Usolar hakkinda merak edilenler

Nazarlik

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Ocak 2012
Mesajlar
254
Tepkime puanı
17
USO Nedir?
USOlar, gündüz veya gece faaliyet gösteren, isikli, koyu renkli ya da metalik görünüslü olan, çok çesitli sekilleri bulunan (oval, daire, küre, üçgen, yumurtamsi, silindirik vb.), dünyanin hemen her degisik bölgesinde bulunan okyanuslara, denizlere, göllere, nehirlere veya dere sularina dalan ya da sudan çikarak gökyüzüne yükselen, salt su yüzeyinde seyreden, su altinda olaganüstü hizlarla giden veya bir sekilde su ile ilgilenen (mesela, boru araciligiyla denizden su alan UFOlar gibi), hem denizalti, hem gemi, hem uçak ve hem de uzay araci özelliklerini yerine getiren kompleks ve tuhaf araçlardir.

USOlar UFO Literatürünün Yüzde Kaçini Olusturur?
En muhafazakar UFO arastirmacilari bile tüm UFO olaylarinin en azindan % 35'inin denizlerde ya da suya yakin bölgelerde meydana geldigini kabul etmektedirler (internet Alintisi, 1998; Çesitli Özel Notlar, 1999). UFO arastirmacisi Ivan Terence Sanderson'a göre tüm UFO raporlarinin yaklasik % 45'i USO gözlemlerinden olusmaktadir. Bir baska degerli UFOlojist olan Antonio Ribera ise toplam UFO olaylarinin % 50'den fazlasi USOlarla ilgilidir der (internet Alintisi, 1999).

USO Arastirmasinda Karsilasilan Metodolojik Sorunlar Nelerdir?
USOlar konusunda arastirma yapanlarin karsilastiklari sorunlar çok çesitlidir (Bord & Bord, 1989). Bunlardan en önemlisi, USO olaylarinin rapor edilebilmesi için mutlaka bir gözlemciye ya da gözlemcilere ihtiyaç oldugu gerçegidir. Çünkü, USOlar belirli bir mekan ve zamanda birileri tarafindan gözlenmis olmalidir ki, sonuçta gereken yerlere rapor edilebilsin. Kaldi ki, salt USO görmek de yetmez, çünkü bu bilginin ayrintili olarak en yakin UFO Arastirma Kurulusu'na iletilmesi zorunludur. Aksi takdirde, USO gözlemi yapilmis olsa bile, eger gerekli yerlere ulastirilamiyorsa, sonuçta bu USO raporunun hiçbir ise yaramayacagi düsünülebilir. Daha da önemlisi, mesela, gökyüzünden sulara dogru dalan cisimleri nasil siniflandirmamiz gerekecektir? Çünkü, gökten denizlere dogru pek çok cisim düsebilir, örnegin; meteoritler, uçaklar veya roketler gibi. Yani, denize her dalis yapan cisim USO olmayabilir; iste böyle yanlis yorumlanan cisimlere Identified Submarine Objects - ISO (Tanimlanabilen Denizalti Cisimleri) denilmektedir. O nedenle, USOlarla ISOlari birbirinden çok iyi ayirt etmeliyiz (Bianchini, 1996). Bundan baska, sulara gömülen her Uçandaire aslinda USO tipi bir araç olmayabilir. Daha dogrusu bu bir USO olayi degil de apaçik bir Uçandaire Kazasidir belki. Ya da geceleyin denizaltinda hareket eden isikli garip cisimler aslinda isik yayan denizalti canlilari olabilir (Cypridina Noctiluca, Coelenterates ve Crustaceans gibi). O nedenle her USO gözlemi dikkatli biçimde ele alinmalidir. Diger bir sorun ise, bugüne kadar USO gözlemlerini tasnif etmek için herhangi bir USO Siniflandirma Sistemi'nin mevcut olmamasidir. O nedenle, örnek bir USO siniflandirma sistemi üzerinde ayrintili çalismalar yapilmalidir (daha fazla bilgi için lütfen ilgili makaleye bakiniz).

USO Arastirmasina Kimler Yardim Edebilir?
Hemen her bilim dalindan gelen arastirmacilar ya da ilgili uzmanlar veya ilgili insanlar insanlar, USO raporlarinin aydinliga kavusturulmasinda önemli bir rol oynayabilirler. Basta UFO arastirmacilari ve USO taniklari olmak üzere, herkes USO gizeminin aydinlatilmasina yardimci olabilir. Örnegin, hem uçak mühendisleri hem de gemi mühendisleri göreceli olarak USOlarin aero-dinamik ve hidro-dinamik yapilarini çözmede yardimci olabilirler. Ayrica, dalgiçlar, askeri denizalti veya gemi personeli, deniz bilimcileri ve biyo-kimyagerler de degisik açilardan USO arastirmasina yardim edebilirler.

USOlar Üzerinde Çalismis Olan UFO Arastirmacilari Kimlerdir?
USOlar konusunda ilk arastirma yapan kisi Charles Hoy Fort (Fort's Books - Internet Online) olmustur. Charles Fort'un 1910 ila 1930'lu yillar arasinda yayinlanmis olan kitaplari, bu anlamda ilk USO raporlarindan ilginç örnekler tasir. 1950 ile 1960 yillari arasinda ise Alman arastirmaci Kurt Kalle, özellikle depremler ve denizlerde (ya da göllerde) gözlenen "Isikli Tekerlekler" (Sea Lightwheels) hakkinda bir çalisma yapmistir. 1965 yilinda ise Vincent van Gaddis, USOlar konusuna açikça deginen ilk arastirmaci olmus ve özellikle Bermuda Þeytan Üçgeni civarindaki USO olaylarini ele almistir. Yine, 1960'li yillarin ikinci yarisinda, Yeni Zelanda ve Avustralya çevresindeki USO olaylarini Henk Hinfelaar adindaki UFO arastirmacisi detayli biçimde toplamis ve "Spaceview" adli UFO dergisinde yayinlamistir. 1970 yilinda ise Ivan Terence Sanderson, yazmis oldugu "Invisible Residents" (Görünmez Konuklar) adli çalismasiyla bugüne kadar USOlar hakkinda hazirlanmis ilk ve tek ciddi ingilizce UFO kitabini yayinlamayi basarmistir. Bu kitap, USO gizemini enine boyuna ele alarak islemis, hem efsanelerden hem de geçmis yüzyillardan gelen USO gözlemlerini ayrintili biçimde ele almistir. Fakat Ivan T. Sanderson, USOlarin denizaltinda evrimlesen dünya kökenli bir denizalti uygarligina ait araçlar oldugunu iddia etmistir. Buna karsilik yine ayni yillarda, ünlü UFO arastirmacilarindan olan kari-koca Coral Lorenzen ve Jim Lorenzen, USOlarin, Dünyadisi canlilara ait araçlar oldugunu söylemisler ve Uzaylilarin denizaltinda kurduklari "UFO Üsleri" araciligiyla sualtinda bolca bulunan bazi mineralleri ya da madenleri kendi gezegenlerine götürdüklerini öne sürmüslerdir. Yine, 1970'li yillarda ünlü UFO arastirmacisi Antonio Ribera, özellikle ispanya ve Arjantin'deki denizalti UFO üsleri ile ilgili degerli ve ayrintili çalismalar yapmistir. USO gizemi ile yakindan ilgilenen diger önemli UFOloglar sunlardir; Gordon Creighton, Leonard Stringfield, John Keel, Manson Valentine, Fabio Zerpa, Charles Berlitz, Hugh Cochrane ve John Spencer ve digerleri. Son yillarda USO konusu ile detayli olarak ilgilen UFO arastirmacilari ise sunlardir: Porto Riko asilli A.B.D. vatandaslari olan Virgilio Sanchez-Ojeco ve Jorge Martin, Kanadali Jennifer Jarvis, A.B.D.li Larry Hatch ve Arjantinli Scott Corrales. Bunun yaninda William R. Corliss'in (1982, 1986, Science Frontiers - Internet Online), Janet Bord ve Colin Bord'un (1989) ve Timothy Good'un (1988, 1991, 1993, 1997 ve1998) ilginç çalismalari da USOlar konusunda basvuru kaynagi olarak kullanilabilir. Türkiye'de ise, özellikle 1980'li yillarda ünlü UFOlojist Haluk Egemen Sarikaya ve italyan asilli Türk UFO arastirmacisi olan Giovanni Scognamillo yapmis olduklari ilginç çalismalarla, USO olayini Türkiye'ye tanitmakla kalmamislar, ayrica ülkemizdeki USO raporlarinin derlenmesine de çok yardimci olmuslardir. Bu baglamda, Sarikaya'nin "USO-Oint" adli Türkçe UFO kitabi ve Scognamillo'nun, zamanin magazin dergilerinden olan "Ses"te yayinlanan "UFOlardan USOlara I-V" adli yazi dizisi son derece yararli olmustur.

