"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"
Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.
Evleneceğin İnsan Kaderde Önceden Belli midir ?
- Konbuyu başlatan romeo713
- Başlangıç tarihi
Bu benim fikrim.
Ü
Üye silindi 70925
"Kader, Allah’ın ilminin bir unvanıdır. Evliliğin kader olmaması için, Allah’ın evlenen o iki kişiden habersiz olması gerekir. Bu ise ilmi her şeyi, her mekânı ve her zamanı kuşatan Allah hakkında düşünülemez. O hâlde sorumuzun cevabı, “Evlenmek elbette kaderdir.” olacaktır. Ancak burada iki farklı durum söz konusu olabilir:
1. Allah, ezelî ilmi ile evlenecek kadın ve erkeğin, kendi cüz-i iradelerini kullanarak birbirleriyle evlenmek isteyeceklerini bilmiş ve zamanı geldiğinde onların bu arzularını külli iradesiyle yaratacak olduğundan dolayı, ezelde kader defterlerine birbirleriyle evleneceklerini yazmıştır. “İlim maluma tabidir.” kaidesiyle bu yazı onların arzu ve iradelerine tabidir. Yani kader defterinde şunlar birbiriyle evlensin değil, şunlar birbiriyle evlenecek diye yazılmıştır. Elbette böyle bir yazı insanı zorlayıcı değildir.
2. Bazen de ya bir şükür ya da sabırla imtihan olmaları için, kulun cüz-i iradesi karışmaksızın Allah iki kişiyi karşılaştırır ve onları birbirleriyle evlendirir. Eğer bu evlilik güzel bir evlilik olmuşsa bu, kadın ve erkekten şükrün istenildiği bir nimettir. Eğer bu evlilik kötü bir evlilik olmuşsa bu evlilik, sabrın istendiği bir imtihan olur. Erkek kadınla, kadında erkek ile imtihan edilir. Demek ki, yapılan bütün evliliklerde kulların cüz-i iradeleri esas alınmamaktadır. Başka bir ifadeyle, ihtiyâri fiillerden olan evlilik, bazen ıztırâri fiiller gibi kulun müdahalesi ve seçmesi olmaksızın meydana gelir. O hâlde şu hükümleri birer kaide olarak bilmeliyiz.
- Eğer kul bir şeyin olmasını ister, ancak Allah onun olmasını murad etmezse, o fiil vücuda gelmez ve meydana çıkmaz. Eğer vücuda gelmeyen bu arzu, bir hayır ise kul niyetinin mükâfatını görür.
- Eğer kul bir şeyin olmasını ister, Allah da onun olmasını murad ederse, o fiil vücuda gelir ve yaratılır. Bu fiilin yaratılmasına kulun cüz-i iradesi sebep olduğundan dolayı, kul bu fiilinden mesuldür. Hayırlı bir iş ise mükâfat, kötü bir iş ise ceza görür.
- Kulun hiçbir müdahalesi olmaksızın, sırf Allah’ın dilemesiyle yaratılan fiiller: Bu tür fiillerde kulun cüz-i iradesi işe karışmaz. Daha önce ifade ettiğimiz gibi şükürle veya sabırla imtihan olmaları için Allah onu icad eder.
İşte evlilik bazen ikinci gruba giren bir fiildir. Kulların cüz-i iradelerini kullanmaları neticesinde Allah istediklerini yaratır. Bazen ise üçüncü gruba giren bir fiil olur. Allah kullarının iradelerini karıştırmaksızın onları birbirleriyle evlendirir. Ancak her iki durumda da evlilik kaderdir."
1. Allah, ezelî ilmi ile evlenecek kadın ve erkeğin, kendi cüz-i iradelerini kullanarak birbirleriyle evlenmek isteyeceklerini bilmiş ve zamanı geldiğinde onların bu arzularını külli iradesiyle yaratacak olduğundan dolayı, ezelde kader defterlerine birbirleriyle evleneceklerini yazmıştır. “İlim maluma tabidir.” kaidesiyle bu yazı onların arzu ve iradelerine tabidir. Yani kader defterinde şunlar birbiriyle evlensin değil, şunlar birbiriyle evlenecek diye yazılmıştır. Elbette böyle bir yazı insanı zorlayıcı değildir.
