"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Yaşadıklarım

phenomenon

Kayıtlı Üye
Merhaba arkadaşlar, öncelikle umarım konuyu doğru yere açmışımdır. Size yaşadığım bir takım olaylardan bahsetmek ve fikirlerinizi almak istiyorum, zira ben anlam veremiyorum.

Yazarken sanki aynı şeyleri tekrar tekrar yaşıyorum, ellerim terliyor, kalbim duracakmışçasına atıyor...

Herşey canımdan çok sevdiğim büyükannemin vefatıyla başladı. Kendisi beni büyüten insandır ve annemden çok onun emeği vardır üzerimde. Onun bu dünyadan ayrılışına kadar geçen sürede belki ailemden çok büyükannem ve büyükbabamla yaşadım. Kendisi çok uzun zamandır hastaydı ve en nihayetinde son nefesini verdiğinde de yanındaydım. Çok çok kötü birşey allah kimseye böyle acılar yaşatmasın.
Büyükannem vefat ettikten sonra, annem ve akrabalarla sabahladık. Benim başka bir odaya geçtiğim zaman annemin makas istediğini duydum. Odaya geçtiğimde saçından bir tutam kesmiş elinde tutuyordu, saklayacağını söyledi. Ailece İslam dinine mensubuz, ama öyle beş vakit namaz kılmayız doğrusunu söylemek gerekirse. Annemin yaptığı karşısında pek bilgi sahibi olmadığımızdan, bir şey de söyleyemedik. Engelleyen olmadı yani. Defin işleminden sonra annem bu saç tutamını, onun çene bağının içine koyarak sardı ve evde bir yere kaldırdı.
Defin işleminden bir kaç saat sonra odada oturuyordum ve salona doğru öylece bakıyordum. Büyükannemin yatak odasından çıkıp oturma odasına doğru yavaşça giden bir şey gördüm. Bu görüntü bir su buharını andırıyordu, yerden başlayıp yaklaşık 1 küsür metre boyunu bulan beyaz/şeffaf gibi ama içine doğru sarmal olarak dönen birşeyler vardı. Şu an tam olarak anlatamıyorum, doğru kelimeleri bulamıyorum. Daha önce gördüğüm hiç bir şeye benzemiyordu. İçimden bi ses "O" dedi, "Sizi görüyor işte. Gitmedi hala burada." Sonra içimden "Saçmalama" dedim. "Ruh görünür mü hiç? Karnın aç. (O halde insan bir şey yiyemiyor, takdir edersiniz) Halisünasyon görüyorsun. Uykusuzsun, normal." Ama kalbim güm güm atıyor. Kimseye gördüklerimden bahsetmedim. Gidip elimi yüzümü yıkadım.
Yarım saat sonra tam da oturduğum yerde oturan teyzem beni çağırdı. Saatlerdir bağıra çağıra ağlayan kadın, kulağıma fısıldıyor: "Büyükanneni gördüm. Ruhu evde hala. Dolaşıyor." Gördüklerini anlatmasını istedim. Tam da gördüğümün aynısı. Nasıl hissettiğimi az çok tahmin edersiniz.
İlk gecemizde hepimiz büyükannemin yatağına doluştuk, onun kokusunu biraz olsun duyabilmek için midir nedir, odasında hiç bir şeyi değiştirmedik. Uyuyoruz, uyanıyoruz, ağlıyoruz, uyuyoruz aynı döngü. Gece yarısı annem görüyor bu sefer aynı cismi. Bana tarifi yine benim ve teyzemin gördüğüyle birebir uyuşuyor. Bana söyledikleri aynen şunlar: "Teyzenin üzerine eğilip bakan bir şey gördüm. Buhar gibi, bulut gibi, içinde sim gibi şeyler uçuşuyordu. Nedense içimden annem bu dedim. Gözlerimi kapayayım da benim yanıma da gelsin dememe kalmadan bir ağırlık çöktü ki, gözlerimi açtığımda sabah olmuştu."
Büyükannemin vefatından yaklaşık dört yıl kadar sonra, annem büyükannemin saçına bakmak istedi. Ben karşı çıktım, çünkü içim hala daha böyle bir şeye el vermiyor, çok çok üzülüyorum. Bana "Onu çok özledim, saçını öpüp koklayacağım." dedi. (Bu arada bu saça bakan tek kişi annem, başka kimseye namahrem olabileceğini söyleyip göstermiyor, ben hariç.) Onu sakladığı yerden çıkardı, bir poşete koymuş içinde çene bağı, çene bağının içinde de biriciğimin saçı. Ama daha onu yerinden çıkarmamızla şok olmamız bir oldu, içine koyduğumuz poşet parça parça olmuştu! Sanki birisi makasla küçük küçük parçalara ayırmış gibi elimize almamızla poşet zerrelerine ayrıldı, üstümüze kar yağmış gibi bembeyaz olduk. (Poşet beyaz renkliydi.) Yerlere, yani her yere yayıldı zerreleri. Yerini bizden başka bilen yok, yani kimsenin poşeti o hale getirmiş olma imkanı yok. Sakladığımız ortam da güneş almayan, nemsiz bir yerdi.
Şimdi aklıma takılan kısım şunlar; O gün üçümüzün de gördüğü şey, tam olarak neydi? Onun saçından aldığımız bir tutamla farkında olmadan aramızda bir bağ mı oluşturduk, ya da şöyle sorayım bu onu rahatsız mı etti? Öyle ise ne yapmak gerekir?
Bu soruların cevabını uzunca zaman aradık durduk, ama tatmin edici bir cevap alamadık. Forumda çok bilgili kişiler olduğunu düşündüğüm için buraya yazma gereği duydum. Fikri olan birileri varsa ve cevaplarsa çok çok sevinirim. İlginiz için şimdiden teşekkür ederim...
 
