Bu Neyin Uykusudur?

Sonra o kederin ardından (Allah) üzerinize içinizden bir kısmını örtüp bürüyen bir güven, bir uyku indirdi. Bir kısmınız da kendi canlarının kaygısına düşmüştü. Allah’a karşı cahiliye zannı gibi gerçek dışı zanda bulunuyorlar; “Bu işte bizim hiçbir dahlimiz yok” diyorlardı. De ki: “Bütün iş, Allah’ındır.” Onlar sana açıklayamadıklarını içlerinde saklıyorlar ve diyorlar ki: “Bu konuda bizim elimizde bir şey olsaydı, burada öldürülmezdik.” De ki: “Evlerinizde dahi olsaydınız, üzerlerine öldürülmesi yazılmış bulunanlar mutlaka yatacakları (öldürülecekleri) yerlere çıkıp gideceklerdi. Allah, bunu göğüslerinizdekini denemek, kalplerinizdekini arındırmak için yaptı. Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) bilir.” ( Al-i İmran 3/154 )

Başta ayeti paylaştım ki zira soracağım sorunun bu ayetten ip ucuyla cevaplanabilir olabileceğini düşündüm. Ama tabi her türlü görüşe açığım.
Sorum şu; Cuma namazlarına gidenler özellikle bilirler. Orada vaaz ve hutbe sırasında müthiş bir ağırlık çöker insanın üzerine. Dünyanın belki de en tatlı uykusu yoklar sizi. Zaten bir çok kimse de yarım yamalak uyuklar o sırada.
Aynı şekilde kendim için söylüyorum mesela; ne zaman elime Kuran'ı alıp okumaya başlasam bir kaç sayfadan sonra yine benzeri bir uyku hali çöker üzerime. Normal kitapları okurken bu pek olmaz. Tamam kabul ediyorum kitap okumak uykuyu getirir o ayrı, ama burada da verdiğim örneklerde ki durum sizce neden oluyor olabilir?

Kuran akli acan bir kitaptir, uyku getiriyorsa sikinti var demektir.

Ayetlerin; hakiki anlami, isari anlami, sembolik anlami ve ozunden yakalamasi itibari ile rahatlikla herkese ve her zamana uyarlanabilir anlamlari ic icedir. Yogunluk vardir Kuranda, zaten bakar bakmaz yuzunuze carpar.

Fitrat bunu bilir, uyku geliyorsa akil isletilmek icin yetersiz kaliyor ve kendini kapatiyor demektir, cunku derin kavrayislar; bilinc altindaki en isabetli tecrubeleri, etraftan gorup ogrendigi tum bilgi kirintilarini ayetin organize etmesi ile birbirine kaynastirir. Farkedisler ve feyzlerle daha once ogrendiginiz bilgileri birlestirerek olusan yeni bilgi platformuna saglam basabilmenizi gerektirir. Ayetler bu ise yarar.

Uykunuz geliyorsa bilincalti cok fazla Kuran okumanin gerekli olmadigina pesin hukmetmistir, Kurani, hasa duvarda asili durdukca daha cok guven veren bir kaynak olarak gorur belki, cok acip okumanin belki de Kurani basitlestireceginden korkar insan suur altinda.

Uyku getirmesini kesin olarak Ayete ve hakka karsi bir gevseme olarak goruyorum. Uykunun normal sartlarda suresi bile cok az olmalidir. Gecenin ucte biri dahi uykudan feragat edilmesini gerektirir Kurana gore.


Yani ben pek bagdastiramadim.

Kuranı okumak derken meal ve tefsirlerden bahsediyorum özellikle. Ve sevgili Dennise bırak Kuranı okurken aklımın kapanmasını, aksine ayetler üzerine tefekkür edip makalaleler kaleme almışımdır.
Peki ya Cuma'da milletin uykusunun gelmesi neden olmakta?

Cumada korkunc bir enerji santrali ve yuksek gerilim hatti olusur.
Herkez Fatiha okur, herkez besmele ceker, saflar sikilasir, auralar ic ice gecer.

Vallahi su ayet bosuna inmemesitir :
Vay o namaz kilanlarin haline onlar yanilgidadirlar, gosteris yaparlar (mealen)
Simdi bu ayet cemaatle kilinan namaza isaret eder. Allah kirlilikten bahseder. Vay haline derken bile ruhu arinmamis kisilerin layik olamadiklari mekani isgal etmis olduguna atifta bulunur.

Demek ki Cuma namazlarinda herkesin degisik bir kiblesi olabilir.
Tabi bu sadece benim yorumum.


