Ders Niteliğinde Bir Hikaye

cathrine

Kayıtlı Üye
Katılım
27 Eki 2012
Mesajlar
1,046
Tepkime puanı
1,463
YAŞLI ADAM İLE YILANIN HİKAYESİ

Fakir köylü,eline kazmasını alır,her gün bahçenin yolunu tutar,akşama kadar toprağını eşelermiş.Sıcakların aşırı olduğu bir döneme denk gelen bu çalışma sırasında,adam susuzluktan yorgun düşmüş bir yılanın ıslığına kulak verir.Zavallı hayvan susuzluktan ölmek üzereyken merhametli adam kendi kabıyla yılana su verip onun hayatını kurtarır.Bir gün sonra yine aynı yerde yılan bu sefer açlıktan dolayı hareketsiz haldeymiş ve köylünün yüzüne yalvarırcasına bakıyormuş.Adam yine merhamete gelmiş ,elindeki süt şişesinden bir miktar süt döktüğü çanağı yılanın önüne doğru sürmüş.Bir hamlede sütün hepsini içen yılana yine can gelmiş ve otların arasından sürünerek kaybolmuş.Bir hayvana yardım etmenin iç huzuruyla adam kendi kendine:''İyilik yap denize at,balık bilmezse halik bilir''sözünü kendi kendine tekrarlıyormuş.Bir gün sonra bakmış ki yılan aynı yerde ağzında pırıl pırıl parlayan bir altın lirayla bekliyor.Köylü bunu görünce hemen azığından bir miktar sütü yine çanağa döküp yılanın önüne bırakmış.Böylelikle bir altın kazanmış olan adam her gün yılanı aynı şekilde beslemiş ve yılan her gün karşılığında ona bir altın hediye etmiş.Bu alışveriş her gün bu şekilde devam etmiş.Yılan beslenip semirmiş,adam da gittikçe zenginleşmiş.Fakat bir gün adam hastalanmış ve hayvanın kendileri için ne kadar önemli olduğunu oğluna sıkı sıkı tembih ederek onu bahçeye göndermiş.Elinde sütle aynı yere giden çocuk tıpkı babasının yaptığı gibi sütü yılana verip parayı da cebine indirmiş.Ama merakını da dindirememiş.Yılanın bu sarı liraları nereden bulduğunu öğrenmek istemiş.Eğer paraların kaynağını bulursa bu zahmete her gün katlanmak yerine tüm hazineyi bir günde evine götürebileceği düşüncesine girmiş.

İşte bu niyetle yılanın girdiği deliğe bir kazma sallamış,kazma yılanın kuyruğunu parçalamış.Can havliyle geriye dönen yılan bir hamlede zehirli dişlerini çocuğa geçirmiş ve oracıkta ölmüş hırslı çocuk.

Sonra olup bitenlerden adamın haberi olmuş ve evlat acısından yüreği yanan adam bir süre o mekana hiç uğramamış.Ama oğlunun acısıyla birlikte yılandan alamadığı geriye kalan altınlar da canını acıtıyormuş adamın.Bir gün yine oraya gidip yılana süt verip altın almayı planlıyormuş.Adamın geldiğini gören hayvan yine çıkmış deliğinden ve usulca gelmiş adamın kıyısına,yine aç yine mecalsizmiş.Adam alışverişe ,bu dostluğa devam etmek istemekteymiş ki o anda yılan dile gelmiş:
''Sendeki bu evlat acısı ,bendeki bu kuyruk acısı olduğu müddetçe biz asla yeniden dost olamayız.''

(ALINTI)
 
Üst