"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Kaç Kez Ölebilirsiniz ?

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan WotkaShot
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

WotkaShot

Banlı Kullanıcı
Sürekli , ölümü deneyimlemiş insanların özel olduğu konular açılıyor , sunumlar yapılıyor , tartışmalar ve polemikler oluşturuluyor . Peki sizce bu ne kadar doğru ? Bence tam bir safsata , insanları ölümden daha fazla korkmalarını önlemek için uydurulmuş bir masal .

Öncelikle ; ben bu yaşadıklarımı hiçbir yerde anlatmadım . İlk defa bu forumda paylaşıyorum . Neler olduğunu bilecek samimi ve ciddi kişiler varsa burada vardır diye düşündüğüm için paylaşıyorum . Forumlarda başıma bu geldi şöyle oldu cin gördüm diyenler ile dalga geçip aptal muamelesi yapıyorlar biliyorum .. İnanmayacak varsa , ti'ye alacak veya zaaf aramaya çalışacak varsa okumayı şimdi bırakabilir , ben başımdan geçenleri anlatıyorum . Oturup yazmamın bir kastı yok , bunlardan bir çıkarımda yok , kimin bunlardan çıkarı olabilirki ? ..

Ben doğduğum an ölmüşüm, çok zor geri getirebilmişler . Anne kordonu boğazıma dolanmış ve boğulmuşum . Hatta bir süre sonra doktorlar ümidi kesmiş , sağdece 1 tanesi başımda benim ile ilgileniyormuş . Mosmor halde geldiğim Dünya'ya dahi geç açmışım gözlerimi ve tüm gücümle ağlamaya başlamışım . Ailem doğumdan sonra 1 hafta kadar her tarafımın mor kaldığını , daha sonrasında normal rengine döndüğünü sürekli anlatır . O dönemlerde beni dışarı çıkartmaya , eş / dost / akrabaya göstermeye dahi korkuyorlarmış . Onlar içinde zor tabi , çok korkmuş çok endişelenmiş olmalılar . Ancak işin ilginci sanki peşimde birşey sürekli beni takip ediyor ve zarar vermek istiyor hissi içimde kendimi bildiğim günden beri var . Bu endişeden olsa gerek kendimi savunma ve geliştirmek için 12 yaşımdan beri çalışıyorum , boks ile ilgileniyorum . Parapisikolojik olayları inceliyorum . Kimsenin gitmek istemediği yerlere gidiyor , geceleri zifiri karanlıklarda geziyor , zaman geçiriyorum , inceliyor anlamaya çözümlemeye çalışıyorum .

- 5 Yaşımda 2 . katın balkonundan düştüm .

- 6 Yaşımda araba çarptı 2 hafta hastanede kaldım . ( Yoğun bakımda ne kadar zaman geçirdiğimi bilmiyorum )

- 8 Yaşımda sapanca gölüne düştüm ( O zamanlar ünlü bir yüzücünün ben bu gölde yüzerim deyip girdiği , ayağına yosun dolanması sonucu boğulduğu göl , kimsenin girip yüzmediği göl )

- 9 Yaşımda arkadaşlarla top oynarken 4 . katın penceresi yerinden çıkarak kafama düştü , beni yerde kan içinde gören annem bu sefer öldü demiş . Son bir umut hastaneye götürmüşler alel acele , 2 ünite kan vermişler . Kafamda hala o yarık duruyor .

- 10 Yaşımda bisikletimin firenleri patladı bir kamyonun tam anlamıyla altında kaldım her yanım kandı 2 adam çıkarttılar beni , sonrası hastane .. Dizimde kocaman bir yara izi ve ellerimdeki bazı yaralar hala duruyor o olaydan hatıra , diğerleri geçti .

Ve her kazadan sonra hastanedeki doktolar durumu ciddi , kendinizi ölümüne hazırlayın tarzında konuşuyorlarmış annemin anlattığı kadarı ile tabi .

İlk parapisikolojik deneyimimin diyebileceğim olay 10 yaşından sonra başıma geldiğini hatırlıyorum . Henüz cin / peri / şeytan dan bi haberken . Geceleri yeni taşındığımız evimizin bana ayırılan odasında sürekli üşüdüğüm , annemin kansız olarak nitelendirdiği kan değerlerimin düşük olduğunu sürekli söylediği için , sürekli battaniyeme sarılı üstünde yorgan olduğu halde üşüdüğüm odamda , beyaz suretler , şekilsiz ve biçimsiz sürekli yer değiştiren . İnsanı içerisine çeken gözleri ile bana bakarken , soğuktan ve korkudan titrememle alay edercesine çılgınlar gibi gülüşen bir sürü suret ( Beni korkutmaya çalıştıklarını varsayıyorum şimdi düşününce , o zamanlar sağdece korkuyordum . Yorumlamaya çalışmıyordum yaşadıklarımı ) . Bunlardan aileme bahsedince annem direk olarak bir arkadaşına ( hoca arkadaşı ) götürerek bana önce kurşun döktürdüler daha sonra bir muska yazdırarak bunu hiç çıkarmamam için sıkı sıkı tembihlerde bulundu . Ben bunu arasıra duşa girerken felan çıkarsam dahi birşey olmuyordu . 13 - 14 yaşında tekrardan başka bi eve taşındık biz , ben muskanın varlığı ile yokluğu arasında pek bir fark olmadığını düşünerek sürekli takma gereksinimi görmüyordum .

Daha sonrasında Babannem hastalandı , hastaneye kaldırılmış durumu kötüymüş bana pek bi bilgi verilmemişti o an yaşım itibari ile olsa gerek diye düşünüyorum , ailem onun ile ilgilenmek için şehir dışına çıkmak zorunda kaldı . Hat safadaki devamsızlığım yüzünden ben gidemedim . Ancak birazda mutluydum evde tek başıma kalacaktım yapma etme diyen olmayacaktı . 2 katlı dublex'ti oturduğumuz ev , eski bir evdi verdiğimiz kira ile ev sahibi restore edeceğini diğer kiralık evlerinin gelirinide ona yatırarak tamir ettireceğini söylemişti . Cüzi bi miktar kira ile kiralamıştık , herşey yeni olacaktı sonuçta 1 sene içerisinde . Herne ise ben arkadaşlarımı çağırdım ailemin yapmamı istemediği ne varsa gündüzleri yapıyor geceleride arkadaşlarla toplanıp evde DVD ' de korku filmi izliyorduk . Başlarda bize çok heycanlı geliyordu açıkcası . Onlarda geceleri evlerine gitmiyor ailelerine bende kalacaklarını söylüyor , ders çalışma bahanesi ile sabaha kadar film izleyip sabahta okula gidiyorduk . Vizyondaki 1980 li yıllardan tutunda izlenilebilir vizyona girmiş tüm bilim kurgu - zombi - vampir - kurt adam filmlerini tüketmiştik öyleki bazılarını 2 şer defa izlediğimiz oluyordu . En son cin / şeytan / iblis üçlüsü ile ilgili filmleri izlemeye başladık . Cin çıkarma ayinlerini sosyal video paylaşım sitelerindekileri dahi izler olmuştuk . Çoğuna gülüyor eyleniyor popcorn / bisküvi / çikolata / kola ile iyi zaman geçirdiğimizi düşünüyorduk . Bu böyle 2 hafta sürdü . Ancak 2 hafta içerisinde arkadaşlarım tuvaletten geldikten sonra " kapıya ne vuruyosunuz olum " diyerek sırıtıyorlardı birbirlerine . Bende korku filmi izleyip bu espirileri yapmamak olmaz diye aldırış etmiyordum ancak ne bizden gidip kapıya vuran vardı nede böyle aptalca şaka yapmak için çaba harcıyacak birileri . Bizde o bize şaka yapıyor diye sırıtıyorduk etki - tepki prensibi .

Bazan bitişikte hemen yanımızdaki binada oturan yaşları 60 + olduğunu tahmin ettiğim 2 yaşlı ( dul veya bekar tam bilmiyorum ama yalnız oldukları kesin ) kadından gece yarısı çığlıklar bağırtılar bazende anlam veremediğimiz gürültüler gelirdi . Biz bunu genelde yaşlı oldukları için evde sürekli birşeyler düşürüyor kavga ediyorlar diye yorumlardık . Ancak sonradan öğrendikki yaşlı kadınlardan küçük olanının adli dengesi yerinde değilmiş , dışarı bu yüzden çıkmıyormuş , en fazla 2 kez görmüştüm bende onu zaten .. Bunu öğrenmemizde çok ilginçtirki kadın bizim oturduğumuz odanın penceresinin karşısındaki kendi balkonlarına çıkarak bağırmaya başladı . Bizde merak edip pencerenin tüllerini açmadan gülerek izlemeye başladık . 3 kişiydik diğerleri dağılmıştı . Önce kadın balkon demirlerine tutunarak bağırmaya karşısında sanki bir tabur insan varmış gibi konuşmaya birşeyler anlatmaya başladı . Gece olduğu için tam net seçemiyorduk , ancak el hareketleri ve araladığımız pencere sayesinde olanları duyabiliyor en azından kısmen anlayabiliyorduk . Daha sonra büyük kardeşi çıktı kollarından tuttu sakin olması gerektiğini , hiçbirşeyin olmadığını söyledi bunun üzerine . " Nasıl hiçbirşey olmadı bunlar bana bu yaşımda tecavüz etmeye kalktılar dedi " büyük olanıda şoka girmiş olacakki . Küçük kardeşinin kollarını bıraktı , kollarını bıraktığı gibide içeri koştu kardeşi 1 2 dakika ya oldu ya olmadı cam kırılma sesi duyduk . Bide baktıkki kadın pinkin tüpünü camdan dışarı 2 . kattan aşa atmış küçük kardeşi kırılan camdan dışarı bakarak ağlıyordu artık gidin diye . Bu olayı telefonda anneme anlattığımda onun genç iken 1 erkeği kendisine bağlamak için büyü yaptırdığını olmayınca bu tür büyü tarzı işlerle uğraştığını ve en sonunda aklını yitirdiğini , zararsız olduğunu dışarı çıkmadığını ama ginede kapıya gelirse kapıyı açmamam gerektiğini söyledi annem o gece .