***

Mesela dusundum illa bir sir perdesi, bir hikmeti var midir diye uyku gelmesinin... Yoktur diyemem.
Alimin uykusu ibadettir ! Ruya ilim sahasidir.
Cemaat icinde gelen uyku baska ama. Esnemeleri etik bulmuyorum sahsen. Esnerken farkindalik olusturamayan etrafina esneme izlettiren kisileri de etik bulmuyorum. Bi soyliyim dedim.

Bu sadece cuma namazı için değil insan vücudu ve beynin statik durumda olduğu olaylar içinde geçerli mesela bir konferans dinlerken bir roman okurken bu durum yaşanabilir.Dini bir boyutu yok yani.İyi forumlar

Maun suresinde ki fikrine katılmamakla birlikte esneme olayı bana da çirkin gelir.
Uhrevi ortamlarda uyku halinin gelmesini ise ruhsal bir takım etkileşimler sebebiyle olduğunu tahmin ediyorum ama nedir bilemiyorum. Bu iyi midir kötü müdür emin olamıyorum.

gökay1' Alıntı:

beynin statik durumda olduğu olaylar içinde geçerli mesela bir konferans dinlerken bir roman okurken bu durum yaşanabilir.

Genişletmek için tıkla ...

Buna katılıyorum. Beyin statik konuma geçiyor. Genelde kısa sürüyor. Peki beyin neden statik konuma geçiyor?
Çünkü yaptığı iş, dinlediği ders, okudugu kuran, kıldıgı namaz, dinlediği hutbe, dinlediği arkadaş(genelde bu zoraki misafir olur vs. her ne ise o anda yapılan işe ve okunan yazıya karşı beyin kendisini kapatıyor. kalbine indirmedigin yüzeysel yaptığın ve o işten sıkıldıgın anlamına geliyor. Bazende beynin kendi yapısı bu durumu tetikliyor bana göre. Dikkat dagınıklıgı yaşayan biri daha çabuk sıkılır, adaptasyon problemi, nörolojik hastalıklar ve yaşla birlikte beynin yapısının değişmesi, stres yükü... Sevgili @EkSen bu durumun Kuran okurken gerçekleşmemesi gerekir biz Müslümanız malumunuz. Kendinizi inceleyin herhangi bir rahatsızlıktan ötürü mü yoksa gaflet halinden mi oluyor? Eger gaflet halinde ötürüyse derhal çözüm bulun, kalbinizi yoklayın. Allah muhafaza.

Şimdi farklı bir açıdan yaklaşacağım ama yine irade düşürmeye çalışan varlıklar diye başlanacak. Bu yüzden kısa bir şekilde söylemek istiyorum.

Her şeyden önce siz ruhsal ve fiziksel anlamda sürekli gelişen bir canlısınız. İnançlarınız, ihtiyaçlarınız ve görüşleriniz zaman ile değişime uğrayacaktır. Eğer bu durum sizi rahatsız edici bir enerjiye sahipse bir süre uzak durun. Belki ruhsal olarak dinlenmeniz gerekiyordur, veya farklı şeyleri deneyimlemeniz. Kendinizi zamanın akışına bırakmak yardımcı olabilir.

@DAİMON

Sanırım ben anlatamadım. Dinginlik veren bir ezgi dinlediğinizde nasıl ki huzurlu bir hale bürünüp sonrasında da bir rahatlama hissediyorsanız ve bunun akabinde bir uyku hali çöküyorsa üzerinize, işte böyle bir durumdan bahsetmeye çalışıyorum. Kuran'ı Arapçasından sayfalarca okusam da uykum gelmez mesela, ama ayetlerin mealini dinlerken, okurken, ya da cuma da vaaz ve hutbe dinlerken bıraksalar saatlerce uyurum o anda. Bunun bir benzer örneğini de iş yeri toplantılarımız da yaşarım mesela. Öyle ortamlarda da bir uyku hali dolaşır üzerimde. Ama yalnızca bende değil bu durum. Özellikle cuma cemaatinde çok sık görüyorum bunu etrafımda. Ortada enerjilerle alakalı bir durum var eyvaALLAH da o durum nedir nasıl etki ediyor bunu hep merak etmişimdir işte.
Neyse cevaplarınız için teşekkür ediyorum arkadaşlar.

Seraphine' Alıntı:

Şimdi farklı bir açıdan yaklaşacağım ama yine irade düşürmeye çalışan varlıklar diye başlanacak. Bu yüzden kısa bir şekilde söylemek istiyorum.