USO Hakkinda Kitaplar Var mi?
USOlar hakkinda yazilmis kitap sayisi, neredeyse yok denecek kadar azdir. Gerçi literatürde, bu konuya uzun uzadiya deginmis olan bazi UFO kitaplari da vardir. Ama, salt USOlar üzerine yazilmis kitaplari görmek pek mümkün olmamaktadir. USOlar hakkinda yazilmis yegane ingilizce kitabin, Ivan Terence Sanderson'un Invisible Residents (Görünmez Konuklar) adli eseri oldugunu biliyoruz sadece. Bir de Sanchez-Ojeco ile Wendelle Stevens'in (1982) ortaklasa yazdiklari UFO Contact from Undersea adli baska bir ingilizce çalisma da mevcuttur ama bu kitap, temas (contactee) olaylarini içerdigi için inandiriciliktan uzak görünmektedir. Türkçe USO kitabi olarak ise, sadece Haluk Egemen Sarikaya ve arkadaslarinin (1979) yazdigi USO-Oint: Denizalti Uygarligi adli bir eser vardir. Janet Bord ve Colin Bord'un (1989) Unexplained Mysteries of the 20th Century ya da Timothy Good'un (1998) Alien Base adli eserleri ciddi USO basvuru kaynaklari arasinda gösterilebilir. Bazi eski UFO kitaplari da USO olgusunu dolayli yollardan ele almistir (Berlitz, 1974; BUFORA,1976; Burt, 1970; Cochrane, 1980; Condon, 1969; Corliss, 1982 ve 1986; Daniken, 1982; Daniken, 1983; Daniken, 1989; Devereux, 1982; Edwards, 1966; Gaddis, 1965; Hervey, 1975; Keyhoe, 1973; Leslie & Adamski, 1978; Lore & Denault, 1969; Lorenzen & Lorenzen, 1967; Lorenzen & Lorenzen, 1968; Lorenzen & Lorenzen, 1969; Moseley, 1967; Sachs, 1981; Sanchez-Ojeco & Stevens, 1982; Spencer & Evans, 1988; Steiger, 1973; Stringfield, 1977; Tacker, 1960; Vallee, 1965; Wright, 1968). Son yillarda yayinlanan bazi ingilizce eserlerde de USO olgusuna deginilmistir (Beckley, 1992; Bianchini, 1996; Bonwick & Jonathan, 1986; Clark, 1993 ve 1998; Downes & Wright, 1999; Haines, 1994; Hausdorf, 1998; Hill, 1995; Ledger, 1998; Miller, 1998; Moore, 1995; Pratt, 1996; Randle, 1995 ve 1997; Spaeth, 1998; Spencer, 1991; Stonehill, 1998; Stonehouse, 1997; Vallee, 1990). Ayrica internetten de USOlar hakkinda birtakim bilgiler elde edilebilir (Blue Book Unknowns Internet - Online; Condon UFO Report Internet - Online; Corliss Journal of Science Frontiers Internet - Online; Fort's Book of Lo! Internet - Online; Fort's Book of New Lands Internet - Online; Fort's Book of The Book of Damned Internet - Online; Frequently Asked Questions of UFOs Internet - Online; UFO Encyclopedia Internet - Online; Vallee's Passport to Magonia Database Internet - Online). Ya da piyasa da satilan ingilizce UFO cd-rom veya bilgisayar disketleri USOlarla ilgili bilgiler içerebilirler (Hatch U Database UFO Cd-Rom; UFO Anthology Volume - 1 Cd-Rom; UFOIRC UFO Info Discette). USO konusunda yardimci olabilecek bazi Türkçe UFO kaynaklari da vardir elbette (Adamski, 1999; Avedisyan, ?; Basaran & ince, 1998; Bike, ?; Bilinmeyen Ansiklopedisi, Cilt 1-10; Bilinmeyen Ansiklopedisi, Fasikül iç Kapaklari; Bilyay Vakfi, 1999; Ergüven, 1998; Hough & Randles, 1995; Ostrander & Schroeder, 1979; Planet Dergisi, Cilt 1-3; Randles, 1995; Ruh ve Madde Dergisi, Cilt 18, 21, 27, 28; Salt, 1984; Sarikaya, 1979, 1980, 1982a, 1982b ve 1985; Scognamillo, 1982a, 1982b, ?; Tokatli, 1986; Winer, 1979; Yurdözü, 1993 ve 1999). Bunlarin disinda kalan diger kaynaklar da USO arastirmasina katkida bulunabilir (Çesitli Gazete Haberleri; Çesitli internet Makaleleri; Çesitli Kisisel Dosyalari; Çesitli Özel Notlar).

USO Hakkinda Makale Yayinlayan Dergiler Var mi?
Evet, birçok UFO dergisinde USOlarla ilgili bagimsiz makalelere rastlamak mümkündür. Bu konuda arastirma yaparken özellikle eski sayilar üzerinde yogunlasmak önemli görünmektedir. Artik yayinlanmayan dergilerden Argosy, Pursuit, Proteus Journal, Spaceview, INFO Journal, APRO Bulletin, The UFO Investigator, CSI Newsletter, The Marine Observer, Notice To Mariners, UFO Review'nun bazi sayilari bu anlamda çok yararli olabilir. Yine, günümüzde halen yayinlanmakta olan UFO dergilerinden Flying Saucer Review, MUFON UFO Journal, Fate, UK UFO Magazine, AFU Newsletter, Atlantis Rising, UFO*BC Magazine, Australian UFO Reporter'in eski ve yeni sayilari USO makaleleri içermektedir.

USO Raporlari Kaç Gruba Ayrilir?
Daha önce de belirtildigi gibi USOlar için henüz bir siniflandirma sistemi yapilmamistir. Yani, USOlar bir anlamda ihmal edilmistir. Fakat, USO gözlem raporlari yine de belli basli gruplara ayrilabilir (daha ayrintili bilgi için lütfen ilgili makalelere bakiniz). Örnegin;
1. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Suya dalan UFOlari, sudan gökyüzüne dogru yükselen UFOlari, suda yüzen UFOlari, sualtinda ilerleyen UFOlari ya da yukarida belirtilen eylemlerin en az ikisini ya da daha fazlasini birden içeren "çogul ya da kompleks" gözlemleri (örnegin, UFOnun önce denize dalip, bir süre su içinde yol aldiktan sonra tekrar yukariya çikmasi gibi - en az 3 eylem vardir bu örnekten de anlasilacagi üzere) veya suyla bir sekilde ilgilenen UFOlari tanimlar (örnegin, denize metalik bir boru uzatarak su alan UFOlar gibi).
2. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Sonarda ya da radarda tespit edilen USOlar, çevre üzerinde etki içeren raporlar, etrafta kanit birakan USO gözlemleri, fotograf ya da video filmi içeren USO olaylari veya açiklanamayan balina ve yunus ameliyatlari ya da USOlojik fenomenler (denizde aniden yükselen su sütunlari gibi) bu gruba sokulabilir.
3. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Çok yakindan USO veya gizemli balikadam (kurbaga adam, Uzayli dalgiçlar) veyahut her ikisinin de birlikte gözlendigi (yani hem USOnun hem de Uzaylilarin beraber rapor edildigi) olaylari içerir.
4. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Kaçirilma olaylarini içerir (fiziksel ya da ruhsal kaçirilma olaylari öngörülmektedir ama bu tür olaylarin çogunlukla düzmece olduguna dikkat edilmelidir).
5. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Temas olaylarini içerir (fiziksel ya da fiziksel olmayan temas olaylari amaçlanmaktadir ama bu tür olaylarin çogunlukla düzmece oldugu bilinmelidir).

