aris
Kayıtlı Üye
DÜNYANIN SONU – SON MESİH'İN ZAMANI
Dünya kelimesi “Olam” gizlemek kelimesinden gelir. Bu gizliliğin sonuna ulaşmamız gerektiği anlamındadır, her şeyin gözlerin önüne serileceği ve görüneceği.
Şu anda geçmişte manevi edinimi olanların bizler için hazırladıkları metot ve kitapları manevi ilerleyiş için çalışıyoruz. Şimdi 21. yüzyıldayız ve milyonlarca insanın kalpteki noktaları uyanmaya başlıyor. Bu insanların ilerlemeleri için metot eksiklikleri var. Bu uyanış safhasında olan kişilere yardım etmeliyiz. 6000. yıl için beklemeyeceğiz.
Şu anda çok zor bir dönemdeyiz ve bu döneme son mesihin dönemi denir. Nedir son mesihin zamanı? Işığın bizlere ihsan edip bizi tekrar kendisine çekmek istediği zamandır. Bizi kendisine yaklaştırmak isteyen bu ışıkla ilerlemediğimiz için bunun tersini hissediyoruz – karanlık ve dünyada büyük acı ve ızdıraplar. Bu iyi bir şeye doğru çekmek istediğimiz ve gelmek istemeyen bir çocuk gibidir. Babasından baskıyı hisseder ve üzüntü ve acıyı.
Üst Işık (Yaratan) insanları uyandırmak için dünya üzerinde etki yaratmakta – buna Son Kurtarıcının (Mesih’in) ışığı denir. Bu dünyada kalpteki noktası gelişen insanlara göre bizi kendisine çeken Işık. Işık bu kişilere göre davranır. Buna göre hareket etmezsek bunu dünyada yaşanan krizler olarak hissederiz, acı ve ızdırap dolu olaylar olarak. Dolayısıyla şöyle denir; Son Mesih’in zamanında, 6000 yılın sonunda, manen çok huzurla yükselebiliriz ya da çok büyük acı ve ızdıraplarla.
Bu bizim Işığa olan tavrımıza bağlıdır. Diyelim ki Işığa karşı davranıyoruz yani eksi kutubuz – alıcı konumunda – çünkü O bizi ihsan etmeye yani artı kutba getirmeye çalışıyor. O zaman kendimizi kötü hislerin içerisinde buluruz. Eğer tersi olursa ve eksiden artıya gitmek istersek, kendimizi iyi hislerin içerisinde buluruz. Her şey bizlere bağlı. İşte özgür seçim burada ve tüm insanoğluna açık. Seçim zamanı şimdi ve bu koşul daha önce kölelik zamanında yoktu. Şu zamanlarda kişilerin kalpteki noktaları uyanmakta ve Işık ihsan etmekte. Her kim ararsa bulur! Kişiyi gruba getirir. Gelişmeye başlayın! Sizi Kendi Işığına çekmeye, maneviyata yaklaştırmaya başlar. Bizim neslimize kadar özgür seçim yoktu. Bu nedenden dolayı Kabala bu döneme kadar gizli ve saklı olarak kaldı. Çalışması bile yasaktı çünkü kimsenin çalışması için bir neden yoktu. İnsanların kalbinde o nokta yoktu. Dünyadaki tüm gelişimlerden dolayı bir çaresizlik hissi yoktu.
Günümüzde manevi yükseliş için koşullar uygun. Dolayısıyla, bu dönemde özellikle tüm dünyada kişilerin ulaşabileceği bir metot haline gelmeli ve bunu arzulayan insanların gelebilmesine olanak sağlamalıyız. Şöyle yazdığı gibi “Her kim dostu için dua ederse önce o cevap bulur.” Dolayısıyla dünyayı ilerletmek istedikçe biz de manen ilerlemiş oluruz.
alıntı
Dünya kelimesi “Olam” gizlemek kelimesinden gelir. Bu gizliliğin sonuna ulaşmamız gerektiği anlamındadır, her şeyin gözlerin önüne serileceği ve görüneceği.
Şu anda geçmişte manevi edinimi olanların bizler için hazırladıkları metot ve kitapları manevi ilerleyiş için çalışıyoruz. Şimdi 21. yüzyıldayız ve milyonlarca insanın kalpteki noktaları uyanmaya başlıyor. Bu insanların ilerlemeleri için metot eksiklikleri var. Bu uyanış safhasında olan kişilere yardım etmeliyiz. 6000. yıl için beklemeyeceğiz.
Şu anda çok zor bir dönemdeyiz ve bu döneme son mesihin dönemi denir. Nedir son mesihin zamanı? Işığın bizlere ihsan edip bizi tekrar kendisine çekmek istediği zamandır. Bizi kendisine yaklaştırmak isteyen bu ışıkla ilerlemediğimiz için bunun tersini hissediyoruz – karanlık ve dünyada büyük acı ve ızdıraplar. Bu iyi bir şeye doğru çekmek istediğimiz ve gelmek istemeyen bir çocuk gibidir. Babasından baskıyı hisseder ve üzüntü ve acıyı.
Üst Işık (Yaratan) insanları uyandırmak için dünya üzerinde etki yaratmakta – buna Son Kurtarıcının (Mesih’in) ışığı denir. Bu dünyada kalpteki noktası gelişen insanlara göre bizi kendisine çeken Işık. Işık bu kişilere göre davranır. Buna göre hareket etmezsek bunu dünyada yaşanan krizler olarak hissederiz, acı ve ızdırap dolu olaylar olarak. Dolayısıyla şöyle denir; Son Mesih’in zamanında, 6000 yılın sonunda, manen çok huzurla yükselebiliriz ya da çok büyük acı ve ızdıraplarla.
Bu bizim Işığa olan tavrımıza bağlıdır. Diyelim ki Işığa karşı davranıyoruz yani eksi kutubuz – alıcı konumunda – çünkü O bizi ihsan etmeye yani artı kutba getirmeye çalışıyor. O zaman kendimizi kötü hislerin içerisinde buluruz. Eğer tersi olursa ve eksiden artıya gitmek istersek, kendimizi iyi hislerin içerisinde buluruz. Her şey bizlere bağlı. İşte özgür seçim burada ve tüm insanoğluna açık. Seçim zamanı şimdi ve bu koşul daha önce kölelik zamanında yoktu. Şu zamanlarda kişilerin kalpteki noktaları uyanmakta ve Işık ihsan etmekte. Her kim ararsa bulur! Kişiyi gruba getirir. Gelişmeye başlayın! Sizi Kendi Işığına çekmeye, maneviyata yaklaştırmaya başlar. Bizim neslimize kadar özgür seçim yoktu. Bu nedenden dolayı Kabala bu döneme kadar gizli ve saklı olarak kaldı. Çalışması bile yasaktı çünkü kimsenin çalışması için bir neden yoktu. İnsanların kalbinde o nokta yoktu. Dünyadaki tüm gelişimlerden dolayı bir çaresizlik hissi yoktu.
Günümüzde manevi yükseliş için koşullar uygun. Dolayısıyla, bu dönemde özellikle tüm dünyada kişilerin ulaşabileceği bir metot haline gelmeli ve bunu arzulayan insanların gelebilmesine olanak sağlamalıyız. Şöyle yazdığı gibi “Her kim dostu için dua ederse önce o cevap bulur.” Dolayısıyla dünyayı ilerletmek istedikçe biz de manen ilerlemiş oluruz.
alıntı