Saçın saklanmasını duydum daha önce hatıra amaçlı .4 yıl aradan sonra o şekilde toz haline kadar gelmesi sadece aklıma tahtakurusu vb gibi kurtların yemiş olması geliyor.O gece görmüş olduğunuz şey konusunda net birşey demek zor.Ölenin evde dolaştığına dair söylentiler çok .Bunu yaşayanlar var.Dolayısla yaşadığınızda anormal bir durum yok görünüyor.
 
Ben de öyle düşündüm başta ama, bahsettiğim parçalanmalar kesikler gibiydi tahta kuruları o şekilde mi tahrip eder bilemiyorum ve onca şeyin arasında sadece onun zarar görmüş olması da ayrıca düşündürüyor.
 
Allah rahmet eylesin, sizin ve ailenizin sabrini artirsin.

Evinizde gördügünüz o varligin ne oldugunu kimse kestiremez herhalde, fakat ölü evinde buna benzer seylere raslanir.Oydu dersiniz ve öyle oldugunu kabul edersiniz , sonucta kötü bir sey degilki.

Su poset olayi oldukca ilginc bana göre, plastik yillarca bir cok seye maruz kalsada yani nem toz günes vs dokusunu koruyabiliyor. Plastik torba topragin altinda olsa dahi yillarca birsey olmuyor ona. Ve siz parca pincik olamsindan ziyade toza dönüstügünü haber veriyorsunuz, bunu bir insan yapsa onu dagitip yeniden yerine o halde koymakta ciddi boyutta zorlanirdi.imkansiz gibi yani.
 
Allah rahmet eylesin, sizin ve ailenizin sabrini artirsin.

Evinizde gördügünüz o varligin ne oldugunu kimse kestiremez herhalde, fakat ölü evinde buna benzer seylere raslanir.Oydu dersiniz ve öyle oldugunu kabul edersiniz , sonucta kötü bir sey degilki.

