Doğuştan gelen Genler

osmancalis03

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Ara 2016
Mesajlar
38
Tepkime puanı
2
Konum
BİLECİK
İş
Öğrenci
Merhaba Mabet Üyeleri ve Misafirleri :

Bildiğimiz gibi milyonlarca genetik hastalık var. Bu genetik hastalıklar Hz.Adem ve Havva'dan gelme biraz tefekkür edersek elma meselesinden sonra Hz.Adem yeryüzüne iner ve şeytanın şerrine maruz kalmış, türlü türlü yabani hayvanlarla korkutulmuş ve genlerine enjekte edilmiştir.

Günümüzde ki genetik hastalıkların nedeninin bu olduğunu düşünüyorum. Örneğin;Anlaşılır olsun diye Limon görünce insanın içi neden gıcıklanır?

Muhabbet kuşundan neden korkulur? Örnekler çoğaltılabilir. Hz.Adem ve Hz. Havva'dan gelen bu gizli hastalıkları yaşadığımız yerin yaşam koşullarına göre çekinik olan genimiz baskın hale geliyor ve çeşitlilik sağlanıyor. Düşünebiliriz ki her insan doğduğunda virüslü genlerle doğar ve koşullara göre bu genler baskın hale gelerek farklı farklı hastalıklar ortaya çıkar.

Günümüzde de insanlığa hükmetmek isteyen üst akıl (üstün akıl) insanların dolaylı yoldan veya doğrudan genleriyle ,genetikleriyle oynuyorlar.Bunda hiç kuşkumuz yok değil mi? Peki optimist yönden bakacak olursak genlerimizde sadece kötü genler mi var? Tabi ki hayır öyle olsa hiç iyi insan olmazdı. Bu bakımdan bu dış faktörler insanların genlerini değiştirmek isterken sadece kendi algılatmak istediklerini enjekte etmek isterken ister istemez bizim iyi genlerimizi de faal hale getirme ihtimali olduğunuda düşünüyorum. Yani bu demek olmuyor ki doğal genlerimizi yapay şeylerle değiştirilmesini desteklediğim anlamına gelmez, ama farklı bir bakış açısından bakmak istedim ve fikirlerinizi de almak için bu konuyu açtım..

:smash: Eyvallah. :smash:
 

yardan geçti

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Ocak 2017
Mesajlar
19
Tepkime puanı
1
Yaş
35
Konum
İstanbul
İş
Denizci
Bu konu bence doğrudan evrim ile ilgili. Evrim derken insan maymundan geldi muhabbetinden bahsetmiyorum. Her şey değişiyor. Her şey basitlikten karmaşıklığa eksiklikten mükemmele doğru evrimleşiyor. Bu bahsettiğimiz şey de genler olmadan açıklanamaz tabi.

Hani bir görüş vardır ya ufoların geleceğimizden geldiğiyle ilgili kimbilir belki de gelecekte öyle görüneceğiz. Fiziksel olarak çok zayıf duruma geçeceğiz ama beyin aktivitelerimiz en üst seviyede olacak.

Ben dünyayı gerçekte idare eden (gerçek anlamda şekillendirenleri kastediyorum) insanların böyle bir araya gelip toplantı yaptıklarını falan zannetmiyorum. Ya da belki bunu sistemli ya da bilinçli olarak yaptıklarını. Belki bundan haberleri bile yoktur :) gerçek anlamda düşüncelerini genişletebilmiş tek bir insan bile dünyayı bambaşka bir hale getirebilir. Farkında olmasına gerek yok. Her türlü fiziksel oluşum birilerinin düşüncelerinden güç bularak oluşuyorsa dünyayı şekillendiren aklın gerçek anlamda büyücü olduğunu söyleyebiliriz.

Bir çok şeye inanmam inandığım bişey var ki her insanın (daha doğrusu her akıl sahibi yaratığın) büyücü olduğunu düşünüyorum. Kim daha iyiyse o genele şekil veriyor. Ve herşey olması gerektiği gibi oluyor.

Bunları şunun için yazdım bizim evrimimizin son noktası ya mükemmel büyücüler olmak ya da olabildiğimiz en kötü büyücüler olmak :D
 

mabedist

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Ara 2016
Mesajlar
103
Tepkime puanı
28
neden genlerimizle oynandığını düşündüğünüzü merak ettim. zaten canlılar devamlı mutasyon geçirerek genetik değişimler geçiriyor. evrim sabit bir olgu değil.
 

osmancalis03

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Ara 2016
Mesajlar
38
Tepkime puanı
2
Konum
BİLECİK
İş
Öğrenci
Büyücülükten kastınızı tam anlayamadım. Şarlatan tarzında mı yoksa fikir ve uygulama olarak kastettiniz.. Evrimle alâkası vardır elbet ama GDO ürünler,farklı amaçlara hizmet için üretilmiş ürünlerin daha faal olduğunu düşünüyorum...


O konuda katılıyorum mutasyon modifikasyon geçiriyoruz bu bizim fıtratımızda var ama tekrardan yineleyecek olursak yrni dünya düzeninin kurulması için de biat etmemiz ve her denileni kabul etmemiz lazım buda doğal yollarla imkansıza yakın olduğu için insan oğlunun rlinin değdiğini düşünüyorum.
 

yardan geçti

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Ocak 2017
Mesajlar
19
Tepkime puanı
1
Yaş
35
Konum
İstanbul
İş
Denizci
Büyücülükten kastınızı tam anlayamadım. Şarlatan tarzında mı yoksa fikir ve uygulama olarak kastettiniz.. Evrimle alâkası vardır elbet ama GDO ürünler,farklı amaçlara hizmet için üretilmiş ürünlerin daha faal olduğunu düşünüyorum...