Her şeyden önce siz ruhsal ve fiziksel anlamda sürekli gelişen bir canlısınız. İnançlarınız, ihtiyaçlarınız ve görüşleriniz zaman ile değişime uğrayacaktır. Eğer bu durum sizi rahatsız edici bir enerjiye sahipse bir süre uzak durun. Belki ruhsal olarak dinlenmeniz gerekiyordur, veya farklı şeyleri deneyimlemeniz. Kendinizi zamanın akışına bırakmak yardımcı olabilir.

Genişletmek için tıkla ...

Bak sen bunu yazınca aklıma yaşadığım bir durumum geldi sevgili Seraphine.
Bir dönem mesela serviste uyukladığım ya da wc'de içimin geçtiği anlarda bir anda kendimi dualar okurken buluyordum. Yani bilerek değil ama ağzım dilim kendi kendine sureler okumaya başlıyor ve ben bunu fark ettiğimde kendimi durduruyordum. Özellikle tuvalette olduğum anlarda buna çok dikkat etmeye çalışıyordum. Bunun iyi mi kötü mü olduğundan emin değildim ama irademin dışında gerçekleşmiş olmasından dolayı rahatsız olduğumu hatırlarım. Şimdiler de pek olmuyor ama bittiğini de düşünmüyorum.

EkSen' Alıntı:

Bir dönem mesela serviste uyukladığım ya da wc'de içimin geçtiği anlarda bir anda kendimi dualar okurken buluyordum.

Genişletmek için tıkla ...

Dediniz de bir anim geldi benim de aklima :

Eski ev arkadasimin, tuvalete gitme ihtiyaci hep kapidan cikarken aklina gelirdi. Bu hic sasmazdi. Oyle sinirlerimi bozardi ki bu durum anlatamam.
Bu oyle bisey ki, 2 saat sonra evden cikacak olsak 2 saat tutabilir ihtiyacini farkinda olmadan ama tam cikacakken, 5 kere geri donup 6. sinda ise tuvalet icin ayriyetten geri donmesi sac bas yoldurtucu oluyordu biryere yetismek gerektigi zaman.

Soyle bir sorguladigimda ise arkadasimin zaten klasik bir anti sosyal olmayi tercih ettigini farkettim. Evet bilincalti ona sosyal yerlere girmesin diye engel cikariyordu. Evden cikmaya yeltendiginde eve donsun diye en olmayacak bahaneleri zihni ona oncelettiriyordu.
Bi keresinde maillerini kontrol etmeigini farketti, ve geri dondu. Ayakkabilari icine sinmedi asansirde ve degistirmek icin geri dondu vs vs

Sonra bir sevgilim oldu.
Allah bana ceza gibi bisey vermis olacak ki, kizcagiz super otesi sosyal biriydi. Ben makale yazarim o yuruyuse cikmak ister, ben resim yaparim o misafirlige, sinemaya, konsere cikmak ister. Kadinlar iste )
Bilin bakalim sonra ne oldu ?
Neyse hic soylemiyim.
Tam evden cikarken en olmayacak seyleri hatirlamaya basladim

O zaman bu bir nötrlenme ve uyumlanma durumu diyebiliriz. Şimdi bu cuma dediğiniz olayda belli bir grup toplanarak ibadetlerini gerçekleştiriyor değil mi? Bu esnada istemsiz olarak pozitif ve yüksek titreşimli bir enerji yayılıyor. Aynı şey bahsettiğiniz meal durumu içinde geçerli. Siden daha yüksek bir frekans ile karşılaştığınızda bedeniniz buna uyumlanmak için önlem alır. Ve en verimli uyumlanma uyku esnasında gerçekleşir.

Aynı durum meditasyonu ilk kez deneyimleyen insanlarda çok sık görülür. Yine kendim de yaşamış olduğum bir şey bu. İlk meditasyonum çakra arındırma üzerineydi. Ve bu bittikten sonra yoğun bir uyku hissettim. Zaten daha sonra kendimi yatağa bıraktığım gibi uyumuştum ve saat daha gece 10 filandı. Yani bu tür konularda uykumuzun gelmesi beynin o enerjiye uyumlanma girişiminden kaynaklanıyor. Onu süzgecinden geçiriyor.