USO Taniklari Kimlerdir?
Herkes USO gözlemi yapabilir; kiyilarda oturan insanlar, kiyida çalisan isçiler, balikçilar, dalgiçlar, askeri denizalti, gemi veya uçak mürettebati, sivil denizciler, yolcular ve hatta astronotlar bile.

USOlar Sonarlarla ya da Radarlarla Tespit Edilebilir mi?
Hem Evet hem de Hayir. Çünkü bazi olaylarda, denizaltinda olaganüstü hizlarla hareket edip tuhaf manevralar yapan USOlar sonarlar araciligiyla tespit edilmis olsa da, bazi gözlem raporlarinda USOlarin radarlara yakalanmayabilecegi gerçegi ortaya çikmaktadir. UFO literatüründe, sonarli USO raporlari lehinde ya da aleyhinde pek çok örneklere rastlamak mümkündür (bu konu ileride daha ayrintili olarak ele alinacaktir).

USO Fotograflari ya da Videolari Çekildi mi?
Evet, nadiren de olsa USOlarin fotograflarinin ve video filmlerinin çekildigi bilinmektedir. Örnegin, Kanada'nin Ontario yöresinde ORB adi verilen bazi isikli cisimlerin yakinlardaki göle sik sik girip çiktiklarini gösteren hem fotograflar hem de video kayitlari vardir. Bunun disinda, özellikle ispanya ve Porto Riko civarinda gözlenen USOlarin renkli ya da siyah-beyaz fotograflari elde edilmistir.

USO Dünya Teknolojisi Mümkün mü?
Hayir, pek mümkün gibi görünmemektedir. Çünkü, yakin geçmiste bu alanda yapilan çalismalar hep basarisizlikla sonuçlanmistir. Ama, her zaman için süper devletlerin USO benzeri olaganüstü araçlari gelistirmis olmalari olasiligini göz ardi edemeyiz. Belki, su anda A.B.D.'nin ya da Rusya'nin USO türü araçlari vardir. Fakat, elimizde bunun dogrulugunu ispatlayacak herhangi bir delil yoktur. Kaldi ki, bu konuda asilmasi oldukça güç bazi Teknolojik Problemler vardir ve salt bu nedenle insanoglu henüz okyanuslarin en derin yerlerine inememektedir. Örnegin, büyük su kütlelerinin yol açtigi Korkunç Basinç yüzünden, bir noktadan sonra en saglam metalik denizalti araçlari bile yumurta kabugu gibi ezilip parçalanmaktadir. Ayrica, USOlarin yaptigi gibi aniden suya dalis ya da sudan çikis, Vurgun adi verilen tehlikeden ötürü, araç içindeki personel (ya da insanlar) için ölümcül olabilir. Yani, en derin sulardan gökyüzüne dogru aniden firlayan USOnun içindeki insan ya da canli (bildigimiz canlilar ima edilmektedir, yoksa Uzaylilarin çok daha farkli bir fizyolojiye ya da teknige sahip oldugu düsünülebilir pekala). Yani, yüksek basinçtan normal basinca geçis, ani ve siddetliyse insan bu yüzden ölebilir. Çünkü, basincin etkisiyle kanda erimis olan gazlar, özellikle de azot (nitrojen), kanda serbest hale geçerek damarlarda (agirlikli olarak kilcal damarlarda) gaz kabarciklari meydana getirir; sonuçta, bu gaz kabarciklari damarlari tikayarak kanin dolasmasini engelleyebilir. Bu vurgun olayi, derinlerden su yüzüne hizla çikan dalgiçlarda veya deniz hayvanlarinda bile görülebilir. Gerçekten de, vurgun tehlikesi en azindan insanoglu için USOlarin icadin karsisinda çok büyük bir engel teskil etmektedir. Fakat Uzaylilar bu sorunu çoktan çözmüs olabilirler. Yani, Dünyadisi zekaya sahip varliklar, suyun altindaki korkunç basinca kolaylikla karsi koyabilen bir tür teknoloji gelistirmis olabilir. Bir anlamda, Uzaylilar, USOnun dis yüzeyinin basincini dengede tutan ya da bir sekilde bu basinci hafifleten bir sistemi icat etmislerdir. Ya da Uzaylilar insanoglundan çok daha farkli bir anatomiye sahip olabilirler; yani, yüksek basinçtan fizyolojik olarak etkilenmeyebilirler. Veya, Uzaylilar sahip olduklari üstün teknoloji yardimiyla, tipki dis basinci kontrol ettikleri gibi, USO aracinin iç basincini da bir sekilde dengede tutuyor olabilirler. Ayrica, USO raporlarindan görüldügü kadariyla, bu araçlar denizaltinda ya da deniz üstünde çok büyük hizlarla hareket etmektedirler. Ama insan yapisi araçlar, sudaki sürtünme kuvvetinden dolayi, hem deniz yüzeyinde hem de denizaltinda, çok hizli olarak hareket edememektedirler. iste, bu tür sorunlarin halledilmesi için belki yüzyillarin geçmesini beklemek gerekecektir. Buna karsilik, yapilan USO gözlemlerinden de anlasilacagi üzere, Uzaylilar sanki bu tür sorunlari çözmüs olarak görünmektedir. Hiç süphesiz, USO benzeri araçlarin gelistirilmesi insanogluna savaslarda Stratejik Avantaj saglamakla kalmayacak, bunun yaninda gezegenler arasi kesif yolculuklarinda (Galaktik veya inter-Galaktik Yolculuklarda) Yardimci Bilgi Sondasi hizmeti saglayacaktir.

