"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Ruh mu Cin mi? Ve Böyle söylemesinin nedeni ne olabilir?

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Belline
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Belline

Kayıtlı Üye
Daha önce hep odamla ilgili gariplikleri konu alan sorular açmış ve bir cevap bulmaya çalışmıştım. Bazı arkadaşlar, odamın büyük bir enerji kaynağının üzerinden geçebileceğine dair bir şeyler söylemişlerdi.
Bu arada aklıma bir şeyler geldi.

Ben henüz onbir yaşımdayken, bu oda da ablamlar ruh çağırmışlardı. Net olarak olmasa da kısmen hatırlıyorum. Ben ve sınıf arkadaşım okuldan bizim eve gelmiştik, ablamlar benim şuanda bulunduğum odadaydı, bazı sureler okudular, bazı sureleri ben ve arkadaşımın yerine de okudular, biz de onlara katılmıştık, bu arada ablamlar'dan biri on dokuz bir diğeri de o zaman yirmili yaşların başındaydı.
Çok tuhaf, gelen cin ya da ruhun, (ruh değil cin gelirmiş derler genellikle) fincanı oynatarak söyledikleri, tam olarak intihar ettiği ve benim onun kızına benzediğim idi. Fincanı gerçekten oynatmıyordu kimse. Soruları en büyük ablam soruyordu, diğer ablamla konuşmaları oluyordu ara sıra, ben ve diğer arkadaşımda merakla anlamaya çalışıyorduk. Diğer kız ağlamaya başladı. Ben katılmayacağım dedi ve bıraktı. Ben hala oradaydım.
"Ben intihar ettim" öne sürdüğü sebepleri net hatırlamıyorum. "Bir kızım var, ve tıpkı (burada ismimi yazdı) ona benziyor) Onun gibi güzel."
Ablam;" Peki şuanda neredesin, cennet mi cehennem mi?"
"Mekan belirtme yetkimiz yok. İznimiz yok" Aklımda kalan bunlar. Daha sonra ablam hep aniden hiçbir hastalığı yok iken bayılmaya başladı. Küçükken de benim perdenin köşesinde gördüğüm o sakallı cübbeli küçük yaratıklardan görürmüş. Ama artık bu konuları açmıyor bile, korkuyor. Bu cin miydi? Peki öyle ise, musallat olmuş olabilir mi?
 
Bence o bir cindir. Kendi inanç sistemime ruhların bedensiz kalkdıklarını düşünmüyorum. Bir musallat konusu bence söz konusu değil çünkü bildiğim kadarıyla bu kadar basit olaylara musallat denmez o çok daha kötü şeyler doğurur ama tam emin konuşamam bence biraz psikolojik olabilir yaşadıklarınız elimden gelen bu kadar keşke daha fazlasını yapabilseydim.

-Sevgi ve Işıkla...
 
Bence o bir cindir. Kendi inanç sistemime ruhların bedensiz kalkdıklarını düşünmüyorum. Bir musallat konusu bence söz konusu değil çünkü bildiğim kadarıyla bu kadar basit olaylara musallat denmez o çok daha kötü şeyler doğurur ama tam emin konuşamam bence biraz psikolojik olabilir yaşadıklarınız elimden gelen bu kadar keşke daha fazlasını yapabilseydim.

-Sevgi ve Işıkla...

Psikolojik bir durum olması için bu olayın akabinde psikolojik sorunların meydana gelmesi veya bir bağlantısı olması gerekir. Ablamın bayılmalarının bir sebebi yoktu psikolojik olarak, ama fizyolojik olarak yorgun düşüyor olabilirdi de, bağlantıyı ben kurdum.
 
Ne olduğunu çok merak ediyorsanız,çözmek istiyorsanız Syn.Yule ve Urumhamatahayıl'a mesaj atabilirsiniz.Bakım yaptırabilirsiniz. :)
 
Bir musallat durumu yok, musallatlar bu kadar basit olaylarla gerçekleşmez. Ablanızın bayılma durumuna gelince bazı hastalıklar sara gibi sonradan da ortaya çıkabiliyor. Ablanızda da sonradan oluşmuş bir rahatsızlık olabilir. Odanızda bir kapı olabileceği olası bir şey olabilir ancak anlattığınız fincanla ruh çağırma olayı sizi ve arkadaşlarınızı korkutmak için yapılan ufak bir şaka gibi geldi. Genelde böyle şakalar hep yapılır.
 