EkSen' Alıntı:

Bak sen bunu yazınca aklıma yaşadığım bir durumum geldi sevgili Seraphine.
Bir dönem mesela serviste uyukladığım ya da wc'de içimin geçtiği anlarda bir anda kendimi dualar okurken buluyordum. Yani bilerek değil ama ağzım dilim kendi kendine sureler okumaya başlıyor ve ben bunu fark ettiğimde kendimi durduruyordum. Özellikle tuvalette olduğum anlarda buna çok dikkat etmeye çalışıyordum. Bunun iyi mi kötü mü olduğundan emin değildim ama irademin dışında gerçekleşmiş olmasından dolayı rahatsız olduğumu hatırlarım. Şimdiler de pek olmuyor ama bittiğini de düşünmüyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Bunun için o dönemi incelemeniz gerekiyor. Bana şu an bir alışkanlıkmış gibi yansıdı, yani o dönemler çok fazla dua ediyordunuz belki?

dennise' Alıntı:

Dediniz de bir anim geldi benim de aklima :

Eski ev arkadasimin, tuvalete gitme ihtiyaci hep kapidan cikarken aklina gelirdi. Bu hic sasmazdi. Oyle sinirlerimi bozardi ki bu durum anlatamam.
Bu oyle bisey ki, 2 saat sonra evden cikacak olsak 2 saat tutabilir ihtiyacini farkinda olmadan ama tam cikacakken, 5 kere geri donup 6. sinda ise tuvalet icin ayriyetten geri donmesi sac bas yoldurtucu oluyordu biryere yetismek gerektigi zaman.

Soyle bir sorguladigimda ise arkadasimin zaten klasik bir anti sosyal olmayi tercih ettigini farkettim. Evet bilincalti ona sosyal yerlere girmesin diye engel cikariyordu. Evden cikmaya yeltendiginde eve donsun diye en olmayacak bahaneleri zihni ona oncelettiriyordu.
Bi keresinde maillerini kontrol etmeigini farketti, ve geri dondu. Ayakkabilari icine sinmedi asansirde ve degistirmek icin geri dondu vs vs

Sonra bir sevgilim oldu.
Allah bana ceza gibi bisey vermis olacak ki, kizcagiz super otesi sosyal biriydi. Ben makale yazarim o yuruyuse cikmak ister, ben resim yaparim o misafirlige, sinemaya, konsere cikmak ister. Kadinlar iste )
Bilin bakalim sonra ne oldu ?
Neyse hic soylemiyim.
Tam evden cikarken en olmayacak seyleri hatirlamaya basladim

Genişletmek için tıkla ...

İlahi .. Bence o duruma birazda tembellik eşlik ediyor. Sizinki kasıtlı ama arkadaşınızın ki kokuşmuşluktan da kaynaklanıyor olabilir?
EkSen e belki şu açıdan da yorum yapılabilir. Ameller niyetlere göredir. Ameli ibadet kastıyla yapınca niyete göre yapılan iş kalple baglantılı olmalı. Kalp devreye girmeyince de(gaflet halinden ötürü ki bu evliyaullah hariç hepimizde var) otomatikman beyin kendisini kapatıyor. Bazen bir veli dua edince bazen sekine inince ya da anlık duygu yoğunlugumuz dolayısıyla bu durum yaşanmayabilir de ama genel halimiz malesef gaflet.

@dennise ev arkadaşı örneğini okudum ve anlamaya çalışıyorum! Yani benim o dönem ki durumum nedir? Anti sosyal miyim bende?
@Seraphine teşekkür ederim ama çok da dua eden biri değilimdir aslında.
@DAİMONpek de mantıksız değil yaklaşımın.

EkSen' Alıntı:

@dennise ev arkadaşı örneğini okudum ve anlamaya çalışıyorum! Yani benim o dönem ki durumum nedir? Anti sosyal miyim bende?

Genişletmek için tıkla ...

Yok hayir oyle biseyden bahsetmedim. Ev arkadasi ornegi bilincaltinin bilincustunu nasil denetim altina aldigini vurgulamak icindi.

Sizin durumunuza biraz benzer, huzurlu uyku durumunu ben cocukken deneyimlerdim ama. Kurani okurken sanirim agir usluptan dolayi uykum gelirdi ve Kuran kucagimda uyuyakalirdim. Hem kitabimi cok sever hem de meali cok agir oldugu icin zeka yettiremezdim ayetlere. Ama hikmet ve mucize elimin altinda ve ona dokunabiliyorum diye ruhum dolayli yoldan bile huzur bulurdu iste.

Kitap okurken günün hangi saati olursa olsun uyukluyorum. Tamam ilerleyen saatlerde de öyle hatta bu aralar artık dizi film izleyemez de oldum. Bu beni çok rahatsız ediyor bir türlü kitap okuyamıyorum :/