Duygu ve Mantık Kapışması

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

dynamic apnea

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2008
Mesajlar
2,596
Tepkime puanı
165
Konum
somewhere outthere
İş
dış ticaret uzmanı
Sizce insanlar duygularıyla mı, mantığıyla mı hareket etmeli?
Ben, bana sorulduğunda hep duygularımla hareket ettiğimi söylerdim. Bu zamana kadar da öyle sanıyordum. Yaşadıklarımı gözden geçirince, biraz kendime dönüp baktığımda hep içimde kalan, küçük ölü hayallerim olduğunu farkettim. Ve aslında ne çok şey isteyip bir türlü yapamadığımı. Bir türlü riske atıp herşeyi, ne olursa olsun, ben sevdiğim şeyin peşinden giderim diyemediğimi.. Hep başarılı olduğumu farkettim hayatta. Çünkü hep en kolay yolu seçtim. Her seçeneğin en keskinini, en netini tercih edip koltuğuma şöyle rahatça yayılmayı seçtim ben. Sonra çıkan göbeğimden şikayet edip durdum. Kalbim zikzaklar çizip seke seke koşmak isterken en güzel evlere kilitledim onu, aman başına birşey gelmesin dedim.
Bir yandan da dedim ki, ya gitseydim kalbimin peşinden, yarıyolda bıraksaydı beni.. Bir yanım da başka söylüyor, bu pişmanlığı yaşayacağına gidip ne yaşayacaksan yaşasaydın, korkmasaydın bu kadar..
Siz ne diyorsunuz? Bir mantık ve duygu karşılaşmasında kimin tarafında olurdunuz? Ve tuttuğunuz tarafa sadık kaldınız mı?..
 

Dankyy

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Ara 2014
Mesajlar
121
Tepkime puanı
16
Konum
Batumi
İş
Meskalatör,enpeksiyon
Süpersin yazın çok hoş yazılarının devamını bekliyorum Allah gönlüne göreversin
 

lviv angeles

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ocak 2014
Mesajlar
2,716
Tepkime puanı
296
Konum
HAYALLERİN GERÇEK OLDUĞU ÂLEM
Yaşadıklarım mantık ağırlıyken yaşamak istediklerimde duygusal yönüm ağır basıyor.Bu aralarda mantık ve duygu arasında gidip geldiğim bi konu var zaten.Mantığım" hayır" derken duygularım "boşver yaşa istediğini "diyor.Çok zor bi durum aslında yaşayınca.Sağdan meleğin soldan şeytanın dürtüklemesi gibi bişey.
Hep mantığımın sesini dinlediğim için şimdi geriye döndüğümde "keşke"dediğim çok şey var.Mantık demek bana göre birçok şeyden mahrum kalmak demek,ben bu yönünü yaşadım çünkü...Belkide ikisini dengelemek gerek ama buda nasıl olur nasıl başarılır bilemiyorum.(Bir bilen varsa bu dengeyi formulünü yazarsa çok sevinirim).Şu an bu yazıya devam ederken hangisi doğru hangisinin sesi dinlenmeli bilemiyorum hâlen.
Ve büyük bir boşvermişlikle demek istiyorum çünkü içimden gelen bu "Yaşa yaaa yaşa gitsin".
 

Dankyy

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Ara 2014
Mesajlar
121
Tepkime puanı
16
Konum
Batumi
İş
Meskalatör,enpeksiyon
Mantığım diyorki simdi yorgunsun uykun gelmis bu uykusuz sekilde nasıl yazıcan bosver sonra yorumyazma duygularımda diyorki pelerin hanm fikirsunmus ta kahireden yazmıs bu yurtdasımıza yorumlar feda olsun bence duygular agırbasar isimize gelince mantık ama bugun duygu diyorum
 