USOlarla ilgili Efsaneler Var mi?
Hem de çok sayida. Hemen hemen dünyanin her yerinden UFOlarla ya da USOlarla ilgili olarak derlenen USO efsanelerine rastlanmaktadir hiç süphesiz. Örnegin, eski Hindistan'in Ramayana ve Mahabharata adli destanlarinda Sualtinda Gidebilen Vimanalar'dan bahsedilmektedir. Ayrica, eski bir Hint efsanesinde, Hint Okyanusu'ndan çikip gelen ve Tanri Visnu ile birlesen bir baska Tanrinin varligindan söz edilmistir. Yine, bazi efsanelere göre Sümerlilerin Tanrisi Ohannes (Oannes ya da EA-Ohannes) denizden Eridu sahillerine çikmistir (Ergüven, 1998; Bilyay, 1999). Zaten, Ohannes kelimesinin kökü olan Oasi de Sudan Çikip Gelen demektir. Bunun yani sira, Sümer uygarliginin kurucularindan oldugu söylenen baska bir Tanrinin adi da Balikçi Akpallus olarak aniliyordu (Bilyay, 1999). Yine, Misir Tanrisi RA (Günes Tanrisi) metalik yumurtaya benzer bir aracin yardimiyla Akdeniz'in derin sularindan gelmistir. Afrika'da yasayan Dogon kabilesi, Tanrilari Nommo'nun (Nummo) balik biçimli bir uzay araciyla Debo Gölü'ne indigini, dünyada kaldigi süre boyunca hep suyun altindaki evinde yasadigini ve daha sonra da, araciyla birlikte gökyüzüne yükselip, uzaklara gittigine inanirlar (Salt, 1984). Tipki Maya Tanrisi Quetzalcoatl'in (Kukulcan ya da Kulkulcan) Atlantik Okyanusu'na uzay araci ile inip, belli bir süre orada yasadiktan sonra tekrar geldigi gezegene döndügü gibi (Sachs, 1981). Yine, efsanelere göre, Meksika civarindaki Titikaka Gölü'ne inkalarin Tanrisi Virakosa'nin (Viracocha) indigi söylenir. O da, insanlara medeniyeti ögrettikten sonra geldigi yere döner. Amerika'nin yerlilerinden olan Ojibwa Kizilderilileri, atalarinin Uçandaireye benzer bir araçla denizin derinliklerinden yüzeye çiktiklarina inanirlar. Bermuda ve civarinda yasayan yerliler, özellikle Porto Rikolular, eski zamanlarda hem deniz üstünde hem de denizaltinda rahatça hareket eden metalik görünümlü Yesil Ates Kuslari'ndan bahsetmektedirler. Bugün bile, Bermuda Þeytan Üçgeni bölgesinde filolar halinde denize girip çikan yesil isikli cisimler (yani USOlar) rapor edilmektedir. Benzer bir sekilde, eski Küba efsanelerine göre Denizalti Metalik Hayvanlari (Underwater Metalic Animals) vardir. Uzakdoguda da buna benzer bazi USO efsaneleri mevcuttur. Örnegin, Eski Japonya'da Kappa adi verilen son derece çirkin görünümlü, hatta, baliga benzer yaratiklarin nehirlerde ve batakliklarda yasadigina inanilirdi. Daha da ilginci, bu yaratiklar suyun yüzeyinde seyretmekte olan kabuklarinda (ya da Yüzen Araçlarinda = Floating Shells) yasarlardi; rahatsiz edildiklerinde ise bu araçlar ya da kabuklar, içindeki Kappalarla birlikte inanilmaz bir hizla gökyüzüne dogru yükselirler ve göz açip kapayincaya kadar geçen kisacik bir sürede gözden kaybolurlardi. Yeni Zelanda civarinda yasayan Polinezyalilar ise, denizden üç büyük kayikla birlikte gelen Tanrilari Wakea'ya inanirlardi. Ayrica, UFO daha yakin tarihli literatüründe de, USO türü gözlem raporlarina rastlanmaktadir (Beckley, 1992). Örnegin, 12. yüzyilda, uzak denizlere açilan bazi gemiciler, kendilerini günlerce izleyen, geceleyin millerce büyüklükte alanlari gündüz gibi aydinlatan, bazen isikli daireler seklinde bazen de beyaz bir balina biçiminde olan, hem deniz yüzeyinde seyreden hem de denizaltinda korkunç hizlarda hareket eden tuhaf araçlardan bahsetmislerdir. Bu gibi örnekleri çogaltmak her zaman için mümkündür (ileride daha ayrintili olarak ele alinacaktir).

USOlarla ilgili Dini Hikayeler Var mi?
Evet, bazi UFO arastirmacilarina göre, Hiristiyanlar'in dini kitabi olan incil'de bu tür olaylardan bahsedilmektedir. Örnegin, onlara göre, Yunus Peygamberin Balina Tarafindan Yutulmasi Olayi, aslinda günümüz denizaltilarina çok benzeyen bir Anagemi USO tarafindan gerçeklestirilen bir kaçirilma olayinin simgesel bir anlatimidir sadece. Yine, incil'de adi geçen ve Leviathan diye adlandirilan denizalti canavarinin ayrintili tanimi, aslinda denizlerimizde sikça gözlenen Isikli Tekerlekler'e (Lightwheels) sasirtici derecede benzemektedir. Bunun yani sira, Japon Budist Rahipler, sudan çikip gelen bazi isikli cisimlerin, tapinaklarin hemen üzerinde asili kaldiklarini iddia etmisler ve bu tür isik olaylarina Ejder Feneri adini takmislardir. Budistler, bu olayi kutsal bir armagan olarak kabul ederler.

USOlarla Batik Atlantis Uygarligi Arasinda iliski Var mi?
Kimilerine göre bu sorunun cevabi Evet, kimilerine göre ise Hayirdir. Çünkü, bazi Atlantis arastirmacilari, özellikle Atlantik Okyanusu'nda gözlenen (Bermuda ve Karayipler civarinda) USOlarin, bugün hayatta olan Atlantislilerin denizalti araçlari olduguna inanmaktadirlar. Fakat, bu iddianin hiçbir somut dayanagi yoktur.

USOlarin Etkileri Var mi?
Evet, bazen. Eldeki gözlem raporlarina göre, USOlar hem denizde, hem insan üzerinde, hem hayvanlar üzerinde ve hem de insan yapisi araçlar üzerinde olumsuz etkilere sebep olabilir. Örnegin, bazi balina ve yunuslarin ameliyat edilmis biçimde kiyilara vurmalari, bazi arastirmacilar tarafindan USOlarin varligina baglanmaktadir. Ayrica, USOlarin yakinlarda bulunan gemilerin pusulalari ya da oradaki insanlarin saatleri vb. üzerinde bazi elektro-manyetik etkilere neden oldugu rapor edilmistir.

USOlarin Kanitlari Var mi?
Evet, zaman zaman. Örnegin, USOlarin fotograflari, filmleri ya da videolari çekilebilmektedir. USOlar bazen sonarda ya da radarda tespit edilebilmektedir. Ayrica, bazi durumlarda, USOlar çevre üzerinde birtakim etkiler yapabilmektedir. USOlojik Fenomenler adi verilen ilginç olaylar da USOlarin varligina bir delil olarak kabul edilebilir, örnegin; denizlerde gözlenen Beyaz Su (White Water ya da Milky Sea) gibi. Bundan baska, mitolojide USOlarla ilgili olarak üretilen pek çok benzer efsaneye rastliyoruz (RA, Nummo veya Ohannes). Ayrica, Kolombiya'da ortaya çikarilan Altin Uçak Heykelcigi'nin, hem havada hem de suyun içinde gidebilecek bir yapiya sahip oldugu öne sürülmüstür.


Alinti...
 

Nazarlik

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Ocak 2012
Mesajlar
254
Tepkime puanı
17
Elde edilen gözlem raporlarindan açikça anlasilacagi üzere, USOlarin çok ilginç birtakim özellikleri vardir. Bunlardan en önemlileri söyledir:

