Gerçek-lik- olabilir fakat zaman ve zeminin iç içe geçtiği bir yerde "gerçek"ten bahsedilemez o yüzden gerçek-lik- var deriz gerçek yoktur çünkü gerçek kendisinden başka bir şeye dönüşmez ve bozunuma açık değildir. Zamanın hükmünü sürmediği yerdedir gerçek, enerjinin korunumu yasası gereği hiç bir enerji kaybolmaz ancak başka bir enerjiye dönüşür, dönüşmeyendedir gerçek, o yüzden tanrıyı mutlak olarak alır gerisini kısmi olarak tanımlarız.
Siz matrix filmini yanlış anlamışsınız film, gerçekliği sorgular sadece, öte dünyaları sorgulamaz fakat postmodern filmler çoklu okumalara açık olduğu için, matrixte otantik olanla sanal olana bir atıf vardır.
3lemeyi izlemişseniz eğer; insanların makinalaşma sevdası sonunda, bilinçlenen makinaların insan ırkıyla sürtüşmelerine neden olmuş, insanlar makinaların çalışması için yeterli olan tek enerji kaynağını "güneşi" makinaların hükmünü sona erdirmek için karartmışlardır, ilk savaş ne zaman olmuştur bilinmez filmde.
Bunun neticesinde, enerji bulamayan makinalar insan hücrelerini kapsüllerde yetiştirerek kendi duydukları enerjiyi insan biyolojisinden karşılamışlardır.
Kapsüllerdeki insan tohumları olgunlaşırken makinalarda, bu insanlara savaş öncesi dünyada ki gibi bir dünyayı simüle edip insanlara göstermiştir, simülasyon olan o bitmiş dünyanın bi benzeridir bu yüzden gerçek gibi olup temelde bir simülasyondur .
Gerçek olan dünya ise çoktan savaşın enkazı altında yeraltı bir yerde zion denilen bir tapınakta savaştan kaçabilen bir kaç insanın yaşadığı sersefil bir yerdir. O yüzden bu insanların enselerinde veri yüklenecek dişi "in" girişi yoktur, sadece simülasyonu gören kapsüldeki insanlarda "in" girişi vardır.
Neonun kapsülden çıkışını biliriz, onu bu sahte evrenden Morpheus hackleyerek çıkarır, neo kırmızı hapı seçer. Film 3leme boyunca seçim üzerinde durur.
Dini öğretilerinde seçim üzerinde durduğu biliriz. Şimdi fazla uzatmadan filmi yanlış okuduğunuz üzerinde durdum, buradan filmden kendimize biçeceğimiz dona gelirsek; bu dünya içindekilerle beraber bozunuma uğrar devamlı, insan bozunuma uğrar yaşlanır ve önceki yaşlarının gerçekliğini kaybeder dolayısıyla sadece geriye seçimleri gerçek kalıcaktır.
Film sana asla simülasyonsun demiyor, buradan yan anlamı al istersen, kendi yaşadığın dünya ile dini öğretilerdeki dünyayı kıyasla, oradan gerçeğe var diyebilir ancak bunu da yüzüne söylemez öyle söylese filmin sanatsal vs. yönleri kalmaz.
Matrix simülasyona savaş açıp simülasyonu kazandıran bir filmdir, filmi oynayan yazan yöneten herkes şimdilerde bozunuma uğrarken yine makina kazanmıştır buyrun; film doğası gereği kaydedilip sabit kaldığı için bozulmayan bir simülasyon olarak kalmıştır ve bu filmi hala izleyebiliyoruz buda işin ilginç yanından biri, şu yazıyı yazarken bile simülasyona kazandırıyoruz. Neo gibi sanal bir kişi olarak size yorum yazıyorum. Bu filmin paradoksları bitmez (=
