Merhaba dostum... söz verdiğim gibi buradayım...
önceki mesajımda söylediğin gibi Anlatıp dertleşme evresindesin. istediğin gibi ne tavsiye ne de motive edici yorum yapacağım...
bende biraz kendimden bahsedeyim.
Hayatımda çözebildiğim dediğim iki Ana olay var. Bunlardan biri Özgüven eksikliği diğeri de Öfke Kontrol bozukluğu...
Ortaokulda ve lise de dışlanan dalga geçilen pekte sevilmeyen biriydim. Hatta karşı cins tarafından da hiç beğenilmezdim. Ergenliğimin çok çirkin geçmesinin de bunda payı büyük tabi ki.

ben her ne kadar onaylanmaya çalışsam da özgüvensizlik ve değersizlik paçalarımdan aktığı için bir yerde patlıyordum. bunun yan ürünü olarak öfke biriktirdim. Bu öfke kendimi öyle haklı hissettiriyordu ki; yaşadığım katarsislerin beni iğrenç bir adam olarak gösterdiğini anlayamıyordum. Aileme akrabalarıma kendimi kanıtlayamamanın verdikleri ise zaten olayı katlıyordu.
Çünkü ben hayatın mutlak bir amacı var sanıyordum. ailemin ve toplumun onayladığı biri olabilmek. iyi bir okuldan mezun olup başarılı olabilmek. yeteri ve üstü miktarda para kazanabilmek. doğru aşkı bulup evlenebilmek. ellerim ve yüzüm buruşup, sağlıklı yaşlanıp ideal bir yaşta ölebilmek vs vs
İnsan bu kadar duygu biriktirirse öyle bir körleşir ki, bu körlük o duyguların tatmini olan olay ve koşulların içinde bulunmak ister. Çünkü varacağım hedefler beni bu bok çukurundan çekip çıkaracak şeylerdir. Öyle birşey başarmalıyım ki "yaaa işte bak nasıl taktım kapağı" duygusunu tatmak isterdim.
Kendimi motive ettim. Ama motivasyon doğası gereği çok kısa sürelerde artıp düşen birşey... dolayısıyla herşeyi elime yüzüme bulaştırıyordum. yarım bırakıyordum. güç bulamıyordum. zaten hiç birini de başaramadım.
Bir metafor vardır. "Kuantum Sıçrama" diye.... ben onu şöyle bir anlamda kullanırım... Çok kötü, itici ve diğerlerinden daha geride olduğun bir mevzu da; çok etkileyici, diğer insanlardan çok daha iyi ve onlara ışık saçabilen bir duruma gelmek...
Aranan, arkadaş olunmak istenen, sevgili olunmak istenen, dertleşilmek istenen bir insana dönüştüğüm gibi insanlardan enerjimi aşağı çekmesinler diye kaçar oldum. ve dışarıdan onay mekanizmaları olmadan da özgüven sahibi olablen biri oldum.
Çok şükür ki öyle olmuş. öyle olmuş ki kendimle başbaşa kalabiliyorum. meditasyon yapıyorum. teoriler üretiyorum.
yaşamayı hakettiğimi düşünmüyorum demişsin. Yaşamayı haketmek toplumun onayladığı bir insan olabilmek değildir. Sen zaten olduğun gibi güzel, yeterli ve değerlisin. bunun bir motivasyon cümlesi olduğunu sanma. perdelerin kalkınca karşılacağın şey bu...