Karmanın işleyişi

Kötülük yapanın, cezasını öncelikle bu dünyada fiziksel veya manevi olarak çekeceğini düşünürüm ve hayatımdaki örneklerden de hep bu şekilde olduğunu gördüm. Allah'ın adaleti, karma, eden bulur... inanca, kültüre göre farklı farklı isimlendirilse de sonuçta hep kötülükle beslenen bir süre sonra ettiğiyle karşı karşıya gelecektir. Bu konuyla ilgili şunu merak ediyorum; bu karmanın işlemesini hızlandırmak mümkün mü sizce?

Bizlere düşen; vicdan mekanizmasını en canlı haliyle, en yüksekte tutarak yolumuzdan sapmadan ilerlemek.Bilirsiniz ki zerre kötülüğün karşılık bulduğu gibi,zerre iyilikte evrende kaybolmaz.Hepsi bize geri dönecek.Siz idrak ve algınızı açık tutup ruhunuzun olgunlaşmasını sağladığınızda ilerleme süreci hızlanır.Yapılması gereken şey sadece kendi varlığınıza yatırım yapmak.Bu süreçte tavsiyem; (eğer durum o ise)intikam duygusunun ve hırsın uzak tutulmasıdır.

Bunu intikam güdüsüyle sormadım aslında ama insanız sonuçta ve derinlerde bu duygu muhakkak vardır. Kötülük karşısında başta hukuki yollar olmak üzere yapılabilecek bir çok şey var. Ama bunlardan birinin aynı şekilde cevap vermek olmadığının bilincindeyim. Esasında kötülüğü yapan kişinin yaptığı hatanın farkına varıp bir hayat dersi alması, hatta belki de özür dileyip orta yolu bulmaya çabalamasını istiyorum. Ego tatmini için de istemiyorum bunu. Hayatımda ve çevremde kötülük, kötü insan istemiyorum. Karmanın bu anlamda işleyişini sağlamak ve bunu hızlandırmak kısa vadede bana uzun vadede de diğer kişiye çok şey katacak. Dediğim gibi intikam ya da egomun okşanması için istemiyorum ama çok derinlerde bu duygu eminim vardır.

İyi yada kötü edenin ne zaman bulacağını biz belirleyemeyiz.Yapabileceğiniz en iyi şey, elinizden geldiğince çevrenizdeki o kötü insanları kendinizden uzak tutup, Allaha havale etmek.Mazlumun duasıyla Allahın arasında perde yoktur,direk ulaşır.

İnsanlardan intikam alma planları yapmıyorum zira evren benden daha yaratıcı diye bir söz okumuştum. Kim demiş şimdi hatırlamıyorum fakat bende kendi hayatımda buna şahit oldum, bu yüzden de bu sözün gerçekliğine inanıyorum.
Bana da en çok sorulan soru Ne zaman sorusudur. Bende cevap olarak olması gereken olması gereken zamanda olur derim.
Daha öne alamazmıyız diye sorarlar, bende; daha öne alacağımız olması gereken değil başka bir şey olur derim.

İlahiyat doktorası yapan bir arkadaşımla zaman üzerine bir tartışma yapmıştık bir gün. Biraz felsefik bir tartışma yaptık. Tüm tartışmayı hatırlamıyorum Fakat vardığımız bir sonuç olmuştu kendimizce;

zaman herşey gibi canlı bir varlıktır. Bir oluşum, gelişim ve değişim süreci vardır. (Doğum büyüme ben ölüm diye de bakabiliriz)

tek bir zaman varlığı olduğu gibi, her bir parçada Yen'i bir zaman doğar. Örneğin ben sana tokat atarsam Yen'i bir zaman da dünyaya getirmiş olurum.

Bu zaman da büyür gelişir ve sonra ölür. Nasıl her bir gençliğin kendi yaşam serüveni varsa onun da vardır. Buna müdahale edersek, yaşama müdahale ederiz onu bozarız hasta ederiz ya da öldürürüz. Bu yüzden zamana müdahale etmemek gerekir.

Örneğe geri dönelim

tokat attım, tokat atma eyleminin zamanı dünyaya geldi
sen öfke duydun, intikam almak istedin gelişti vs şubu oldu, tokat atma zaman büyümeye başladı
daha sonra sende bana tokat attın. Benim tokat atma zamanım öldü senin ki doğdu.
bir yol bulup ben buna müdahale ettim, (karmanın zamanı ile oynadım)

sen bana tokat yerine daha büyük başka bir tepki verebilirsin. Yanlış bir zamanda tokat atabilirsin vs vs.
Bunu önemli bir olay için düşündüğümüz de, yani olması gereken zamanda olması gerekeni engellediğimiz de, karmanın zamanına müdahale ettiğimizde ne gibi etkilere sebep olacağını bilemeyiz artık. Olması gerekeni değiştirmiş oluruz.

Ben şöyle düşünüyorum: Karma; müdahele edilemeyecek muazzam bir sistemdir. İslamda buna "Sünnetullah", yani "Allah'ın işleri" deniliyor.

Bir insanın cezasını daha çabuk bulması için yapabileceğiniz müdahelelerden birisi büyüdür mesela. Bu da sizin karmanızı etkiler. Yaptığınız size döner. Zaten karma budur. Beddua edersiniz, kötü enerjiler göndermeye çalışırsınız; yine sizden çıkan enerji ya da sizin yönlendirdiğiniz enerji size döner.

Karmaya dışarıdan müdahele söz konusu değil. Çünkü karmanın içindeyiz. Karma etki ve tepkiyle çalışmakta. Dolayısıyla her hareket ettiğimizde karma bizim için işliyor.

Emin olduğum tek şey karmadan kaçış olmadığı. Karma bildiğini okur. Birine yaptığımız müdahele o kişinin karmasıdır, o müdaheleden alacağımız karşılık da bizim karmamızdır. Paradoks gibi bir şey yani bu. Aldatmak, kaçmak, değiştirmek mümkün değil.

Değiştirebilmek ya da bir şekilde müdahele edebilmek için en azından bu sistemden ve karmanın esaretinden çıkmış olmak lazım ki bu da mümkün değil. Karmanın dışına çıkmak yok olmak anlamına gelir. Yok olduğumuzda da bir şey yapamayız zaten. Dediğim gibi; paradoksal bir sorun.