Teknoloji Bağımlılığı

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,246
Tepkime puanı
3,122
Teknoloji bağımlılığı ülkemizde ilk televizyonun yaygınlaştığı dönemde görülmeye başlandı. Bunu daha sonra video, CD çalar takip etti. Ama asıl dominant özellikte bu sorunun ortaya çıkışı internetin yaygınlaşması, bilgisayar ve cep telefonlarıyla oldu. Hele akıllı telefonlar hayatımıza girince de zirve yaptı. Teknoloji bağımlılığı; bir teknoloji ürününün kullanımının bağımlılık seviyesine gelmiş halidir kısaca. Bunun bariz ilk örneklerini bilgisayar ve internetin yaygınlaştığı dönemde bilgisayar oyunlarına müptelalık, pornografi bağımlılığı şeklinde görmüştük. Şimdi bilgisayardan daha farklı olarak her an yanımızda bulunan akıllı cep telefonlarıyla bu bağımlılık pik yapmış durumda.

Aslında teknoloji yaşamı kolaylaştıran bir olgudur. Doğru kullanılırsa faydası saymakla bitmez. Ama teknoloji tüketimini arttırmak için insan zaafları da dikkate alınarak teknolojinin içine yerleştirilen oyun, pornografi gibi bazı şeyler maalesef teknolojiyi olması gereken maksadın dışında kullanmaya yol açmış, bununla da kalmamış bağımlılık yaratır hale dönüşmüştür. Çünkü bu bağımlılığa düşenlerin bağımlı oldukları ne ise onsuz nefes alamadığı karşılaştığımız örneklerle sabittir.

Aslında sadece bağımlılık yaratmayla da kalmıyor, bir çok gelişim alanını örseleme sonucunu da doğuruyor. Örneğin bilgisayar oyunlarına bağımlı olan çocuk ve gençlerin akademik başarıdan, sosyalleşmeden, iletişim gelişiminden, hareketsizlik nedeniyle fiziksel gelişimine kadar yansımış bir çok şeyi ıskaladığı aşikardır. Bir başka örneği de yetişkinlerden verelim; pornografi bağımlılığı nedeniyle evlendiğinde eşine ilgi göstermeyen, başka yollarla doyum sağlayan ve bu nedenle evlilik ilişkisi sarsıntılar yaşayan pek çok vakaya rastladık. Demek ki bir şeyin kullanılması başka, bağımlısı olunması başka şeymiş. Ayrıca bilgisayar ve cep telefonlarındaki oyunların ve pornografinin bir başka açtığı yara da düşünmeyi önlemesidir. Oysa düşünmeyen insanın üretken olabilmesi, belli yaşamsal disiplinler kurabilmesi neredeyse imkansızdır.İş bunlarla da kalmaz bu bağımlılık zamanla sorumluluk alanlarından insanları uzaklaştırdığı için istismarcı yönelimler ortaya çıkar ve sorunla yüzleşmeye kolay kolay sıra gelmez. Bir sorunla yüzleşilmediği zaman da o sorun sorun olarak kabul edilmediğinden çözümüne yönelinmez ve zaman akıp gider. İşin en tehlikeli tarafı da teknoloji bağımlılığının en çok gelişim dönemindeki insanlarda görülmesidir. Bu sebeple de bir çok alanda gelişim örselenir ve hayata yeterince hazır olmayan bireyler ortaya çıkar.

Bu sorunun bir yanında da aslında ailelerin yanlış tutumları bulunmaktadır. Çocuk veya genç odasına çekilip bilgisayarla oynarken bir bazı aileler önce buna bir olumsuzluk yüklememe kolaycılığıyla davranmakta, sonra sorun kronik hal aldığında ise sorunun çözümü gecikmekte ve zorlaşmaktadır. Özellikle 6-18 yaş arasındaki çocuklarına aileler teknolojiyi ölçülü kullandırmalı, kullanımını denetlemeli ve çocuğunu kendisiyle baş başa bırakmamalıdır. Çünkü bu gün kolayına kaçılan her şey yarın daha büyük zorluklar yaratarak karşımıza çıkacaktır. Örneğin bir özel üniversitenin yazılım mühendisliği bölümünü yüzde yüz burslu kazanmış bir genç 8 yıl o üniversiteyi bitiremedi ve şu an vasıfsız kaldı. Böylesi üzücü örneklere çokça rastladık ve bir çoğunda iş işten çoktan geçmişti. Bu nedenle tüm aileler çocuklarına ihtiyaç olan teknolojiyi elbet sağlamalı ama bilinçli ve ölçülü kullanımı için de belli disiplinler oluşturmalı ve çocuklarını denetlemelidir.