01. USOlar, insan yapisi denizaltilarin dalamadigi derin sulara kolayca dalarlar.
02. USOlar, insan yapisi denizaltilarin dalamadigi sig sulara ve denizalti kayaliklarina kolayca dalarlar.
03. USOlar, insan yapisi denizaltilarin ulasamadigi çok yüksek hizlara kolayca ulasirlar; hem yatay hem de dikey yönlerde çok hizli olarak hareket ederler.
04. USOlar, insan yapisi denizaltilarin beceremedigi kivrak ve olaganüstü manevralari rahatça yaparlar.
05. USOlar, insan yapisi denizaltilarin beceremedigi kompleks islevleri gerçeklestirirler. Örnegin, USOlar havadan denizin içine dogru kolayca dalarlar ya da denizden gökyüzüne dogru rahatça yükselirler. Yani, USOlar hem denizalti, hem gemi, hem uçak hem de uzay araci gibi davranirlar.
06. USOlar, insan yapisi denizaltilarin basa çikamadigi teknik problemleri çözmüslerdir denebilir. Örnegin, dünya yapisi bir denizalti çok fazla derinlere indiginde, ortamdaki korkunç basinçtan dolayi araç adeta yumurta kabugu gibi ezilmektedir. Bundan baska, denizalti personeli araçla birlikte yüzeye dogru çikarken her an vurgun yeme tehlikesi ile karsi karsiya kalabilir. Gözlem raporlarindan anlasildigi üzere, USOlarin, teknik ya da personel bazinda herhangi bir risk tasimadigi görülmektedir.
07. USOlar, insan yapisi denizaltilarin yapisinda bulunmayan bazi sekil farkliliklarina sahiptirler; örnegin, USOlarin çogunda periskop (yani, bir tür gözetleme dürbünü) yoktur; Çünkü, USOlarin dis görünüsü insan yapisi olan denizaltilardan çok daha farklidir, örnegin; oval, puro, üçgen ya da daire vb. seklinde olurlar.
08. USOlar, insan yapisi denizaltilardan farkli olarak sonar ya da radar ekraninda görünmezlik yetenegi sergileyebilirler (radara yakalanmayan insan yapisi Stealth tipi denizaltilar da vardir). Ama bazi durumlarda, USOlar sonarda veya radarda görülebilirler.
09. USOlar, insan yapisi denizaltilardan farkli olarak etrafa su siçratmadan ya da herhangi bir dalgaya sebep olmadan denize dalma özelligine sahiptirler. Fakat bazi gözlemlere göre ise, USOlar denize dalarlarken devasa su sütunlarina neden olmaktadirlar.
10. USOlar, insan yapisi denizaltilardan farkli olarak denizlerdeki ya da göllerdeki buzlari kirarak suya dalma veya sudan çikma özelligine sahiptirler; bazi raporlara göre de, USOlar göllerdeki buzlari kirarak ilerleyebilirler (insan yapisi olan bazi buz kirma gemileri de vardir elbette) ya da buz üstüne konabilirler.
11. USOlar, bazi gözlemlere göre, oldukça tuhaf görünüslü personele ya da kurbaga adamlara (yani, Uzaylilara) sahip gibi görünmektedirler. Birtakim USO raporlarinda bu ilginç durum dogrulanmistir.


alinti...
 

Nazarlik

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Ocak 2012
Mesajlar
254
Tepkime puanı
17
Türkiye'de, USOlar ve USOlojik fenomenler öteden beri gözlenegelmistir. Özellikle bazi bölgeler, USO gözlemleri açisindan oldukça sansli görünmektedir. Ayrica, ülkemizde, USOlojik fenomen adi verilen tuhaf olgularin da sikça rapor edildigi iyi bilinmektedir. Ege UFO Üçgeni ve Marmara Denizi'nde gözlenen USOlojik aktiviteler oldukça dikkat çekicidir (her iki konu da, daha sonra ayrintili olarak ele alinacaktir). Eger, Türkiye'deki USO tipi etkinligi niteligine göre ayristiracak olursak, su siniflandirmayi yapmak, en azindan simdilik kaydiyla, mantikli olacaktir:

A- Türkiye'de, USOlarin yogunlukla gözlendigi yerler ana hatlariyla sunlardir:
Alanya Açiklari
Antalya Açiklari
Bodrum Açiklari (Kara Adasi Civari)
Ceyhan Baraj Gölü
Ege Denizi (Ege UFO Üçgeni, izmir Körfezi Karaburun Civari ve Saros Körfezi)
Marmara Denizi (Marmara UFO Üçgeni ve istanbul Civari)
Mersin Açiklari
Van Gölü
Diger Yerler (Kayseri Karasaz Batakligi, Samsun Dereleri)

B- Ayrica, ülkemizde bazi ilginç USOlojik fenomenler özellikle su yerlerde gözlenmistir:
Ege Denizi
Marmara Denizi
Van Gölü

Asagida, ülkemizde görülen bazi USOlarin ve USOlojik fenomenlerin kisa bir özetini bulacaksiniz:

OLAY-01
Tarih: 18 Haziran 1845
Yer: Antalya Açiklari?
Tanik: Rev. F. Hawlett F.R.A.S.
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya ( 1979) ilginç bir USO olayini ele almisti. Bu garip UFO olayi Sarikaya'dan aynen alinmistir: "Malta Times gazetesine göre, 18 Haziran 1845'te, Victoria yelkenli gemisinden, Türkiye, Antalya'nin yaklasik 1350 kilometre dogusunda (Enlemi 36 Derece, 40'56" Kuzey: Boylami 31 Derece 44'36" Dogu), yelkenlinin 750 metre kadar açiginda, denizden üç tane parlak cismin çiktigi görülmüstü. Cisimler yaklasik, 10 dakika süreyle izlenebildiler. Bu olay, hiçbir zaman incelenemedi ama, bu sansasyonel tezahür üzerine sanki kendiliklerinden gönderilen, baska gözlemlere ait baska öyküler de Profesör Baden-Powell tarafindan yayimlandi. Victoria yelkenlisinin olay sirasinda bulundugu noktanin 1350 kilometre kadar batisinda, Anadolu'daki Antalya kenti yer alir. Victoria'nin kaptaninin rapor ettigi gözlemin yapildigi siralarda, Rev. F. Hawlett'de (F.R.A.S. üyesi) Antalya'da bulunuyordu. Ayni tezahürü, o da görmüs ve Prof. Baden-Powell'e olayla ilgili bilgiler göndermisti. Rev. Hawlett'in görüsüne göre, söz konusu olan cisim, ortaya çiktiktan sonra parçalara ayrilmisti. Rev. Hawlett'in gözlemi, yirmi dakika ile yarim saat arasinda bir süre boyunca sürmüstü." Hatta, bu olaya tanik olan Antalyali yerli halk da "allah, allah!" diyerek saskinliklarini dile getirmislerdi (Lore & Deneault, 1969).
Yorum: Gerçek USO mu? Algisal Yanilsama mi?
Kaynak: (Lore & Deneault, 1969; Sarikaya, 1979).

OLAY-02
Tarih: 02 Kasim 1885
Yer: istanbul Üsküdar Vapur iskelesi Açiklari
Tanik: Çevre Halki
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "Þafak sökerken, önce mavimsi ve sonra yesilimsi bir renk alan ve 5-6 metrelik bir irtifada seyreden, son derece parlak bir alev, Üsküdar Vapur iskelesi çevresinde bir dizi dönüs yapar. Göz kamastiran parlakligi sokagi aydinlatir ve evlerin içini isikla doldurur. Bir buçuk dakika süreyle izlenen UFO, daha sonra denize dalar. Denize dalisi sirasinda hiçbir su sesi isitilmez (Vallee, 1965; Passport to Magonia Database Internet-Online)."
Yorum: Gerçek USO mu? Meteorit mi?
Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985; Vallee, 1965; Vallee's Book of "Passport to Magonia" Internet-Online).

OLAY-03
Tarih: 30 Kasim 1955
Yer: izmir-Seferhisar Sigacik Koyu
Tanik: Bazi Balikçilar
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "Seferhisar'daki Sigacik Koyu'nda balik avlamakla mesgul olan balikçilar, saat 15:30'da alevler içinde bir objenin denize daldigini görmüslerdir. Balikçilar, göz açip kapayincaya kadar sulara gömülen objenin mahiyetini tespit edememis, bir uça olabilecegini düsünmüslerdir. Ne var ki, derhal olay yerine gittiklerinde, hiçbir kalintiya ya da ize rastlamamislardir. Daha sonradan, bölgedeki yetkililer de, ne civarlardaki hava alanlarindan ne de yöre üzerinde yapilan uçuslardan hiçbir uçagin kayip olmadigini bildirmislerdir. Dolayisiyla, söz konusu UFOnun, alev görünümü yaratan kirmizi isiklar saçarak, aynen Marmara Denizi'nde oldugu gibi, Ege'nin altinda yer alan bir UFO üssüne yönelik uçusu sirasinda denize dalmis olmasi kuvvetle muhtemeldir."
Yorum: Gerçek USO mu? Meteorit Mi? Uçak mi?
Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985).

