hazaR
Kayıtlı Üye
Kuantum İntiharı ve Kuantum Ölümsüzlüğü
Kuantum intiharı düşünce deneyi giderek artarak kabul edilen bir Kuantum fiziği yorumu olan Çoğul Dünyalar Kuramına dayanır ve onu ispat etmenin yolları arar. Bu teori ilk kez Princeton Üniversitesinde bir doktora öğrencisi olan Hugh Everett III tarafından 1957 senesinde ileri sürüldür. Teori yıllar sonra aynı üniversiteden Max Tegman tarafından yorumu destekleyen Kuantum intiharı deneyi yaratılana kadar küçümsenmişti.
Çoğul Dünyalar Teorisine göre bir hareketin her olası sonucu dünyanın bir kopyasını yaratır. Bu, Everett'in dekohezyon dediği anlık bir süreçtir. Maceranı kendin seç kitabı gibidir, ama mağarayı araştırmak veya hazineyi alıp kaçmaktan birini seçmek yerine evren ikiye bölünür ve böylece her iki durumda gerçekleşir.
Çoğul Dünyalar kuramının önemli bir tarafı, dünya ayrıldığında kişi evrenin başka bir versiyonunda
olduğunun farkında olmaz. Bu da şu demektir; hazineyi alıp giden çocuk, daha sonraki hayatında mutlu mesut yaşarken kendinin mağaraya girip tehlikeye atılan versiyonundan tamamen habersizdir ve o da diğerinden habersizdir.
Bu durum Kuantum intiharında da böyledir. Adam tetiği çektiğinde iki olası sonuç vardır, silah ya ateş alır ya da almaz. Bu durumda adam ya yaşar ya da ölür. Tetiğe her basılışta evren her olası sonuca mekan olmak için ayrılır. Adam öldüğünde, evren tetiğe basmaya dayalı olarak ikiye ayrılmayacaktır. Ölümün olası sonucu bire indirilmiştir: devam eden ölüm. Ama hayatta hala geriye kalan iki seçenek vardır: Adam ya yaşamaya devam eder ya da ölür. Adam tetiği çektiğinde ve dünya ikiye ayrıldığında yaşayacak olan adam diğer ayrı dünyadaki versiyonundakinin öldüğünden habersizdir.
Bunun yerine yaşamaya devam edip tetiğe basmak için tekrar şansı olacaktır ve tetiğe her bastığında evren yeniden ikiye ayrılacaktır, yaşayan ve paralel evrenlerdeki ölümlerinden habersiz olan adamla birlikte. Bu bağlamda, sonsuza kadar var olabilecektir. Buna Kuantum ölümsüzlüğüdenir.
Peki kendini öldürmeye çalışan insanların neden hepsi ölümsüz değil? Çoğul Dünyalar kuramı ile ilgili ilginç olan şey şudur: teoriye göre paralel bir evrende kendini öldürmeye çalışan insanların hepsi ölümsüzdür. Bu bize asıl mesele gibi gelmedi çünkü dünyanın bölünmesi bizim yaşamımıza veya ölümümüze bağlı değildir. Bizler, başka bir insanın intiharında yoldan geçenler veya gözlemcileriz ve gözlemciler olarak olasılığa bağlıyız. Bizim yaşadığımız evrende veya versiyonda silah sonunda patladığında bu sonuca takılıp kalırız. Silahı alıp adama ateş etmeye devam etsek de dünya tek bir durumda kalacaktır. Hepsinden öte eğer bir kişi öldüyse, ölü birini vurmanın olası sonuçları bire iner.
alıntı.
Kuantum intiharı düşünce deneyi giderek artarak kabul edilen bir Kuantum fiziği yorumu olan Çoğul Dünyalar Kuramına dayanır ve onu ispat etmenin yolları arar. Bu teori ilk kez Princeton Üniversitesinde bir doktora öğrencisi olan Hugh Everett III tarafından 1957 senesinde ileri sürüldür. Teori yıllar sonra aynı üniversiteden Max Tegman tarafından yorumu destekleyen Kuantum intiharı deneyi yaratılana kadar küçümsenmişti.
Çoğul Dünyalar Teorisine göre bir hareketin her olası sonucu dünyanın bir kopyasını yaratır. Bu, Everett'in dekohezyon dediği anlık bir süreçtir. Maceranı kendin seç kitabı gibidir, ama mağarayı araştırmak veya hazineyi alıp kaçmaktan birini seçmek yerine evren ikiye bölünür ve böylece her iki durumda gerçekleşir.
Çoğul Dünyalar kuramının önemli bir tarafı, dünya ayrıldığında kişi evrenin başka bir versiyonunda
olduğunun farkında olmaz. Bu da şu demektir; hazineyi alıp giden çocuk, daha sonraki hayatında mutlu mesut yaşarken kendinin mağaraya girip tehlikeye atılan versiyonundan tamamen habersizdir ve o da diğerinden habersizdir.
Bu durum Kuantum intiharında da böyledir. Adam tetiği çektiğinde iki olası sonuç vardır, silah ya ateş alır ya da almaz. Bu durumda adam ya yaşar ya da ölür. Tetiğe her basılışta evren her olası sonuca mekan olmak için ayrılır. Adam öldüğünde, evren tetiğe basmaya dayalı olarak ikiye ayrılmayacaktır. Ölümün olası sonucu bire indirilmiştir: devam eden ölüm. Ama hayatta hala geriye kalan iki seçenek vardır: Adam ya yaşamaya devam eder ya da ölür. Adam tetiği çektiğinde ve dünya ikiye ayrıldığında yaşayacak olan adam diğer ayrı dünyadaki versiyonundakinin öldüğünden habersizdir.
Bunun yerine yaşamaya devam edip tetiğe basmak için tekrar şansı olacaktır ve tetiğe her bastığında evren yeniden ikiye ayrılacaktır, yaşayan ve paralel evrenlerdeki ölümlerinden habersiz olan adamla birlikte. Bu bağlamda, sonsuza kadar var olabilecektir. Buna Kuantum ölümsüzlüğüdenir.
Peki kendini öldürmeye çalışan insanların neden hepsi ölümsüz değil? Çoğul Dünyalar kuramı ile ilgili ilginç olan şey şudur: teoriye göre paralel bir evrende kendini öldürmeye çalışan insanların hepsi ölümsüzdür. Bu bize asıl mesele gibi gelmedi çünkü dünyanın bölünmesi bizim yaşamımıza veya ölümümüze bağlı değildir. Bizler, başka bir insanın intiharında yoldan geçenler veya gözlemcileriz ve gözlemciler olarak olasılığa bağlıyız. Bizim yaşadığımız evrende veya versiyonda silah sonunda patladığında bu sonuca takılıp kalırız. Silahı alıp adama ateş etmeye devam etsek de dünya tek bir durumda kalacaktır. Hepsinden öte eğer bir kişi öldüyse, ölü birini vurmanın olası sonuçları bire iner.
alıntı.