Teknoloji bağımlılığı kemik, kas gelişiminden başlayıp, hareketsizlik ve obeziteye kadar varan bir dizi fiziksel soruna sebep olmaktadır. Çünkü hareketsiz yaşam bedenin yetersiz kullanılması ve yeterince gelişmemesi sonuçlarını doğurur. Kalori tüketimi azaldığı için de obeziteye sebep olabilir.

Teknoloji bağımlılığı aynı zamanda inanlarda davranış gelişimini de sekteye uğratmaktadır. Çünkü davranış gelişimi doğrusuyla, yanlışıyla yaşanmışlıklar ve bu yaşanmışlıkların sağladığı deneyimle sağlanır. İnsan oturduğu yerden bir şeyle oynamak veya bir şeyi izlemekle meşgul ise doğal olarak yaşanmışlık renkliliği azalmaktadır. Daha tek boyutlu bir hal almakta ve bunlar sonucu da bir çok şeye yabancı kalmakta, içine girdiğinde ise adaptasyon sorunu yaşamaktadır. Aslında yabancı olunan her konu yaşanacak iken yaşanmamış, dolayısıyla adaptasyon ve deneyim sağlanmamış konulardır. Ve bu konular insanlar üzerinde nasıl yapacağını, nasıl davranacağını bilememe odaklı başta özgüven olmak üzere bir çok sorun yaratır.

Teknoloji bağımlılığı insanlarda en çok da sosyalleşme ve insan ilişkileri formasyonunun geri kalmasına, gelişmemesine yol açar. En tehlikelisi de budur. Çünkü yaşam evde, işte, toplumda bir ilişkiler silsilesidir. Teknoloji bağımlılığı aile ilişkisinde insanı bir kenarda bırakır ve aile için paylaşım ve yaşanmışlıkları sınırlı hale getirir. İş hayatı çoğunlukla bir ekip çalışmasıdır, insanlarla yürür ve iletişim bilinci ve becerisi gerektirir. Ayrıca kazanılmış disiplinler ister. Toplumsal ilişkiler insanların kendi dünyasını başka insanların dünyalarıyla birleştirebilmesidir. Bu sosyalleşme dediğimiz sürecin başarılı yaşanmasıyla ve bu alanda yaşanmışlıklara dayalı deneyimlerle olur. Evde olmak ama ailede olmamak, insan ilişkileri kurmadığı için insana yabancılaşmak, uyum için gerekli esneklikleri geliştirmediği için sağlıklı insan ilişkileri kuramamak gibi yaşam akışını çok olumsuz etkileyen birçok sorunun doğmasında da teknoloji bağımlılığı rol oynamaktadır.

Son dönemde teknoloji bağımlılığında zirveyi akıllı telefon kullanımında görüyoruz. Evde, sokakta, otobüste, işte insanların elinde hep cep telefonları. Sohbet bile artık mesajlaşma yoluyla yapılır oldu ama bu yaşamımızda doğal iletişimi azalttı. Nitekim insanlarımızda giderek artan bir yalnızlaşma var ve bunu daha çok da günümüzdeki yaşam tarzı besliyor. Çünkü öncesinde doğal olarak yapılan çok şey artık teknoloji vasıtasıyla yapılır oldu. Böyle olunca da kanımca insanlar arasındaki duygusal bağlar zayıfladı, ilişkiler yozlaştı.