Daha sonrasında 2,5 hafta sonunda yani arkadaşlar tamamen evlerine dağılmışlardı . Tek başıma 14 yaşında evde kalmama rağmen pek korktuğumu söyleyemezdim . Patates kızartıyor , Knight Online oynuyor , aburcubur yiyerek film izliyordum . Ailem gelene kadar özgürlüğün tadını çıkarmak istiyordum .. Arkadaşlar gittikten 3 gün sonra yine bi gece saat 2,5 / 3 civarı Knight Online oynarken karnım acıktı gözlerimde ağrımaya başlamıştı . Evde bir erkek yalnız başına bilgisayar başında kalırsa , heleki bu erkek bir ergen ise ne yarap bilirsiniz . Neyse işim bittikten sonra elimi yüzümü yıkadım 1 bütün ekmeğin arasına kaşar / domates / salam ve bolca turşu koyduktan sonra tekrar film izlemeye koyuldum . Bir komedi filmi açtım ve ağzımdaki ekmekleri güleceğim derken hertarafa saçarcasına haykırırken farkettim yatakta olduğumu . Baya dökülmüştü ışık kapalı sağdece monitördeki filmin ara ara ortamı aydınlatan ışığında yatağı temizledim ( temizlendiği kadarı ile ) . Film bittikten sonra bilgisayarı kapattım ve yattım . Sıcak olduğu için tüm oda kapıları açıktı ara ara serin serin esiyor buda hoşuma gidiyordu . Tam ne kadar uyudum bilmiyorum , rüyamda ne gördüğümde hatırlamıyorum ama delirircesine bir korku ile uyandım . Uyandığımda hala daha nefes alamıyordum . Önce nefes almayı hatırlamam gerektiğini düşündüm elimle ağzımı açıp dilimi bastırdım tutarak dışarı çektim . Acaba uyurken dilimi mi yutmuştum . Ama değildi dilim dışardaydı ama hala nefes alamıyordum sanki birisi boğazımdan sıkıyor nefes almamı istemiyordu . Nedenini bilmediğim bir sebepten mutfağa koştum çeşmeyi açtım ağzımı altına dayadım su dilime gırtlağıma kadar gidiyor , ancak yutkunamıyordum , yutamıyordum . Boğazımdaki el giderek daha çok sıkar olmuştu . Bir an kendimi geri ittiğimi hatırlıyorum biri beni duvara sıkıştırmak istercesine bi itişti ama bu . İtmenin etkisi ile sırtımın çarptığı buz dolabı duvar ile arasında boşluk olması nedeni ile hafif yan yatmış bense üstüne kapaklanmıştım . En sonunda herşeyin bittiğini düşündüm . Yaşadığım onca olay göz önüme geldi , iyi / kötü hepsi . Saniyeler içerisinde öyle hızlı düşünüyordum ve bu o an çok normal geliyordu . Sanki zaman durmuş benim düşünmemi bekliyordu . Düşünürken ailem geldi aklıma , mosmor bir şekilde mutfakta boğulmuş . Boğulmanın etkisi ile buz dolabına çarpmış , hafif yan yatan buzdolabının önünde ölü bir ceset bulacaklardı geldiklerinde . Tepkileri ne olurdu ? Kardeşim görse birdaha unutabilirmiydi ? Her karanlık ortamdan korkan bir kişilik olacaktı .. Son anım diyedüşündüğüm bi anımda kapatamadığım ağzım ve dışarda olan dilimle şaadet getirmek istedim . Bitirir bitirmez el çekildi boğazımdan sanki , nefes alabiliyordum . Şaşkınlığım geçtikten sonra ağlamaya başladım . Yeni doğmuşçasına , 1 dakika geçmeden ezan okunmaya başladı .. Annemi aramak istedim ahizeyi kaldırdım . Numarayı tuşladım son 1 rakam kala ahizeyi kapattım . Ne diyecektim ? Ne anlatacaktımda kendime inandıracaktım . İnandırsam dahi en fazla eve erken gelmiş olacaklardı o dağınıklığı göreceklerdi . O halde 1 2 bina ilerideki arkadaşımın evine gittim evde uyuyamazdım tek başıma . Kapıyı o açtı ailesinide uyandırmış olmalıyım onun arkasından uyku sersemi bakınıyorlardı bana . Bir süre sonra eve buyur ettiler . Olan biteni anlattım babası güldü . Yatmadan önce birşey yediysen o boğazına felan takılmıştır dedi ( Yattıktan sonra 1 2 saat sonramı takıldı bu takılacak şey peki ? ) . Elimi yüzümü yıkamamı söyledi . Yüzümü yıkarken boğazımda parmak izleri vardı resmen . Onları gösterdim titreyen ellerimle . Nefes alamayınca paniklemiş boğazını tutmuşsundur dedi . Tekrar döndüm yüzümü yıkamak için , ellerimi boğazıma koydum parmak izlerinin üstüne ancak apaçık el izleri benim ellerimden büyüktü . Aynayla gittim yanına ( oturma odasın ) , bunuda sordum . Gülerek sırtımı sıvazladı hadi yatın dedi . Korkudan titriyor doğru düşünemiyordum zaten itiraz edicek halimde yoktu , yatmaya gittik . Arkadaşımla aynı yatakta yattık . 2 gün boyunca izler boynumda morluk halinde kaldı her baktığımda hatırlıyor ve ( genelde karanlık ortamda ) düşünüyordum . Ailem tahmininden erken döndü ev dağınıktı , kızmaları gerekirken bana şaşkın şaşkın baktıklarını farkettim öyleki annem kapıyı anahtarle açtı . Saat öğleden sonra 1 gibiydi bende kanepeye uzanmış tv izliyordum . Beni görünce gözlerini ayırmadan odaya girdi , karşı kanepeye oturdu hiçbirşey söylemeden . Gözleri hala bendeydi 1 saniye dahi ayırmamıştı . " Siz mi geldiniz anne erken geldiniz " dedim . Önce bi sendeledi , sonra "evet" dedi "babanenin durumu iyi gibi biraz evi dağıtmışsındır diye geldik" dedi . Hala bana şaşkın şaşkın bakıyordu . Sonra "neden beyazsın sen" dedi . "Nasıl" dedim anlamamıştım . "Bembeyaz yüzün felan hiçmi birşey yemedin biz gidince" dedi . Halbuki yediğim önümde yemediğim ardımdaydı ancak tenimdeki ölü beyazlığını açıklayacak bir cümle kuramamıştım .

Daha sonrasında ise ;

- Bir kızı gerçekten sevdim , benim gibi , sonsuz içerisinde kaybolduğum mavi gözleri olan , sarışın , kumral saçları güneşte altın gibi parlayan bir kızı . Adı Melike idi , sosyal paylaşım sitelerinde Melaike ' i kullanıyordu . 1 ay sonra bir itirafta bulundu . Eski erkek arkadaşı ile 2 sene geçirmişti . Ondan ayrıyken dahi onu düşündüğünü odasında onu gördüğünü sürekli üşüdüğünü onun hayali dokununca ısınabildiğini . Bu hayalini görüp konuştuğu erkek arkadaşını , arayıp böyle böyle oldu hayalin ile konuştuk muhabbet ettik şunları konuştuk tarzında anlattığını . Çocukları olduğunu bir süre sonra erkek arkadaşı ile kendi isteği ile ayrılıp hayali ile 2 sene daha yaşadığını . Odasında bağırıp çağırdığını gitmesini istediği zamanlarda dahi gitmediğini onu korkutmadığını ama ailesinin durumdan rahatsız olup götürdüğü doktor bir torba sakinleştirici işe yaramazsa diyede sakinleştirici iğneler verdiğini söyledi . Önce önemsemedim tabi . Travma olabileceği konusundaydı düşüncem , ( başımada ilginç olay uzun süredir gelmiyordu bitti diye düşünüyordum ) daha çok üstüne düştüm unuttururum ona eski sevgilisini diye düşündüm , herşey güzel olacaktı . 6 ay birlikte olduk sonra hayalinin geri geldiğini onu rahatsız ettiğini söyledi . Benden sebepsizce uzaklaşmaya başladı . Telefonda 12 saatten fazla konusurduk . Hayalinin geri döndüğünü söyledikten sonra 2 saat konuşamaz olduk . Bir gece inat ettim konuşturacaktım . Ne olursa .. Masal dahi olsa anlatacaktı .. Gece 1,5 2 gibi uyuya kaldı , telefon hala açıktı . Uyurken onun nefes alıp verişini dinlemeyi seviyordum . Bu aradada Dostoyevski ' nin Suç ve Ceza kitabını okuyordum . Birden ağlamaya başladı telefonun açık olduğunu unutmuştu . Kendisinden başka ses gelmiyordu ama sanki birisi ile kavga edercesine konuşmaya başladı . İstemediğini artık ona ayit olmadığını söylüyor yapma diye bağırıyordu . Delirmiştim zaten gözüm döndü pijama terliklerimle evinin kapısına dayandım babası açtı kapıyı beni tanıyordu . Onlarda anlamıştı durumu . Babası çok nazik ve kibar bir adamdı tambir beyefendiydi . Biraz cılız olduğu için kilitli kapısını açamamışlar odasının kapısının dışından sesleniyorlardı . O ise sağdece kendisi konuşuyor kimseyi duymuyordu sanki . Seslendim olmadı , geldiğimi burda olduğumu herşeyin bittiğini güvende olduğunu kapıyı açması gerektiğini söyledim o ise duymuyordu beni . Bağıra çağıra ağlayarak kavga ediyordu hala . 19 Yaşımdaydım vücudumun olup olacağı en diri çağımda , 4 senelik profesyonel boks eğitimim ilk defa benim için işe yarammıştı . Tek omuz darbesinde açtım kapıyı . Yatakta çırpınıyordu . Kollarımın arasına aldım sakin olmasını söyledim . Annesi iğnesini getirdi , iğneyi yaptıktan sonra resmen yere yığıldı .