2. Bazen de ya bir şükür ya da sabırla imtihan olmaları için, kulun cüz-i iradesi karışmaksızın Allah iki kişiyi karşılaştırır ve onları birbirleriyle evlendirir. Eğer bu evlilik güzel bir evlilik olmuşsa bu, kadın ve erkekten şükrün istenildiği bir nimettir. Eğer bu evlilik kötü bir evlilik olmuşsa bu evlilik, sabrın istendiği bir imtihan olur. Erkek kadınla, kadında erkek ile imtihan edilir. Demek ki, yapılan bütün evliliklerde kulların cüz-i iradeleri esas alınmamaktadır. Başka bir ifadeyle, ihtiyâri fiillerden olan evlilik, bazen ıztırâri fiiller gibi kulun müdahalesi ve seçmesi olmaksızın meydana gelir. O hâlde şu hükümleri birer kaide olarak bilmeliyiz.
- Eğer kul bir şeyin olmasını ister, ancak Allah onun olmasını murad etmezse, o fiil vücuda gelmez ve meydana çıkmaz. Eğer vücuda gelmeyen bu arzu, bir hayır ise kul niyetinin mükâfatını görür.
- Eğer kul bir şeyin olmasını ister, Allah da onun olmasını murad ederse, o fiil vücuda gelir ve yaratılır. Bu fiilin yaratılmasına kulun cüz-i iradesi sebep olduğundan dolayı, kul bu fiilinden mesuldür. Hayırlı bir iş ise mükâfat, kötü bir iş ise ceza görür.
- Kulun hiçbir müdahalesi olmaksızın, sırf Allah’ın dilemesiyle yaratılan fiiller: Bu tür fiillerde kulun cüz-i iradesi işe karışmaz. Daha önce ifade ettiğimiz gibi şükürle veya sabırla imtihan olmaları için Allah onu icad eder.
İşte evlilik bazen ikinci gruba giren bir fiildir. Kulların cüz-i iradelerini kullanmaları neticesinde Allah istediklerini yaratır. Bazen ise üçüncü gruba giren bir fiil olur. Allah kullarının iradelerini karıştırmaksızın onları birbirleriyle evlendirir. Ancak her iki durumda da evlilik kaderdir."
SiriusB
Kayıtlı Üye
Bilinç altı kayıtlarında tüm cevaplar. Sayfamda Geçmiş yaşam meditasyonum başlıklı yazıda gördüklerim şeyler var. Sana saçma gelebilir. Başka bi gezegendeydim ve mavi bi bedende. Asıl ait olduğum yer. Orada sadece birinin yüzünü gördüm diğerleri net değildi. En değer verdiğim kişi o demek ki. Bu hayatımda hiç aşık olmadım. Birileriyle görüşsem de hemen soğuyorum ondan. Bilinç altımda ki o kişiyi çok seviyorum demek ki.. O olmayınca olmuyor. Yalnızım bende.
Yaşadıkların öğrenmen gereken şeylerle alakalı. Kader planı... Yaşam yolunda herkes yalnızdır.
Rhea
Elit Üye
Kader planındaki kişi ile ruh ikizin aynı kişi olma ihtimali var mı? Bir de eğer ruh ikizinse kavuşamıyor musun hep mi engeller çıkıyor arada ?
Ü
Üye silindi 70925
Olabilir. Doğru insanla karşılaşmadığınızı düşünürsünüz, başka başka hedefleriniz vardır, evlilik düşünmüyorsunuzdur. Kendi iradenizle yalnız bir yaşam seçebilirsiniz. Kendi irademizle neleri tercih edeceğimizde önceden bilindiği için kader planında yazılıdır. Yani evet yalnızlık da kaderdir. Kader sadece zorlayıcı olanları değil seçimlerimizi de içeriyor.
Eger böyle bir korkunuz varsa Cem Şancı - Yalnızlık Doktorası kitabını okuyun derim. Bana çekiliş ile hediye gelmişti. Ama bakış açımı değiştirdi çok güzel bir kitap.
Yalnız olmak da güzeldir bunu iyi değerlendirebilirseniz. Yanınızda kim var aileniz, arkadaşlarınız bunlara vakit ayırırsınız ya da evliliği şimdilik için erteliyorsanız anne baba olmadan evvel kendinizi daha fazla geliştirmek için zamanınız olur. ?
SiriusB
Kayıtlı Üye
Bilmem.Olabilir. Evet engeller var sanırım
Psikite
Kayıtlı Üye
Yalnızlıkla lanetlenmek mümkün müdür? Allah böyle bir cezayı nasip edebilir mi sizce?
Ü
Üye silindi 70925
Zannetmiyorum. Durum o kadar ciddiyse belki kendimize sormalıyız, nerde hata yapıyoruz diye düşünmeliyiz. Gerekirse hatalarımızın farkına varıp değişmek için çaba göstermeliyiz olumlu yönde.