Çocuğunuz veya genciniz odasına çekilip sürekli bilgisayar başında oluyorsa, elinden cep telefonunu düşürmüyorsa ve bu kullanımlarda bir ölçü koymada zorlanıyorsa teknoloji bağımlılığı başlamış demektir. Hafife almayın ve bu bağımlılığın adeta uyuşturucu bağımlılığı, alkol bağımlılığı gibi onsuz yaşayamama sorunu yarattığını unutmayın. Sorun bu raddeye gelmeden önce anne ve babaların teknoloji kullanımında çocuklarına bir ölçü koymayı ve yaşamın diğer alanlarını da hatırlatmayı ve yaşatmayı tercih etmesi önemlidir. Ancak bu aşamadan geçilmiş ve sorun bağımlılık halini almışsa kararlılıkla üzerine gidilmeli ve mutlaka psikolojik destek alınmalıdır. Teknoloji bağımlılığı özünde bir haz bağımlılığıdır. Ve bu tür bağımlılıklar zannedildiğinde çok daha güçlüdür. Yarattığı sorunlar da bir o kadar derindir. Hatta bazen hayatın insanın elinden kaymasına bile yol açabilir.

Teknoloji bağımlılığı yaşayanlarda hareketsizlik,sosyalleşmeme, iletişim yetersizliği, karşı cinsle iletişim kuramama, davranış gelişimi bozukluğu, sosyal fobi, sorumluluk gelişimi bozukluğu, bazı disiplinlerin kazanılmayışı, özgüven eksikliği, tekdüze yaşam gibi belirgin bir çok soruna yol açmakta ve bunlar o insanların yaşam akışlarını da oldukça olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle hafife alınabilecek bir sorun değildir ve yaşayana çok bedel ödetir.

Öncelikle çocuklarımıza ve gençlerimize teknolojiyi bilinçli ve ölçülü kullanmayı öğretmeliyiz ki buna teknoloji okuryazarlığı denmekte. Bir şekilde çocuğumuz veya gencimiz ölçüyü kaçırmış ve teknoloji bağımlısı hale gelmişse önce ailenin bu gerçekle doğru yüzleşmesi, önce sorunu kabullenmesi ve sonrasında da kararlılıkla çözümü için harekete geçmesi gerekmektedir.

Psk.Namık ACAR
 
Son düzenleme:

fako

Kayıtlı Üye
Katılım
5 May 2013
Mesajlar
264
Tepkime puanı
52
Teknoloji bağımlılığı ülkemizde ilk televizyonun yaygınlaştığı dönemde görülmeye başlandı. Bunu daha sonra video, CD çalar takip etti. Ama asıl dominant özellikte bu sorunun ortaya çıkışı internetin yaygınlaşması, bilgisayar ve cep telefonlarıyla oldu. Hele akıllı telefonlar hayatımıza girince de zirve yaptı. Teknoloji bağımlılığı; bir teknoloji ürününün kullanımının bağımlılık seviyesine gelmiş halidir kısaca. Bunun bariz ilk örneklerini bilgisayar ve internetin yaygınlaştığı dönemde bilgisayar oyunlarına müptelalık, pornografi bağımlılığı şeklinde görmüştük. Şimdi bilgisayardan daha farklı olarak her an yanımızda bulunan akıllı cep telefonlarıyla bu bağımlılık pik yapmış durumda.

Aslında teknoloji yaşamı kolaylaştıran bir olgudur. Doğru kullanılırsa faydası saymakla bitmez. Ama teknoloji tüketimini arttırmak için insan zaafları da dikkate alınarak teknolojinin içine yerleştirilen oyun, pornografi gibi bazı şeyler maalesef teknolojiyi olması gereken maksadın dışında kullanmaya yol açmış, bununla da kalmamış bağımlılık yaratır hale dönüşmüştür. Çünkü bu bağımlılığa düşenlerin bağımlı oldukları ne ise onsuz nefes alamadığı karşılaştığımız örneklerle sabittir.