Su poset olayi oldukca ilginc bana göre, plastik yillarca bir cok seye maruz kalsada yani nem toz günes vs dokusunu koruyabiliyor. Plastik torba topragin altinda olsa dahi yillarca birsey olmuyor ona. Ve siz parca pincik olamsindan ziyade toza dönüstügünü haber veriyorsunuz, bunu bir insan yapsa onu dagitip yeniden yerine o halde koymakta ciddi boyutta zorlanirdi.imkansiz gibi yani.

Çok çok teşekkür ederim. Ben de öyle düşünüyorum, o şekilde dağılmış olması çok garip geldi. İnsanın aklına haliyle bir sürü şey geliyor.
 
Sevgili Phenomeon korkulacak hiç birşey yok, poşetler artık doğaya uyum sağlayacak kimyasallarla üretiliyor. Bir yılın içinde eğer atmazsan parça pinçik oluyor toz zerresine dönüşüyor. Amaç doğada çözülümünü sağlamak. Bir ya da iki yıldır bir çantamda eczane torbası duruyormuş. Geçenlerde çantamı boşaltıp kullanayım dedim bir açtım çantanın içinde paramparça olmuş poşet. Sonra araştırdım da öğrendim. Endişelenmene gerek yok. Tabiki sevdiklerimiz hala yanımızda enerji olarak, ruhen. Saç saklamak da bence yanlış değil, ondan bir parça kalmış ne güzel. Hem düşünsene kuaförde postiş gerçek saçlar yok mu? Sahibi ölmüş olabilir ama kimseye rahatsızlığı yok :) Sevgiyle sevdiklerile kal...
 
Allah rahmet eylesin. O saçı gidin rahmetlinin mezarına bunu gömün. on beş cm kazın koyun kapatın yeter. Tabi fatiha, kul euzü, İhlas, Kul ya eyyühel kafirun gibi icap eden sureleri okuyacaksınız. Mekanı cennet olsun.
Bulut konusuna gelince, bu bazı varlıklar tarafından girilen bir formdur, ses de çıkarabilir o bulut, bunu rahmetli diye düşünmeyin sadece o anlamda söyledim. Negatif bir mesele duymadım bu bulut formları hakkında o sebeple korkmayın da.
 
Allah rahmet eylesin. O saçı gidin rahmetlinin mezarına bunu gömün. on beş cm kazın koyun kapatın yeter. Tabi fatiha, kul euzü, İhlas, Kul ya eyyühel kafirun gibi icap eden sureleri okuyacaksınız. Mekanı cennet olsun.
Bulut konusuna gelince, bu bazı varlıklar tarafından girilen bir formdur, ses de çıkarabilir o bulut, bunu rahmetli diye düşünmeyin sadece o anlamda söyledim. Negatif bir mesele duymadım bu bulut formları hakkında o sebeple korkmayın da.

Ölen kişinin vücudundan kalan saç tırnak diş vs. gömülmezse eğer öleni rahatsız eder mi acaba?
 
Ölen kişinin vücudundan kalan saç tırnak diş vs. gömülmezse eğer öleni rahatsız eder mi acaba?

İnanışlarda buna çeşitli cevaplar var.
Bazı inanışlarda insanlar vücut kıllarını asla kesmezler, diriyken bile, ölüykende öyle gömülmek isterler sanırım. Bazıları ise misal organ bağışı dahi yapar ve aldırış etmez. Ölülerde sandıklarımızı karşılıklı teyid edecek bir iletişim biçimini henüz kuramadık o yüzden ne nedir nasıldır hiç bir kimse net yanıt veremez ama- kendimce kişinin hayattaki tavrının /yaklaşımının ölüm sonrasında da devam ettiğini düşünüyorum. Ama burada parantez açıyorum: bu da kendi içinde ikircikli zira gerçek hayat özelliklerini biliyorsak aslında ortada hiç bir geri dönüş olmamasına rağmen biz öyle olduğunu zannediyor da olabiliriz. En doğrusu iç rahatlığını siz nasıl yakalayacaksanız öyle davranmanız- Sn Chillout'un önerdiği gibi yapmanız- rahmetli için yorum yapamam bilmiyorum ama sizin -sizdeki ikirciklik için onarıcı ve rahatlatıcı olur- ve bir tür tam helalleşme işlevi görür, düşünüyorum.
 
