Depresyondayım

Rabiosa

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Şub 2012
Mesajlar
103
Tepkime puanı
5
Arkadaşlar merhabalar, daha önce sınav stresimle ilgili konu açmıştım. Çok rahatlattınız tekrar teşekkür ederim sizlere. Fakat bu aralar depresyona girdiğimi söyleyebilirim. Sınav stresim yeniden dirildi. Hedefleri yüksek olan, idealist bir insanım. Bunların yanında epey de duygusal birisiyim. Dolayısıyla 'başaramayacağım' düşüncesi bir şekilde beynime etki edince hemen üzülmeye başlıyorum. Bütün gün onu düşünüyorum. Bu problemlerimden birincisi.
İkincisi ise psikiyatriye gittim ve doktor bana ritalin ve concerta ilaçları yazdı. Bu ilaçların gerçekten faydasını görüyorum. Ancak ilacın yan etkilerinden biriside taşikardi. Kalp konusunda çok takıntılıyım. Daha önce doktora da gittim, bir şeyin yok dedi. Sadece bir yer olması gerekenden daha inceymiş o da sadece arada hafiften çarpıntı yapar dedi. İlacı içtiğimde sürekli kalbim ağrıyacak gibi hissediyorum. Geceleri kalp krizi geçireceğim korkusuyla uyuyamıyorum. Her sabah uyandığımda şükrediyorum. İlacı içtiğimde bile korkmaya başlıyorum. Aslında bakıyorum küçücük çocuklar benden yüksek dozları yıllarca kullanmış ama korku işte. İçsem çok iyi ders çalışabiliyorum ama korkutuyor. İçsem bir türlü, içmezsem bir türlü. Bunları psikiyatriye anlatsam bu sefer depresyon ilaçları yazacak onlar da uyuşturacak beni. Kullandığım ilaçları da kesebilir, o zaman da ders çalışamam yeterli düzeyde. İçimde sıkıntıdan ders çalışma isteği kalmadı. Ne zaman buraya içimi döksem gelen cevaplar beni düzeltiyor. Teşekkürler.

Ritalin ve Concerta hakkında:
Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite hastalığında verilir. DEHB hastalığı beyinde dopaminin az salgılanmasından kaynaklanır. Ruhsal değil fiziksel bir hastalıktır. Genelde bizim milletimiz bu hastalığı kendinde görse de büyük bir kısmı tembelliktendir. Tembellikle aynı şey değildir.
 

Isla

Kayıtlı Üye
Katılım
4 Eki 2013
Mesajlar
28
Tepkime puanı
1
Selamun aleyum, Oncelikle Allah yardımcınız olsun diyorum ve hepimizin belirli dönemlerinde bu gibi streslee yaşarız, aslında bu hayatın bir kanunudur.Farkli bir noktadan bakmanizi size öneriyorum..Soyleki , en azından endiseleneceginiz bir şey var hayatinizda okumak isteyip okuyamayan bir çok insan var, ama siz sinavlara hazirlaniyorsunuz ne guzel, Bir diğeri ise verilen ilaçlar ve gittiğiniz doktor size bir adım fayda gösterir ama ilk başta kendi probleminizi ancak kendiniz çözebilirsiniz..Stresli ve endişeli anlarinizda derin derin nefes almaniz pozitif düşünmeniz başka şeylere odaklanmaniz endiseleriniz konusunda şaka bilr yapmanız sizi rahatlatacaktir emin olun, size bu kadar tavsiye verebiliyorum.bunlarin dışında meditasyon ve doğru nefes teknikleri ile hayatınızı kolaylastirabilirsiniz.Bol bol dua edin, Selametle kalın.
 

bendekiben

Elit Üye
Katılım
10 Eki 2011
Mesajlar
1,218
Tepkime puanı
199
Konum
Ankara
Size önerebileceklerim sayın Isla'nın da bahsettiği konulardan farklı değil ek olarak olumlamaların etkisinin çok büyük olduğu belirtmek isterim.İnsan yaşadıklarından sorumludur korkuların ve endişelerin evrene verdiği titreşim sonucu evrenin de vereceği şey aynı titreşim üzerine olacaktır.Korku verirsek korku alırız, bilirsiniz hep korkulan şeyler başa gelir. İnancın ve umudun mucizesi plasebo deneyi yapılan çok denekde kanıtlanmıştır. Size de yine klişe ama gerçek sözü hatırlatmak isterim "Gerçek güç insanın içinde saklıdır." Tek sorun farkında olabilmek.
 

