Duygudurum Bozukluklarının Psikososyal Yönü

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,254
Tepkime puanı
3,152
Duygudurum bozukluklarında genellikle iki duygu durum ön plana çıkmaktadır. Yoğun ve gerçek dışı heyecan ve öfori duygularının görüldüğü mani; üzüntü ve keder duygularının görüldüğü depresyon temel duygudurumlardır (Butcher, Mineka ve Hooley, 2013). DSM-V’te duygudurum bozuklukları ‘Çökkünlük Bozuklukları’ ve ‘İki Uçlu ve İlişkili Bozukluklar’ olarak iki ayrı tanı grubuna ayrılmıştır (Amerikan Psikiyatri Birliği [APA], 2013).

Çökkünlük bozuklukları yani depresyon; üzüntülü ve bunaltılı duygudurum ile birlikte düşünce, konuşma ve fizyolojik işlevlerde azalma, yavaşlama ve bunların yanı sıra değersizlik, isteksizlik, zevk alamama ve karamsarlık duygu ve düşüncelerinin olduğu bir sendromdur (Öztürk ve Uluşahin, 2018). Duygudurum bozukluklarında özellikle depresyonun gelişmesinde toplumsal faktörlerin etkisi oldukça fazladır. Aile ve iş hayatındaki sorunlar, ekonomik problemler, yaşanan kayıplar, çatışmalar ve travmatik olaylar depresyonun önemli yordayıcılarındandır. Yaşam olayları ve çevresel stresin depresyonda birincil role sahip olduğu düşünülmektedir. İşsizlik depresyonda etkili olan risk etmenlerinden biri olarak görülmektedir. Çalışmayan kişilerde çalışan kişilere oranla majör depresyon belirtileri üç kat fazla bildirilmektedir (Sadock, Sadock ve Ruiz, 2016). Depresyonun ortaya çıkmasında etkili olan stresli olayların çoğu, sevilen, değer verilen birinin kaybedilmesi, kişisel ilişkilere ya da kişinin mesleğine yönelik önemli tehditler, ekonomik problemler ya da önemli sağlık sorunları ile ilgilidir (Monroe ve Hadjiyannakis, 2002).

İki uçlu bozukluk yani bipolar bozukluk; iki ayrı hastalık dönemiyle karakterize bir duygudurum bozukluğudur. Erken çocukluk dönemindeki olumsuz yaşam olayları ve çevresel etmenler de bipolar bozukluğun ortaya çıkmasında önemli bir risk faktörü olarak görülmektedir. Psikososyal faktörler hastalığın gelişmesinde genetik faktörlerle beraber etkili olduğu düşünülmektedir. Çocukluk döneminde yaşanan travmatik olaylar hastalığın erken başlangıç göstermesine neden olmaktadır (Kesebir, İnanç, Bezgin ve Cengiz, 2013). Bipolar I ve Bipolar II bozuklukta çocukluk çağı travmalarının bilişsel işlevler ve duygusal zeka üzerindeki etkisini inceleyen bir çalışmada çocukluk çağı travmalarına maruziyetin bilişsel işlevlerdeki bozulma üzerine yordayıcı etkisinin olduğu görülmüştür. Ayrıca araştırmada çocukluk dönemindeki travmaların dikkat işlevlerini olumsuz yönde etkilediği saptanmıştır (Yıldız, 2020).

Alıntı.
 
U

Utopia

Bipolar bir psikiyatristin öz yaşam öyküsü olan bu kitabı tavsiye ederim;

images.jpeg
 
Üst