OLAY-04
Tarih: 05 Mayis 1962
Yer: Kayseri incesu ve Yesilhisar ilçeleri Arasindaki Karasaz Batakligi
Tanik: Çevre Halki
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "incesu ve Yesilhisar ilçeleri arasinda yer alan Karasaz Batakligi'na, sabah saat 08:00'de kirmizi isiklar saçan bir UFOnun daldigi görülmüstü. UFOnun inisi sirasinda duyulan müthis gürültü, halki heyecanlandirmisti."
Yorum: Gerçek USO mu? Bataklik Gazi mi?
Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985).

OLAY-05
Tarih: 31 Temmuz 1973
Yer: istanbul Yenikapi Açiklari
Tanik: Çevre Halki
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "Havanin kararmakta oldugu saatlerde, arkasinda yogun bir iz birakarak Yenikapi açiklarinda Marmara Denizi'ne dalis yapan UFOyu görenler, büyük bir heyecana kapilmislardi."
Yorum: Gerçek USO mu? Meteorit mi? Uçak mi? Kitle Hallüsinasyonu mu?
Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985).

OLAY-06
Tarih: 1976
Yer: istanbul
Tanik: Haluk Egemen Sarikaya ve Arkadaslari
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1985) aynen aktarilmistir: "1976 yillarinda Haluk Egemen ve arkadaslari, istanbul'da bir deniz kiyisinda oturup, UFOlara iliskin konusmalar yaparlarken, çirpintili olan deniz üzerinde tam dairesel ve tahminen 8 metre çapinda tam anlamiyla dümdüz bir alan olusmustur. Bu alanin kenar daire çizgisi, 15 santimetre kadar yüksekliginde ve dagilmadan aynen kalan bir su halkasindan meydana geliyordu. Bu düz satih (alan), kenar su halkasi ile çirpintili deniz üzerinde birçok kere yer degistirerek ve gene düzgün bir küçülüsle ortadan kalkmis ve yerini gene çirpintili denize birakmistir. Orada, sanki Haluk Egemen ve arkadaslarinin hemen 5 metre ilerisinde ve denizden birkaç metre yükseklikte bir etherik (görünmez) gemi var gibiydi. Burada, kendileri ve çevredeki diger kimseler de zaman zaman UFO gözlemleri yapmislardi."
Yorum: USOlojik Fenomen mi? Kitlesel Hallüsinasyon mu? Algisal Yanilsama mi?
Kaynak: (Sarikaya, 1985).

OLAY-07
Tarih: 1977
Yer: izmir Körfezi
Tanik: Mümin Durmaz
Olayin Özeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "1977 yiliydi. Okulda, bir pazartesi günü, istiklal Marsi töreni için toplanmistik. Mars basladi, herkes saygi durusunda bayraga bakiyordu. Okulumuzun bahçesinden, tüm izmir körfezi görülür. Ben, en arka siradaydim, bir an gözüm körfeze kaydi. Hayretler içinde kaldim. Balik agina benzer kocaman bir sey, kus gibi süzülerek yavasça alçaliyordu. Rengi, kül rengiydi. Yanimdakileri dürtükledim. Ama, mars bitmedigi için dönüp bakmadilar. Onbes-yirmi saniye sonra ise, ag benzeri sey denizde hiç etki yaratmadan kayboluverdi. En büyük üzüntüm, olayi benden baska kimsenin görmeyisi oldu (Bilinmeyen Ansiklopedisi, 1984-86, Fasikül iç Kapaklari No: 36)."
Yorum: Gerçek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Hayal mi? Dünyasal Kaynakli Obje mi?
Kaynak: (Bilinmeyen Ansiklopedisi, 1984-1986, Fasikül iç Kapaklari No: 36).

OLAY-08
Tarih: 1980 Yili (Bahar veya Yaz Aylari?)
Yer: Antalya Kiyilari
Tanik: M.A.
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'nin (1982) Türkiye Gizemleri adli kitabinin, 232. Sayfasinda bir dizi ilginç fotografa yer veriliyor. Bu resim dizisinde, birtakim isikli izler deniz yüzeyinden göge dogru uzanmakta ve hatta bunlarin uçlarinda bir çesit isikli yildizlar meydana geldigi görülmektedir. Bu garip durum, tam 6 fotograf karesinde belgelenmistir. Gerçi, bu olaya, deniz yüzeyinden firlatilan bir tür isaret fisegi yol açmis da olabilir. Fakat, olayla ilgili olarak elimizde daha detayli bir bilgi yoktur ne yazik ki. Sarikaya'nin bu garip vakaya dair degerlendirmelerini aynen aktaralim: ".... resimler, 1980 yilinda Antalya'da, deniz kiyisindaki bir aile gazinosunda, gece saat 23:00 sularinda M.A. ile esi N.A.'nin çektirdikleri hatira fotograflarinda ortaya çikan isikli izleri göstermektedir. Dünyanin çesitli yerlerinde de benzeri fotografik tespitler yapilmistir ve bazi nadir örnekleri mevcuttur. Fotograflarda ortaya çikan tuhaf isikli izler, astral varliklar, etherik (eterik) varliklar ya da UFOlojik varliklarca olusturulmus olabilir."
Yorum: Gerçek USO mu? Fotograf Lekesi mi? isaret Fisegi mi? Ruhsal-Etherik Olay mi?
Kaynak: (Sarikaya, 1982).

OLAY-09
Tarih: Temmuz 1980
Yer: izmir Karaburun Açiklari
Tanik: Amatör Mercan Avcisi Refik Tanergün ve Arkadaslari
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1985) aynen alinmistir: "Karaburun açiklarinda, derin denizde avlanmaya çikan çogu balikçi, geçtigimiz (1980 yilinda) Temmuz ayinda meydana gelen ilginç olayi halen animsamaktadir. O aylarda avlanan grubun 300 metre ötesinde, Midilli sahiline bakan tarafta, bir anda, denizde 35-40 metre yüksekliginde, adeta sudan yapilmis bir perde olustu. Bu perdenin ardindan, hisirtiyi andiran bir sesle, parlak bir cismin sulara gömüldügü gözlendi. Bu, bir deniz patlamasi degildi. Zira, deniz köpürmedi ve etki alani sadece belirli bir noktada kaldi."
Yorum: Gerçek USO mu? USOlojik Fenomen mi? Algisal Yanilsama mi?
Kaynak: (Sarikaya, 1985).

OLAY-10
Tarih: Agustos 1980-Ocak 1981 Arasinda 6 Ay Boyunca Birçok Kez
Yer: izmir Karaburun Açiklari
Tanik: Amatör Mercan Avcisi Refik Tanergün ve Diger Denizciler
Olayin Özeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1985) aynen alinmistir: "Yine, amatör mercan avcisi ve is adami Refik Tanergün, yukarida bahsi geçen USO olayi ile buna bagli olarak gerçeklesen USOlojik olayin Agustos 1980 ile Ocak 1981 tarihleri arasinda pek çok kere tekrarlandigini ve bu olaylara birçok insanin tanik oldugunu söylemistir. Refik Tanergün'e göre: "Bu alanin içine düsen veya rastlanti sonucu giren bir gemi, tekne veya herhangi bir deniz araci alabora olmakta, adeta deniz dibine çekilmektedir. Ben, sahsen, Tahsin Kalkavan adli Türk silebi ile Tenya-2 adli Yunan silebinin bu alan içinde kaza yaptigina inaniyorum. Uzun, teorik arastirmalar yapmakla gerçek ortaya çikabilir."
Yorum: Gerçek USO mu? USOlojik Fenomen mi? Algisal Yanilsama mi?
Kaynak: (Sarikaya, 1985).