Benim bir birlikteligim vardi. Annesi beni hicbir sekilde istemedi en basindan beri. İstedigi sartlari saglamadigim icin. Kendisi öz kizina buyu kullandi. Benden ayrildiktan 1 hafta sonra baskasiyla sozlendi. Suan evli cocugu bile oldu. Soyledigim sey bir tahmin degil gercek. Zaten birlikte oldugum kisi,annesinin buyu yoluyla diger kizini istemedigi adama isindirdi evlenmesini ssgladigini soylemisti. Somut deliller ve sahit oldugu seyler vardi.
Buyu yoluyla birlestirilmis hayatlari yaratici onayliyor mu? Buyu yoluyla bir kisinin hakki gasp edilecek kararlarin gerceklesmesine nicin mudahele edilmiyor?
Buyu yoluyla birlestirilmis hayatlari yaratici onayliyor mu? Buyu yoluyla bir kisinin hakki gasp edilecek kararlarin gerceklesmesine nicin mudahele edilmiyor?
Lords Of The Shadows
Kayıtlı Üye
Merhaba,
Öncelikle sormuş olduğunuz soruya kapsamlı ve detaylı bir cevap verebilmek için "Kader" kavramının tam olarak anlamını açıklamam gerektiğini düşünüyorum.
"Kader" yaratıcı tarafından insan yaşamının merkezine konulan bir bilardo topu gibidir. Bu topu hareket ettirebilecek sadece 2 güç (etken) vardır. Birincisi "Tanrıdır." (Topun yönünü sopa kullanarak direkt müdahale ile değiştirebilir.) İkincisi ise "Yaratılandır." (Masayı hareket ettirerek topun yönünü belli oranda değiştirebilir.) Bu topu hareket ettirebilmenin başka hiçbir yolu yoktur! Yani anlaşılacağı üzere "Kader" dediğimiz kavram değiştirilebilir bir olgudur. Kader ihtimalleri, planları ve spontane gelişen olayları olan bir kavramdır.
Örnek vermem gerekirse; X bir kişinin kaderi Spatyom da Tanrı tarafından belirlenmiştir. Lakin Tanrı katında belirlenen Kader ağı "İhtimallere ve kesinliklere" dayanmaz. Hiçbir canlının kaderi Tanrı tarafından %100 belirlenmiş değildir. Kader Ağı "direkt yada dolaylı müdahalelerle değiştirilebilir" durumdadır. Bir insanın ya da canlının milyarlarca "Kader İhtimali" bulunabilir. Kader İhtimalinden kastım; Tanrı katında ki "Anuzir Odasında" X bir kişinin 36 yaşında trajik bir şekilde öleceği yazılmıştır. Ancak kişinin yaşamı içerisinde herhangi bir değişiklik yapması sebebiyle belirlenen kader olgusu ötelenebilir ya da farklı bir şekilde kişinin karşısına aynı yaşta belirlenen saat ve dakikada çıkabilir. Yapmış olduğumuz her hareket, söylemiş olduğumuz her söz, her eylemimiz Tanrı katında kodlanmış şekilde yer almaz. Spontane gelişen ve anlık olarak değişebilen kader çizgilerimiz (yaşam ihtimallerimiz) bulunmaktadır.
Örnek vermem gerekirse; bir kişinin yaptığı tüm hareketlerin, eylemlerinin, sözlerinin daha önceden belirlenmiş olacağını düşünelim. X bir kişi 2020 yılında Ocak ayının 19 unda saat 12:56 da Tanrıya dua ediyordur. X kişisinin yaptığı bu eylem daha önceden belirlenmiş olamaz. Tanrı, kulunun kendisine hangi tarihte ve hangi saatte dua edeceğini önceden belirlediyse sizce bu Tanrının da edilen bu duayı hangi zaman diliminde, nerede duyacağını belirleyen farklı bir güç olması gerekmez mi? Yani anlatmak istediğim şey Dünya'da ki her eylemimiz, her hareketimiz ya da her sözümüz tanrı katında kodlanmış değildir. Tek bir eylemimiz belirlenen tüm kader ağının yönünü değiştirebilir. Zaten zihin ve akıl paralelleri de bulunun için bulunmaktadır.
Bilginize Saygılarımla.
Öncelikle sormuş olduğunuz soruya kapsamlı ve detaylı bir cevap verebilmek için "Kader" kavramının tam olarak anlamını açıklamam gerektiğini düşünüyorum.