Sabah oldu telefon açtım , tek kelime konuşturamadım . Sanki tembihlenmişti .. 2 ay boyunca böyle geçti . 2 ay hayatımda yaşadığım en kötü 2 aydı . Ailem şehir dışındaki amcamın yanına gidip çalışmam için sürekli üzerimde inanılmaz bir baskı kuruyordu . Çalışmaya ihtiyacım yoktu , çalışacak olsam evimin yakınında birsürü iş yeri vardı . Ama ailem ısrarla oraya gidip çalışmamı istedi . Gittim .. 1 ay geçmeden ayrılmak istediğini söyledi ağlayarak , önce olmaz desemde sonraki krizleri öfke patlamaları uzaklığın etkisi ve telefon açtığımda onunla konuşmuyormuşum hissi yüzünden bitirdik .. Sonra ne mi oldu ? Ben tam bir paranoyak oldum .. Bunları kimseye anlatamadım , hiç kimsenin girmek istemeyeceği kavgalara girdim , içip içip parklarda sabahladım . Barlarda votka içme yarışmalarının aranan ismi oldum kısa süre içerisinde . Bünyem iflas etmek üzereyken spor antrenörüm / koçum / hocam / abimden öte insan tuttu kolumdan çekti kenara konuşmak istedi , bunları anlatmadım , haylazlık ettiğimi , benden adam olmayacağını . Benden ümidi kesmesini istedim . Ama o benim gibi pes etmedi , ümidini kesmedi . Bana bildiği herşeyi öğretti , kendini savun dedi . Ancak sağdece fiziksel savunma dersleri veriyordu olanları anlatmadığım için . Bir süre sonra bıraktım . İsmimi WotkaShot olarak burdan , yaşadıklarımdan ve o votka shot yarışmalarındaki başarımdan esinlenerek oluşturdum . Google'de aratacağınız tüm WotkaShot ( sosyal medya / oyun / aklınıza gelebilecek hepsi ) hesapları benim .

Atladığım aklıma gelmemiş olaylar olabilir , yanlış yazmışta olabilirim . Kelime / cümle hataları'nı daha sonrasında düzelteceğimi umuyorum . Hatırladığım sadelikte yazdım ..

Not : Annem, babam fazla içki içtiği için , benide aldatıyordur diye bana hamile kaldıktan 3 hafta sonra . Eve , babama ve bana . Büyücü Fatma ana diye birisine büyüyü yaptırmış , Eve her daim bereketli olsun diye , babama gözü benden başkasını görmesin evine sağdık olsun diye , banada sözümden çıkmasın diye . Bunu babanem ölmeden 1 hafta önce anlattı , arkadaşı olan Fatma ana ( büyüyü yapan ) söylemiş babaneme . Böyle böyle bi durum var bilin sizde diye . Annemde yanımızdaydı babanem anlatırken . Çocukluktu işte gençlik toyluk yoksa büyü mü varmış bu devirde diye gülerek geçiştirdi . Ancak ben 5 yaşımdayken ölen fatma ananın kitabı diye kara kaplı bir defter tarzında kitabı kuran kitaplarının arasında saklıyordu annem bunu gizli gizli babam çalışırken ( genelde evde yokken ) okuduğunu 1 2 kerede görmüştüm , babam bu kitabı bulunca soba'da yaktı . Annemede çok kızmıştı . O an anlayamamıştım durumu , 5 yaşımda ilgimide çekmemişti açıkcası ..

Neler oluyor ? En azından birisi bunları göz önünde bulundurarak bana bir açıklama yapıp yol gösterebilirmi ? Yine bir şeyler olacak , yine birşeyler başlayacak , yine herşey mahfolacak , tüm uğraşlarım yine boşa çıkacak diye yaşamak dahi istemez şidded düşkünü bir alkolik oldum ben bu yaşımda .. Bana yol gösterecek birisine ihtiyacım var , bu yüzden tam 2 saatimi vererek açıyorum bu konuyuda .
 
Anlattığınız olaylarda sizin bu aşırı tepkinizi açıklayacak olağanüstü deneyimlere rastlayamadım açıkcası.Bu durumunuz,sizin yaşadığınız olaylar karşısında psikolojik olarak güçsüzlüğünüzün getirisi olan bir yansıma.Yaşantınızda anormal veya dengesiz kabul ettiğiniz olayları parça parça incelemeye kalkarsanız bunun size hiçbir getirisi olmaz emin olun.Olayların bütününü inceleyin.Sonuca bu şekilde ulaşacaksınız.En saçma, olağanüstü, korkutucu veya saçmalık olarak nitelendirdiğiniz bütün deneyimlerin hayatta bir nedeni, karşılığı ve sonucu muhakkak vardır.Bu sonuçla yüzleştiğiniz zaman, bu yaşadığınız olayların hepsinin ortak bir neden-sonuç kavramıyla örtüştüğünün cevabını kendinizde bulacaksınız.Ve bu cevabı ancak siz hissedip kavrayabilirsiniz.Bunun içinde herşeyden önemlisi gardınızı düşürmemeli, kendinizi güçsüz, çaresiz veya yaptıklarından mâna çıkaramayan insan psikolojisinden arındırmalısınız.
 
Ben uzman değilim ama bildiğimce sorayım söyleyeyim.Öncelikle dini görüşün varmı ?Hayata bakış açın pozitif mi?
 
Anlattığınız olaylarda sizin bu aşırı tepkinizi açıklayacak olağanüstü deneyimlere rastlayamadım açıkcası.Bu durumunuz,sizin yaşadığınız olaylar karşısında psikolojik olarak güçsüzlüğünüzün getirisi olan bir yansıma.Yaşantınızda anormal veya dengesiz kabul ettiğiniz olayları parça parça incelemeye kalkarsanız bunun size hiçbir getirisi olmaz emin olun.Olayların bütününü inceleyin.Sonuca bu şekilde ulaşacaksınız.En saçma, olağanüstü, korkutucu veya saçmalık olarak nitelendirdiğiniz bütün deneyimlerin hayatta bir nedeni, karşılığı ve sonucu muhakkak vardır.Bu sonuçla yüzleştiğiniz zaman, bu yaşadığınız olayların hepsinin ortak bir neden-sonuç kavramıyla örtüştüğünün cevabını kendinizde bulacaksınız.Ve bu cevabı ancak siz hissedip kavrayabilirsiniz.Bunun içinde herşeyden önemlisi gardınızı düşürmemeli, kendinizi güçsüz, çaresiz veya yaptıklarından mâna çıkaramayan insan psikolojisinden arındırmalısınız.

Kısa kısa yazmış olduğum kazaların detaylı paranormal olarak nitelendirilebilecek kısımlarını ekleyemedim , çok fazla uzun olacaktı . Bir ömür bir konuya sığmaz diye düşündüm . Peki 1 sorum olacak o gece , boğulduğumu düşündüğüm . Aynada baktığım arkadaşımla uzun süre incelediğimiz parmak izleri benimkinden çok fazla uzun ve inceydi . Benim parmaklarım değildi . O olayı yaşarken tek başımaydım . Bu nasıl oldu ? Ben değilsem boğazımdan tutup kendimi boğan bu kimdi ? Annemin büyü yaptırması bir musallat söz konusumu ? Bunu açıklayabilecek birisi varmı ?

Ben uzman değilim ama bildiğimce sorayım söyleyeyim.Öncelikle dini görüşün varmı ?Hayata bakış açın pozitif mi?

Ailem fazlası ile Müsliman arkadaşlarım ise Satanist , Alevi , Hıristiyan ve mezhebin tam adını bilmediğim onca din'den insanlar . Bende ailemin yetiştirme prensipleri içerisinde ( kısmen ) müslüman'ım . Ancak kiliseye gitmişliğim ve birkaç farklı din ayinine katılmışlığım var . Müslümanlığı sırf temsilcileri olduğu hocaların yüzzüslüğü ve vasıfsızlığı yüzünden uzak kalma tercihi içerisindeyim . ( Örn : Cübbeli Ahmet hoca tabi bu sağdece 1 tanesi daha saymak istesem bir sayfa tutar sanırım )

Konuyu okuyup , cevap yazma nezaketi gösteren herkeze teşekkür ederim ,
 
Hayatıma baktığımda tüm yaşadıklarımın olumlu-olumsuz benim hayata bakış açımla alakalı olduğuna inanıyorum.
Ne ekersen onu biçersin.(Kuantum yada değişik adları var.Bu yasaları okumanızı öneririm."ekim konusunda profesyonelleşmek için )Hayatınızda oluşan sıkıntılı durumların kendi tezahürünüz olduğuna inanın ve iradenizle hoşnut olmadıklarınız değiştirin. Bunu da yaşama karşı yeni tutumlar edinerek yapabilirsiniz.(Tabiki hayatta sorun problem bitmez.En aza indirgenebilir.)
Müslümanlığı özümsemeye çalışın ve bu çizgide yürümeye gayret edin çünkü öldükten sonra ki azap daha şiddetlidir."Ruhunuzu ve ahiretinizi kurtarın.
 
Cinler ailenin herhangi bir fertiyle ki bunlar genellikle anneler olur, temasa geçmişse (belirli koşullarda) olumsuz durumlar meydana geliyor. Ve genellikle bu işlerden, doğan çocuklar etkileniyor. Mesela bir tanıdığım var, annesi cinlerden muzdaripmiş zamanında, hamileyken karnını tekmelemişler ve arkadaşım 7 aylıkken dünyaya gelmiş. Ölmek üzereymiş neredeyse. Ama hayata tutunmayı başarmış. Sonrasında da çok trafik kazası atlattı. Bu trafik kazaları 30 yaşına kadar devam etti, şu an 33 yaşında hala devam edebilir. Trafikte ne yaptığına dikkat et diyorum çoğu zaman, şimdi yeni bir araba aldı dikkatli sür bak ölmek için çok gencim diye bağırıyorum arabasındayken sürekli.
Anlattığınıza göre 10 yaşında ölüm son kez teğet geçmiş fakat 14 yaşında yaptıklarınız sonucu cinleri resmen hayatınıza siz davet etmişsiniz. Anladığım kadarıyla gusul abdestinizi bozucu bir eylem yaptıktan sonra yıkanmayıp, yattığınız yatağınızın üzerinde yemek yiyip, kırıntıları da tam temizlemeden uyumuşsunuz. Korku filmleriyle de arkadaşlarınızla birlikte el birliğiyle cinler alemine güzel bir çekim yasası aracılığıyla çağrı enerjisi yollayarak onların size gelmesini sağlamışsınız. Bu durumda onlardan birinin size gelmesi kadar normal birşey yok. Annenizden kalma bir gelenek ile zaten onlar size gelmeye müsaitler. Onlardan korunmak için dikkatli olmak gerekir, temiz dolanmak, temiz ortamalarda bulunmak, onlar hakkında fazla kafa yormamak (korku filmleri de bir aracı aslında) ve yattığınız yerde yemek yememek ve yeseniz bile düzgün bir şekilde temizlediğinize emin olmadan üstünde uyuma gibi bir hata yapmamanız gerekir. Bir kız arkadaşımda yattıkları yerde ekmek arası yedikleri zaman gece ağzına atılan okkalı bir şaplak ile uyanmış. Tabi bu enerjisel bir şaplak. Uyandıktan sonra da şaplak yemeye devam etmiş. Kendisi aklı başında, enerjisel olarak cinlerin etkilerine açık bir insandı. Anlattıkları konusunda hiç kuşku duymadım. Doğru olduğuna eminim ve yapmaması gerekirdi.
Çekim yasası aracılığı ile cinlerle etkileşim halinde olanlar yine cinlerle etkileşim halinde bulunanları çekerler. Kız arkadaşınızda bunlardan biri. Yüksek bir ihtimalle musallat olabileceğini düşünüyorum kendisinde. Ama şizofren olma ihtimali de olabilir.
Son olarak kendinizi içkiye verip hayatı boşvermenizi yakıştıramadım. Annenizin kabahati sebebiyle cinlerin etkilerine maruz kalmış buna rağmen korunmuşsunuz. Yoksa bu kadar çok ölümlerden dönme durumunuzu başka türlü açıklayamayız. Birileri tarafından sevilip korunuyorsunuz, bence bu sevginin karşılığını vermelisiniz. Bu da içki içip hayatı boşvermekle olmaz :) Sevgiler.
 