OLAY-11
Tarih: 20 Eylül 1980
Yer: Bodrum'un Kara Adasi Arkasi
Tanik: Þahsuvar Kaptan (Bitez Yalisi)
Olayin Özeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "Hava sert oldugu için günlük tur dönüsü teknedekilerin istegi ile Kara Ada arkasinda gece yemegi kararlastirdik. Adanin arkasinda deniz tahta gibiydi, hiç rüzgar yoktu. Küpestede tekneyi gözden geçirirken uzaktan Yunan Adasi tarafindan parlak bir isigin denize dogru hizla inmekte oldugunu fark ettim. Yildiz kaymasi olabilir diye düsünüyordum, tahmin ediyorum ki, Yunan Adasi civarlarinda deniz ufkunda kayboldu. Aradan 5 dakika gibi bir zaman geçti ve ya geçmedi teknemizin (Þah 1) sancak tarafinda yaklasik 500 metre ilerde suyun altinda bir aydinligin oldugunu gördüm. Yansima yapacak herhangi bir sey de yoktu. Isik bir müddet durdu, sonra renk degistirdi ve küçülmeye basladi, sanki dibe dogru iniyordu. Sonra sola dogru hizlandi ve teknemizin etrafinda yarim çember tur atti ben dona kaldim, simdiye kadar hiç böyle bir sey görmedim. Daha sonra açik yesil ve parlak bir isik halinde gözden kayboldu. Bu olayi, benimle beraber, teknedeki bütün insanlar gördü. Ne oldugunu bilmiyorum. Aslinda, Bodrum'un Kara Adasi, UFO gözlemleri açisindan Türkiye'de oldukça meshur bir yerdir. Bir çok tanik kara ada arkasinda gözden kaybolan isiklar gözlemlemislerdir. Ancak hiçbir görsel kanit bulunmamaktadir.
Yorum: Gerçek USO mu? Meteorit mi? Uçak mi?
Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-12
Tarih: 1980li Yillar Boyunca Birçok Kere
Yer: Ceyhan Baraj Gölü
Tanik: Çevre Sakinleri.
Olayin Özeti: Bilinmeyen Ansiklopedisi'nin (1984-86) 2. Cildinin, 525. Sayfasinda belirtildigine göre: "Bazi taniklar, Ceyhan Baraj Gölü'ne özellikle 1980li yillar boyunca birçok UFOnun dalis yaptigini iddia ettiler."
Yorum: Gerçek USO mu? Algisal Yanilsama mi?
Kaynak: (Bilinmeyen Ansiklopedisi, 1984-1986, Cilt: 2, 535).

OLAY-13
Tarih: 19 Aralik 1989
Yer: Mersin Açiklari
Tanik: Ugur Turhan
Olayin Özeti: Elektrik teknisyeni Ugur Turhan, denizin bes mil açiginda, balik avlarken, uçan daire gördügünü iddia etti. "Hizla denize düstü ve suda kayboldu. Çok korkmus, donup kalmistim." dedi. Gökyüzünde sari ve kirmizi isiklar saçan uçan dairenin garip metalik sesler çikardigini öne süren Turhan, bir süre sonra hizla denize düstügünü de sözlerine ekledi.
Yorum: Gerçek USO mu? Meteorit mi? Uçak mi?
Kaynak: (Hürriyet Gazetesi, 20 Aralik 1999, Uçan Daire Denize indi).

OLAY-14
Tarih: 15 Agustos 1990
Yer: Saroz körfezi
Tanik: Erol Erkmen ve Arkadasi
Olayin Özeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "Arkadasim Kemal ile beraber saat 14 civari 57 metre derinlikteki bir batik için kesif dalisina basladik. Batik etrafinda dolasirken sanki yalniz olmadigimiz gözlendigimiz gibi bir hisse kapilmistik. Ben sik sik ilerilere, arkama dogru bakip bir sey görmeye çalisiyor gibiydim. Evet, ilerde karanlik bölgenin içinde (tam mesafe kestiremiyorum) bir yesil isik görür gibi oldum ve kaybettim. Ama hep gözüm oradaydi ve tamamiyla konsantrasyonumu kaybetmistim. Isigi ararken, sol tarafimda oldugunu kesfettim. Hareket ediyordu, öyle olmaliydi. Aradan ancak 3 dakika geçmisti. Elimdeki Kodak marka eski makinemle (seffaf su geçirmez kilifini ben yaptim) bir kere deklansöre bastim. Isik, o sirada sönmüstü ve havamizda bitmek üzere idi yukari çiktik. Eve döndügümde derhal filmi banyo ettim ama herhangi bir sey görülmüyor gibiydi. Tab ettigimde, bir nokta gibi leke oldugunu fark ettim ve büyüttüm. Netice oldukça sasirtici idi. Gözlenmistik, ama ne tarafindan? Resim yaklasik olarak 300 kere büyütülmüstür, bu sebeple net olarak tani yapmak zordur. Bir cisim gibi görülmektedir."
Yorum: Gerçek USO mu? Dünya Yapisi Denizalti mi? Fosforlu Denizalti Canlisi mi? Fotograf Lekesi mi? Algisal Yanilsama mi?
Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-15
Tarih: 1991-1992?
Yer: Samsun Yakinlarinda Bir Dere
Tanik: Osman Ölçer
Olayin Özeti: Yaklasik 7-8 yil öncesinde, yani 1991 ya da 1992 yillarinda, Samsun'un bir köyünde, sabahleyin sürü otlatmakta olan Osman Ölçer adli vatandas, yaninda bulunan diger bir çoban arkadasi ile beraber, yakindaki derenin 2 ila 3 metre üzerinde duran, 30 metre çapinda, metalik gri görünüslü olan bir UFO görüyorlar. Tam bu sirada, son derece garip bir olay gerçeklesiyor ve UFOdan, dereye metalik bir kol uzaniyor. Bu olay, görgü taniklari üzerinde, sanki UFO, dereden su aliyormus gibi bir izlenim yaratiyor. Her iki tanik, yanlarindaki köpekle birlikte UFOya dogru yürümek istiyorlar. Bu sirada, çoban köpegi korkudan sinerek, daha fazla ileriye gitmek istemiyor. Ama görgü sahitleri UFOya dogru yaklasmakta israr edince, belki de, bu insanlarin varligini hisseden UFO, isik saçarak birdenbire gökyüzüne dogru yükseliyor. Ve tuhaf nesne, korkunç bir hizla uzaklasarak gözden kayboluyor.
Yorum: Gerçek USO mu? Hayal mi?
Kaynak: (Çesitli Özel Notlar: A TV, Gün Ortasi Programi, 03 Nisan 1998).