"Kader" yaratıcı tarafından insan yaşamının merkezine konulan bir bilardo topu gibidir. Bu topu hareket ettirebilecek sadece 2 güç (etken) vardır. Birincisi "Tanrıdır." (Topun yönünü sopa kullanarak direkt müdahale ile değiştirebilir.) İkincisi ise "Yaratılandır." (Masayı hareket ettirerek topun yönünü belli oranda değiştirebilir.) Bu topu hareket ettirebilmenin başka hiçbir yolu yoktur! Yani anlaşılacağı üzere "Kader" dediğimiz kavram değiştirilebilir bir olgudur. Kader ihtimalleri, planları ve spontane gelişen olayları olan bir kavramdır.
Örnek vermem gerekirse; X bir kişinin kaderi Spatyom da Tanrı tarafından belirlenmiştir. Lakin Tanrı katında belirlenen Kader ağı "İhtimallere ve kesinliklere" dayanmaz. Hiçbir canlının kaderi Tanrı tarafından %100 belirlenmiş değildir. Kader Ağı "direkt yada dolaylı müdahalelerle değiştirilebilir" durumdadır. Bir insanın ya da canlının milyarlarca "Kader İhtimali" bulunabilir. Kader İhtimalinden kastım; Tanrı katında ki "Anuzir Odasında" X bir kişinin 36 yaşında trajik bir şekilde öleceği yazılmıştır. Ancak kişinin yaşamı içerisinde herhangi bir değişiklik yapması sebebiyle belirlenen kader olgusu ötelenebilir ya da farklı bir şekilde kişinin karşısına aynı yaşta belirlenen saat ve dakikada çıkabilir. Yapmış olduğumuz her hareket, söylemiş olduğumuz her söz, her eylemimiz Tanrı katında kodlanmış şekilde yer almaz. Spontane gelişen ve anlık olarak değişebilen kader çizgilerimiz (yaşam ihtimallerimiz) bulunmaktadır.
Örnek vermem gerekirse; bir kişinin yaptığı tüm hareketlerin, eylemlerinin, sözlerinin daha önceden belirlenmiş olacağını düşünelim. X bir kişi 2020 yılında Ocak ayının 19 unda saat 12:56 da Tanrıya dua ediyordur. X kişisinin yaptığı bu eylem daha önceden belirlenmiş olamaz. Tanrı, kulunun kendisine hangi tarihte ve hangi saatte dua edeceğini önceden belirlediyse sizce bu Tanrının da edilen bu duayı hangi zaman diliminde, nerede duyacağını belirleyen farklı bir güç olması gerekmez mi? Yani anlatmak istediğim şey Dünya'da ki her eylemimiz, her hareketimiz ya da her sözümüz tanrı katında kodlanmış değildir. Tek bir eylemimiz belirlenen tüm kader ağının yönünü değiştirebilir. Zaten zihin ve akıl paralelleri de bulunun için bulunmaktadır.
Bilginize Saygılarımla.
Adamın biri peygber efendimize gelip, bana dua edin falanca kişiyle evleneyim demiş. S. Â. V. ; arşı taşıyan melekler, ulul azam melekler, peygamberler ve nice nice yüceler, üzerine birde ben dua etsem evleneceğin kimseyi tayin edemeyiz (degistiremeyiz) vs. Demiş. (Anlam olarak böyle , merak edenler ayrıntılarını internetten arastirabilir)
Ü
Üye silindi 57044
Hayır kader değişmez.. Herşey bir plana bağlı şekilde işler ve hareket eder.. İnsanlar alma arzusundadır.. Nefsani ve hayvani seviyededirler.. Sende taktir edersinki yaradan 7 milyar hayvana dünyanın kaderini teslim edecek değildir.. O yüzden herşeyi yaradan yapar. Yaradan gerçekleştirir.. Yaradan, alma arzusunun ve hayvani nefsin üzerindedir çünkü..
İnsanın özgür olduğu tek nokta çevre seçimidir.. Yalnızca hangi çevreyi seçtiğiyle yargılanır.. Erdemlilerle dolu bir çevre seçerse erdemli olur. Katillerle dolu bir çevre seçerse katil olur.. Maneviyata ve yaradana yönelenlerle ilgili bir çevre seçerse yaradanına ulaşır..
O yüzden kişiye hangi çevreyi seçtiği sorulur.. neden öyle yaptın veya böyle yaptın diye sorulmaz..
İnsanın özgür olduğu tek nokta çevre seçimidir.. Yalnızca hangi çevreyi seçtiğiyle yargılanır.. Erdemlilerle dolu bir çevre seçerse erdemli olur. Katillerle dolu bir çevre seçerse katil olur.. Maneviyata ve yaradana yönelenlerle ilgili bir çevre seçerse yaradanına ulaşır..
O yüzden kişiye hangi çevreyi seçtiği sorulur.. neden öyle yaptın veya böyle yaptın diye sorulmaz..