kıvep

Banlı Kullanıcı
Katılım
6 Şub 2010
Mesajlar
1,516
Tepkime puanı
30
Yazın kolay yolu secip, zor hedeflerden vazgecmekle ilgili sanırım. Ben kolayı sectiğini sanmıyorum ama yasamanın kendisi zor, kolay olan bir şey yok. Kolay yolu sectiğini düşünsende, basarılı olduğun için sana kolay gelmiştir. Senin kolaylıkla atladığın yolu, başka biri sürünesürüne gecebilir. Zorluk çekmemiş olman, hayatta kendine en uygun yolu secmeyi başarman sayesinde.
Balıklar, karada yürümenin hayalini kurar, kurbağalar zıplarken uçmanın peşindedir. Ama bu hayaller zordur. Balık, hayalini gercekleştirirse ölürdü, eğer denizde kalmayı seçmişse kendine en uygun seceneği seçmiş demektir. Doğru- yanlış yada zor-kolay seçimide değil bu karakterimize en uygun seçenek, en kolay gelen yaratılış şeklimizdir. Kolayı yaptım diye üzülme, yaratılışına en uygun yolu seçmek ayrıca bir tebriği hakeder, çünkü bir sürü balık karaya vurup ölür. Arada bir uçan kuşları seyretsekte, akıllı davranıp denizin tadını çıkarabiliriz yada duygularımız uğruna kurur gideriz...
Benim mantığım, kişisel çıkarlarım için en uygun seceneğe yönelir, beni üzmeyen o yolu gösterir. Ama diyelim ki duygularım başka bir yol gösteriyor o yola gitmemek bana azap veriyorsa, mantığım acı çekmemem için duygularımın peşinden gider. mantık ve duygularım beraber çalışır
 