Ölen kişinin vücudundan kalan saç tırnak diş vs. gömülmezse eğer öleni rahatsız eder mi acaba?
Böyle bir kaide yoktur. Duruma dini açıdan bakılırsa uygun olmadığına dair görüşler vardır. Önerimin negatif etkisi olmayacağını bildiğimden hem rahatlamaları hem de dini açıdan da yapılsa sorun olmayacak ama yapılmasa belki sorun olabilecek bir durum.
 
ölen kişinin saçı demişsiniz sizin gördüğünüz buhar şeklindeki varlık cin dir. Cinlerin kafir olanlarına şeytan denir. Bu konun çok detayları vardır onları burada anlatamam. Ölen kişiye ait şahsi eşyalarını kullanmayınız çünkü şeytan o kişinin tenine temas etmiş olan herşeyi onun kokusundan yada o kişiye ait genlerine ait kalıntılardan o kişinin hayatta olduğunu düşünerek gelir.

şöyle örnek veriyim.
Bir kişi yeni ölmüş ise ve ölen kişinin kıyafetlerini siz giyip yatsanız gece rüyanızda gördüğünüz şeyler ölen kişinin zayıf yönleriyle alakalıdır.
Yani şeytan ölen kişinin kıyafetlerini kim giydiyse o kişiyi ölen kişi zanneder ve ölen kişinin zayıf yönlerine rüyasında saldırır. Mesela ölen kişi parayı çok seven biriyse rüyasında parayla ilgili garip rüyalar görürü.

Anlatmak istediğimi zannedersem anlamışsınızdır.
 
ölen kişinin saçı demişsiniz sizin gördüğünüz buhar şeklindeki varlık cin dir. Cinlerin kafir olanlarına şeytan denir. Bu konun çok detayları vardır onları burada anlatamam. Ölen kişiye ait şahsi eşyalarını kullanmayınız çünkü şeytan o kişinin tenine temas etmiş olan herşeyi onun kokusundan yada o kişiye ait genlerine ait kalıntılardan o kişinin hayatta olduğunu düşünerek gelir.

şöyle örnek veriyim.
Bir kişi yeni ölmüş ise ve ölen kişinin kıyafetlerini siz giyip yatsanız gece rüyanızda gördüğünüz şeyler ölen kişinin zayıf yönleriyle alakalıdır.
Yani şeytan ölen kişinin kıyafetlerini kim giydiyse o kişiyi ölen kişi zanneder ve ölen kişinin zayıf yönlerine rüyasında saldırır. Mesela ölen kişi parayı çok seven biriyse rüyasında parayla ilgili garip rüyalar görürü.

Anlatmak istediğimi zannedersem anlamışsınızdır.

Ben hiç böyle bir şey duymadım çok sevdiğim rahmetli yengemin kıyafetini ,canımın parçası rahmetli annemin takılarını onlardan bir parça onları anımsattığı için kullandım hiçte ters bir durumla karşılaşmadım bu gibi şeyler düşünceyle alakalı. İyi düşün iyilik olsun ,buda hayat görüşünüz olsun.
 
Bencede ölenlerin ruhlari Allah izin verdiği müddetçe evlerini ziyarwt edebiliyor ve sizinde çakralarınız açıksa görebilirsiniz. Poşet olayına çok takılmayın bbenzerini ben yaşadım dükkdükkanımda duran poşeti elime aldığım gibi dağıldı 5 6 senedir duruyordu orda. Poşetler zamanla havadaki karbonmonoksit gazından ötürü ve çevre olaylari sebebiyle deformasyona uğruyor ve dağılıyor o doğal bir olay toprağın altındw uzun seneler yaşar sonuçta doğa içinde bulunan hangi cisim veya insan yaşlanabilir ki? :)
 
Geri
Üst