Cinler ailenin herhangi bir fertiyle ki bunlar genellikle anneler olur, temasa geçmişse (belirli koşullarda) olumsuz durumlar meydana geliyor. Ve genellikle bu işlerden, doğan çocuklar etkileniyor. Mesela bir tanıdığım var, annesi cinlerden muzdaripmiş zamanında, hamileyken karnını tekmelemişler ve arkadaşım 7 aylıkken dünyaya gelmiş. Ölmek üzereymiş neredeyse. Ama hayata tutunmayı başarmış. Sonrasında da çok trafik kazası atlattı. Bu trafik kazaları 30 yaşına kadar devam etti, şu an 33 yaşında hala devam edebilir. Trafikte ne yaptığına dikkat et diyorum çoğu zaman, şimdi yeni bir araba aldı dikkatli sür bak ölmek için çok gencim diye bağırıyorum arabasındayken sürekli.
Anlattığınıza göre 10 yaşında ölüm son kez teğet geçmiş fakat 14 yaşında yaptıklarınız sonucu cinleri resmen hayatınıza siz davet etmişsiniz. Anladığım kadarıyla gusul abdestinizi bozucu bir eylem yaptıktan sonra yıkanmayıp, yattığınız yatağınızın üzerinde yemek yiyip, kırıntıları da tam temizlemeden uyumuşsunuz. Korku filmleriyle de arkadaşlarınızla birlikte el birliğiyle cinler alemine güzel bir çekim yasası aracılığıyla çağrı enerjisi yollayarak onların size gelmesini sağlamışsınız. Bu durumda onlardan birinin size gelmesi kadar normal birşey yok. Annenizden kalma bir gelenek ile zaten onlar size gelmeye müsaitler. Onlardan korunmak için dikkatli olmak gerekir, temiz dolanmak, temiz ortamalarda bulunmak, onlar hakkında fazla kafa yormamak (korku filmleri de bir aracı aslında) ve yattığınız yerde yemek yememek ve yeseniz bile düzgün bir şekilde temizlediğinize emin olmadan üstünde uyuma gibi bir hata yapmamanız gerekir. Bir kız arkadaşımda yattıkları yerde ekmek arası yedikleri zaman gece ağzına atılan okkalı bir şaplak ile uyanmış. Tabi bu enerjisel bir şaplak. Uyandıktan sonra da şaplak yemeye devam etmiş. Kendisi aklı başında, enerjisel olarak cinlerin etkilerine açık bir insandı. Anlattıkları konusunda hiç kuşku duymadım. Doğru olduğuna eminim ve yapmaması gerekirdi.
Çekim yasası aracılığı ile cinlerle etkileşim halinde olanlar yine cinlerle etkileşim halinde bulunanları çekerler. Kız arkadaşınızda bunlardan biri. Yüksek bir ihtimalle musallat olabileceğini düşünüyorum kendisinde. Ama şizofren olma ihtimali de olabilir.
Son olarak kendinizi içkiye verip hayatı boşvermenizi yakıştıramadım. Annenizin kabahati sebebiyle cinlerin etkilerine maruz kalmış buna rağmen korunmuşsunuz. Yoksa bu kadar çok ölümlerden dönme durumunuzu başka türlü açıklayamayız. Birileri tarafından sevilip korunuyorsunuz, bence bu sevginin karşılığını vermelisiniz. Bu da içki içip hayatı boşvermekle olmaz :) Sevgiler.

Peki , bunu sormayacaktım diğer forumlarda bununla ilgili birsürü şey zaten var ancak sizin düşüncenizide merak ediyorum . Uyur gezerliği bazı forumlarda cinlerin öldüremediği insanları gece bilinci kapalıyken çağırdığını . Onlarla bir oyuncak misali oynayıp sıkılınca uyur gezer haldeyken intihar ettirdiklerini okumuştum .

Bu konudan ben fazlası ile muzdaribim . Her paranormal olarak nitelendireceğim olaydan 4-5 ay sonra uyur gezerlik meydana geliyor ve 3-5 gün sürüyor . Ailemde buna alıştı artık yatmadan önce kapıları kilitleyip pencereleri kapatıyorlar . Anahtarlarla uyumak zorunda kalıyorlar ki haklılarda . Ben tam net hatırlayamıyorum birçoğunu ama anlattıklarına göre sürekli kapıdan çıkmak istiyormuşum . Babam kolumdan tutuyormuş yatağıma götürüyormuş . Uyandırmak riskli olabilir diye . Birçok kez pencereden atlamak istemişim . Babam müdahale etmiş . Balkona çıkıyormuşum kapı açıkca . Bir seferinde balkona çıkıp yarım saat boyunca denizde bir noktaya bakmışım sonra bir bir bacağımı korkulukların üstünden geçirip aşağı atlamaya çalışmışım . Babam tutmuş gine . Sürekli gözlemliyorlar beni ne yapacak bakalım diye , bu iyide oluyor daha sonrasında onlardan dinleyip anlam çıkarmaya çalışıyorum . Geceleri özellikle annemin baş ucuna gelip ona bakıyormuşum ilk seferinde korkmuşlar sonra " bırak ne yapacak bakalım " demiş babam . 1 saate yakın anneme bakmışım sonra babam kolumdan tutup yatağıma götürmüş . Bazen gözlerim açık oluyormuş bazen kapalı . Ancak kapalıyken nasıl düşmeden yürüyüp onları yaptığımı soruyorlar bana . Ben hatırlamıyorum zaten çoğunu diyorum . Hatırladığımda yarım yamalak şeyler . Bir keresinde elime bıçak almış odalarda dolaşıyormuşum , bunun üzerine doktora götürdüler ancak psikologlarda bilmediğimiz birşey söylemiyor . Papağan ; misali bilinç altının oyunu bu , uykusunu ilaçlarla ağırlaştıracağız bir süre sonra ilaçları kestiğimizde bünye kendiliğinden uyku düzeyini ilaçları aldığı zamanki gibi uyur gezerliğe ( yarı bilinç açıklığına ) son verecek . Ancak öyle olmadı işte .. Verdiği haplar bağımlılık yaptı almadığım zamanlar titreme ve panik oluştu . Yavaş yavaş kesmem gerekti 3 sene kadar sürdü buda . Doz doz indirgedik . Şimdi tekrar olabileceği korkusu ile yaşıyorum . 10 yaşımda gördüklerimden 4 sene sonra bu boğulma olayı oldu 5 sene sonra kız arkadaşımın başına bu geldi ( O kadar çok severken birbirimizi hergün görüşüp 12 - 13 saat telefonda konuşurken sanki birisi bizi ayırmaya çalıştı ve başarılıda oldu , telefonda konuştuğumun o olmadığı hissi çok güçlü hala . Annem sayesindede aramıza mesafe girdi . Tam olarak bitti yani ) . Şimdi 20 Yaşımdayım o olaydan sonra 5 - 6 . sene olucak bu . Bu yüzden bilmek istiyorum bu bir musallat mı . Eğer musallatsa nasıl korunabilirim ? Tekrar gelip boğazıma yapışmayacağından veya uyur gezerlik ile kendime zarar vermemi sağlamayacağından emin olamıyorum . Yaşamayan bilemez gerçi , çoğunu okumakla endişemi anlayamazsınız ama en azından bunun ne olduğunu bilirsem ve birkaç ritüel ezberleyebilirsem birdahaki sefer daha şanslı olabilirim diye düşünüyorum .
 
Kısa kısa yazmış olduğum kazaların detaylı paranormal olarak nitelendirilebilecek kısımlarını ekleyemedim , çok fazla uzun olacaktı . Bir ömür bir konuya sığmaz diye düşündüm . Peki 1 sorum olacak o gece , boğulduğumu düşündüğüm . Aynada baktığım arkadaşımla uzun süre incelediğimiz parmak izleri benimkinden çok fazla uzun ve inceydi . Benim parmaklarım değildi . O olayı yaşarken tek başımaydım . Bu nasıl oldu ? Ben değilsem boğazımdan tutup kendimi boğan bu kimdi ? Annemin büyü yaptırması bir musallat söz konusumu ? Bunu açıklayabilecek birisi varmı ?

Beni daha iyi anlayabilmeniz için biraz uzun bir açıklama yapmam gerekmekte.

Kendimden bazı olayları anlatmak istiyorum.Bazı kazalar geçirdim.Kolum kırıldı.Başka bir kazada kafama dikiş atıldı.Başka bir olayda bıçaklandım ve bağırsaklarımı tutarak kliniğin acil servisine gittim.2 hafta yoğun bakımda yattım ve doktor bir kağıt parçasını enine çevirerek şu incelik kadar daha girseydi can damarına gelecekti ve ölecektin çok şanslıymışsın dedi.Yaşadığım trafik kazasını veya yerde yuvarlanmalarımın detaylarına inmiyorum.