BaLam

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Şub 2015
Mesajlar
57
Tepkime puanı
4
Yaşım bir o kadar küçük olmasına rağmen, bir çok şey öğrendim çevremdeki bir çok insandan, onlar üstünde deney yaparken aslında kendi üzerimde deney yapıyordum.Bu zamana kadar çevremdekilerin hepsinin bir tecrübesi var hayatta ve tecrübede olsa olsa kaybederek kazandığımız şeylere verilen bir addır.Kaybetmeden kazanmak, kaybetmeden tecrübelemek aradığımız şey bu aslında beklentimiz bu.. duygularla mantık arası denge şarttır.Önceden bir şeyin azı sıradan bir yemek kadar kötü , fazlasıysa bir şölen kadar iyi derdim. Gençlikten olsa gerek, ama bu ağır basan yönler oldukça mütemadiyen beni ''kaybederek'' kazanılan o deneyim dediğimiz şeye sürükleyecekti . Burda duygu derken ben vicdan olarak algılıyorum bunu , iç sesimi dinlerim her zaman çünkü o bana kalırsa Tanrının sesidir ,Mantık olmadan da insan yaşamında bitap düşebilir.Devrimler evvela kişide başlar, ruhun tekamülü gerek.Beden , ruh , zihin...
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Sizce insanlar duygularıyla mı, mantığıyla mı hareket etmeli?
Ben, bana sorulduğunda hep duygularımla hareket ettiğimi söylerdim. Bu zamana kadar da öyle sanıyordum. Yaşadıklarımı gözden geçirince, biraz kendime dönüp baktığımda hep içimde kalan, küçük ölü hayallerim olduğunu farkettim. Ve aslında ne çok şey isteyip bir türlü yapamadığımı. Bir türlü riske atıp herşeyi, ne olursa olsun, ben sevdiğim şeyin peşinden giderim diyemediğimi.. Hep başarılı olduğumu farkettim hayatta. Çünkü hep en kolay yolu seçtim. Her seçeneğin en keskinini, en netini tercih edip koltuğuma şöyle rahatça yayılmayı seçtim ben. Sonra çıkan göbeğimden şikayet edip durdum. Kalbim zikzaklar çizip seke seke koşmak isterken en güzel evlere kilitledim onu, aman başına birşey gelmesin dedim.
Bir yandan da dedim ki, ya gitseydim kalbimin peşinden, yarıyolda bıraksaydı beni.. Bir yanım da başka söylüyor, bu pişmanlığı yaşayacağına gidip ne yaşayacaksan yaşasaydın, korkmasaydın bu kadar..
Siz ne diyorsunuz? Bir mantık ve duygu karşılaşmasında kimin tarafında olurdunuz? Ve tuttuğunuz tarafa sadık kaldınız mı?..
Çoğu zaman duygusuz biri olduğum için mantıkla ilerledim, ilerliyorum. Bu sosyal anlamda, ikili ilişkilerde sorun oluyor. Çünkü insanlar mantığı bir yerden sonra önemsemiyor. Herkesin milyarlarca duyguları var, karmaşa var haliyle ve insanlık bu duygu denizi içinde boğuluyor. Oysa mantık çok değişmiyor. Bir şey ya mantıklıdır, ya mantıksızdır. Mantık da belki bazı koşullarda değişken olabilir ama asla duygular kadar karmaşık olamaz.
Örneğin mantıklı olan insanların aç kalmaması değil midir? Bazıları ne kadar başka mantık üretirse üretsin, bazı toplumların aç bırakılmasına mantık ararsa arasın, aslında aç insan toplumu olmaması mantıklıdır. Ama Afrika'da insanlar açlıktan ölüyor.. Üstelik Dünya üstünde üretilen sivil silahların (tabanca,pompalı vs.) bir yıl üretimi durdurulsa, bunlara harcanan para yardım fonuna toplansa, değil Afrika, Dünya üstünde yaklaşık 25 yıl aç kalan toplum kalmıyor. Bu da matematiktir ve gerçeklerdir. Peki neden herkese mantıklı gelmesine rağmen bu yapılamıyor? Çünkü silahlanmak bir duygu işine dönüştü. Evet mantıksal olarak silahlanmanın gerekli olabileceği iddia edilebilir oysa ki, başka bir mantıksızlıklar silsilesinin yarattığı Dünya şartlarında bireysel silahlanma mantıklıdır. Yani mantıksız bir siteme ayak uyduracak bir şey mantıklı gibi gelse de aslında mantıksızdır.
Anlatmak istediğim herkes gerçekten duyguları kısıp, mantığı biraz daha açsaydı, çok güzel bir Dünya olurdu.
İnsanlar duygusallığı azaltabilirse, iddia ediyorum 50 yıl içinde yıldızlar arası bir güce ulaşan bir insan ırkı oluşur.
 

dynamic apnea

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2008
Mesajlar
2,596
Tepkime puanı
165
Konum
somewhere outthere
İş
dış ticaret uzmanı
Yazın kolay yolu secip, zor hedeflerden vazgecmekle ilgili sanırım. Ben kolayı sectiğini sanmıyorum ama yasamanın kendisi zor, kolay olan bir şey yok. Kolay yolu sectiğini düşünsende, basarılı olduğun için sana kolay gelmiştir. Senin kolaylıkla atladığın yolu, başka biri sürünesürüne gecebilir. Zorluk çekmemiş olman, hayatta kendine en uygun yolu secmeyi başarman sayesinde.
Balıklar, karada yürümenin hayalini kurar, kurbağalar zıplarken uçmanın peşindedir. Ama bu hayaller zordur. Balık, hayalini gercekleştirirse ölürdü, eğer denizde kalmayı seçmişse kendine en uygun seceneği seçmiş demektir. Doğru- yanlış yada zor-kolay seçimide değil bu karakterimize en uygun seçenek, en kolay gelen yaratılış şeklimizdir. Kolayı yaptım diye üzülme, yaratılışına en uygun yolu seçmek ayrıca bir tebriği hakeder, çünkü bir sürü balık karaya vurup ölür. Arada bir uçan kuşları seyretsekte, akıllı davranıp denizin tadını çıkarabiliriz yada duygularımız uğruna kurur gideriz...
Benim mantığım, kişisel çıkarlarım için en uygun seceneğe yönelir, beni üzmeyen o yolu gösterir. Ama diyelim ki duygularım başka bir yol gösteriyor o yola gitmemek bana azap veriyorsa, mantığım acı çekmemem için duygularımın peşinden gider. mantık ve duygularım beraber çalışır