OLAY-16
Tarih: 1993-1994?
Yer: Mudanya'nin Bir Sahil Köyü
Tanik: Mutlu Payasli'nin Bir Kiz Arkadasi
Olayin Özeti: TUVPO'dan sitesinden aynen aktarilmistir: "Bundan 5-6 sene evvel, bir kiz arkadasim, Bursa Gemlik körfezinde, Mudanya'nin bir küçük sahil köyünde basindan geçen ilginç bir olayi anlatti. Denizin ortasinda sürekli dönen ve belli bir mesafede duran bir disk görüyorlar. Disk denizin üzerinde duruyor ve bu diskten çikan daha küçük parlak cisimler sürekli denize inip çikiyorlar. Sanki bir örnek topluyor ve ikmal yapiyor gibi. Olay 3 saatten fazla sürüyor. Olayi tüm köy hali görüyor ve basta Jandarma ve Bursa Hakimiyet gazetesi olmak üzere, bazi makamlara haber veriyorlar. Klasik duyarsizligimiz yüzünden kimse oraya gelmiyor. Fakat, benim esas kizdigim, bu kadar uzun süre gözlenen olay, ne bir film ne de bir fotograf karesine girmiyor. "Neden" diye sordugumda ya "aklimiza gelmedi", ya "sinirimiz bozuldu" gibi bahanelerle karsilastim. Gerçekten çok ilginç ve traji-komik. iste, bu tip olaylari, sadece gözlemlemek yerine müdahil olup belgelemek gerekiyor. Bu gruptakilere sesleniyorum. Gücünüzün yettigince bir film veya fotograf makinesi edinip, özellikle disarida gezdiginizde yaninizda tasiyin ve ilginç olaylari belgeleyin. Belki, elimizde çok iyi makineler ve filtreler yok ama oldugunca idare edelim."
Yorum: Gerçek USO mu? Algisal Yanilsama mi?
Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-17
Tarih: 1995-1996?
Yer: Alanya'nin Sanayi Sitesinin Hemen Karsisindaki Plaj
Tanik: Cankut Okutur ve Arkadaslari
Olayin Özeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "Tarihi tam olarak hatirlamama imkan yok. Çünkü üzerinden üç, dört sene falan geçti. Ama, arkadasim dogum günü oldugu için Agustos ayinin 8'i olduguna eminim. Neyse, bu olay Alanya'nin Sanayi Sitesinin kavsaginin karsisindaki plajda meydana geldi. O aksam hava gayet güzeldi. Eger kötü olmus olsaydi, zaten biz plajda parti yapmak için disari çikmazdik. Deniz ise, biraz kipirtiliydi. Yalniz bu kipirtilar, her zamanki gibi normaldi. Fazla dalga yoktu. Eger, size tam olarak bir nesne gördük dersem yanilmis olurum. Sadece, parlak iki tane obje gördük. Biri yesil, öteki kirmizi olan iki isik gördük. Büyük ihtimalle de, bu isiklar ya suyun altinda ya da su yüzeyinin hemen üstündeydiler. Bir cisim olsaydi, ilk etapta, çok yakindik. Mutlaka görürdük diye düsünüyorum. Gerçi, isiklar sanki sahiler çevrilmis el fenerleri gibi gözümüzü aliyordu. Belki, isiklarin parlakligindan dolayi, ardindaki nesneyi görememis olabiliriz. Sonra, bu cismin ne oldugunu anlamak için suya girmeye çalistigimizda, kirmizi isik birden parladi ve koskocaman bir hal aldi. Biz, o sirada korkup kaçtik. Ama, bir kaç dakika sonra döndügümüzde, nesne epey uzaklasmisti. Ve sanirim, yaklasik yirmi dakika sonra bu isik gökyüzüne dogru yükselerek kayboldu. Özellikle "yükselerek kayboldu" diyorum. Çünkü, bu nesne çok uzakta olmasina ragmen isiklarin tümü hala görünüyordu. Eger, nesne su yüzeyinde olsaydi, ufukta kaybolan gemiler gibi önce sadece üst kisimlari görünürdü. Sonrada etrafta bir aydinlik birakarak kaybolurlardi. Yanimdaki arkadaslarim adlari Çagdas ve Umut idi. Biri hala Alanya'da ama ötekinin Ankara'da oldugunu sanirim. En detayli bilgiyi onlar verebilir. Ama, biz, olayin ilk anindan itibaren bütün arkadaslari topladik. Bu yüzden, o isiklari, uzakta da olsa, neredeyse mahalledeki herkes gördü. Aslinda, bir denizalti veya çok büyük bir nesne olabilecegini sanmiyorum. Olsa olsa bir Uno veya Tipo marka otomobil kadar olabilir. Çünkü isiklari ilk gördügümüz yer, kayalik ve sig bir yerdi. Aslinda, size daha yararli olabilecek baska bilgiler vermek isterdim. Ama olayin üstünden çok zaman geçti. Eger, ben, o zaman USOlari bilseydim, bu konuyu daha fazla arastirirdim. Bazi arkadaslar, bu olaydan sonra birkaç kere daha benzeri isiklari hem denizde ve hem de hava da gördüklerini söylediler ama biz hiçbirine tam olarak rastlayamadik. O gün bugün, isin kötüsü, herkes bu olayi geçistirdi. Fakat, ben üstünde durup arastirdigim için adim "UFO Manyagi"na çikti. Arkadaslar, bir gün seni götürecekler diye dalga geçiyorlar. Ama benim için önemli olan, gerçekten bunlarin ne oldugunu ögrenmek! Yani, bir çesit göz aldanmasi mi yoksa bu yesil yaratiklar mi diye çok merak ediyorum!"
Yorum: Gerçek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Hayal mi?
Kaynak: (internet Alintisi-Kisisel E-mail).

OLAY-18
Tarih: 1990li Yillar Boyunca Birçok Kere
Yer: Van Gölü
Tanik: Çevre Sakinleri.
Olayin Özeti: Van Gölü civarinda yasayan bazi insanlar, göl sularinin yüzeyinde birtakim garip olusumlarin (örnegin, sularda meydana gelen tuhaf ve açiklanamayan kabartilar gibi) ya da, baska bir deyisle, USOlojik fenomenlerin gözlendigini iddia etmektedirler.
Yorum: Gerçek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Göl Canavari mi? Düzmece Raporlar mi?
Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-19
Tarih: 17 Agustos 1999
Yer: Gölcük Açiklari
Tanik: Bazi Askeri Gemi Personeli, Balikçilar, Deniz Kiyisinda Oturan Vatandaslar
Olayin Özeti: 17 Agustos 1999 tarihindeki Marmara Depremi sirasinda, bazi görgü taniklari (balikçilar) Marmara Denizi'nin derinliklerinden gelen bir isikla adeta kirmiziya boyandigini söylediler. Hatta, kimi taniklar da, tam deprem olurken, denizin içinden gelen kirmizi bir isik topu ile tsunami dalgalarinin Gölcük kiyilarina dogru gittigini gördüklerini iddia ettiler. Bazi uzmanlar, bu isik topunun, deprem sirasinda Marmara Denizi içinde yirtilan fayin en uç patlama noktasindan bosalan enerji ile olusabilecegini öne sürdüler.
Yorum: Gerçek USO mu? Deprem Isiklari mi?
Kaynak: (Çesitli internet Alintilari).

OLAY-20
Tarih: 27 Agustos 1999
Yer: izmit-Degirmendere Açiklari.
Tanik: Tiyatro Sanatçilari Funda ilhan ve Ümit Esitmez
Olayin Özeti: 27 Agustos 1999 tarihinde, tam da artçi depremin yasandigi bir sirada, izmit-Degirmendere'de bulunan izmit Þehir Tiyatrosu Sanatçilari Funda ilhan ve Ümit Esitmez, denizden gökyüzüne dogru mavi bir isigin yükseldigini söylediler. Daha önce yasamlarinda böylesine bir olayla karsilasmadiklarini söyleyen sanatçilardan Funda ilhan "Yerin sarsilmasiyla birlikte irkildik. O anda denizden bir isik hüzmesi yükseldi. Masmavi bir isikti. iyice yükseldi. Tam karsi sahildeki Derince'ye dogru kaydigini gördük, sonra da gözden kayboldu" dedi.
Yorum: Gerçek USO mu? Deprem Isiklari mi?
Kaynak: (Hürriyet Gazetesi, 28 Agustos 1999, Denizden Isik Yükseldi).

OLAY-21
Tarih: 06 Eylül 1999
Yer: Çinarcik, Esenköy Limani
Tanik: Bazi Balikçilar
Olayin Özeti: Deprem sirasinda bazi balikçilarin aglarinin yirtildigini ve aglarindan volkanik taslar çiktigini biliyoruz. Ayrica bir sürü çok ilginç gece gözlemi var ve bizzat ben dinledim. iste bir tanesi.... Anlatan, balikçi dün aksam adalar civarinda açiklayamadigim bir simsek gibi olayi vardi sedef adasi arkasindan denizden yukari dogru çiktigini gördügümüz 3 sütun halinde isiklar gözledik, ayni zamanda hep ayni bölgeye seri olarak yaklasik 40 dakika kadar simsek düstü.
Yorum: Gerçek USO mu? Deprem Isiklari mi?
Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).


Alinti....
 
Üst