O konuda katılıyorum mutasyon modifikasyon geçiriyoruz bu bizim fıtratımızda var ama tekrardan yineleyecek olursak yrni dünya düzeninin kurulması için de biat etmemiz ve her denileni kabul etmemiz lazım buda doğal yollarla imkansıza yakın olduğu için insan oğlunun rlinin değdiğini düşünüyorum.

Gizli mabet e bir konuya bakarken denk geldim hoşuma gitti takip ediyorum. Büyü tarzı konularda böyle başka forum varmı bilmiyorum türkiye de. Ben forumdaki konuların nerdeyse tamamına uzağım bilgisizim. En başta da büyü meselesi geliyor. Bir sürü teknikler sözler ritüeller vs var benim kafam basmazda zaten bunlara. Ama tek bildiğim şey eğer ben büyü denen şeyin ne olduğunu anladıysam onu yapmak için hiç bir ritüele yazıya söze tekniğe ihtiyaç yok. Bunlar belki bunu gerçekleştirmek için araç ama benim düşüncemde büyü hayatın kendisinin işletildiği yöntemin adı. Büyü olmadan 2 gün yaşayamaz insan.

Her şey mutlaka sahiplenir. Bu dünya da sahiplenildi mutlaka. Hani bir düşünce varya aslında herşey olması gerektiği gibi oluyordur ya da olabilecek en iyi olasılıklar vuku buluyordur. Mesela kaos teorisi düzensizliğin düzeni olduğunu öne sürer eğer düzensizlikte bile bir düzen varsa o zaman tesadüf yoktur. tesadüf yoksa herşey olabilecek en iyi şekilde oluyor demektir ya da olması gerektiği gibi oluyordur.

İkinci paragrafı şunun için yazdım; belki kötü bildiğimiz şeyler kötü değildir. Belki olamaz dediğimiz kabullenemediğimiz şeylerin düzensizlik içinde önemli bir yeri vardır

Sonuçta evrim; genleri düzensizlik içindeki düzende eviriyor
 

osmancalis03

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Ara 2016
Mesajlar
38
Tepkime puanı
2
Konum
BİLECİK
İş
Öğrenci
Gizli mabet e bir konuya bakarken denk geldim hoşuma gitti takip ediyorum. Büyü tarzı konularda böyle başka forum varmı bilmiyorum türkiye de. Ben forumdaki konuların nerdeyse tamamına uzağım bilgisizim. En başta da büyü meselesi geliyor. Bir sürü teknikler sözler ritüeller vs var benim kafam basmazda zaten bunlara. Ama tek bildiğim şey eğer ben büyü denen şeyin ne olduğunu anladıysam onu yapmak için hiç bir ritüele yazıya söze tekniğe ihtiyaç yok. Bunlar belki bunu gerçekleştirmek için araç ama benim düşüncemde büyü hayatın kendisinin işletildiği yöntemin adı. Büyü olmadan 2 gün yaşayamaz insan.

Her şey mutlaka sahiplenir. Bu dünya da sahiplenildi mutlaka. Hani bir düşünce varya aslında herşey olması gerektiği gibi oluyordur ya da olabilecek en iyi olasılıklar vuku buluyordur. Mesela kaos teorisi düzensizliğin düzeni olduğunu öne sürer eğer düzensizlikte bile bir düzen varsa o zaman tesadüf yoktur. tesadüf yoksa herşey olabilecek en iyi şekilde oluyor demektir ya da olması gerektiği gibi oluyordur.

İkinci paragrafı şunun için yazdım; belki kötü bildiğimiz şeyler kötü değildir. Belki olamaz dediğimiz kabullenemediğimiz şeylerin düzensizlik içinde önemli bir yeri vardır

Sonuçta evrim; genleri düzensizlik içindeki düzende eviriyor
Aynen katılıyorum size ama eklemek istediğim birkaç durum daha var. Siyonist Yahudilerin sözü var eğer her şey size tesadüf gibi geliyorsa bilin ki o tesadüf değildir. Biz (Yahudiler) onları planlamışızdır '' diye dolayısıyla her her şey sahiplenir dediniz ama şuan için dünyanın sahiplendiğini düşünmüyorum ama sahiplenilmeye çalışıldığını düşünüyorum. '' Sebepler halk eder Hâlik kerem bâbın kapatmaz ya'' dizesini destur alırsak şerden hayır, hayırdan şer, düzenden düzensizlik, düzensizlikten düzen çıkar diye düşünüyorum... Bu paradoks insani olarak değil de doğadan olsa, tetikleme olmasa da yeri ve zamanında olsa diye düşünmekten edemiyorum.. Yunanistan'ın 10 milyon nüfusu var sizce normal bir şey mi? Üst aklın planladığı programladığı bir mevzu diye düşünüyorum. (Haksız olabilirim ama kendi kanaatim) Genleriyle,doğum kontrol işlevleriyle bir ülkenin nüfusunu kontrol edebiliyorsunuz.Dünya Nüfusun tarihsel gelişimine baktığımızda sürekli bir artışta olduğunu görürüz. Ülkeler bazında baktığımızda da o şekilde olduğunu görürüz ama Yunanistan bu konuda ayrı tutuluyor.


Farklı konularda var Afrika'da vs. gibi yerlerde üst aklın nüfusu azaltmaya yönelik faaliyetlerine gark olmuş ülkeler arasındadır. Tabi böyle istisnai durumlarda var ama nihai sonuç olarak EVRİMLEŞME dediğimiz olgunun doğal olarak olması insanoğlunun yapay olmasına nisbeten daha yararlı olacağını düşünüyorum...
 
Üst