Aslında mantık ve duyguyu beraber çalıştırma fikri benim de aklıma geldi. Ama bu biraz da insanın yapısıyla ilgili. Aslında tamamen insanın kendisiyle alakalı. Çünkü hayatın senin önüne serdiği seçeneklerden sana en kolay gelecek ve en çok yarar sağlayacak olanı seçerken, bir yandan da kalbinle onu kabul etmek gerekiyor. Bu biraz da insanın minnet duygusuna sahip olmasını gerektiriyor. Bu da çok az insanda mevcut bir şey maalesef..
 

gizliherif

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Eyl 2014
Mesajlar
127
Tepkime puanı
53
Çoğu zaman duygusuz biri olduğum için mantıkla ilerledim, ilerliyorum. Bu sosyal anlamda, ikili ilişkilerde sorun oluyor. Çünkü insanlar mantığı bir yerden sonra önemsemiyor. Herkesin milyarlarca duyguları var, karmaşa var haliyle ve insanlık bu duygu denizi içinde boğuluyor. Oysa mantık çok değişmiyor. Bir şey ya mantıklıdır, ya mantıksızdır. Mantık da belki bazı koşullarda değişken olabilir ama asla duygular kadar karmaşık olamaz.
Örneğin mantıklı olan insanların aç kalmaması değil midir? Bazıları ne kadar başka mantık üretirse üretsin, bazı toplumların aç bırakılmasına mantık ararsa arasın, aslında aç insan toplumu olmaması mantıklıdır. Ama Afrika'da insanlar açlıktan ölüyor.. Üstelik Dünya üstünde üretilen sivil silahların (tabanca,pompalı vs.) bir yıl üretimi durdurulsa, bunlara harcanan para yardım fonuna toplansa, değil Afrika, Dünya üstünde yaklaşık 25 yıl aç kalan toplum kalmıyor. Bu da matematiktir ve gerçeklerdir. Peki neden herkese mantıklı gelmesine rağmen bu yapılamıyor? Çünkü silahlanmak bir duygu işine dönüştü. Evet mantıksal olarak silahlanmanın gerekli olabileceği iddia edilebilir oysa ki, başka bir mantıksızlıklar silsilesinin yarattığı Dünya şartlarında bireysel silahlanma mantıklıdır. Yani mantıksız bir siteme ayak uyduracak bir şey mantıklı gibi gelse de aslında mantıksızdır.
Anlatmak istediğim herkes gerçekten duyguları kısıp, mantığı biraz daha açsaydı, çok güzel bir Dünya olurdu.
İnsanlar duygusallığı azaltabilirse, iddia ediyorum 50 yıl içinde yıldızlar arası bir güce ulaşan bir insan ırkı oluşur.

Olaya iyi tarafından bakmaya çalışıyorsunuz fakat dünya da bir denge olması gerektiğini düşünüyorum.Eger dünya da herkes istediğine ulaşabilseydi muhtemelen kısa sürede dünya da yaşam kalmazdı.Bu aynı şekilde açlık içinde geçerli.Doğanın kendi bir dengesi var ve eger o denge bozulursa olaylar değişik şekilde etkilenir.En basit örnekle eger kaynakları sınırlı bir ortama eşit sayıda kedi ve fare koyarsak belirli bir süre kediler çoğalırlar fakat ortamda fare kalmadığında hepsi açlıktan ölür.
 

hopefull06

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Kas 2014
Mesajlar
283
Tepkime puanı
17
Ben duygu ve mantık kapışmasını yaşanmışlıklarla bağdaştırıyorum.. Mesela belli bir yaşa kadar karakter ne kadar zeki de olsa duygularıyla hareket ediyor.. Sonra yaş aldıkça, hayata atılınca, iş güç derken, hayatta duygularını biraz köreltmeye, mantığını çalıştırmaya başlıyor.. Kısacası kısır döngü :)
 

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,256
Tepkime puanı
3,158
Her zaman mantık. Duygu zayıflıktır ve mantıksa güçtür.
 