Bir gece çok içkiliydim ve yanımda genç bir kız vardı oda çok içkiliydi.Tek yaşıyordum.Eve gittik ve cinsel ilişkiye girdik.Ve bundan sonra uyuyakalmışım içkinin verdiği tesir ve ilişkinin verdiği yorgunlukla.Gece yüzüme bir tokat yedim.Kimden yedim sizce? Ben bilmiyorum bu yüzden cevap veremem.Çünkü evde ben ve yanımda sarhoş olmuş ve kendinden geçmiş şekilde yatan kızdan başka kimse yoktu.Ama ben tokat yediğimi biliyorum adım gibi.Bunun bir açıklaması olabilirmi? Tokat yedim ve uyandım.O halde içki içip kızla beraber olduktan sonra sızmış durumda bir insan, tokat yedikten sonra kendine geliyor birden ve uyanıyor o halden.Gözümü kısarak bakabiliyorum etrafa ve nefeste alamıyorum.Gözümü açtığım an gözlerim yanıyor.Kıza bakıyorum o zaten kendinden geçmiş bir halde uyuyor.Uyandırmaya çalışıyorum, uyanmadığı gibi ölmüş bir insan gibi yatıyor, hiçbir harekette bulunmuyor.Fakat nefeste alamıyorum işin ilginç tarafı..Bir anda kendimi attım yataktan ve ayağa durdum.Yine nefes alacak ve gözümü açacak halim yok.Pencereyi zar zor açtım ve kafamı attım dışarı.Nefes aldım.Anladımki evde gaz kaçağı var.Mutfağa gittiğimde birde baktımki bütün ocak düğmeleri açık.Halbuki eve geldiğimde ocağa dokunmadım.Kız zaten mutfağa hiç gidip bişey yapmadı.Direk yatak odasına geçmiştik.Ev 2+1 olduğu için mutfak yatak odamın hemen yanında ve kapıda açıktı.Şimdi ben içkili olmasam bile o kız gibi baygın halde yatıp gazdan zehirlenip sabaha gazeteye manşet olmam gerekirdi.İşin ilginç tarafı hem aşırı derece alkolün getirdiği yorgunluk,hem uykusuzluğun ve cinsel ilişkinin getirdiği yorgunluğun üstüne benim yüzüme bir tokat yiyerek uyanmam ve bu gücü kendimde bulmamın açıklaması ne olabilir sizce?İnanın o tokadı yedikten sonra kendime gelip uyanma anımda hiç içki içmemiş gibi bilincim açıktı.Yani içkinin etkisi tamamen yokolmuştu.O gece hiç içmemiş gibi hissettim kendimi.Bu öyle bir tokattı ki olay anından ve pencereleri açıp kızı kendine getirdikten sonra aynaya gidip yüzüm kızarmışmı diye baktım.

Bir olay daha anlatayım.Üniversteden çıktım ve son sigaramı çakmağımla yakıp eve doğru ilerliyorum.Ev ile üniversitemin arası yürüme 7-8 dakika.O arada bir büfe var ve ben son sigaramı içtiğim için bir paket daha sigara alayım dedim.Sigaramı aldım ve evin yolunu tuttum.Eve girdim ve direk oturma odasına geçtim.İçimden bir sigara içmek daha geçti.Halbuki sigarayı bikaç dakika önce içmiştim.Nerden geldiki bu istek diye kendime soruyorum.Televizyonu açacam ama her zaman masanın üzerinde duran kumanda bu sefer ortalıkta yok.Bende bir sigara yakayım dedim.Sigara paketini açtım ama çakmağı bulamıyorum.Tövbe tövbe dedim delirdimmi ben.Gelirken son sigaramı yaktığım ve cebime attığım çakmak cebimde yok.Adım gibi biliyorum cebime attım ve cebim delik falanda değil.Ara ara yok.. Paketi açmışım sigara ağzımda ama çakmağı bulamadığım için yakamadım.Gideyim mutfakta kibrit vardır ordan yakarım diye düşündüm ve mutfağa girdim.Mutfakta çok ağır bir koku var ama ilk girişte anlayamadım.Terekten kibriti alırken ocağın düğmelerine gözüm ilişti.Herzamankinden farklı bir düzenekte duruyordu.Hepsi açık vaziyette etrafa gaz dağıtıyordu.Yani çakmağı yaksam veya televizyonu açsam belkide patlamayla beraber öleceğim.Birisi beni bir şekilde mutfağa çekti ve bunu görmemi sağladı.(Bu anlattığım ikinci olay başka bir evde yaşanılmıştır)

Bir arkadaşımın öldürüldüğü geceyide anlatmak isterdim.O gece bende vardım.Bu olayı detaylarıyla anlatmak isterdim fakat yaşı küçük olanlar olabilir sitemizde o yüzden detaylara inmeyeceğim.Sonuç olarak ben bir insanı sadece bir sözümle ve hareketimle beladan belkide ölümden kurtardım.Ama ben bu sözü ve hareketi niye yaptım.Onu yatacağı yerden zorla kaldırıp burda kalmayacaksın benimle beraber gideceksin diye niye zorladım bilmiyorum.İllaki geleceksin benimle dedim.Başka zaman olsa bana ne derim çünkü ortada hiçbirşey yok.. Olaydan sonra arkadaş sen olmasaydın ben orda kalmıştım ve kesin bende ya ölür yada bir bela alırdım kesin niye bu kadar çok istedin gelmemi diye bana sordu.Bende bilmiyordum bunun cevabını o yüzden bir cevap veremedim.O olayda ölen arkadaşada evden dışarı çıkma dedim.Sanane türü birşey söyledi.Tam hatırlamıyorum rahmetlinin arkasından iftira atmak istemem ama dediğimle razı olmayan bir tutum sergiledi ve beni gayet ciddi bir şekilde tersledi.Gece saat 03:00 da arkadaşımı zorlada olsa ordan aldım ve yanımda eve getirdim.O rahmetli arkadaşın arkadaşları gece bizi aradı saat 04:30 gibi.Hastahaneye gittik.Ölüm haberini orda aldık.

Şimdi her hafta evin ışıklarının patladığını.Her gece yatarken ayaklarımdan çekildiğini ve kulaklarımla oynayıp fıssfısıfısıısı ritminde sesler fısıldayan varlıklarla uğraşıyorum ve buna o kadar alıştımki hissettiğim an genemi geldiniz hadi bakalım gösterin hünerlerinizi dediğimi söylesem acaba buna kaç kişi inanır veya açıklamasını yapabilir? Ben kimsenin inanmasını beklemiyorum zaten yaşadıklarımı anlatıyorum.

Şimdi gelelim sonuç kısmına.Bu kadar olayı niye anlattığıma.Her insan kendini diğerlerinden farklı hisseder veya böyle kabullenmek ister kendini.Her insan farklıdır elbette.Fakat her insanın kendini özel bir konumda hissetmesi yanlıştır.Konum olarak çoğu insan bir yerdedir.Farklılıklar zaten farklılığını yansıtır.Sadece kendisinin deneyimlemesiyle oluşmaz.Bu olaylar yaşadıklarımdan bi kaç tanesi.Dahası çok daha fazla.Ama inanın ben kendimi anormal hissetmiyorum ve niye yaşıyorum bunun bir açıklaması olmalı diye sormuyorum.Çünkü hayatın bir açıklaması yok.Hayat ancak yaşanılır,açıklanamaz.İnsan cevapları kendisi bulur veya hisseder.İllaki bir açıklaması olmaz yaşadığımız herşeyin.Bir nedeni ve sonucu olur.

Psikoloji biliminde insanın her hareketine bir açıklama vardır.İnsanın bütün hareketlerine, hastalığına veya anormal davranışlarına bir neden ve açıklama bulur psikoloji bilimi.Fakat psikoloji bilimi normal insan tanımı yapamaz.Yani psikolojide normal insan diye bir terim bulunmaz çünkü psikoloji biliminde bunun açıklaması yoktur.Normal insanı psikoloji bilimi tanımlayamaz.Umarım sizde hayatınızda yaşadığınız bu olayların nedenine bir açıklama bulmak yerine olayların sonuç kısmına odaklanıp kendinizce bir çıkarım elde edersiniz.

Sevgiyle kalın..
 
Ben bir kere öleceğim sanırım, o da tam olacak :)

not: başlığı açan arkadaşım alınmasın lütfen, sadece laf olsun torba dolsun işte :)
 
Bu kısıma ben inanırım :) Benzer bir olayda ben anlatayım. Üniversitede okurken ev arkadaşım oldukça dindar birisiydi. Namazını falan kılar ancak bizim yaptıklarımızdan da geri durmazdı. Neyse sonra bir hocadan bahsetti, gönül gözü açık vs gidelim iyi olur diye zorla benide götürdü. Adam gerçekten ilginçti. Düşündükleriniz üzerine konuşuyordu. Şöyle ki aklınıza kız arkadaşınız gelirse islami yönden konuyu buraya getiriyordu. Veya başka bir konu düşünürseniz onu konuşuyordu. Bizim eleman sohbetin bir sırasında sabah namazına kalkmanın zor olduğundan bahsetti. Hocada o zaman dua edelimde sabah namazına "uyandırılırsınız inşallah" dedi. Ben hiç sallamadan ellerimi açıp duaya amin dedim. Sonrasında olaylar ilginçleşti. Normalde ezan sesi evden çok iyi duyulmuyordu. O sabah sanki hoca ezanı yanımda okudu. İster istemez uyandım. Ama namaza kalkmadım. Arkadaş uyandı namazını kıldı. Ben uyumaya devam ettim. Daha sonraki bir gün pencereme vurulduğunu duydum. Ev 8. katta ve birisi pencereye vuruyor. Bu şekilde uyandım geri uyudum. Başka bir gece yatak sallanır gibi uyandım, başka bir gece kalk diye biri bağırdı ve tüm bu olaylar ezan okunurken oluyordu. Arkadaşa daha farklı olmuş o ezan sesine uyanıp namaz kıldığı için dahada uyandırmaya çalışılmamış gibi. Bende durumlar iyice artmaya başladı. Daha sonraları uyandığımda kalkmayacağım, bu kadar mı yapacaklarınız, la bi gidinde uyuyalım şurda, ne kadar kalın kafalı şeylersiniz gibi küfürle karışık gitmelerini içeren sözler söyledim. Tabi bunları hep yarı uykulu yaptım. Ve sonunda "uyandırılmak" sorunundan kurtuldum. Bu olayın üzerinden nerdeyse 10 yıl geçti ve hala eskisi gibi bildiğim yoldayım. İnançsal veya ruhsal bir değişim yaşadım desem doğru olmaz. Acabalar var içimde psikolojik olarak bazı açıklamalar getiriyorum kendimce ama bu olayı çok fazla düşündüğümü yada taktığımıda söyleyemem.

