>Tövbe edenler,
>Bilginler,
>Zahidle
Yesevilik, içe kapanma yöntemini, Şamanist uygulamalarından aldı ve bunu Batıniliğe uyarladı. Bu ve benzeri nedenlerle tarikat, Şamanizme bağlı geniş kitlelere hiç de yabancı gelmedi ve ortodoks Sünni İslam’ın katı kurallarından kaçmak için çare arayan Türkler, kurtuluşu Yesevilik'te buldular. Ancak göçebe halk, İsmaillik, Yesevilik ve Fütüvve aracılığıyla Aleviliği seçerken, kentlerde bulunan yerleşik Türkler ve onların yöneticileri Sunni görüşü tercih ettiler. Türk yöneticilerin Sünniliği seçmelerindeki başlıca etken, bu mezhebin yöntemlerinin kitleleri yönlendirme açısından çok daha büyük imkanlar sağladığını görmeleriydi. Bu yöneticilerden, Sünniliğin kentli Türkler arasında tutulmasını ve kurumsallaşmasını sağlayanların başında, Selçuklular gelmektedir.
Daha önce de görüldüğü gibi, Bağdat Hilafeti Mutezile ve İsmaili hareketlerinin baskısı altındaydı. Selçuklular güçlenip, Gazzelileri ve Bizans kuvvetlerini yenince, Abbasi halifesi Kaim, İsmaili baskısından kurtulmak için Selçuklu Sultanı Tuğrul'a bir çağrı gönderdi. Tuğrul kumandasındaki Selçuklu kuvvetleri M.S. 1055'de Bağdat'a girdi. Ebu Hamid El Gazali gibi ünlü sufılerin de aralarında bulunduğu Bağdat kardeşliği İhvan-ı Sefa'ya ve Mütezile'ye büyük bir darbe indirildi. İsmaili Daileri ve Sufıler kenti terk etmeye zorlandı.
>Bilginler,
>Zahidle
- >Sabirler (Sabredenler),
>Salihler (Kurtulanlar), - >Raziler,
Şakirdler (Öğrenciler), - Muhibler (İstekliler),
- Arifler (Gönül Erenleri).
Yesevilik, içe kapanma yöntemini, Şamanist uygulamalarından aldı ve bunu Batıniliğe uyarladı. Bu ve benzeri nedenlerle tarikat, Şamanizme bağlı geniş kitlelere hiç de yabancı gelmedi ve ortodoks Sünni İslam’ın katı kurallarından kaçmak için çare arayan Türkler, kurtuluşu Yesevilik'te buldular. Ancak göçebe halk, İsmaillik, Yesevilik ve Fütüvve aracılığıyla Aleviliği seçerken, kentlerde bulunan yerleşik Türkler ve onların yöneticileri Sunni görüşü tercih ettiler. Türk yöneticilerin Sünniliği seçmelerindeki başlıca etken, bu mezhebin yöntemlerinin kitleleri yönlendirme açısından çok daha büyük imkanlar sağladığını görmeleriydi. Bu yöneticilerden, Sünniliğin kentli Türkler arasında tutulmasını ve kurumsallaşmasını sağlayanların başında, Selçuklular gelmektedir.
Daha önce de görüldüğü gibi, Bağdat Hilafeti Mutezile ve İsmaili hareketlerinin baskısı altındaydı. Selçuklular güçlenip, Gazzelileri ve Bizans kuvvetlerini yenince, Abbasi halifesi Kaim, İsmaili baskısından kurtulmak için Selçuklu Sultanı Tuğrul'a bir çağrı gönderdi. Tuğrul kumandasındaki Selçuklu kuvvetleri M.S. 1055'de Bağdat'a girdi. Ebu Hamid El Gazali gibi ünlü sufılerin de aralarında bulunduğu Bağdat kardeşliği İhvan-ı Sefa'ya ve Mütezile'ye büyük bir darbe indirildi. İsmaili Daileri ve Sufıler kenti terk etmeye zorlandı.