Ruhmu? Cinmi? diye soruyorsanız ruh dışında her türlü varlık olabilir.ruh insana mahsur bişey çağırıldığındada gelmez zaten.~Selamet ve dua ile~
 
Yüzeysel anlatılan bir kaç şeyden bu gibi bir çıkarım yapmak yanlış kanaatimce.
Elbetteki şaka değildi, kimse oynatmamıştı ve bu daha önceden konuşulmuştu.
 
Ruhlar artık bu dünyada değildir. Sadece yükselmiş üstatlar ruhsal enerjilerini hem burada hemde öte alemde kulanabilirler. İnsanların ruhları yükseltilir. ve Dünya ile öte dünyasında arasında durur. Yani ruh çalışmalarının hepsi yanlıştır. Ruh Dünyada duramaz buna izni yoktur. Bazen bu tür çalışmalarda kişilerin süptil enerjileri fincanı hareket ettirir ve akaşik herhangi bir kayıta bağlanır. Bazılarında rehber varlıklar gelirler (çok çok nadir) genelde düşük frekanslı çalışmalar olduğu için parazit varlıklar gelir. cin değil. Kolaylıkla gidebilirler. Siz eğer perdenin orada küçük varlık görüyorsanız, biz onlara perde cini deriz. gözlemci özelliklşeri vardır. Genelde hiç konuşmazlar. Bİr insana seslerini duyurmaları için güçleri yetmez ve aracı ile konuşabilirler. Fincan gibi. Sanırım zaten var olan bir oyuncu cin ile karşılaşmışlar.

Fakat sebepsiz yere bayılma var ise bu hem nörologlar hem şifacılar hemde ruhsal şifacılar tarafından incelenmesi bir konu. Her bayılma olayını bir varlığa bağlayamayız.
 
Ruhlar artık bu dünyada değildir. Sadece yükselmiş üstatlar ruhsal enerjilerini hem burada hemde öte alemde kulanabilirler. İnsanların ruhları yükseltilir. ve Dünya ile öte dünyasında arasında durur. Yani ruh çalışmalarının hepsi yanlıştır. Ruh Dünyada duramaz buna izni yoktur. Bazen bu tür çalışmalarda kişilerin süptil enerjileri fincanı hareket ettirir ve akaşik herhangi bir kayıta bağlanır. Bazılarında rehber varlıklar gelirler (çok çok nadir) genelde düşük frekanslı çalışmalar olduğu için parazit varlıklar gelir. cin değil. Kolaylıkla gidebilirler. Siz eğer perdenin orada küçük varlık görüyorsanız, biz onlara perde cini deriz. gözlemci özelliklşeri vardır. Genelde hiç konuşmazlar. Bİr insana seslerini duyurmaları için güçleri yetmez ve aracı ile konuşabilirler. Fincan gibi. Sanırım zaten var olan bir oyuncu cin ile karşılaşmışlar.

Fakat sebepsiz yere bayılma var ise bu hem nörologlar hem şifacılar hemde ruhsal şifacılar tarafından incelenmesi bir konu. Her bayılma olayını bir varlığa bağlayamayız.

Öncelikle cevabınız için çok teşekkür ederim, beni fazlası ile tatmin etti, işi ehli olduğunuz ise zaten çok açık. Perdenin kenarında gördüğüm sakallı, mavi cübbeli, elinde asası olan o varlık, beni her nedense hiç korkutmamıştı. Halk arasında "karabasan" olarak tabir edilen, bir yoğunluğun uyku esnasında, ama bilincin tamamen açık olduğu bir anda üzerinize çöktüğü ve o yoğunluktan kurtulmak istediğiniz bir anda, perdenin kenarında görmüştüm. Önce renki bir girdap beni içine çeker gibi olmuştu. Midem bulanmıştı. Her nedense, bedenimin üzerindeki uyuşukluk hafif hafif açılmaya başladığında, çok ağır bir şekilde de olsa ona "merhaba" diyebilmiştim. Bunu dediğimde zaten bana cevap vermemişti. Merak ettiğim bir şey daha var, aydınlatırsanız çok sevinirim. Bu gözlemci perde cinlerinin insanlara görünmesindeki amaç nedir peki?
Tekrar teşekkür ederim.
 
Perde cinleri orada yaşar. Çocuklar çok kolay görür. Uyku uyanıklık arası alfa durumda da göründüğü olur. Yani yaşam yerleri orası olduğu için uygun bir frekans aralığında görünmesi normaldir.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst