Ourobos (Kuyruğunu yiyen yılan)

Ori

Elit Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,297
Tepkime puanı
3,271
ourbs.jpeg

Ourobos eski Yunanca'da 'kuyruğunu yiyen yılan' anlamını taşır ve mitolojide sürekli olarak kendi kuyruğunu yiyen ve doğanın ebedi döngüsünü simgeleyen yılandır. Bu imge, aslında gücünü kendi içinde onu un ufak eder; kendi gücünü yiyerek (veya kendine yönelterek) kendini mahveder.

Kuyruğun psikanalitik terimle ‘fallus’u (gücü) temsil ettiğini varsayarsak, kişi kendi gücünü kendi eliyle yok etmektedir.

En eski çizimi M.Ö. 1600 yıllarında Mısır’da görülen simge, daha sonra Fenikelilerce, sonra da, Yunanlılarca kullanılmış ve Ourobos adını almıştır. Ourubos’un sembolü her ne kadar yaygın olsa da, anlamı evrensel değildir. Eski anlamları simya sanatlarında kullanılırmış; tamamlanmışlık, değişim, bütünlenme, denge, kendine yetme gibi değerleri barındırırmış. Kimi zaman yin-yang gibi tezatların bileşimini de simgeleyen Ourobos, yaşamda olduğu gibi tezatların aslında birlikte, birbirinin yanında var olduğunu, dönüşüm ve devinim içinde olduklarını anlatır. Bu bağlamda Ourobos yarı aydınlık, yarı karanlık olarak simgelenir. Ortaçağda simyacılığın simgesi olarak bilinç ve bilinçaltını birleştirmekte kullanıldığı bilinmektedir.

Alıntı:
Haset ve Rekabet - Kendi Kuyruğunu Yiyen Yılan
Leylâ Navaro, Remzi Kitabevi, 2011
 

Retro

Elit Üye
Katılım
30 Ocak 2023
Mesajlar
2,266
Tepkime puanı
5,065
Belki de kartallar gibi yapıyorlardır.

Yaşlanan ve avlanma kabiliyetini yitiren kartallar yüksek kayalıklara sığınırlar ve orada gagalarını son kez kullanarak pençelerini ve tüylerini sökerler, sonra da iyice içe burkulmuş olan gagalarını da kayalara vura vura kırarak açarlar.

Eğer bu halde iken yem olmazlarsa birkaç ay içinde eski güçlerine kavuşarak ömürlerini 20 yıl daha uzatmış olurlar


Kuyruğunu yiyen ejder de, belki de büyüme ve gelişme yaşamaya devam etmenin, ömrünü uzatmanın bir yolunu bulmuş olabilir.
 
Son düzenleme:
Üst