http://www.gizlimabet.com/showthread.php?t=21154
Linkini verdiğim konuyu çok öncelerinden okumuştum fakat hayatımda hep düşünürüm ve uygulamaya çalışırım, umarım sizin de işinize yarar.
- “Ölümlülerin tarif ettiği sevgi, zayıflayıp yok olmaya mahkumdur” dedi Merlin.
- “Sizin sevgi dediğiniz şey gelir ve gider. Bir arzu objesinden diğerine atlar. Arzularınız reddedildiğinde çabucak nefrete döner. Gerçek sevgi değişmez. Onun bir objeyle ilgisi yoktur ve başka bir duyguya dönüşmez,
çünkü en başta o, bir duygu değildir.”
Tüm sahte sevgileri terkettiğinizde geriye ne kalır? Yanıtı kendini kabullenmeyle ortaya çıkmaya başlar. İçsel bir güç olan sevgi önce içinizde, yine kendinize yöneltilmiş olarak belirir.
- “Ölümlüler sevgi için huzursuz ve endişeli bir şekilde telaşlanıp dururlar” dedi Merlin.
- “Sevdiklerine sahip olamazlarsa öleceklerini zannederler.
Ama gerçek sevgi sizi huzursuz etmez, çünkü onun ifade edilmeye ihtiyacı yoktur. En sevilen kişi bile sizin bir parçanızdır. Başkasından alacaığınızı zannettiğiniz sevgi,
farkındalığınızdaki bir sınırlılığın belirtisidir. Büyücü için tüm sevgiler benlikten gelir.”
- “Bu, kulağa çok bencilce geliyor” diye itiraz etti Arthur.
- “
Benliği ego ile karıştırıyorsun, ama gerçekte benlik ruhtur” diye yanıtladı Merlin.
Bencillik ise sahiplenmek, kontrol etmek ve hakim olmak isteyen ego ‘dan kaynaklanır. Ego, “Seni seviyorum, çünkü sen benimsin” dediğinde sevgiden değil,
üstünlük kurma ve sahiplenmekten bahseder.
Gerçekten sevmeyi öğrenenler ilk önce bencilliği bırakmışlardır. İşte bundan sonra çok değişik bir deneyim başlar.
- “Peki bu nasıl bir şeydir?” diye sordu Arthur.
- “Bunu hiç bilebilecek miyim?”
- “Bir gün bu huzursuzca telaşın bittiğinde, ufak bir ışık göreceksin kalbinde. İlk önce bir kıvılcım büyüklüğünde olacak, sonra bir mum alevi ve nihayet cayır cayır yanan bir ateş. Sonra uyanacaksın ve bu ateş güneşi, ayı ve yıldızları kaplayacak. İşte o anda evrende sevgiden başka bir şey kalmayacak, ama
yine de bunların hepsi kalbinde olacak.