Aslında sadece bağımlılık yaratmayla da kalmıyor, bir çok gelişim alanını örseleme sonucunu da doğuruyor. Örneğin bilgisayar oyunlarına bağımlı olan çocuk ve gençlerin akademik başarıdan, sosyalleşmeden, iletişim gelişiminden, hareketsizlik nedeniyle fiziksel gelişimine kadar yansımış bir çok şeyi ıskaladığı aşikardır. Bir başka örneği de yetişkinlerden verelim; pornografi bağımlılığı nedeniyle evlendiğinde eşine ilgi göstermeyen, başka yollarla doyum sağlayan ve bu nedenle evlilik ilişkisi sarsıntılar yaşayan pek çok vakaya rastladık. Demek ki bir şeyin kullanılması başka, bağımlısı olunması başka şeymiş. Ayrıca bilgisayar ve cep telefonlarındaki oyunların ve pornografinin bir başka açtığı yara da düşünmeyi önlemesidir. Oysa düşünmeyen insanın üretken olabilmesi, belli yaşamsal disiplinler kurabilmesi neredeyse imkansızdır.İş bunlarla da kalmaz bu bağımlılık zamanla sorumluluk alanlarından insanları uzaklaştırdığı için istismarcı yönelimler ortaya çıkar ve sorunla yüzleşmeye kolay kolay sıra gelmez. Bir sorunla yüzleşilmediği zaman da o sorun sorun olarak kabul edilmediğinden çözümüne yönelinmez ve zaman akıp gider. İşin en tehlikeli tarafı da teknoloji bağımlılığının en çok gelişim dönemindeki insanlarda görülmesidir. Bu sebeple de bir çok alanda gelişim örselenir ve hayata yeterince hazır olmayan bireyler ortaya çıkar.

Bu sorunun bir yanında da aslında ailelerin yanlış tutumları bulunmaktadır. Çocuk veya genç odasına çekilip bilgisayarla oynarken bir bazı aileler önce buna bir olumsuzluk yüklememe kolaycılığıyla davranmakta, sonra sorun kronik hal aldığında ise sorunun çözümü gecikmekte ve zorlaşmaktadır. Özellikle 6-18 yaş arasındaki çocuklarına aileler teknolojiyi ölçülü kullandırmalı, kullanımını denetlemeli ve çocuğunu kendisiyle baş başa bırakmamalıdır. Çünkü bu gün kolayına kaçılan her şey yarın daha büyük zorluklar yaratarak karşımıza çıkacaktır. Örneğin bir özel üniversitenin yazılım mühendisliği bölümünü yüzde yüz burslu kazanmış bir genç 8 yıl o üniversiteyi bitiremedi ve şu an vasıfsız kaldı. Böylesi üzücü örneklere çokça rastladık ve bir çoğunda iş işten çoktan geçmişti. Bu nedenle tüm aileler çocuklarına ihtiyaç olan teknolojiyi elbet sağlamalı ama bilinçli ve ölçülü kullanımı için de belli disiplinler oluşturmalı ve çocuklarını denetlemelidir.

Teknoloji bağımlılığı kemik, kas gelişiminden başlayıp, hareketsizlik ve obeziteye kadar varan bir dizi fiziksel soruna sebep olmaktadır. Çünkü hareketsiz yaşam bedenin yetersiz kullanılması ve yeterince gelişmemesi sonuçlarını doğurur. Kalori tüketimi azaldığı için de obeziteye sebep olabilir.

Teknoloji bağımlılığı aynı zamanda inanlarda davranış gelişimini de sekteye uğratmaktadır. Çünkü davranış gelişimi doğrusuyla, yanlışıyla yaşanmışlıklar ve bu yaşanmışlıkların sağladığı deneyimle sağlanır. İnsan oturduğu yerden bir şeyle oynamak veya bir şeyi izlemekle meşgul ise doğal olarak yaşanmışlık renkliliği azalmaktadır. Daha tek boyutlu bir hal almakta ve bunlar sonucu da bir çok şeye yabancı kalmakta, içine girdiğinde ise adaptasyon sorunu yaşamaktadır. Aslında yabancı olunan her konu yaşanacak iken yaşanmamış, dolayısıyla adaptasyon ve deneyim sağlanmamış konulardır. Ve bu konular insanlar üzerinde nasıl yapacağını, nasıl davranacağını bilememe odaklı başta özgüven olmak üzere bir çok sorun yaratır.

Teknoloji bağımlılığı insanlarda en çok da sosyalleşme ve insan ilişkileri formasyonunun geri kalmasına, gelişmemesine yol açar. En tehlikelisi de budur. Çünkü yaşam evde, işte, toplumda bir ilişkiler silsilesidir. Teknoloji bağımlılığı aile ilişkisinde insanı bir kenarda bırakır ve aile için paylaşım ve yaşanmışlıkları sınırlı hale getirir. İş hayatı çoğunlukla bir ekip çalışmasıdır, insanlarla yürür ve iletişim bilinci ve becerisi gerektirir. Ayrıca kazanılmış disiplinler ister. Toplumsal ilişkiler insanların kendi dünyasını başka insanların dünyalarıyla birleştirebilmesidir. Bu sosyalleşme dediğimiz sürecin başarılı yaşanmasıyla ve bu alanda yaşanmışlıklara dayalı deneyimlerle olur. Evde olmak ama ailede olmamak, insan ilişkileri kurmadığı için insana yabancılaşmak, uyum için gerekli esneklikleri geliştirmediği için sağlıklı insan ilişkileri kuramamak gibi yaşam akışını çok olumsuz etkileyen birçok sorunun doğmasında da teknoloji bağımlılığı rol oynamaktadır.

Son dönemde teknoloji bağımlılığında zirveyi akıllı telefon kullanımında görüyoruz. Evde, sokakta, otobüste, işte insanların elinde hep cep telefonları. Sohbet bile artık mesajlaşma yoluyla yapılır oldu ama bu yaşamımızda doğal iletişimi azalttı. Nitekim insanlarımızda giderek artan bir yalnızlaşma var ve bunu daha çok da günümüzdeki yaşam tarzı besliyor. Çünkü öncesinde doğal olarak yapılan çok şey artık teknoloji vasıtasıyla yapılır oldu. Böyle olunca da kanımca insanlar arasındaki duygusal bağlar zayıfladı, ilişkiler yozlaştı.

Çocuğunuz veya genciniz odasına çekilip sürekli bilgisayar başında oluyorsa, elinden cep telefonunu düşürmüyorsa ve bu kullanımlarda bir ölçü koymada zorlanıyorsa teknoloji bağımlılığı başlamış demektir. Hafife almayın ve bu bağımlılığın adeta uyuşturucu bağımlılığı, alkol bağımlılığı gibi onsuz yaşayamama sorunu yarattığını unutmayın. Sorun bu raddeye gelmeden önce anne ve babaların teknoloji kullanımında çocuklarına bir ölçü koymayı ve yaşamın diğer alanlarını da hatırlatmayı ve yaşatmayı tercih etmesi önemlidir. Ancak bu aşamadan geçilmiş ve sorun bağımlılık halini almışsa kararlılıkla üzerine gidilmeli ve mutlaka psikolojik destek alınmalıdır. Teknoloji bağımlılığı özünde bir haz bağımlılığıdır. Ve bu tür bağımlılıklar zannedildiğinde çok daha güçlüdür. Yarattığı sorunlar da bir o kadar derindir. Hatta bazen hayatın insanın elinden kaymasına bile yol açabilir.

Teknoloji bağımlılığı yaşayanlarda hareketsizlik,sosyalleşmeme, iletişim yetersizliği, karşı cinsle iletişim kuramama, davranış gelişimi bozukluğu, sosyal fobi, sorumluluk gelişimi bozukluğu, bazı disiplinlerin kazanılmayışı, özgüven eksikliği, tekdüze yaşam gibi belirgin bir çok soruna yol açmakta ve bunlar o insanların yaşam akışlarını da oldukça olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle hafife alınabilecek bir sorun değildir ve yaşayana çok bedel ödetir.

Öncelikle çocuklarımıza ve gençlerimize teknolojiyi bilinçli ve ölçülü kullanmayı öğretmeliyiz ki buna teknoloji okuryazarlığı denmekte. Bir şekilde çocuğumuz veya gencimiz ölçüyü kaçırmış ve teknoloji bağımlısı hale gelmişse önce ailenin bu gerçekle doğru yüzleşmesi, önce sorunu kabullenmesi ve sonrasında da kararlılıkla çözümü için harekete geçmesi gerekmektedir.

Psk.Namık ACAR
Sayın ori, yıllardır yazdığınız yazıları sessizce okuyup kenara çekiliyorum. Merak ediyorum, hangi bölümde okudunuz? Veya mesleğiniz nedir? Çok merak ediyorum.
 

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,246
Tepkime puanı
3,122
Sayın ori, yıllardır yazdığınız yazıları sessizce okuyup kenara çekiliyorum. Merak ediyorum, hangi bölümde okudunuz? Veya mesleğiniz nedir? Çok merak ediyorum.
Açtığım konular çoğunlukla alıntıdır. Yani bana ait değildir. Takip ettiğiniz için teşekkür ederim.
 
Üst