Sana cin musallat olmuş

Ori

🌙
Moderator
Bir insan kendini aşırı yorgun, huzursuz, dalgın, unutkan, iç sıkıntılı veya sürekli tedirgin hissettiğinde, çevresindeki bazı kişiler bunun sebebini hemen cin musallatı gibi metafizik bir açıklamaya bağlayabilir. Oysa bu tür genellemeler çoğu zaman kişinin gerçek sorununu anlamasını engeller. Çünkü insan bedeni vitamin eksiklikleri, mineral dengesizlikleri ve sinir sistemi yorgunluğu yaşadığında tıpkı dışsal bir baskı altındaymış gibi belirtiler verebilir. Bu his, kişiye doğal olarak anlaşılmaz gelir ve metafizik yorumlara açık hale getirir.

B12, D vitamini, magnezyum ve demir eksiklikleri en çok karıştırılan durumlardandır. B12 eksildiğinde kişi kendimde değilmişim gibi hisseder, düşünceleri dağılır, kalbi sıkışır, sebepsiz korkular yaşar. D vitamini eksikliği ruh halini karartır, kişiye sürekli moral bozukluğu ve karamsarlık verir. Magnezyum eksikliği çarpıntı, seğirme, irkilme ve uyku bölünmeleri yapar. Bu belirtilerin hepsi metafizik bir baskının değil, sinir sisteminin ihtiyaç duyduğu besinleri alamamasının sonucudur.

Uyku bozukluğu, kronik stres ve yoğun kaygı da bedeni yorar. Kişi gündüz odaklanamaz, gece kabus görür, zihni karanlık düşüncelerle dolar. Bu durumlar üzerimde ağırlık var, sanki biri beni izliyor, enerjim çekilmiş gibi hissiyatlar yaratır. Oysa bütün bu belirtiler, bir kan tahlili veya basit bir psikolojik değerlendirme ile kolayca anlaşılabilecek fiziksel süreçlerin sonucudur.

Toplumda bazen metafizik açıklamalar, kişinin derdini dinlemeden hızlıca yapıştırılmış etiketler haline gelir. Cin musallatı demek kolaydır ama gerçekte kişiye en büyük yardım, onu korkutmak değil, bedenini anlamasına yardımcı olmaktır. Bir insan gerçekten musallat yaşamıyorsa (ki çoğu zaman mesele budur) ona bunu söylemek onu rahatlatmaz, daha da korkutur. Oysa vitamin eksikliğini gidermek, stres yükünü azaltmak, uyku düzenini düzeltmek kişinin yaşam kalitesini hızla yükseltir.

Bu yüzden birinin yaşadığı sıkıntıları musallat diye damgalamak yerine, önce bedensel belirtileri anlamak gerekir. Belki de kişinin tek ihtiyacı, biraz güneş, doğru beslenme, eksik vitaminlerin tamamlanması ve zihnini dinlendirmek için içsel bir alan açmaktır. Bedenini güçlendiren bir insanın ruhu da güçlenir, korkuları azalır, zihni berraklaşır, yaşamı yeniden kontrol etmeye başlar. Kısacası, çoğu zaman mesele metafizik değil, tamamen fizyolojik bir çağrıdır.
 
Vitaminlerin etkisi sanılandan çok daha büyük.Yetersiz alınması her türlü fiziksel ve psikolojik soruna yol açabiliyor çarpıntı,kas seğirmesi,halsizlik,panik atak,kalitesiz uyku hatta kalitesiz rüya,depresyon ve daha bir çok şey.Kişi kendinde bir sorun olmadığını düşünse bile vitamin değerlerini kontrol ettirmeli bence.Özelliklede B12 değeri et fiyatlarından dolayı epey düşük ülke genelinde.İlk başta pek bişey değişmiyor gibi gelsede sonradan çok fayda sağlıyor.
 
Komplo teorisyenlerini de fazla dinlememek gerek. Günümüzün en yaygın beyin yıkama organları olarak tahtlarını korumaya devam ediyorlar.

Her söylemlerinde '' pagan kesim '' , '' pagan şeytanlar '', '' dinsiz paganlar '' tamlamalarıyla ; semavi dinleri empoze etmeye çalışan gelenekçi görünümünden uzak, modernize edilmiş maskeli kimliklerini, subliminal ifşalar ile örtmeye çalışmalarından gına geldi.

Doğal domates ile hormonlu domatesi ayıramayan filanca kesimin sanrılar ile yaşaması garip değil. Hiçbir şeyi olmayan insanlar, sayelerinde her şeye sahip oldular. Uğrak eşiği sarsıldı milletin.. Eskiden soğan kabuğu cini ünlüydü, bugün bu tiplerin telkini.
 
Aslında psikolojik sorunlar ile musallat durumu ayırt edilebiliyor kişi kendisi bile psikolojik mi yoksa sihir veya musallat mı olduğunu biraz kendini tanıyan birisi şüphelenip bakım yaptırınca ortaya çıkabiliyor. Doktorlar eğer gerçek bir musallat varsa her şeyinin normal olduğunu söylüyorlar. Tabi bazı kara büyü veya çok güçlü cin musallatı durumlarında kan değerleri de bozulabiliyor ama mahalle arası hocalar yerine bir uzman bakımcıya başvurmakta fayda var.
 
Denklemi öyle bir kurmalıyız ki, evrenin katmanlı dokusu ve çok bilinmeyen faktörleri ile temelden çelişmesin.

O halde ben şöyle derim :
B12, D vitamini, magnezyum ve demir eksiklikleri kişide derin bir anlam kaymasına yol açabiliyor. Kişi kendini boşlukta, hiçlikte hissedebiliyor. Kendi merkezini zaptetmede zorluk yaşıyor hatta kendi bütünlüğünü koruma isteği bile kalmayabiliyor.


Bu durum zaten başlı başına bir sorun iken, bu sorun etrafta serbest dolaşan enerjilere karşı da zaaflar göstermesine kapı acıyor.

Mesela ortalama bir insanın kolayca tolere edeceği bir gerilim hattından, kablo sıkışıklığından veya baz istasyonundan bile hemen etkilenmeye başlıyorlar demir eksikliği yaşayanlar. Cinni varlıklar desen zaten heryerdeler. Radyasyon gibi heryerde zaten varlar. Mesele onların frekansına kadar gerilememek. Çünkü birbirinin tesir alanına giren 2 enerjiden yüksek enerji alçak enerjiyi yutmaya, formatlamaya ve kendine hizmet ettirmeye programlıdır. Bu enerji yasasının değişmez kanunudur. İlim bu kanunu keşvetmekle başlar.


Anlık düşüşler olabilir. Anlık düşüşler iyidir. Diri tutar, bilinçlilik halini pekiştirir. Ama çakılı kalmak sıkıntı.
 
Son düzenleme:
Geri
Üst