TravisBickle

Kayıtlı Üye
Katılım
13 Şub 2014
Mesajlar
105
Tepkime puanı
67
Yaş
28
Konum
Angara
İnsanlar hep mutlu olmak istediklerini söylerler ama mutluluğu yakaladıklarında bile mutlak üzüntüler ile acıları sonunda yaşarlar. Acı çekmek istemediklerini söylerler ama acılarına acı katan şarkılar dinlemeyi severler. İnsanlar itiraf etmeseler de duygu mazoşistleridirler. Eğer ilk okuldan hatırladığım kordinat sistemine göre konuşursak y mantık dersek ve x de duygular dersek insan hayatı boyunca bu kordinat sisteminin her yerinde bulunabilir ve ben bulundukları yerleri insanların tek başına seçebileceklerini sanmıyorum. Sizin bu gün mantığı veya duyguyu seçeceğim demeniz hiç bir şey değiştirmeyecek. Siz insansınız ve taraf tutamayacak kadar karmaşık bir varlıksınız.
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Duygu mu mantik mi ,bence duruma göre her iki haldende faydalanmak gerekiyr.
 

funnyyda

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Ara 2012
Mesajlar
51
Tepkime puanı
9
15 yaşındayken bir yazı okumuştum , ölüm döşeğindeki birinin mektubuydu ..
Her ne olursa olsun , yaptıklarınızdan ,yaşadıklarınızdan değil , yapamadıklarınızdan pişmanlık duyacaksınız ..
Kalbime , beynime , ruhuma işledi bu yazı..
Her adımımı önce kalbime sonra beynime sorarak attım , çevreme , aileme ters düştüğüm çok durum oldu ama yine de kendi bildiğimden şaşmadım ..kalbime göre yaşadım inatla..
20 li yaşların ortasına kadar böyle geldi , sonrasında kalbimi ve aklımı harmanlamayı öğrendim .
Her anlamda çok yaralandım , çok acıdım ama olsun . İyiki hepsini yaşamışım , şu an bu kadar sağlam kendi hayatıma sahip çıkıyorsam , yaşadıklarımdan öğrendiğim çok şey var demektir..
Camdan kafeslerde dünyayı izleyen insanlara bazen özendim ama iyi ki onlar gibi değilim dedim hep..
Velhasıl , yüksek benliğinize , içinizdeki bilgeye giden tek yol kalptir bence , bu sebeple onun sesi biraz daha çok çıkmalı..
Tabi bu kendini paspas etmek olarak algılanmamalı..
 

dynamic apnea

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2008
Mesajlar
2,596
Tepkime puanı
165
Konum
somewhere outthere
İş
dış ticaret uzmanı
Her zaman mantık. Duygu zayıflıktır ve mantıksa güçtür.

Ama mantıkla hareket edip sana fayda vereni seçsen de kalbin bunu istemezse sen dünyanın en çökmüş, en güçsüz insanı oluyorsun. E hani mantığın yararları? Hepsi çöpte. Sadece mantık, sadece maddeye fayda veriyor. Daha az üzüleyim diye ya da riske atmamak için hiçbir şeyi, mantığı seçiyorum demiştim. Şimdi kalbim farklı, hislerim farklı söylüyor. Ve ben kendimi güçsüz hissediyorum. Güç ne sadece mantıkla ne de sadece duyguyla oluyor. Aslında ikisi beraber bile tam olmuyor..
 

