Üçler, Beşler, Yediler, Kırklar

Alevilerin inanışında kutsallık ve evliyalık mertebesinde görülen ve rıza ve şefaatleri umulan kendilerine üçler, beşler, yediler, kırklar denilen, kişi gruplan vardır. Bunlardan ilki yani üçler, diğerlerine göre daha özel bir konuma sahiptir. Çünkü üçler deyimiyle kastedilenler “Allah-Muhammed-Ali” üçlüsüdür. Bazı yazarlar, Aleviliğin üçler ile ilgili inanışını, Hıristiyanlıktaki üçlemeye benzeterek, Alevilikte teslis anlayışının olduğunu iddia etmişlerdir ki buna katılmak mümkün görünmemektedir. Çünkü Aleviler Hıristiyanlarda olduğu gibi, Ali ve Muhammed’in ilah olduğu şeklindeki bir inanca sahip değillerdir. Her ne kadar vahdet-i vücut nazariyelerinden kaynaklanan ve bazen Ali’yi Allah olarak isimlendirmeye varan eğilim ve anlayışlara rastlanılsa da, bu bütün bir Aleviliğe genelleştirilemez. Üçler’in ardından “Beşler”’in kimler olduğuna gelince, bunlar Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’dir. Alevîlikte bunlara Ehl-i Beyt mensuplan denilir ki, Alevîlik zaten Ehl-i beyt kültüne ve sevgisine dayanır. Yediler’in kimler olduğu konusunda Aleviler arasında farklı görüşler vardır. Kimilerine göre yediler: Allah, Muhammed, Ali, Haticet’ül Kübra, Fatımat’üz Zehra, Salman-ı Farisi ve Kanberdir. Kimileri ne göre ise yediler, Hatayi, Nesimi, Fuzuli, Kul Himmet, Virani, Yemini ve Pir sultan Abdal’dan oluşan yedi ulu âşıktır.857 Buyruk’ta anlatıldığına göre Tann katma çıktığında, Tanrı Hz. Muhammed’in sırtına üç çatallı tuba_dalı ile bir kez vurdu. Tuba dalının orta çatalının kabuğundan yedi damla nur damladı, bunlar yedilerdi. Altı damla nur sol kabuğundan, altı damla da sağ kabuğundan damladı. Bunlar da 12 imam oldular. Kırklar meclisi, zamanı mekânı belirli olmayan, içinde Hz. Ali’nin ve Fatıma’nın da olduğu, Hz. Muhammed’in sonradan katıldığı bir ulular meclisidir. Bu meclis Aleviler için (menkıbeyi) derin sembolik anlamları olan ritüelin adıdır. Yaygın İslam anlayışı bu inanışı kabul etmemektedir. Alevi kaynaklarında bu olay Miraç Gecesi’ne bağlanarak anlatılır. Kırk kişinin katıldığına inanılan bu meclisteki ibadette yaklaşık yarı yarıya kadın erkek bulunmuştur.

Alıntı.