Rabiosa

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Şub 2012
Mesajlar
103
Tepkime puanı
5
teşekkürler, gerçekten çok yardımınız dokunuyor. peki nasıl olumlamalar yapabilirim? bildiğim kadarıyla onun da bir adabı, üslubu var
 

bendekiben

Elit Üye
Katılım
10 Eki 2011
Mesajlar
1,218
Tepkime puanı
199
Konum
Ankara
İnternette araştırıldığı zaman bir çok olumlama kalıbı var fakat her kalıp istenilen sonuç için yeterli gelmeyebilir bu nedenle ihtiyacınıza göre kendinizin hazırlıyabileceği olumlama kabul edilirliği, uygulama ve inandırıcılık aşamasında diğer kalıplardan üstün geleceğini düşünüyorum.Size aşağıda bir olumlama hazırlanırken dikkat edilmesi gereken noktaları bilginize sunup geri kalanı yaratıcılığınıza bırakıyorum.Sevgiler..

1)Ben.....çok güçlü bir sözcüktür. Ben...'den sonra eklediğiniz her şeyi bilinçaltı bir emir olarak algılar. Cümleniz "ben" sözcüğünü açık ya da gizli şekilde içermelidir.
Ben şanslıyım.
Şanslıyım.... gibi.

2) Afirmasyonun amacı zihinde bir imge yaratmaktır. İmge düşünceden daha güçlüdür. Bunun için pozitif deklarasyon yapmak gerekir.
Gözlerinizi kapayın. Aşağıdaki cümleleri düşünmemeye çalışın.
Kedinin ağzında bir sıçan yokmuş gibi düşün.
Mor benekli bir fil düşünme.
Şimdi kendini tropikal bir adada, masmavi denizin yanında şemsiyeli bir içki yudumlarken düşünme.
Bunun mümkün olmadığını görürsünüz. Çünkü zihniniz negatif cümleleri algılamaz. Onları pozitif gibi algılar.
Çocuğunuza yaramazlık yapma, dediğinizde aslında ona yaramazlık yap diyorsunuz. Zihin olumsuz takıları ve kelimeleri algılamaz.
Yollarda "Aşırı hız yapmayın! Trafik canavarı olmayın! Ormanları yakmayın!" türü cümleler görürüz. Bu, iyi niyetle ama bilinçsizce yapılmış ikazlar, istenilenin tam tersi sonuç verir. Bilinçaltının algıladığı sadece, yap, ol ve yak sözcükleridir.

3) İsteğinizin doğasına göre şimdiki zaman, geniş zaman kipi kullanın.
Girdiğim her ortamda kolaylıkla yeni arkadaşlıklar kuruyorum.
Hayalimdeki işi buldum.
Daima ihtiyacımı rahatlıkla karşılayan ekonomik koşulları yaratırım... gibi.
Eğer "Hayalimdeki işi bulacağım" gibi gelecek zaman dili kullanırsanız, evren bu arzunuzu daima gelecek zamana atar.

4) Kısa cümle kurun. Cümlelerinizi kelimesi 10 bin dolara mal olacak gibi özlü kurun. Uzun cümleler zihni uyutur.

5) Spesifik olun. Ben daha iyi bir insanım, cümlesi hiç de spesifik değildir, "iyi" kelimesi görecelidir. Kime ve neye göre iyi?

6) Cümlenize duygu ve aksiyon sözcüğü katın. Duygu sözcüğü sizde duygu yaratır. Aksiyon sözü ise harekete geçmek için motivasyon sağlar.
Keyifle yaptığım tabloları talep ettiğim fiyatla sattım.... gibi.

7) Afirmasyonunuzu kişisel yapın.

