın izafiyet teorisini araştırarak bulabilirsiniz.
Ve sizden ricam "dinimiz islam" değil "Benim dinim islam'a" yazmanız çünkü dikkat ederseniz bu sayfada bir çok farklı dinde insan var.
 
o konuda özür dilerim.. ama zaman yolculuğu bir efsane bana kalırsa ve efsanelerde bi gerçeklik payı vardır..
 
olasılıklar . şimdi şöyle bir durum var , zaman görecelidir ve multiverse yani çok boyutlu bir evrende yaşıyoruz (kanıtlanmasa da ) . x bir kişi zaman makinesiyle (bu öyle basit bir makine olmayacak tabi bilindiği üzere) annesini kurtarmak için geriye döndüğünde , aslında o zaman çizgisinin gerisine gitmiş olmaz . başka bir zaman dilimine geçiş yaparak aslında başka bir evrene(boyuta) geçmiş olur . annesini kurtarsa bile geri döndüğünde annesi yaşıyor olmaz-olmayabilir. fakat diğer evrende yaşamaya devam eder . ede-bilir. bu benim görüşüm .
 
Zaman bana göre tek yünlüdür sadece gelecek , ancak kimi deneylere göre zamanı yavaşlatarak kısmen geleceğe gitmek mümkündür. Adını tam hatırlamasam da bir deneyde birbirine çok yakın 2 saatten ( 100 yılda 1 saniye sapcak ) biri yer yüzünde dururken diğeri ise çok hızlı bir uçakla dünyya çevresinde dönüyor ve sonra yan yana getirdiklerini az bi fark olsada uçakta olanın daha geri kaldığı fark ediliyor. Buna gör ışık hızına yaklaşan nesneler için zaman daha yavaşlar ancak bu sayede zamanda kısmen yolculuk mümkün olabilir.
 
geçmişi değiştirmek fiziksel olarak imkansızdır. örneğin iki yıl önce ölen annenizi kurtardığınızda anneniz şuan yaşıyor olur. ve sizde onu kurtarmak için geçmişe gitmezsininz böylece o kazayı engellememiş olursunuz bu da bir paradoks yaratır yani kısır döngü. Geçmişe ya da geleceğe yolculuk sadece gözlem amacıyla yapılırsa bir derece mümkün olur. bununla ilgili daha fazla bilgiyi Eisten'ın izafiyet teorisini araştırarak bulabilirsiniz.
Ve sizden ricam "dinimiz islam" değil "Benim dinim islam'a" yazmanız çünkü dikkat ederseniz bu sayfada bir çok farklı dinde insan var.

Konuyu okurken içimden bu cevabı yazacağımı geçiriyordum ama siz paradokstan tutunda ''dinimiz islam'' genellemesine kadar kelimesi kelimesine içimden geçirdiğim cevabı yazmışsınız. Konuya mesaj atmaya o kadar kendimi hazırlamıştımki bari bunu belirteyimde boşa gitmesin istedim :)
 
bence zaman makinesi olayı bilim kurgudan fırlamış ama bir o kadarda mümkün insanların düşünüpde yapamayacağı sınırlı şey var bence ancak şöyle bir şey var zaman bir nehir gibi akıp gitmiyor okudğum bir kitaptan alıntı yaparak "zaman düz bir çizgi üzerinde ilerlemiyor geçmiş bugün ve gelecek. aslında hepsi bir bütün ve iç içe .bütün iç içe kavramı anlatan bir kelime var AN . yani geçmiş şimdi ve gelecek AN'da . " ayrıca dinim islam olduğu için şöylede düşünmeden edemiyorum acaba bu makina icat edilse barışçıl bir amaçla mı kullanılır bence hayır ve allah bu kadar büyük bir gücü insanlara nasip eder mi onu da bilmiyorum icat edilmese bence yarardan çok zarar olurdu
 
geçmişe veya geleceğe gidilebilecek bir teknoloji olacağını kabul etsek bile bu sadece kaosa sebebiyet verirdi.çünkü herkes çalışmadan alın teri dökmeden para kazanmanın yoluna gidecekti.ör:sayısal loto toto, şans oyunları ,borsa vb. her şeyden zahmetsizce para kazanacaktı bu ise evrensel adalete uygun olmayacaktı.geçmiş veya gelecek kaderi değiştirebilecekti ki bu evrensel nizam ve intizamı bozacaktı sonuç ise ceza yani cehennem olacaktı .bunu bilen geçmişe veya geleceğe gitse bile başına gelecekleri bildiği için hiç bir şeye karışmaya cesaret edemiyecekti.zaten niyetler bilineceği için izin verilmeyecekti.yani bir teknolojiyi yapmanız bulmanız onu uygulayabileceğinizi göstermez ya izin verilmez ,yada siz cesaret edemezsiniz.bunlar benim inanç mantığımdan çıkarsamalarımdır.çünkü kuranı kerimde gelecekten bilgi çalmak isteyenlerin yani geleceğe gitmek isteyenlerin üzerlerine ateşli alevler gönderileceği belirtilmektedir.
 
Kişisel olarak şöyle bir şeye inanırım: Bir şeyi yapabiliyorsak, yapabildiğimiz içindir. Yani yapabiliyorsak, yapabiliyoruzdur. Yapamasaydık zaten yapamazdık... :D

Açıklayayım... Eğer zamanda yolculuk yapamazsak, ne olursa olsun asla yapamazsak bu şu demektir: Yaratıcı buna bu evrende bu insanlara izin vermemiş. Nitekim biz şu an başka boyutlara geçemiyoruz öyle değil mi? Şu an kuramsal fizikte bile mümkün değil atıyorum 6. boyuta gidebilmemiz. Demek ki zaten yapamıyorsak yapamıyoruz, yasak, kapalı, engellenmiş... Lakin eğer bir gün zamanda yolculuk yapabilirse insanoğlu, demek ki bu bir set, engel olarak konmamış demektir. Çünkü bu yaratıcının yarattığı doğaya aykırıysa, inandığınız şekliyle bunu yasaklaması ve olacaksa bile engellemesi gerekir. Ama engellemiyor. Aynı çok büyük bir doğal afet, sel, hortum olduğunda masum bebeklerin bile feci şekilde ölmesi gibi, bir annenin kendi çocuğuna işkence ederken engellememesi gibi... Yaratıcıyı hep kendimiz gibi bir insan gibi hayal ettiğimiz için böyle düşüncelere kapılıyoruz.

Kader de yaratıcının nizamı ise kaderi değiştirmek yaratıcının nizamını değiştirmek değil midir diye soruyorsunuz. Eğer insanoğlu kaderi bile değiştirebiliyorsa o zaman?... Cümlelerin devamını getirmek istemiyorum hassasiyet sahibi arkadaşlar olabilir lakin şunu söylemek istiyorum. Asıl amacımız kendi kaderimizi değiştirmek olmalı zaten, insan kendi kendine muktedir biri olursa gerçek insan, insan-ı kamil olmaz mı? Ben mi yanlış biliyorum, tasavvuf da söyler bunu.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst