nazom
Kayıtlı Üye
Öncelikle belirteyim, rüyam dedemle ilgili ve kendisi dört sene önce vefat etti. Ama ben bunu gördüğümde hayattaydı. Dedem dinine aşırı bağlı bizim çözemediğimiz yeteneklere sahip biriydi ve asla ısrarcı, katı değildi. Doğru olanı söyler ama kendi irademize bırakırdı. ilk gördüğümde 13_14 yaşlarındaydım.
Dedemlerin evinin arka bahçesinde tahtadan yapılmiş, sekiz kişinin rahat oturabileceği bir yer vardı. Rüyamda dedem orada bağdaş kurmuş önünde Kur' an_ı Kerim var. Bahçede de mandalina ağaçları var. Ama her yer karanlık, ağaçlar kurumuş, bahçe çamur içinde. Gündüz ama hava hem boğucu, hem karanlık. Birden gökyüzünün ikiye yarıldığını ve çok parlak bir ışığın bahçeye, dedemin karşısına indiğini gördüm. O kadar parlak ki, insanın gözü kamaşıyor. Dedem kafasını kaldırıp ışık hüzmesine bakıyor ve her yer bir anda yemyeşil oluyor. Çamur yok oluyor, ağaçlar meyve vermeye başlıyor, güneş açıyor;ama ne ışıktan bir ses yükseliyor ne de dedem konuşuyor.
Bu rüyayı birer sene aralıklarla tam üç kez gördüm. O zamanlar dedeme sorduğumda, sadece bana bakıp gülümsemiş, hiçbirşey dememişti.
Dedemlerin evinin arka bahçesinde tahtadan yapılmiş, sekiz kişinin rahat oturabileceği bir yer vardı. Rüyamda dedem orada bağdaş kurmuş önünde Kur' an_ı Kerim var. Bahçede de mandalina ağaçları var. Ama her yer karanlık, ağaçlar kurumuş, bahçe çamur içinde. Gündüz ama hava hem boğucu, hem karanlık. Birden gökyüzünün ikiye yarıldığını ve çok parlak bir ışığın bahçeye, dedemin karşısına indiğini gördüm. O kadar parlak ki, insanın gözü kamaşıyor. Dedem kafasını kaldırıp ışık hüzmesine bakıyor ve her yer bir anda yemyeşil oluyor. Çamur yok oluyor, ağaçlar meyve vermeye başlıyor, güneş açıyor;ama ne ışıktan bir ses yükseliyor ne de dedem konuşuyor.
Bu rüyayı birer sene aralıklarla tam üç kez gördüm. O zamanlar dedeme sorduğumda, sadece bana bakıp gülümsemiş, hiçbirşey dememişti.