Sende yaşamışsın , en azından ne hissettiğimi ne kadar tuaf olduğunu anlayabileceğini umuyorum . Gözle göremiyor elle tutamıyorsun ama varlığını hissedebiliyorsun ve o seninle iletişime geçebiliyor . Birde seni uykunda en savunmasız anında yakaladığını düşün , boğazına sarıldığını düşün ? Bilinçsizce odalarda dolaştığını düşün , dolaşırken elinde bıçak olduğunu hayal et . Birisi seni tutmazsa camdan balkondan atlama girişimlerini hayal et . Kapıyı açıp bilmediğin bir yere gittiğini , götürüldüğünü düşün ? Ve sonra söyle ; sen olsan bunun ne olduğunu nasıl korunman gerektiğini bilmek istemezmisin ? ..

Beni daha iyi anlayabilmeniz için biraz uzun bir açıklama yapmam gerekmekte.

Kendimden bazı olayları anlatmak istiyorum.Bazı kazalar geçirdim.Kolum kırıldı.Başka bir kazada kafama dikiş atıldı.Başka bir olayda bıçaklandım ve bağırsaklarımı tutarak kliniğin acil servisine gittim.2 hafta yoğun bakımda yattım ve doktor bir kağıt parçasını enine çevirerek şu incelik kadar daha girseydi can damarına gelecekti ve ölecektin çok şanslıymışsın dedi.Yaşadığım trafik kazasını veya yerde yuvarlanmalarımın detaylarına inmiyorum.

Bir gece çok içkiliydim ve yanımda genç bir kız vardı oda çok içkiliydi.Tek yaşıyordum.Eve gittik ve cinsel ilişkiye girdik.Ve bundan sonra uyuyakalmışım içkinin verdiği tesir ve ilişkinin verdiği yorgunlukla.Gece yüzüme bir tokat yedim.Kimden yedim sizce? Ben bilmiyorum bu yüzden cevap veremem.Çünkü evde ben ve yanımda sarhoş olmuş ve kendinden geçmiş şekilde yatan kızdan başka kimse yoktu.Ama ben tokat yediğimi biliyorum adım gibi.Bunun bir açıklaması olabilirmi? Tokat yedim ve uyandım.O halde içki içip kızla beraber olduktan sonra sızmış durumda bir insan, tokat yedikten sonra kendine geliyor birden ve uyanıyor o halden.Gözümü kısarak bakabiliyorum etrafa ve nefeste alamıyorum.Gözümü açtığım an gözlerim yanıyor.Kıza bakıyorum o zaten kendinden geçmiş bir halde uyuyor.Uyandırmaya çalışıyorum, uyanmadığı gibi ölmüş bir insan gibi yatıyor, hiçbir harekette bulunmuyor.Fakat nefeste alamıyorum işin ilginç tarafı..Bir anda kendimi attım yataktan ve ayağa durdum.Yine nefes alacak ve gözümü açacak halim yok.Pencereyi zar zor açtım ve kafamı attım dışarı.Nefes aldım.Anladımki evde gaz kaçağı var.Mutfağa gittiğimde birde baktımki bütün ocak düğmeleri açık.Halbuki eve geldiğimde ocağa dokunmadım.Kız zaten mutfağa hiç gidip bişey yapmadı.Direk yatak odasına geçmiştik.Ev 2+1 olduğu için mutfak yatak odamın hemen yanında ve kapıda açıktı.Şimdi ben içkili olmasam bile o kız gibi baygın halde yatıp gazdan zehirlenip sabaha gazeteye manşet olmam gerekirdi.İşin ilginç tarafı hem aşırı derece alkolün getirdiği yorgunluk,hem uykusuzluğun ve cinsel ilişkinin getirdiği yorgunluğun üstüne benim yüzüme bir tokat yiyerek uyanmam ve bu gücü kendimde bulmamın açıklaması ne olabilir sizce?İnanın o tokadı yedikten sonra kendime gelip uyanma anımda hiç içki içmemiş gibi bilincim açıktı.Yani içkinin etkisi tamamen yokolmuştu.O gece hiç içmemiş gibi hissettim kendimi.Bu öyle bir tokattı ki olay anından ve pencereleri açıp kızı kendine getirdikten sonra aynaya gidip yüzüm kızarmışmı diye baktım.

Bir olay daha anlatayım.Üniversteden çıktım ve son sigaramı çakmağımla yakıp eve doğru ilerliyorum.Ev ile üniversitemin arası yürüme 7-8 dakika.O arada bir büfe var ve ben son sigaramı içtiğim için bir paket daha sigara alayım dedim.Sigaramı aldım ve evin yolunu tuttum.Eve girdim ve direk oturma odasına geçtim.İçimden bir sigara içmek daha geçti.Halbuki sigarayı bikaç dakika önce içmiştim.Nerden geldiki bu istek diye kendime soruyorum.Televizyonu açacam ama her zaman masanın üzerinde duran kumanda bu sefer ortalıkta yok.Bende bir sigara yakayım dedim.Sigara paketini açtım ama çakmağı bulamıyorum.Tövbe tövbe dedim delirdimmi ben.Gelirken son sigaramı yaktığım ve cebime attığım çakmak cebimde yok.Adım gibi biliyorum cebime attım ve cebim delik falanda değil.Ara ara yok.. Paketi açmışım sigara ağzımda ama çakmağı bulamadığım için yakamadım.Gideyim mutfakta kibrit vardır ordan yakarım diye düşündüm ve mutfağa girdim.Mutfakta çok ağır bir koku var ama ilk girişte anlayamadım.Terekten kibriti alırken ocağın düğmelerine gözüm ilişti.Herzamankinden farklı bir düzenekte duruyordu.Hepsi açık vaziyette etrafa gaz dağıtıyordu.Yani çakmağı yaksam veya televizyonu açsam belkide patlamayla beraber öleceğim.Birisi beni bir şekilde mutfağa çekti ve bunu görmemi sağladı.(Bu anlattığım ikinci olay başka bir evde yaşanılmıştır)

Bir arkadaşımın öldürüldüğü geceyide anlatmak isterdim.O gece bende vardım.Bu olayı detaylarıyla anlatmak isterdim fakat yaşı küçük olanlar olabilir sitemizde o yüzden detaylara inmeyeceğim.Sonuç olarak ben bir insanı sadece bir sözümle ve hareketimle beladan belkide ölümden kurtardım.Ama ben bu sözü ve hareketi niye yaptım.Onu yatacağı yerden zorla kaldırıp burda kalmayacaksın benimle beraber gideceksin diye niye zorladım bilmiyorum.İllaki geleceksin benimle dedim.Başka zaman olsa bana ne derim çünkü ortada hiçbirşey yok.. Olaydan sonra arkadaş sen olmasaydın ben orda kalmıştım ve kesin bende ya ölür yada bir bela alırdım kesin niye bu kadar çok istedin gelmemi diye bana sordu.Bende bilmiyordum bunun cevabını o yüzden bir cevap veremedim.O olayda ölen arkadaşada evden dışarı çıkma dedim.Sanane türü birşey söyledi.Tam hatırlamıyorum rahmetlinin arkasından iftira atmak istemem ama dediğimle razı olmayan bir tutum sergiledi ve beni gayet ciddi bir şekilde tersledi.Gece saat 03:00 da arkadaşımı zorlada olsa ordan aldım ve yanımda eve getirdim.O rahmetli arkadaşın arkadaşları gece bizi aradı saat 04:30 gibi.Hastahaneye gittik.Ölüm haberini orda aldık.

Şimdi her hafta evin ışıklarının patladığını.Her gece yatarken ayaklarımdan çekildiğini ve kulaklarımla oynayıp fıssfısıfısıısı ritminde sesler fısıldayan varlıklarla uğraşıyorum ve buna o kadar alıştımki hissettiğim an genemi geldiniz hadi bakalım gösterin hünerlerinizi dediğimi söylesem acaba buna kaç kişi inanır veya açıklamasını yapabilir? Ben kimsenin inanmasını beklemiyorum zaten yaşadıklarımı anlatıyorum.

Şimdi gelelim sonuç kısmına.Bu kadar olayı niye anlattığıma.Her insan kendini diğerlerinden farklı hisseder veya böyle kabullenmek ister kendini.Her insan farklıdır elbette.Fakat her insanın kendini özel bir konumda hissetmesi yanlıştır.Konum olarak çoğu insan bir yerdedir.Farklılıklar zaten farklılığını yansıtır.Sadece kendisinin deneyimlemesiyle oluşmaz.Bu olaylar yaşadıklarımdan bi kaç tanesi.Dahası çok daha fazla.Ama inanın ben kendimi anormal hissetmiyorum ve niye yaşıyorum bunun bir açıklaması olmalı diye sormuyorum.Çünkü hayatın bir açıklaması yok.Hayat ancak yaşanılır,açıklanamaz.İnsan cevapları kendisi bulur veya hisseder.İllaki bir açıklaması olmaz yaşadığımız herşeyin.Bir nedeni ve sonucu olur.

Psikoloji biliminde insanın her hareketine bir açıklama vardır.İnsanın bütün hareketlerine, hastalığına veya anormal davranışlarına bir neden ve açıklama bulur psikoloji bilimi.Fakat psikoloji bilimi normal insan tanımı yapamaz.Yani psikolojide normal insan diye bir terim bulunmaz çünkü psikoloji biliminde bunun açıklaması yoktur.Normal insanı psikoloji bilimi tanımlayamaz.Umarım sizde hayatınızda yaşadığınız bu olayların nedenine bir açıklama bulmak yerine olayların sonuç kısmına odaklanıp kendinizce bir çıkarım elde edersiniz.

Sevgiyle kalın..

