aNAkSaRatE
Banlı Kullanıcı
Yahudi halkına göre seçilmiş olmanın tanımı
Tora (Tevrat) yaratılış planının yansımasıdır. Tora öğrenimi ; bu planın özünün kavranması anlamına gelir.
“Eğer gündüz ve gece [boyu yerine getirilen] Antlaşmam [= Tora öğrenimi ] olmasaydı , göklerin ve yeryüzünün kanunlarını koymazdım” (Yirmeyau 33:25).
Tora’yı Tanrı’dan doğrudan alma, onun direktiflerini yerine getirmekle yükümlü kılınma ve dünyevi varoluşun en karanlık köşelerindeki kutsiyet kıvılcımlarını keşfetme ayrıcalığı, Bene-Yisrael’e tanınmıştır. Böylelikle Tora ve Yisrael, Yaratılış’ın iki ayrılmaz amacı haline gelmişlerdir. Yahudiler’in “Seçilmiş Halk” oldukları kavramı, özellikle Yahudi karşıtları tarafından fazlasıyla çarpıtılmıştır. Yahudiler kendilerini hiçbir zaman insanüstü birer varlık, dünyanın hakimleri ya da benzeri sıfatlarla tanımlamamışlardır.
Yahudiler’in Tanrı’nın kendilerine Bizzat hitap etmesi ve Tora’yı vermesi ile belirli bir ayrıcalığa sahip oldukları tarihi bir gerçektir. Bu açıdan bakıldığında Yahudiler seçilmiştirler.
Tanrı bu konuda şöyle demektedir: “Ve siz, Benim için bir Koenler krallığı ve kutsal bir halk olacaksınız” (şemot 19:6).
Bene-Yisrael içinde, Koenler’in görevi Tanrı ile halk arasındaki bağlantıyı sağlamak, Bet-Amikdaş’taki kutsal hizmeti gerçekleştirmek ve en önemlisi halkı eğitmekti. Yahudilerin dünyanın diğer halklarla olması beklenen ilişkisi de bu şekilde gerçekleşmelidir. Kutsal bir halk olarak Tanrı’nın Varlığını dünyada hissettirmeli, diğer uluslara Tanrı’yı tanıtmalı ve kutsiyet konularında rehberlik görevini üstlenmelidir.
Yahudi, bir “öğretmen” olarak seçilmiştir. Yahudilikteki “seçilmişlik” kavramı budur; ve daha fazlası değildir. Yahudiler bu görevi tarih boyunca aktif ya da pasif olarak yerine getirmişler ve dünya bugünkü Tanrı bilincine ulaşmıştır.
Yaratılanın Yaratıcısını tanıması… Tarihin temel amacı da budur…
* Tora ve Aftara / Bereşit kitabından alıntı.
Tora (Tevrat) yaratılış planının yansımasıdır. Tora öğrenimi ; bu planın özünün kavranması anlamına gelir.
“Eğer gündüz ve gece [boyu yerine getirilen] Antlaşmam [= Tora öğrenimi ] olmasaydı , göklerin ve yeryüzünün kanunlarını koymazdım” (Yirmeyau 33:25).
Tora’yı Tanrı’dan doğrudan alma, onun direktiflerini yerine getirmekle yükümlü kılınma ve dünyevi varoluşun en karanlık köşelerindeki kutsiyet kıvılcımlarını keşfetme ayrıcalığı, Bene-Yisrael’e tanınmıştır. Böylelikle Tora ve Yisrael, Yaratılış’ın iki ayrılmaz amacı haline gelmişlerdir. Yahudiler’in “Seçilmiş Halk” oldukları kavramı, özellikle Yahudi karşıtları tarafından fazlasıyla çarpıtılmıştır. Yahudiler kendilerini hiçbir zaman insanüstü birer varlık, dünyanın hakimleri ya da benzeri sıfatlarla tanımlamamışlardır.
Yahudiler’in Tanrı’nın kendilerine Bizzat hitap etmesi ve Tora’yı vermesi ile belirli bir ayrıcalığa sahip oldukları tarihi bir gerçektir. Bu açıdan bakıldığında Yahudiler seçilmiştirler.
Tanrı bu konuda şöyle demektedir: “Ve siz, Benim için bir Koenler krallığı ve kutsal bir halk olacaksınız” (şemot 19:6).
Bene-Yisrael içinde, Koenler’in görevi Tanrı ile halk arasındaki bağlantıyı sağlamak, Bet-Amikdaş’taki kutsal hizmeti gerçekleştirmek ve en önemlisi halkı eğitmekti. Yahudilerin dünyanın diğer halklarla olması beklenen ilişkisi de bu şekilde gerçekleşmelidir. Kutsal bir halk olarak Tanrı’nın Varlığını dünyada hissettirmeli, diğer uluslara Tanrı’yı tanıtmalı ve kutsiyet konularında rehberlik görevini üstlenmelidir.
Yahudi, bir “öğretmen” olarak seçilmiştir. Yahudilikteki “seçilmişlik” kavramı budur; ve daha fazlası değildir. Yahudiler bu görevi tarih boyunca aktif ya da pasif olarak yerine getirmişler ve dünya bugünkü Tanrı bilincine ulaşmıştır.
Yaratılanın Yaratıcısını tanıması… Tarihin temel amacı da budur…
* Tora ve Aftara / Bereşit kitabından alıntı.