Yaratan insanları eşit özelliklerle dünyaya yollamamıştır. Kişi doğar; bu kişi esmer olabilir, sarışın olabilir, uzun olabilir, kısa olabilir, güzel olabilir, çirkin olabilir. Kişinin anlama kapasitesi yüksek olarak veya düşük olarak doğabilir. İnsanlar farlı özelliklerdeki aile-çevrede meydana gelse de hepsinin bir ortak özelliği var o da dönen bir dünyada yer alması. Yani çocuk doğduğunda bir şeyler oluyor çocuğa ilk dikte hemen bir isim bulunur. Kaan hükümdarların hükümdarı olacak benim oğlum… Sizin ne olduğunuz hiçbir zaman merak edilmez ve önemsenmez. Ben demirciyim oğlum fabrikatör olmalı, ben hemşireyim kızım doktor olmalı… Kısacası ebeveynlerin çoğu gelen kişinin gelen varlığı sahip olduğu bir varlık olarak görür çok azı misafir olarak kabul eder. Çocuk 7 yaşına gelir ve başlar işkenceli hapishane hayatı… Ders hayat bilgisi ney hayat bilgisi hayatı öğretiyoruz. Soru ülkemizin başkenti hangi kent…
Fatih Sultan Mehmet ile Molla Gürhani'nin tanışmasını okumuştum.
-Mehmet: Neden geldin sen?
-Molla: Sana öğretmek için Mehmet.
-Mehmet: Neyi?
-Molla: Sana seni öğreteceğim Mehmet.
Normal çocuklar için eğitim hayatı çok da zor gelmeyebilir. Çünkü eğitmenler de normal. Ahmet henüz 13 yaşındadır. Her zamanki gibi sırasında sesiz sessiz düşüncelere dalmakta iken okulun edebiyat hocası kendi çapında aldığım maaşı hak edeceğim zihniyeti ile bir soru sorar.
-Biz kimiz?
Sınıfta bir sessizlik oluşur arkasına sağına soluna bakar hiç parmak yok "işte bu benim sorum" der içinden büyük bir heyecanla.
-Evet hocam ben kimim bu dünyaya neden geldim gibisinden soruyu genişletir. Hocanın beklentisi değildir cevap. Yan sıralarda bilmiş annesini taklit eden kız cevaplar.
-Öğrenciyiz hocam.
Hoca –Evet işte cevap bu.
Sonra Ahmet fen liselerini kazanamaz meslek lisesinde torna tesviyeye gider. Askerlik sonra fabrikada iş bulma derken (tabi bu dönemde kendini asmazsa) 30 yaşına gelir. Burası benim evim mi dediği 2 çocuk bir kadının bulunduğu hayat.
Peki ya sizce nasıl olmalı? Faklı olanları eğitebilecek bir okul gerekli midir sizce? Bilemiyorum belki bugün de yurdumuzda ona onu öğretebilecek ermişlerimiz vardır fakat sosyal hayatta var olabilmek için kişi iki şekilde donatılmış olması gerekiyor. İçe dönük ilim ve dışa dönük ilim. Tanrılar okulu, empati gibi kitaplarda bu tarz eğitimler bahsedilmekte. Farklı olan çocukları toplayıp dünyayı aydınlatan düşünür, evreni çözen fizikçi , renklerle dans eden ressam olarak mezun edecek bir okul olabilir mi?
Yoksa böle bir okul zararlı mıdır? Çünkü eskiden farklı çocuk saklanabilirdi. Farklı düşünse de kendini diğerleri gibi ifade eder sorun kaybolurdu. Belki de hamur pişmeye hazır değildir yeterince mayalanmamıştır. Kendi fırınını kendi bulması gerekir birinin dayatması olumsuz sonuçlanır. Sizler farklı bambaşka bir okulda eğitim görmeyi ister miydiniz ve sizce 9-10 yaşlarındaki zeki bir çocuğun davranışları nedir?
Yönetici notu: Kelimeler arası boşluk, özel isimlerin büyük harf ile başlaması vs. kurallarına Gmpp'de uyulmasına özen gösterilmesi gerekmektedir.
Fatih Sultan Mehmet ile Molla Gürhani'nin tanışmasını okumuştum.
-Mehmet: Neden geldin sen?
-Molla: Sana öğretmek için Mehmet.
-Mehmet: Neyi?
-Molla: Sana seni öğreteceğim Mehmet.
Normal çocuklar için eğitim hayatı çok da zor gelmeyebilir. Çünkü eğitmenler de normal. Ahmet henüz 13 yaşındadır. Her zamanki gibi sırasında sesiz sessiz düşüncelere dalmakta iken okulun edebiyat hocası kendi çapında aldığım maaşı hak edeceğim zihniyeti ile bir soru sorar.
-Biz kimiz?
Sınıfta bir sessizlik oluşur arkasına sağına soluna bakar hiç parmak yok "işte bu benim sorum" der içinden büyük bir heyecanla.
-Evet hocam ben kimim bu dünyaya neden geldim gibisinden soruyu genişletir. Hocanın beklentisi değildir cevap. Yan sıralarda bilmiş annesini taklit eden kız cevaplar.
-Öğrenciyiz hocam.
Hoca –Evet işte cevap bu.
Sonra Ahmet fen liselerini kazanamaz meslek lisesinde torna tesviyeye gider. Askerlik sonra fabrikada iş bulma derken (tabi bu dönemde kendini asmazsa) 30 yaşına gelir. Burası benim evim mi dediği 2 çocuk bir kadının bulunduğu hayat.
Peki ya sizce nasıl olmalı? Faklı olanları eğitebilecek bir okul gerekli midir sizce? Bilemiyorum belki bugün de yurdumuzda ona onu öğretebilecek ermişlerimiz vardır fakat sosyal hayatta var olabilmek için kişi iki şekilde donatılmış olması gerekiyor. İçe dönük ilim ve dışa dönük ilim. Tanrılar okulu, empati gibi kitaplarda bu tarz eğitimler bahsedilmekte. Farklı olan çocukları toplayıp dünyayı aydınlatan düşünür, evreni çözen fizikçi , renklerle dans eden ressam olarak mezun edecek bir okul olabilir mi?
Yoksa böle bir okul zararlı mıdır? Çünkü eskiden farklı çocuk saklanabilirdi. Farklı düşünse de kendini diğerleri gibi ifade eder sorun kaybolurdu. Belki de hamur pişmeye hazır değildir yeterince mayalanmamıştır. Kendi fırınını kendi bulması gerekir birinin dayatması olumsuz sonuçlanır. Sizler farklı bambaşka bir okulda eğitim görmeyi ister miydiniz ve sizce 9-10 yaşlarındaki zeki bir çocuğun davranışları nedir?
Yönetici notu: Kelimeler arası boşluk, özel isimlerin büyük harf ile başlaması vs. kurallarına Gmpp'de uyulmasına özen gösterilmesi gerekmektedir.