Kötülük

hekate22

Elit Üye
"Kötülük karmaşık ve zor seyler" der kadim bilgiler. Sert bir kişilik oluşturur. Kavga, kötü huylar, kıskançlıklar, doyumduzluk, hırs gibi şeyler; kısaca dünyasal yaşamın getirdiği maddesel duyular içimizde sertleşiyor. Çünkü kendi irademize karşı çıkan bir güç var. Ve bununla savaşmalıyız ve çok dikkatli olmalıyız. Bu ego'dur.
Onu incelemeliyiz. Her an karşımıza nasıl ve hangi yüzle çıkacağı da ayrı bir sorun. Bu kardeşimiz, Annemiz ya da en yakın arkadaşımız da olur. Kötülük gerçekten çok karmaşık birşey ve ego ondan daha da karmaşık. Sanki iki sureti olan bir iç canavar gibi.

Bir insan bizi kızdırıyor, kötülük yapıyor, bizi korkutuyor ve üzerimize geliyor. Ama içimizde bizi koruyan bir parçamız var; haberimizin olmadığı bir parça... O, bilinç çok güçlü bir şey. " her şey ne kadar basitse bilinç o kadar güçlü ve saf olur, ne kadar bir şey çoksa ve karmaşık sa Karanlık olur. Içimizde eril ve dişil sütunumuzu yani iki kutbumuz içimizde aktif olmalı ki kendimizi dönüştürebilelim" der kadim üstadlar. Bu savaştan öyle galip gelebiliriz. Bu Güç'tür.
 
. Içimizde eril ve dişil sütunumuzu yani iki kutbumuz içimizde aktif olmalı ki kendimizi dönüştürebilelim" der kadim üstadlar. Bu savaştan öyle galip gelebiliriz. Bu Güç'tü
Çok güzel bir noktaya değinmişsiniz..Eril-dişil dengemizi nasıl sağlayacağımıı ya da nasıl kullanacığımız hakkında farklı kaynaklar var..Ben de şöyle sorayım:Eril/dişil dengesini sağladığımızı nasıl anlarız?Ya da dengeye getirebilmek için neler yaabiliriz?
 
Çok güzel bir noktaya değinmişsiniz..Eril-dişil dengemizi nasıl sağlayacağımıı ya da nasıl kullanacığımız hakkında farklı kaynaklar var..Ben de şöyle sorayım:Eril/dişil dengesini sağladığımızı nasıl anlarız?Ya da dengeye getirebilmek için neler yaabiliriz?
Evet farklı kaynaklar var ve en zor dengeyi sağlamaktır denilir, ki doğrudur. Ezoterik egoya ağırlık verir, bu gerçekten halledilmesi zor bir durumdur. Açıkca ben bazen kendi fikrimi'de savunurum; ama ne kadar doğru olduğundan emin değilim. Herşeyi de dışarıdan almak bence emanet akıl gibi gelir bana. Kendimiz hissetmeliyiz diye düşünürüm; örneğin eril ve dişil bilindiği gibi karşı
zıtlardır ama dişil enerjinin yani kadının daima pasif durumda olduğu savunulur. Bu durumun kendi içinde de zıtlar oluşur yani az veya çok. Kendimden örnek vereyim, sakin biriyim, ama pasif değilim. Gerekirse savaşırım. Bir kenarda durup pıs pıs ağlamam. Belki bazen bir erkekten daha yürekli olabiliyor bir kadın ve bunun yanı sıra tüm varlığı kucaklayacak kadar da şefkatli. Yani duruma göre erkek gibi savaşacak ve yeri geldiğinde savaşda barışı sağlayacak. Erkek için de öyle. Erkek de ağlamasını bilecek kadar şefkati ve demir yumruğunu da idirecek kadar kuvveti edinmeli.

Böyle bir yüreği taşımalı. Ben buna eril ve dişil de denge diye düşünürüm; tabi ki eril ve dişil yanlar yine cinsiyete göre bir adım öne çıkacaktır, mesela erkeğin doğum yapamayacağı gibi🙂 şahsi düşüncem.

Eril ve dişil dengeyi sağlayan varmı ki anlasın!?...belki deneyimlenmiştir
bir-şey'ler...ama saniyormusunuz ki bu paylaşılsın? Hayır. Bazı seyler çok içte yaşanır... belki de kimi buna kutsal evlilik de diyebilir, eril ve dişil yanın birleşmesi ve birbiri içinde eriyik hale gelmesi!...kim bilir?
Kabala'da , Ayn Sof , hiç'leşme...bunu söylemek ne kadar mümkündür bilinmez, belki kelimelerin yok olduğu bir an yaşanmıştır; anlatılamaz...
 
Geri
Üst