Richard Gere ile birlikte oluyorum gibi başkasını içeren bir afirmasyon cümlesi olmaz. Ama doyumlu bir ilişki istiyorsanız, spesifik isim kullanmadan "sevdiğim ve sevildiğim bir insanla doyumlu bir ilişki yaşıyorum" diyebilirsiniz.
Listenizdeki tüm

Cümleleri afirmasyon haline getirin. Temiz ve cüzdanınızda taşıyabileceğiniz boyutta bir kâğıda cümlelerinizi sıralayın.
Bu cümleleri gün boyu cüzdanınızdan çıkarıp okuyun ve gözünüzde isteğinizi olmuş gibi canlandırın.

İsterseniz cümleleri evin sıkça gördüğünüz yerlerine keserek yapıştırabilirsiniz. Buzdolabının üzeri, aynanın kenarı gibi.

Afirmasyonlarınızı tekrar ederken onlara duygu kattığınızda arzu cümleleri haline gelir.

Duygusuz yapılan afirmasyon kâğıt üzerinde kaldığı kadar etkisizdir.
Çekim yasası sözlerin ardındaki duyguların enerjisine yanıt verir.

Yaşam Haritanızı Yapın

Afirmasyonlannızı somut şekilde hayal edebildiğinizde çekim gücünü harekete geçirebilirsiniz. İstediğiniz renkte bir fon kâğıdı alıp üzerinde isteklerinizi temsil eden resimlerin kolajını yapın. Bu çok keyifli bir egzersizdir. Aynı zamanda isteklerinize odaklanmanızı sağlar.
Hayatınızda nelerin gerçekleşmesini istiyorsanız, eski dergilerden, gazetelerden keseceğiniz resimlerle onları bir fon kağıdı üzerinde kolaj yaparak görselleştirin. Her gün göreceğiniz yere koyun. Hayalleriniz gerçekleşmiş gibi imgeleme yapın. Afirmasyon (onaylama) cümlelerinizi minik kağıtlara yazıp, evinizin ofisinizin belirli yerlerine koyun.
Örneğin, fit ve zinde bir bedene sahip olmak istiyorsanız, böyle vücutlu bir resmin baş kısmına kendi resminizi yapıştırın ve buzdolabının üzerine asın. İş hayatındaki başarı için kendinize örnek aldığınız birinin resmini yaşam haritanıza yapıştırın. Resmin etrafını olumlu mesajlarla donatın. Tüm bunların amacı bilinçaltınızı yeniden programlamak içindir. Bilinçaltı tarafından kabul gören her şey, bilinçle, özdisiplinle ve çabayla desteklenirse muhakkak gerçekleşir.

Eğitimlerimizde yaptırdığımız yaşam haritasında yarattıkları kolajların temsil ettiği şeyleri hayatlarında gerçekleştirmeyen olmadı. Hem de beklediklerinden çok daha hızlı bir biçimde.
Yaşam haritası sizin somutlaşmış hayal panonuzdur.
 

Elfangel

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Ara 2009
Mesajlar
938
Tepkime puanı
354
Eğer sizi bu kadar sıkıntıya sokup, üstelik ders çalıştırması gerekirken ders çalışmaktan soğutuyorsa bu ilaçları kullanma kararınızı gözden geçirmeniz gerekmez mi? Zihniniz sizin, engin bir deniz, istediğiniz gibi yönlendirebileceğiniz, size ait olan en önemli şey... İlaçlara bırakmak ne kadar doğru?

Nefes egzersizi ve olumlamalar önerilmiş üstteki mesajlarda ki ilk mesajınıza yazdığım cevabı hatırlıyorum, aynı önerilerde bulunmuştum. Eğer bir kenara çekilip bir 10 dakikanızı nefes çalışmasına ayırırsanız, farkı kısa bir süre sonra göreceksiniz. Sınavlara hazırlanırken size yardımcı olabilecek bir çok kişisel gelişim tekniği var, psikiyatrist yerine bir kişisel gelişim uzmanı size daha fazla yardımcı olabilir diye düşünüyorum.

Kısacık bir teknik önerisi: Tek başınıza kalabileceğiniz bir odaya gidin. Bir koltuğa oturun, derin nefesler almaya başlayın. Bir süre nefes alıp vermeyi sürdürün, sadece nefesinizi izleyin, düşüncelerin akıp gitmesine izin verin. Bir süre sonra gevşemiş ve rahatlamış hissedeceksiniz. Sonra sınavla ilgili yazdığınız bütün olumsuzlukların, bütün korkularınızın nefesinizle birlikte uçup gittiğini hayal edin. İsterseniz bu olumsuzlukları bir balona üflediğinizi hayal edin, sonra bu balonu salıverin, isterseniz bu olumsuzlukları yazdığınızı uzaklara attığınızı, isterseniz şişeye koyup denize fırlattığınızı, size kalmış. Bir çok insan kişisel gelişim teknikleriniz kullanarak bir çok sorunundan kurtuluyor. Tabii zihninin gücünü farkedenler ve çözümü zihninde arayanlar.

Şimdi mi başlarsınız daha sonra mı bilmiyorum, bu tamamen size kalmış ama nefes egzersizleri kesinlikle üstünde durulması gereken bir konu, bir çok insan boşuna bunu öneriyor olamaz...

Sevgiler, başarılar.
 

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,260
Tepkime puanı
3,169
Depresyon çok kötü inşallah en yakın zamanda düzelirsin. Olaylara hiç farkı bir açıdan bakmayı denedin mi? Şuan herkes bir yarış içinde zaten ve bu hiç dinmeyecek. Şimdi sana burada yığınla cümleler kurmak isterdim fakat bu cümleler seni rahatlatacak olan ilaçlar değil. O kullandığın ilaçlarda seni rahatlatmıyor sadece sen öyle olduğunu zannediyorsun. Bir veya iki sınavı kazanman sana pek fayda sağlamayacak. Her zaman her yerde başkasının himayesi altında ve senden yüksek makamların altında çalışacaksın. Evet taş taşımayacaksın doğru fakat hergün eve yorgun geleceksin. Bedenin tahrip olmayacak doğru fakat psikolojin bozulma noktasına kadar gelecek bu zamanda olduğun gibi. Önemli olan bunlara dayanabilmen zaten. Sen şuan o kağıdı yani diplomayı nasıl alabilirim peşindesin, tabi tüm geleceğini bu diplomaya veya sertifikalara bağlamışken nasıl bir oyunun içinde döndüğümüzü unutmuşsun. Hayalin ve hedefin yüksek benimde öyle. Fakat hiç düşündün mü nasıl bir işte ne pozisyonda çalışmak istersin. Çok özel bir şirkette müdür olmayı mı hedefleyeceksin? Yoksa esrarengiz evrenden bir parça görmek öğrenmek için astronot mu olacaksın. Ne istiyosun amacın ne? Düzeni bozamayız zaten ama bu düzende kendimizi bulmayı başarmalıyız. Bunu yapmazsak gücümüzün sınırlarını göremeyeceğiz. Diploma demişken umursamam lazım herhalde benimde almam şart. Araştırmalarım dışında elimde olan birşeyim yok. Paraya taptığım günler geride kaldı sanırım. Kendimi araştırmalarıma vermişken 1 maaşım birikmiş haberim yok. :) Kusura bakma kafam bugün pek iyi değil ağzıma ne gelirse yazdım.
 

Zazayew2312

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Eyl 2013
Mesajlar
184
Tepkime puanı
4
''başaramayacağım'' kelimesi tamamen ümitsizliktir;

Hz. yunus As. balığın karnında bile umutsuzluğa kapılmayıp şu duayı okumuştur: ''La ilahe illa ente subhaneke inni kuntum minazzalimin'' bu dua sıkıntılara streslere ve ümitsizliğe iyi gelen bir duadır.

inanarak okursanız bir faydası dokunur...
 

alondelon

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Şub 2013
Mesajlar
10
Tepkime puanı
0
bende eskiden bu stresi yaşıyordum ilk önce psikyatriye gittim işe yaramadı sonra bunu bir arkadaşıma anlattım iç döktüm inan bana bu pisikiyatriden daha yidir çünkü yaşadığın olayları tanıdığın birine anlatmak başka tanımadığın biriine anlatmak başka
 
Üst