Evet senide anlıyorum , ve seninde beni anlamanı bekliyorum . Sevgili Simam'a anlattıklarımı tekrar etmek istemiyorum ama o gaz kaçağını fark ettiğin anı hatırla , yarım yamalak nefes alıyorsun ve gözlerini açamıyorsun . Ben ise gözlerim açık kendimi savunabilirim bir başkasına karşı ancak karşımdaki öyle birşeyki boğazıma sarılıyor . Can havliyle bi yudum su içebilirsem düzelirim diyorum ancak su içmek için dahi yutkunmama izin vermiyor boğazımdan geçmiyor . Boğazımı mengene gibi sıkarken anı hatırladıkça kötü oluyorum . Ve uyandıktan sonra benim parmaklarımdan daha ince ve çok daha uzun parmak izleri morluk halinde 2 gün boyunca boynumda kalıyor ( olaydan hemen sonra kızarıklık halindeykende arkadaşımla inceledik oturup yarım saat boyunca , oda islam dinine düşkün birisi ve oda hayretler içerisinde kaldı parmak izlerini görünce . Parmaklarının sonunda tırnaklarını dahi geçirmişti boynuma . Ellerinin büyüklüğü apaçıktı üstüne koyuyordum parmakları aşıyordu .. Evde uyurken , uyur gezerliğin etkisi ile elimde bıçakla dolaştığımı duyduktan sonra araştırma yaptım cinlerin insanları en savunmasız anında uyurken yakaladığını ve onlara istediğini yaptırabildiklerini öğrendiğimde şok olmuştum . Bunları konu altındaki mesajların devamındada anlattım . Bilinçsizce bir şekilde evde dolaşıyormuşum . Zamanında büyü yapan yada yapmaya çalışan annemin geceleri başına dikilip onu izliyormuşum uyurken ben bunları hatırlamıyorum , babam ne yapacak bakalım diyerek beni izlemiş defalarca . Anlattığım olaylardada parapisikolojik diyebileceğim olaylarla başladığı için buraya yazdım yoksa herkez yaşamıştır elbet böyle olaylar . Ama mesela " 5 Yaşımda 2 . katın balkonundan düştüm . " dediğim olayı hatırlamıyorum büyük ihtimal ile uyur gezer haldeyken atladım . Babamda görmediği için bu olayı gözümü açtığımda hastanedeydim . Şimdi sen söyle evde geceleri bıçakla dolaşsan , geceleri kalkıp camdan balkondan atlamaya yada kapıdan çıkıp gitmeye çalışsan . Gecenin bi yarısı annenin başucunda gözlerin açık bir şekilde onu izlesen ve uyandığında bunları hatırlamasan , baban sana anlatsa . Babam beni fark ettikten sonra gözlemlemeye başlamış o anlatıyor . Gözlerin kapalıyken hiçbirşeye çarpmadan yürüyordun düşmüyordun ve kapıları pencereleri açıyordun . Eline bıçak alıp odalarda geziyordun kardeşin bu yüzden senin ile aynı odada kalmak istemiyor yanımızda yatmak istiyor . Gözlerin kapalıyken bunu nasıl yaptın anlamadım diyor . Sen olsan bu olayı araştırıp bir musallat söz konusumu bunu öğrenip kendini savunmak istemezmiydin ?

Not : Tamam bilim , ama bilim bunu açıklayamıyor . Sadece beni uyuşturup daha derin uyumam için ilaç veriyor oda bağımlılık yapıyor . Ellerim ayaklarım titremeye başlıyor .. Ve bu ilacı aldıktan sonra zerre gücüm kalmıyor eğer böyle bir musallat söz konusu ise tekrar biri boğazıma sarılsa ve ilacın etkisi ile hiç karşı koyamasam yatakta beni öldürecek , böyle çaresiz durmak istemiyorum bu yüzden bunun bir musallatmı , eylenmek isteyen bir cin mi olduğunu bilip korunmak istiyorum ..
 
Okuduğum ve kendinizi bu denli iyi ifade ettiğinize dayanarak şunu demeliyim ; önce kendinize sonra ailenize ihtiyacınız var :) Bu kadar çok sorgulamayın.Bir an hikaye içinde sandım kendimi :) Uzun uzadıya yazınca korku filmi senaryosu dilinde ve imlasında olmuş.Fakat inanın buna bu tür olaylar bir çok kişinin hayatında yaşanıyor ..Eğer yazıcak olursam sizin yaşadığınız az diyebiliriz,yani insan eline bir cımbız alır hayatına dalarsa aynı bakış açısı ile bakarak çok konu çıkarır.Tedirgin olacağınız bir durum değil bana sorarsanız tabi :) Hayatınız inşallah daha çok uzun.Güzel yada kötü yaşamak zorundayız.Sadece baktığınız pencereyi değiştirin daha güzel olucaktır hayatınız.
Sevgiler :)
 
Okuduğum ve kendinizi bu denli iyi ifade ettiğinize dayanarak şunu demeliyim ; önce kendinize sonra ailenize ihtiyacınız var :) Bu kadar çok sorgulamayın.Bir an hikaye içinde sandım kendimi :) Uzun uzadıya yazınca korku filmi senaryosu dilinde ve imlasında olmuş.Fakat inanın buna bu tür olaylar bir çok kişinin hayatında yaşanıyor ..Eğer yazıcak olursam sizin yaşadığınız az diyebiliriz,yani insan eline bir cımbız alır hayatına dalarsa aynı bakış açısı ile bakarak çok konu çıkarır.Tedirgin olacağınız bir durum değil bana sorarsanız tabi :) Hayatınız inşallah daha çok uzun.Güzel yada kötü yaşamak zorundayız.Sadece baktığınız pencereyi değiştirin daha güzel olucaktır hayatınız.
Sevgiler :)

Ne kadar acı , korku filmi olarak nitelendirilen benim yaşantım . Farklı pencereden bende artık bakmak istiyorum ama ya tekrar olursa ? Ya bu gerçekten başka bir varlıksa diye düşünmektende kendimi alamıyorum . Bu kadar olay ard arda ki yazamadıklarımda var çok uzun olacaktı . Hepsi tesadüf olamaz diye düşünüyorum . Yinede okuduğunuz ve yorum yazdığınız için teşekkür ederim .
 
Ne kadar acı , korku filmi olarak nitelendirilen benim yaşantım . Farklı pencereden bende artık bakmak istiyorum ama ya tekrar olursa ? Ya bu gerçekten başka bir varlıksa diye düşünmektende kendimi alamıyorum . Bu kadar olay ard arda ki yazamadıklarımda var çok uzun olacaktı . Hepsi tesadüf olamaz diye düşünüyorum . Yinede okuduğunuz ve yorum yazdığınız için teşekkür ederim .
Rica ederim..Hayatınızı adlandırmak haddime değil..Yanlış algılamayın sakın.Sizi üzmek yada kırmak istemem .Düşünmeniz normal anlıyorum , bu durumda yapacağınız tek şey ailenizden destek alıp bu işi iyi bilen birini bulup kafanızda ki soru işaretlerini yok etmek.
 
Rica ederim..Hayatınızı adlandırmak haddime değil..Yanlış algılamayın sakın.Sizi üzmek yada kırmak istemem .Düşünmeniz normal anlıyorum , bu durumda yapacağınız tek şey ailenizden destek alıp bu işi iyi bilen birini bulup kafanızda ki soru işaretlerini yok etmek.

Ancak burası dışında bana yardımcı olabilecek birisini bulmak çok zor , zira kendilerine medyum yada hoca adı vermiş bir sürü çakal ortalıkta dolanmakta ve insanların bu durumlarından fayda sağlayıp haksız kazanç elde etmekte . Gerçekten fayda edeceğini düşünsem pisikolog'a vereceğim parayı ona vereceğim ama uyguladıkları yöntem çok saçma ve etki etmiyor .

Bu forum haricinde derdimi anlatacağım , çözüm arayacağım bir alternatifim yok anlayacağınız ..
 
Ancak burası dışında bana yardımcı olabilecek birisini bulmak çok zor , zira kendilerine medyum yada hoca adı vermiş bir sürü çakal ortalıkta dolanmakta ve insanların bu durumlarından fayda sağlayıp haksız kazanç elde etmekte . Gerçekten fayda edeceğini düşünsem pisikolog'a vereceğim parayı ona vereceğim ama uyguladıkları yöntem çok saçma ve etki etmiyor .

Bu forum haricinde derdimi anlatacağım , çözüm arayacağım bir alternatifim yok anlayacağınız ..
Eee tamam o zaman :) Buradaysanız tesadüfen değil elbette..Burada size yardım edebilecek kişiler var site sahiplerimizden.
 
Evet senide anlıyorum , ve seninde beni anlamanı bekliyorum . Sevgili Simam'a anlattıklarımı tekrar etmek istemiyorum ama o gaz kaçağını fark ettiğin anı hatırla , yarım yamalak nefes alıyorsun ve gözlerini açamıyorsun . Ben ise gözlerim açık kendimi savunabilirim bir başkasına karşı ancak karşımdaki öyle birşeyki boğazıma sarılıyor . Can havliyle bi yudum su içebilirsem düzelirim diyorum ancak su içmek için dahi yutkunmama izin vermiyor boğazımdan geçmiyor . Boğazımı mengene gibi sıkarken anı hatırladıkça kötü oluyorum . Ve uyandıktan sonra benim parmaklarımdan daha ince ve çok daha uzun parmak izleri morluk halinde 2 gün boyunca boynumda kalıyor ( olaydan hemen sonra kızarıklık halindeykende arkadaşımla inceledik oturup yarım saat boyunca , oda islam dinine düşkün birisi ve oda hayretler içerisinde kaldı parmak izlerini görünce . Parmaklarının sonunda tırnaklarını dahi geçirmişti boynuma . Ellerinin büyüklüğü apaçıktı üstüne koyuyordum parmakları aşıyordu .. Evde uyurken , uyur gezerliğin etkisi ile elimde bıçakla dolaştığımı duyduktan sonra araştırma yaptım cinlerin insanları en savunmasız anında uyurken yakaladığını ve onlara istediğini yaptırabildiklerini öğrendiğimde şok olmuştum . Bunları konu altındaki mesajların devamındada anlattım . Bilinçsizce bir şekilde evde dolaşıyormuşum . Zamanında büyü yapan yada yapmaya çalışan annemin geceleri başına dikilip onu izliyormuşum uyurken ben bunları hatırlamıyorum , babam ne yapacak bakalım diyerek beni izlemiş defalarca . Anlattığım olaylardada parapisikolojik diyebileceğim olaylarla başladığı için buraya yazdım yoksa herkez yaşamıştır elbet böyle olaylar . Ama mesela " 5 Yaşımda 2 . katın balkonundan düştüm . " dediğim olayı hatırlamıyorum büyük ihtimal ile uyur gezer haldeyken atladım . Babamda görmediği için bu olayı gözümü açtığımda hastanedeydim . Şimdi sen söyle evde geceleri bıçakla dolaşsan , geceleri kalkıp camdan balkondan atlamaya yada kapıdan çıkıp gitmeye çalışsan . Gecenin bi yarısı annenin başucunda gözlerin açık bir şekilde onu izlesen ve uyandığında bunları hatırlamasan , baban sana anlatsa . Babam beni fark ettikten sonra gözlemlemeye başlamış o anlatıyor . Gözlerin kapalıyken hiçbirşeye çarpmadan yürüyordun düşmüyordun ve kapıları pencereleri açıyordun . Eline bıçak alıp odalarda geziyordun kardeşin bu yüzden senin ile aynı odada kalmak istemiyor yanımızda yatmak istiyor . Gözlerin kapalıyken bunu nasıl yaptın anlamadım diyor . Sen olsan bu olayı araştırıp bir musallat söz konusumu bunu öğrenip kendini savunmak istemezmiydin ?