uzumakikamilov

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Nis 2015
Mesajlar
176
Tepkime puanı
13
hep yalnızlığı sevdim ama hiç yalnız kalamadım. ailem ve arkadaşlarım gerçekten iyi ve bana değer veren insanlar. ikili ilişkilerimizde onlara içten bir davranış sunamiyorum ancak beni sevmeye devam ediyorlar. ben hep yalnızlığın hayalini kurdum. mantıken baktığında iyi bir okulda okuyan, ailesi ve çevresi iyi, maddi sıkıntıları olmayan birisiyim ve mutlu olmam gerekir. ancak bende de mantık ve duygunun ortak çalışmaması durumu var. beni buralara bağlayan tek şey ailem. onlar bu kadar iyi olmasaydı veya olmasalardı şimdi kim bilir nereye mülteci olarak gitmiştim. ama sonuçta ailem bu. onları mutlu etmeyi hem kalbim hem mantığım istiyor. yani mevcut durumda herhangi bir göç mümkün görünmüyor =) bunun kesin biçimde farkına vardiktan sonra, kendim için kararlarıma mantığımı karistirmadim pek. kendimle ilgili kararlarımı duygularımla, 2. kişilerle ilişkimi mantıkla çözmeye başladım. artık eskisi kadar hayal kurmuyorum güvenli siginagimda geçirdiğim vakti en güzel şekilde yalnızca geçiriyorum. ileride de zamanında gitmeliydin işte diyeceğimi de sanmıyorum. kişisel görüşüm, kişi kendisiyle ilgili kararlarında duygularını on planda tutup, hayatını geçirebilecek kadar mantığa yer verirse "daha" mutlu olacaktir
 

PaRaNoiA

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Tem 2013
Mesajlar
394
Tepkime puanı
25
Bazı şeyleri çok takmamak gerek bence önce kalbinize sorun yapacağınız işi kabul ediyor mu ? ediyorsa mantık ve duygu karşılaştırması yaparsınız bu çok ince bir çizgidir. Hz.Ali'nin Kişi bilmediğinin düşmanıdır diye bir sözü vardır. Bazı şeyleri denemeden bilemezsiniz ve içinizde kalır sonra o benim korkumdur dersiniz halbuki o sadece bilmediğinizdir. O yüzden siz istediğiniz gibi hareket edin.
 

Loverman

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ocak 2015
Mesajlar
17
Tepkime puanı
3
Yeterince olgunlaşınca duygu ile hareket etmenin büyük bir risk olduğunu anlayacaktır her insan.Buna rağmen duygu ile devam edecektir bir kısmı.Bir kısmı ise mantıkla hareket edecek ama sonra içinde ölü kalan duygularıyla kapışacaktır.Her şeyde olduğu gibi bunda da denge var.Duygu ile mi mantık ile mi düşünmem gerek sorusunu kendinize sormak mantık ile hareket etmenin başlangıcıdır.Teknik olarak her şey mantık ile başlar.Çoğu şey de mantık dışı bir şekilde biter.
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Olaya iyi tarafından bakmaya çalışıyorsunuz fakat dünya da bir denge olması gerektiğini düşünüyorum.Eger dünya da herkes istediğine ulaşabilseydi muhtemelen kısa sürede dünya da yaşam kalmazdı.Bu aynı şekilde açlık içinde geçerli.Doğanın kendi bir dengesi var ve eger o denge bozulursa olaylar değişik şekilde etkilenir.En basit örnekle eger kaynakları sınırlı bir ortama eşit sayıda kedi ve fare koyarsak belirli bir süre kediler çoğalırlar fakat ortamda fare kalmadığında hepsi açlıktan ölür.
Çok doğru doğanın dengesi şart. Kaçırdığınız nokta ise, insan türünün ulaştığı nokta artık ''açlık'' gibi çok komik ve basit bir konuyu tamamen yok edebilecek bir seviyeye ulaştı. Burada bahsettiğim şey her canı isteyen beluga havyarı yesin değil, basitçe ''açlıktan ölmesin'' mantığı.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst