Kendi DNA’mızı Tasarlamak Mümkün!

aNAkSaRatE

Banlı Kullanıcı
Katılım
4 Tem 2018
Mesajlar
426
Tepkime puanı
1,720
Girişimci Juan Enriquez, yaşama oldukça elverişsiz ortamlarda hayatta kalabileceğimiz ve hatta DNA manipülasyonu ile hafızalarımızı ele geçirip yönetebileceğimiz bir gelecekten bahsediyor.

İstediğimiz bedenleri tasarlayabileceğimiz bir Dünya düşünün. Bu Dünya’da, yanımızda yaşayacak hayvanları ve bitkileri de yaratabilir, canlandırabiliriz. Organizmaları değiştirebilir, onları istediğimiz gibi şekillendirebiliriz. Ve aslında gelecekten bahsetmiyoruz. Hatta bunun için hayal gücüne gerek yok, şu anda o dünyada yaşıyoruz.

Harvard İşletme Okulu’ndaki Life Sciences Projesi’nin kurucu direktörü ve Excel Venture Management’ın genel müdürü Enriquez, Dünya Yönetim Zirvesi’nde konuştu. Gen düzenlemesinin insanları nasıl kendi DNA’larının, hayatın kaynak kodunun, ustası haline getirdiği hakkında etkili bir giriş yaptı.

Enriquez, bu ustalığın kendi kaderimizin, evrimimizin, kontrolünü ele geçirmemizi sağladığını açıkladı. Ve bunların hepsi CRISPR olarak bilinen bir genom düzenleme tekniği sayesinde oldu. ”CRISPR gibi araçlar, hayatı büyük ölçüde düzenleyebilmemizi sağlıyor” diye açıkladı. “Hayatlarımızı, kendi isteklerimize göre tekrar kodluyoruz.” Enriquez, seçilimin rastgele olmadığından ve bunun pratik açıdan ne anlama geldiğinden bahsederek devam etti.

Enriquez, bilim insanlarının bitki ve hayvanların önceden asla hayatta kalamayacakları yerlerde yaşayabilecekleri şekilde genlerini değiştirmeye çalıştıklarını anlattı ve aynı zamanda bitki ve hayvanlarının ölümlerini de düzenlemeye çalıştıkları detayını verdi. Enriquez’e göre, “Doğanın, burada kimlerin ve nelerin yaşayacağına karar vermesine izin vermek yerine, burada kimlerin ve nelerin yaşayacağına ben karar vereceğim.” diyebileceğimiz bir zaman diliminde yaşıyoruz. Büyük bir ciddiyetle, “Bilim bizim için eskiden keşif anlamına gelirken şimdi yaratmayı ifade ediyor.” diye ekledi.

Ancak, genleri düzenleyerek vücutlarımızı şekillendirmekten çok daha ötesine gideceğiz. Zihinlerimizi baştan yaratacağız.

Anılar ekleyip sileceğiz, ya da değiştireceğiz. Onları saklayacağız ve istediğimiz her şekilde kullanacağız. Enriquez, bunları yaparak vücutlarımızın işleyişini değiştirip kolayca şekillendirilebilen yeni bir insan türüne dönüşeceğimizi söylüyor.

Peki, anılarımızı kelimenin tam anlamıyla yeniden yazmaya başlayınca ne olacak?

Kendimizle alakalı aklımıza genellikle bize anlatılan ya da bizi biz yapan anılarımız gelir. Anılarımızı kelimenin tam anlamıyla yeniden yazma yeteneğine sahip olunca veya ölen bir sevdiğimiz hakkındaki bütün anılarımızı silebildiğimizde neler olacak? Veya yaptığımız korkunç bir davranışı tamamen aklımızdan sildiğimizde nasıl canlılar haline geleceğiz? Ya da aslında yaşanmamış harika anıları ne zaman aklımıza yazabileceğiz?

Ve bütün bunlar gerçekleştiğinde hala insan mı sayılacağız? Bu henüz net değil. Fakat bu sorular gelecek nesillere bırakabileceğimiz sorular değil, cevaplamaya şimdiden başlamamız lazım. Teknoloji zaten hayatımızda ve o günü ufukta görebiliyoruz.

Ve bu sadece bir başlangıç.

DNA düzenlemeleri ve yapımıyla sadece kendi biyolojimizi yeniden yazmakla kalmayacağımızı, aynı zamanda büyük ölçüde hayatlar kurtarabileceğimizi de söylüyor.
“Dünyanın grip aşısını bir sene yerine bir haftada yapabilirsiniz ve bu artık yalnızca teoride değil, pratikte de geçerli bir durum.“

- Alıntı -
 
Ü

Üye silindi 58480

Ve bütün bunlar gerçekleştiğinde hala insan mı sayılacağız?

Endişelerim var. Biz üşüyoruz ama genetik müdahale ile üşümeyen insan yapacaklar. Yorulmayan, unutmayan, belki uyumayan, hastalanmayan, tartışmaların mutlak galibi olan, zeka üstü donanıma vs. İnsan yapacaklardır.

Acz bilincini ve acz bileşenlerini kişinin kendi tekamül ederek așma gayesini ortadan kaldıracak bir tüketme çılgınlığı pazarlayacaklar diye düşünüyorum. Çabasız gelen zenginlik bile ruha uzatılan intihar davetiyesidir.

Endişelerim bunlar.

Bugünün kargaşası dünün trendlerinde saklıdır.

Öte yandan bilginin başladığı hatta çıkış yaptığı kaynağa da fitri bir kollektif merak ile uzanmak zorundayız da.

Kendimi ilahi bir seküler olarak bildiğim içindir ki bu konu beni derinden heyecanlandırıyor. Korku ile karışık bir merak ??
 
  • Beğendim
Tepkiler: dgo

aNAkSaRatE

Banlı Kullanıcı
Katılım
4 Tem 2018
Mesajlar
426
Tepkime puanı
1,720
Hollywood çılgınlığı, bu ve benzeri konuları, tam içerik olmasa bile benzer şekilde yıllardır filmlerde işliyor. Fikir atıldı, birileri bu fikri aklımıza işledi ve şimdi kabul sürecimizi minimum seviyeye indirdi. Açıkçası çalışmaların tamamlandığını, denendiğini düşünüyorum. Kesinlik içeren her cümle, bende şok etkisinden önce, sağlaması yapılmış fikri uyandırıyor.

Tabi mutasyona uğramanın, yaşanabilir farklı gezegenler ile de bağlantısı var. Yada istenmeyen bir felakette insanın uyum sağlama süreci ile de. Türün devamı için, evrimi gerekli. ( İyi yönden bakmaya çalışıyorum )

Son dönemde bilim insanları, Mamutları yaşama döndürmek için çalışmalara başladı. Yok olmuş bir türün tekrar canlandırılması neler doğurur, merakla bekliyorum.

Başarılı olur mu ? Bilinmez.
Etik midir ? Sorgulanır.
 

Broad

Banlı Kullanıcı
Katılım
24 Ağu 2019
Mesajlar
77
Tepkime puanı
183
Bir insan ister, on kisi calisir, yuz kisi tanitir ve topluca icine edilir. Kisi evrimimizin kontrolunu ele gecirecegimizden bahsediyor, hafif bir siritmadim degil.
 
Üst