Fallik Tapınma

Amphitrite

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Şub 2010
Mesajlar
350
Tepkime puanı
41
Batının son dönemdeki düşüncelerine göre, dünyada bugün var olan fallik tapınmanın en iyi örnekleri hinduizmdedir. Ancak, bu düşünce bir noktaya kadar yanıltıcıdır. Kadim çağlarda birçok toplumun yaptığı gibi, Hinduların dinlerinde cinsel eylem ve nesneleri kullandıkları doğrudur, ancak bu tümüyle simgeseldir. Onlara göre cinsel istek, doğal içgüdülerin arasında dayanılmaz olanlardan birini, tanrıların gücünü simgelerdi. Bununla birlikte bu durum güneşin canlılar üzerindeki canlandırıcı etkisiyle karşılaştırılmış ve alternatif bir simge olmuştur.

Lingam erkek, yoni kadın cinsel organıdır. Genellikle, ilkini bir sütun, diğerini ise aynı büyüklükteki iki çemberin kesişmesiyle oluşan, Batı’da vesica piscas olarak bilinen biçime benzeyen bir çember ya da oval bir şekilde simgeler. Kişi bu simgeleri tek başına ya da birleştirilerek nazarlık olarak üzerinde taşırdı. Aynı zamanda, bunlar genellikle birleştirilerek büyük boyutlarda anıtlar olarak dikilirlerdi.

Lingam özellikle tanrı Şiva’nın simgesiydi. Puranalar’dan birinde bu anıtın görülebileceği beş yerden söz edilir. Bunlar Hindistan tarihinde yerlerini almıştır. Bazıları, çevrelerindeki görkemli tapınaklarda hala varlığını korumaktadırlar. Diğerleri ise yok olmuş ve daha çok Müslüman işgalciler tarafından yıkılmıştır. Ancak, bu on iki anıtın dışında, bu tür birçok anıt dikilmiş ve günümüze dek ulaşmıştır. Gerçek şu ki, Hindistan’ın birçok yerinde bulunmaktadırlar. Çoğunlukla özenle bakılır ve zaman zaman yağlanır ya da süt ya da suyla yıkanırlar.

Ayrıca, tanrıları eşleriyle birlikte ve bezen de tanrıyı eşine sarılırken gösteren heykeller vardır. Bu yontmaların bazılarının Batılılara ahlaksızca görünebileceği belirtilmelidir.

Yılan genellikle lingam’ın çevresini sarmış olarak görünür, bazı durumlarda da onun yerine geçtiğine inanılır. Bazı Hintliler yılanı kutsal sayar. Ancak her yılan fallik anlam taşımaz. Deri değiştirdiği gerçeğine bağlı olarak, yılan yeniden doğuşun simgesidir.

Hindistan'ın bir başka önemli dinsel simgesi de lotus çiçeğidir. Evreni simgeler. Brahma bazen lotus çiçeğinden doğarken ya da lotus çiçeğinin üzerinde otururken ve Vişnu'nun göbeğinden doğarken betimlenir. Lotus, beşeri deneyimlerinin üç aşamasını temsil eder. Bunlar, çamurda köklenmesi, saplarını suda uzatması ve suyun yüzeyinde çiçek açmasıdır. Bununla birlikte lotus çiçeği, lingam ve yoni’nin birleşmiş biçimine benzer, bir anıtın dikey sütununu anımsatan çiçeğin ortasından yükselen tohum damarı ya da tohumluğu ve anıtı çevreleyen tabanını anımsatan çiçeğin geri kalanı.

Hindistan'da inek kutsaldır ve bir ineği yaralamak ya da öldürmek en büyük suçtur. Bunun, temelde fallik tapınmayla ilgili olduğu ileri sürülmüştür, ancak bu konudaki kanıtlar oldukça yetersizdir. İlkbahar ekinoksunun Boğa takımyıldızının Boğa burcunda olduğu tarihe dek uzanır. Bu Mısırlıların doğurganlığın simgesi olan boğaları Apis'e tapındıkları dönemdir. Hindistan'da boğanın taştan figürleri oldukça yaygındır.

Kaynak: W.B. Crow, Büyünün Cadılığın ve Okültizmin Tarihi, 67-68.
 
Üst