Not : Tamam bilim , ama bilim bunu açıklayamıyor . Sadece beni uyuşturup daha derin uyumam için ilaç veriyor oda bağımlılık yapıyor . Ellerim ayaklarım titremeye başlıyor .. Ve bu ilacı aldıktan sonra zerre gücüm kalmıyor eğer böyle bir musallat söz konusu ise tekrar biri boğazıma sarılsa ve ilacın etkisi ile hiç karşı koyamasam yatakta beni öldürecek , böyle çaresiz durmak istemiyorum bu yüzden bunun bir musallatmı , eylenmek isteyen bir cin mi olduğunu bilip korunmak istiyorum ..

Sizin durumunuzu çok iyi anladığımı düşündüğüm için bu derece uzun bir açıklama ve kendi hayatımdan örneklendirmelerde bulundum.Ve bu yüzden dedimki yaşadığınız her olayın amacını sorgulamak yerine sizi nereye götürdüğüne dikkat etmeli ve bu şekilde olayların gidişatı akabindeki sonuçlardan bir pay çıkarmalısınız.Bir önceki yazımın son kısımlarını lütfen bir daha okuyun.Belki olay bir cin musallatından çokda vahim bir olay veya size yapılmış bir kara büyü.Belkide bunların hiçbirisi olmayıp sizin psikolojik bir travma anında yaşadıklarınızın bir sonucu.Veya psikolojik bir rahatsızlığınız var.Her türlü ihtimal mümkün.Ben sizin sorunuzu ve öğrenmek istediğiniz cevabı gayet iyi anladığım için olayın o tarafına ilişkin yazmıyorum.Çünkü sizin karakterinizi ,yaşantınıza yön veren çevrenizdeki insanları ve bilinçaltınızı etkileyecek olan yaşadığınız olayları kimse bilmiyor bu forumda.Duymak istediğinizi cevabı burdaki bir insandan duyarsanız lütfen inanmayın.Birisinin size cinler musallat olmuş şu duayı şu kadar okuyun yada bir yere yazıp asın demesini bekliyor olabilirsiniz.Ama ben yaşadıklarımdan dolayı bu anlattığınız olayların bir açıklaması olmadığını,bu olayların elbette bir nedeni olmakla beraber bu sürecin sizi bir sonuca götüreceği kanısındayım.Ve tekrar ediyorum bu sonucu siz algılayacaksınız.O anda hiçbir açıklama nedeni aramayacaksınız kendinizde.Sadece hissedip,algıladıktan sonra bunun farkına sadece siz varacaksınız.Farkına varabilmeniz içinde bu olayları muhakkak yaşamanızın gerektiğini o zaman anlayacaksınız.
 
Peki , bunu sormayacaktım diğer forumlarda bununla ilgili birsürü şey zaten var ancak sizin düşüncenizide merak ediyorum . Uyur gezerliği bazı forumlarda cinlerin öldüremediği insanları gece bilinci kapalıyken çağırdığını . Onlarla bir oyuncak misali oynayıp sıkılınca uyur gezer haldeyken intihar ettirdiklerini okumuştum .

Bu konudan ben fazlası ile muzdaribim . Her paranormal olarak nitelendireceğim olaydan 4-5 ay sonra uyur gezerlik meydana geliyor ve 3-5 gün sürüyor . Ailemde buna alıştı artık yatmadan önce kapıları kilitleyip pencereleri kapatıyorlar . Anahtarlarla uyumak zorunda kalıyorlar ki haklılarda . Ben tam net hatırlayamıyorum birçoğunu ama anlattıklarına göre sürekli kapıdan çıkmak istiyormuşum . Babam kolumdan tutuyormuş yatağıma götürüyormuş . Uyandırmak riskli olabilir diye . Birçok kez pencereden atlamak istemişim . Babam müdahale etmiş . Balkona çıkıyormuşum kapı açıkca . Bir seferinde balkona çıkıp yarım saat boyunca denizde bir noktaya bakmışım sonra bir bir bacağımı korkulukların üstünden geçirip aşağı atlamaya çalışmışım . Babam tutmuş gine . Sürekli gözlemliyorlar beni ne yapacak bakalım diye , bu iyide oluyor daha sonrasında onlardan dinleyip anlam çıkarmaya çalışıyorum . Geceleri özellikle annemin baş ucuna gelip ona bakıyormuşum ilk seferinde korkmuşlar sonra " bırak ne yapacak bakalım " demiş babam . 1 saate yakın anneme bakmışım sonra babam kolumdan tutup yatağıma götürmüş . Bazen gözlerim açık oluyormuş bazen kapalı . Ancak kapalıyken nasıl düşmeden yürüyüp onları yaptığımı soruyorlar bana . Ben hatırlamıyorum zaten çoğunu diyorum . Hatırladığımda yarım yamalak şeyler . Bir keresinde elime bıçak almış odalarda dolaşıyormuşum , bunun üzerine doktora götürdüler ancak psikologlarda bilmediğimiz birşey söylemiyor . Papağan ; misali bilinç altının oyunu bu , uykusunu ilaçlarla ağırlaştıracağız bir süre sonra ilaçları kestiğimizde bünye kendiliğinden uyku düzeyini ilaçları aldığı zamanki gibi uyur gezerliğe ( yarı bilinç açıklığına ) son verecek . Ancak öyle olmadı işte .. Verdiği haplar bağımlılık yaptı almadığım zamanlar titreme ve panik oluştu . Yavaş yavaş kesmem gerekti 3 sene kadar sürdü buda . Doz doz indirgedik . Şimdi tekrar olabileceği korkusu ile yaşıyorum . 10 yaşımda gördüklerimden 4 sene sonra bu boğulma olayı oldu 5 sene sonra kız arkadaşımın başına bu geldi ( O kadar çok severken birbirimizi hergün görüşüp 12 - 13 saat telefonda konuşurken sanki birisi bizi ayırmaya çalıştı ve başarılıda oldu , telefonda konuştuğumun o olmadığı hissi çok güçlü hala . Annem sayesindede aramıza mesafe girdi . Tam olarak bitti yani ) . Şimdi 20 Yaşımdayım o olaydan sonra 5 - 6 . sene olucak bu . Bu yüzden bilmek istiyorum bu bir musallat mı . Eğer musallatsa nasıl korunabilirim ? Tekrar gelip boğazıma yapışmayacağından veya uyur gezerlik ile kendime zarar vermemi sağlamayacağından emin olamıyorum . Yaşamayan bilemez gerçi , çoğunu okumakla endişemi anlayamazsınız ama en azından bunun ne olduğunu bilirsem ve birkaç ritüel ezberleyebilirsem birdahaki sefer daha şanslı olabilirim diye düşünüyorum .
Arkadaşımın annesi de bu dertten muzdaripmiş zaten. Gece yarıları sokak kapısını açıp sokaklarda koşturuyormuş. Arkadaşımın babası onu yakalayıp eve geri getiriyormuş, nereye gidiyordun diye sorduğunda da beni sen çağırdın ya arkandan seni takip ediyordum diyormuş. Cinlerle etkileşiminiz çok kolay, bu nedenle onlara karşı önlemler almalısınız.
 
Arkadaşımın annesi de bu dertten muzdaripmiş zaten. Gece yarıları sokak kapısını açıp sokaklarda koşturuyormuş. Arkadaşımın babası onu yakalayıp eve geri getiriyormuş, nereye gidiyordun diye sorduğunda da beni sen çağırdın ya arkandan seni takip ediyordum diyormuş. Cinlerle etkileşiminiz çok kolay, bu nedenle onlara karşı önlemler almalısınız.

Ben o durumları hiç hatırlamıyorum işte kötü yanı o ,

Araştırmalarımın sonucununda çok şaşırtıcı bilgilere ulaştım ( Tahmin bile edemeyeceğiniz tarzda bilgi topluyorum , gerek yazılı kaynaklar gerek 1. kişi ağzından derlenen bilgiler ile ilerlemeye çalışıyorum ) . Öncelikle arkadaşlarımla gittiğim , diğer din ayin ve ritüellerinin yapıldığı ortamlarda bulunduğumu ve kiliseye gittiğimi söylemiştim . " Ölüm günahkar bir kul'a Azrail boğazına sarılırcasına gelirmiş ve canı bu şekilde alınırmış faninin " . Ancak ölmedi ise kişi bu bir uyarıymış , birşeylerin yolunda gitmediğinin , birşeyleri yanlış yaptığının yada başka bir boyut ile iletişime geçtiğinin ama bundan huzursuz olduklarının anlamıymış bu ( Çoğu din adamı farklı yönden yorumluyor , yorumların karması bu şekilde ) .

Ancak o günden sonra çokta değişmiş değilim ; hala isyankar , sorgulayıcı ve itaatsiz tavrım devam ediyor . Korunmak için ne kadar ritüel arasamda sanırım bulup bulabileceğim en iyi yöntem onlarla fazla uğraşmamak , çünkü bir cin / ruh / şeytan / diablo / enerji ( artık siz ne olarak adlandırıyorsanız ) ' ye zarar verdiğiniz takdirde öldürseniz dahi size kesilecek bir ceza muhtemelmiş . Onlarında işleyişi bizimkisi gibi diyerek nitelendiren çok insan var . Haklı olmaları muhtemel , anlıyacağınız arayışım devam ediyor . Eğer bu böyle birşey değil sağdece musallat ise en azından bundan korunma veya kurtulma yöntemlerini öğrenmem şart .

Yorum yapan herkeze teşekkür ederim ,
Esen kalın ..
 
wotkashot biliyor musun bende hemen hemen aynı şeyleri yaşadım yaşıyorum birilerine dokandığımda onlarla ilgili bir şeyler görüyürum - geceleri çığlıklar bağrışlar içerisinde uyanıyorum - rüymda ve bir an otururken gelecekteki bir çok görüntü . ses görüp duyuyorum - kimseye anlatmamakt haklısın ben aileme anlattım psikoloğa götürdüler herşeyi yaptılar ama değişmedim . ayrıca odamın ışığına hava aydınlana kadar söndürmem . bazende sanki karşımda biri varmış gibi görüntüler oluşuyor . doktor gittiğimizde bende bir sorun olmadığını söyledi doğruyu söylediğimi söyledi bunu gerçekten innarak söyledi eminim . seni anlayabiliyorum hem ben daha 14 yaşındayım
 
Geri
Üst